fonradar

Aşı Olmayan,Olmakta İstemeyen İşçinin Durumu !

şeref aydemir

Tanınmış Üye
Üyelik
25 Kas 2011
Mesajlar
4,866
Konum
ankara
Örneğin:
Diğer işciler, tedarikçiler, müşteriler yahut işle ilgili irtibatlı kimselerle yakın çalışma içinde ki işci(ler)hk.
İşverenin ilk etapta aşı olunması konusunda, bilgilendirme, uyarı, ikazlarda bunmasına rağmen, işcinin aşı olmaması/ olmak istememesi ve dahi ısrarcı olması karşısında,
a. işverenlikçe haklı fesih yoluna gitmesinin tartışma doğuracağı,
b. geçerli nedenle feshin(hakları ödenerek) mümkün olabileceği,
(geçerli feshin mümkün olması halinde, işe iadeninde mümkün olmayacağı)
düşüncesindeyim.
(NOT. Bu konu daha önce forum da gündeme geldi mi bilmiyorum, gelmemişse konuya açıklık getirmiş oluruz)
 
Kanunen zorunlu olmayan bir durumdan dolayı işverenin haklı fesih durumu olmadığını düşünüyorum. İşyerinde ancak hes kodu, filyasyon durumu, maske ve mesafe gibi şeyler kontrol edilebilir. İş sözleşmesinin,çalışanın tüm hakları ödenerek fesh edilmesi durumunda ise işe iade konusu biraz tartışmalıdır.
 
a. işverence haklı feshin doğmayabileceği,velev ki doğar ise hangi hallerde doğabileceği, zamanla yargı kararları ile belki açıklığa kavuşabilir.
b. işveren yönün geçerli feshin mümkün olacağı yüksek ihtimal olsa gerektir.
c. olayımıza bağlı olarak meselenin başlangıç ve özü isg mevzuatı ile ilgilidir. Yasal açıdan 6331/M.4 bağlamında işveren çalışanların sağlık ve güvenliğini sağlamak,önceden gerekli önlemleri almak, bu önlemleri izlemek/denetlemek, çalışanlara isg noktasında eğitimler vermek, sonrasın da çalışanlarında alınan önlemlere uyma zorunluluğu sözkonusudur.
Şimdi konumuza bağlı olarak işveren isg önlemlerini almış, bu noktada aşı olmayan işcilere eğitim vermiş, özellikle aşı konusunda bilgilendirmiş,sonrasında izlemiş,uymayanları tekrar tekrar uyarmış, ikaz etmiş olmasına rağmen aşı olmayan işci hala aşı olmamakta ısrarcı olmaya devam ediyor/etmiş ise son defa aşı olması konusunda muayyen bir süre verildikten sonra, işcimiz hala aşı olmamışsa artık feshin son çare ilkesine dair süreçler tamamlanmış olacağından, işcinin bu davranışı fesih için geçerli sebeb oluşturmuş olabilecektir.
d.dolayısıyle bu durumun geçerli sebeb kabül edilmesi halinde de işe iade mümkün olmayabilir! ağırlıklı düşüncemde mümkün olmaz,
şeklinde düşünmekteyim.
 
Bazı yazarlar konuyu yani aşı olup olmamayı, özgürlük kavramına bağlamakta, oysa diğer taraftan yani işveren yönünden bazı yükümlülükler doğmakta ve bağımlı olarak çalışanında olası bu yükümlülüklere uyma zorunluluğu gündeme gelmektedir.
Belirttiğim örnek işyerinde aşı olmayan işcinin bu durumu, ilişkili olduğu kimseler, dolayısıyle işveren yönünden risk taşımaz mı? taşır, bu noktada işvereninde risk değerlemesi yapması gerekmez mi? gerekir, bu değerlendirme sonucuna bağlı önlemlere dair yükümlülüğü doğmayacak mı?buna bağlı olarakta işveren gereğini yapmayacak mı?gereği yapılmadığında işverenin ihmali,kusuru, hatası vs. gündeme gelmez mi, gelir ise işveren bundan zarar görmez mi, sonuç itibariyle bu noktada bağımlı çalışan için özgürlük sınırsız olamaz,işveren yükümlülüğü bu özgürlüğün alanını sınırlar.
 
