fonradar

Avukat Bulundurma Zorunluluğu

Üyelik
19 Mar 2006
Mesajlar
55
Konum
Aksaray
limited şirketlerde avukat bulundurma zorunluluğu varmıdır varsa avukat bulundurma sınırı nedir yardımcı olursanız sevinirim......
 
Zannadersem 2001 yılında çıkarılan yasaya göre avukat bulundurma zonluluğu koop ve A.Ş' lere getirildi. A.Ş ' lerde azami sermaye miktarının 50.000 ytl olmas ile birlikte avukat bulundurmak zorunda olması gereken A.Ş' rin 250.000 ve üzeri sermaye sahip olmaları gerekmetedir
tabi şuan ki durum nedir tam olarak bilmiyorum .Ancak uygulama bu şekilde yapılıyor ..
 
...

Bütün bu gerçekler, aynı zamanda yargınında iş yükünü artırmakta, davaların geç sonuçlanmasına yol açmaktadır.
Avukatlık Kanunu'nda geçtiğimiz yıllarda yapılan bir değişiklikle, bu sakıncalar giderilmeye çalışılmış ve Ticaret Kanunu'nda öngörülen sermayenin beş katından fazla, bir başka deyişle bu gün için 250 milyar liradan fazla anonim şirketlerle, üye sayısı yüz veya daha fazla olan yapı kooperatiflerine sözleşmeli bir avukat bulundurma zorunluluğu getirilmiştir.

Bu zorunluluk, 10.5.2001 tarihli Resmi Gezete'de yayımlanan ve Avukatlık Kanunu'nda çeşitli değişiklikler öngören 4667 sayılı kanunla ihdas olunmuştur. Ancak bu zorunluluğa ilişkin düzenlemenin, kanununun yayımından 6 ay sonra yürürlüğe girmesi öngörüldüğünden, düzenleme ancak 6 Kasım 2001 tarihi itibariyle yaşama geçmiştir.

Bu tarihten itibaren bu zorunluluğa uymayacak şirketler ve kooperatiflere her ay için, suç tarihinde geçerli asgari ücretin bir aylık brüt tutarı kadar para cezası uygulanacaktır. Bu cezayı uygulamada, mahallin en büyük mülki amiri yetkili kılınmıştır.
Bu ceza bir idari para cezası niteliğindedir. Dolayısıyla tahsili konusunda, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun, uygulama alanı bulacaktır. Kanunda, bu cezanın itiraz mercii sulh ceza mahkemeleri, itiraz süresi ise 7 gün olarak düzenlenmiştir.

Öte yandan yasal düzenlemenin açık olmaması ve bu konuda Barolar Birliği veya Adalet Bakanlığı'nca bir açıklama yapılmamış olması da, uygulamada pek çok sorunu beraberinde getirmiştir.

Örneğin her biri 250 milyar liradan fazla sermayeye sahip bir grup şirket, aynı holding yapısı içerisinde yer alıyor ve avukatlık hizmetini holding aracılığı ile sağlıyorsa, bir başka deyişle holding, kendi avukatları aracılığı ile bağlı şirketlere bu hizmeti sunup, giderleri de ilgili şirketlere fatura ile paylaştırıyorsa (Kurumlar Vergisi Genel Tebliği sayı: 31), diğer şirketler açısından bu zorunluluğa uyulmuş sayılıp sayılamayacağı belirsizdir. Bir şirketin hizmet akdi ile ve bordro kapsamında ödeme yaparak istihdam ettiği avukat ile vekalet akdi yaparak ve serbest meslek makbuzu karşılığı ödeme yaptığı avukat arasında, bu yasal yükümlülük açısından bir fark olacak mıdır? Kanunda kastedilen sözleşme, hizmet sözleşmesi midir, danışmanlık sözleşmesi midir yoksa vekalet sözleşmesi midir? Sözleşmede Avukatın iş tanımı ne olacaktır. Şirket, ödenen bedel kapsamında, ileride doğabilecek ve konusu trilyonluk bir ihtilafa da Avukatın, bu sözleşme kapsamında bakmasını da isteyebilecek midir? Tasfiye halindeki şirket veya kooperatifler için de böyle bir zorunluluk var mıdır?

Bunların dışında bu idari suçun tespiti, ceza uygulanması ve tahsili konusunda da duraksamalara yol açan sıkıntılar vardır.
Bütün bu sorunların yanıtları, bilebildiğimiz kadarı ile Barolar Birliği'nce ve/veya Adalet Bakanlığı'nca açık bir şekilde ortaya konulmuş değildir. Barolar Birliği, Adalet Bakanlığı ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı bu sorunları ortak bir tebliği ile çözerek bu yükümlülüğü hem hatırlatabilir hem de bir düzene kavuşturabilir.

alıntıdır.
 

Benzer konular

Üst