Ynt: Bağımlı smmm.?
BAĞIMLI ÇALIŞAN MESLEK MANSUPLARININ DİKKAT ETMELERİ GEREKEN KONULAR
Bilindiği üzere muhasebeci ve mali müşavirlerin bir kısmı çeşitli özel sektörlerde ücretli (bordrolu) olarak çalışmaktadır.
Elbetteki çalıştığınız kuruluşla iş sözleşmesi yapmanız sizin yararınıza olur. Ancak, işverenler genellikle buna yanaşmazlar. Mevzuatımızda da böyle bir zorunluluk yoktur. Sözleşme yapma zorunluluğu keşke olsa.
Meslek mensupları aynı unvanı taşısalar bile, çalıştıkları firmaların yapısından ya da beceri ve bilgi birikimlerinden dolayı, farklı ücretlerle çalıştıkları görülmektedir.
Bu çalışmanın değişik yerlerinde verilen istatistikî bilgilerden anlaşılacağı üzere mükelleflerin ve meslek mensuplarının sayısal artışı, ters orantılı seyretmektedir. Bu durum, özel sektörde çalışan meslek mensupları arasında da çekişmelere ve bazen de haksız rekabet ortamlarının oluşmasına neden olmaktadır.
Muhasebeci ve mali müşavir meslek mensuplarının taşımaları gereken özellikler, özel sektörde çalışmak isteyen meslek mensuplarında da aranmaktadır. Hatta, ?bir işverene bağlı olarak çalışan meslek mensupları için bağımsızlık, serbest çalışan meslek mensuplarından daha büyük önem taşımaktadır. Her ne kadar mükellefler meslek mensuplarına hizmet bedellerini ödüyorlarsa da aslında mali müşavirlik hizmetlerini yerine getiren meslek mensupları kamusal bir görevi de yerine getirmektedirler Bu nedenle, mükellefin istediğini ancak, yasaların sınırları içerisinde yerine getirmektedirler.?
Ekonomik daralma ve krizlerin yaşandığı dönemlerde, işverenlerin meslek mensupları arasında tercih olanakları artmaktadır. İş sahipleri, az ücretle çok iş yapacak meslek mensuplarını tercih etmektedir. Bu durum, meslek mensupları arasında haksız rekabet ortamına zemin hazırlamaktadır. Buna ilişkin bir anket çalışması ya da istatistikî bilgi olmamasına karşın, yaşanan ekonomik kriz ve hızla artan meslek mensubu sayısı, bu rekabetin kıran kırana geçeceğini, meslek mensuplarının aleyhine gelişebileceğini göstermektedir.
TÜRMOB?un çalışma raporlarına baktığımızda, Türkiye genelinde özel sektörde çalışan toplam meslek mensubu sayısını görememekteyiz.
Ancak, gerek işin kabulü sırasında, gerekse işe girdikten sonraki süreçte, ücret ve sosyal güvenlik vb. konularda meslek mensuplarınca farklı tavırların sergilendiği görülmektedir. Bu durum, iş koşulları ve ücret konularında işverenin yaklaşımlarına göre değişiklik gösterebilmektedir.
Maliye Bakanlığı?nın yayımladığı serbest muhasebecilik asgari ücret tarifelerinde, bağımlı çalışan meslek mensuplarının çalıştıkları firmalardan almaları gereken ?en az ücret? belirlenmemiştir. Dolayısıyla, bu durumda üzerinde anlaşma sağlanan ücret ve ücretin resmi kayıtlarda gösterilmesi, tamamıyla işverenle muhasebeci/mali müşavir arasındaki anlaşmayla biçimlenmektedir. Kurumsal yapıya sahip işletmelerde yalnızca resmi ücret üzerinde anlaşma sağlanmaktadır.
Ücret, çalışma koşulları ve sosyal güvenlik primlerinin hangi miktar üzerinden yatırılacağı vb. konularda tüm meslek mensuplarının duyarlı davranmaları gerekir. Bu konuda oldukça duyarlı davranan, hakkını arayan, koruyan ve kollayan meslek mensupları olduğu gibi, çeşitli nedenlerden dolayı işverenin isteği doğrultusunda hareket edenlere de rastlanmaktadır. Mesleki dayanışma ve saygınlık açısından olaya bakıldığında, her meslek mensubu kendininkini olduğu kadar diğer meslektaşlarının çıkarlarını da kollamalıdır.
İşverenler, iş isteyen meslek mensupları arasından en düşük ücreti kabul edenleri tercih edebilir. Hatta, giderek, sosyal güvenlik primini, aldığı ücretten değil de, asgari ücretten yatırmayı; işe alacağı kişilerden, asıl şirketin dışında diğer şirketlerin muhasebe işlerini de yapmasını isteyebilir. Bunlar, işveren için makul öneriler olabilir. Ancak hak kaybına uğrayacak olan meslek mensubu olacağı için, durum değişmektedir. Meslek mensuplarının hangisi bu koşullara evet diyecektir? Böyle bir durumda, meslek mensuplarının biri bu olumsuz öneriyi kabul etmez; diğeri de kabul ederse, işveren işine geleni tercih edecektir. Burada etik olmayan bir durum söz konusudur. Oysa, aynı işe talip olan, ancak, etik değerlerden ödün vermeyen birçok meslek mensubunun daha olduğunu da düşündüğümüzde, iş sahibinin etik olmayan önerilerine ?evet? diyen, mesleki etik ilkeleri hiçe sayan meslek mensubu, diğerlerine karşı haksızlık etmiş; dahası, kötü bir rekabet ortamı yaratmıştır.
Burada en önemli konu, meslek mensubunun kendi haklarını koruyabimeleri, dayanışma içerisinde olabilmeleridir.
Saygılarımla.
SMMM Gökhan Dede-Ankara