a. işverence haklı feshin doğmayabileceği,velev ki doğar ise hangi hallerde doğabileceği, zamanla yargı kararları ile belki açıklığa kavuşabilir.
b. işveren yönün geçerli feshin mümkün olacağı yüksek ihtimal olsa gerektir.
c. olayımıza bağlı olarak meselenin başlangıç ve özü isg mevzuatı ile ilgilidir. Yasal açıdan 6331/M.4 bağlamında işveren çalışanların sağlık ve güvenliğini sağlamak,önceden gerekli önlemleri almak, bu önlemleri izlemek/denetlemek, çalışanlara isg noktasında eğitimler vermek, sonrasın da çalışanlarında alınan önlemlere uyma zorunluluğu sözkonusudur.
Şimdi konumuza bağlı olarak işveren isg önlemlerini almış, bu noktada aşı olmayan işcilere eğitim vermiş, özellikle aşı konusunda bilgilendirmiş,sonrasında izlemiş,uymayanları tekrar tekrar uyarmış, ikaz etmiş olmasına rağmen aşı olmayan işci hala aşı olmamakta ısrarcı olmaya devam ediyor/etmiş ise son defa aşı olması konusunda muayyen bir süre verildikten sonra, işcimiz hala aşı olmamışsa artık feshin son çare ilkesine dair süreçler tamamlanmış olacağından, işcinin bu davranışı fesih için geçerli sebeb oluşturmuş olabilecektir.
d.dolayısıyle bu durumun geçerli sebeb kabül edilmesi halinde de işe iade mümkün olmayabilir! ağırlıklı düşüncemde mümkün olmaz,
şeklinde düşünmekteyim.
Üstad dün bu konuda radyoda soru ve cevap şeklinde bir a'na denk geldim.Orada da bahsedilen aynen sizin anlattıklarınız gibi.Yani aslında bıçak sırtı bir konu.Ancak sizinde bahsettiğiniz gerekçelerden dolayı haklı fesih söz konusu olabilecektir.Sanıyorum ortak görüş ve kanaat bu yönde.
 
Bu konuda kanuni bir düzenleme yapılmak zorunda. Yoksa çok problem yaşayacağız. Ücretsiz izne çıkarma hakkı var mı işverenin ?
 
Evet problem yaşanacak gibi!
Doğrudan tabi ki yasal düzenleme olsa daha iyi olur.
Aşı olmayan/olmak istemeyen işciyi doğrudan ü. izine çıkarmanın doğru olmayacağı, ANCAK feshin son çare ilkesi bağlamında, işveren öneri olarak işciye sunabilir, işci kabül eder veya etmez, etmez ise zorlama, baskı yapılmamalı. Bu önerideki amaç şudur:
İlerde dava konusu olursa işveren doğrudan fesih yoluna gitmeyip, fesih noktasını son çare olarak düşünmüş (yukarıda bahsettiğim süreçler dahil, başka süreçlerde ilave edilebilir) kanaati doğar, bu durum işveren lehine olur.
 
Olayımızla ilgili olarak üstad sn. Resul Kurt:
haklı veya geçerli nedenle feshin mümkün olamayacağını belirtmiş.
Malum farklı görüşü olanlarda yok değil.
Hukuk dinamiktir, çözüm üretir,
bu bağlamda nihai kararı yargımız verecektir.
(Düşüncem,
yukarıda belirttiğim noktalara ilave görev ve görev yeri değişikliği, mümkünse ev den çalışma, işcinin işten ayrılmasını teşvik amacıyla ilave ücret ödenmesi vs. gibi noktalar ve süreçler izlenip, FESHİN SON ÇARE İLKESİ gözetilerek, geçerli nedenle feshin mümkün olacağı yönündedir.bu yönde feshin mümkün olmaması halinde başkaca sorunların doğması muhtemeldir)
 
Bir karar alınsa ve işyerine girişte aşısız olanların pcr test raporu sunması gerektirilse, negatif sonuçlu geçerli bir pcr test raporu olmayanların test sonuç raporu getirilinceye kadar işyerine sokulmayacağına dair olsa bu karar ve gerçekten aşısız olanlar işyerine sokulmasa, çalışma olmadığı için ücret te ödenmese... Sonucu nasıl olur???
 
Sanki bulaş sadece aşısızlardan! Haberleri takip ediyorsanız aşı olupda tekrar virüs kapanları hasta olanları duymuşsunuzdur. Çift doz hatta 3. doz olduğu halde virüs kapıp taşıyarak başkalarına bulaştırmama garantisi var mı?
 
Sanki bulaş sadece aşısızlardan! Haberleri takip ediyorsanız aşı olupda tekrar virüs kapanları hasta olanları duymuşsunuzdur. Çift doz hatta 3. doz olduğu halde virüs kapıp taşıyarak başkalarına bulaştırmama garantisi var mı?
Haklısınız ama,
3 aşı 2 den ,
2 aşı 1 den ,
1 aşı bile hiç aşısızdan , işyerinde diğer çalışanlar açısından sağlığı çok daha fazla riske atacak bir durum.

Soruma bir yanıtınız var mı?
 
sn. merkür2 ye kısmen katılıyorum, malesef bugünlerde yoğun bakımlardaki hastaların % 90 nı aşısız olanlarmış. (araştırabilirsiniz)
 
Bir karar alınsa ve işyerine girişte aşısız olanların pcr test raporu sunması gerektirilse, negatif sonuçlu geçerli bir pcr test raporu olmayanların test sonuç raporu getirilinceye kadar işyerine sokulmayacağına dair olsa bu karar ve gerçekten aşısız olanlar işyerine sokulmasa, çalışma olmadığı için ücret te ödenmese... Sonucu nasıl olur???
Şahsi düşüncem,
işyerine alınmazlar ise sözleşmenin işveren tarafından feshedilmiş olduğu sonucu çıkabilir! ki bu da haksız fesih olur!!!
Çünkü bazı hukukcular aşı bağlamında bedeni tasarrufun kişiye ait olduğu, bu sebeble zorlama yapılamayacağı ve bu yönde karar alınamayacağı, dolayısıyla bu noktanın işverenin yönetim hakkı kapsamına girmediğini ileri sürüyorlar.
Bu görüşe kısmen katılıyorum, çünkü olayımıza istinaden özel olarak 6331/4-19, genel hükümler yönünden 6098/399-417 nihayetinde işcinin davranışı açısından 4857/M.18 hükümsüz mü kalıyor/gereği hiç mi yapılamayacak, bir tarafta işcinin tercih özgürlüğü, öbür tarafta sınırsız işveren yükümlülüğü(yani terazinin bir kefesi boş, diğer kefesine tonlarca ağırlık)böyle saçmalık olmaz, dolayısıyle bu durum hakkaniyetli olmaaaaz.
(Hakkaniyet:Hak ve adalete uygunluk demek.)
 
Şahsi düşüncem,
işyerine alınmazlar ise sözleşmenin işveren tarafından feshedilmiş olduğu sonucu çıkabilir! ki bu da haksız fesih olur!!!
Çünkü bazı hukukcular aşı bağlamında bedeni tasarrufun kişiye ait olduğu, bu sebeble zorlama yapılamayacağı ve bu yönde karar alınamayacağı, dolayısıyla bu noktanın işverenin yönetim hakkı kapsamına girmediğini ileri sürüyorlar.
PCR testi yaptırarak işyerine girme seçeneği varken kişinin bedeni tasarruf hakkına dokunulmuş olmayacağını düşünüyorum.
 
Şahsi düşüncem,
işyerine alınmazlar ise sözleşmenin işveren tarafından feshedilmiş olduğu sonucu çıkabilir! ki bu da haksız fesih olur!!!
Çünkü bazı hukukcular aşı bağlamında bedeni tasarrufun kişiye ait olduğu, bu sebeble zorlama yapılamayacağı ve bu yönde karar alınamayacağı, dolayısıyla bu noktanın işverenin yönetim hakkı kapsamına girmediğini ileri sürüyorlar.
Bu görüşe kısmen katılıyorum,
PCR testi yaptırarak işyerine girme seçeneği varken kişinin bedeni tasarruf hakkına dokunulmuş olmayacağını düşünüyorum.
Dahası aynı kişinin bir kahvehaneye girebilmesi için ilgili meslek birliği 2 doz aşı tamamlanmış olması zorunluluğu getirmesi , Samsun da balıkçı ise denize açılamayacağı yönünde karar örnekleri gelirken,
aşısız yada pcr testsiz kişilerin işyerine sokulmaması kararının işveren tarafından fesih olarak değerlendirile bilmesinin tüm yasaların düzenleniş amacına ( toplum çıkarlarını koruma) ters düşeceğini düşünüyorum.
 
Hastanede görevli bir arkadaşım var.Yoğun bakımdakilerin %90'ı aşısız olanlar diyor.Bende aşıya temkinli yaklaşanlardandım ama şu an için başka çare yok gibi.Kaldı ki,devlet dairelerine girişte zorunluluk geldiği anda zaten el mahkum olacağız.yani bu hastalığa maruz kalsak bile,en azından yoğun bakımlık olmayız diye düşünüyorum.Ama tabi diğer tedbirlere sonuna kadar devam etmek şartıyla.
 
1. ilk yazım aşı karşıtı olduğum manasına gelmesin. tazminat vs. konusunda mahkemenin işçi lehine karar verebileceği yönünde düşünüyorum.
2. pcr vs. test bir yönüyle bir işe yaramaz. test yaptıranın test sonrası virüs kapmayacağı garantisi yok. kaldı ki test sonucu da anında sonuçlanmıyor. test sonucuna göre işe girme izni verecek olsanız işler bayağı aksar.
Kısaca bu iş sakal bıyık hikayesine döndü.
 
Üst