Bu protokol gecerlimi ?

fb1907

Katkı Sunan Üye
Üyelik
9 Haz 2005
Mesajlar
429
Bir mükellefimiz baskalarıyla beraber ortak olarak askeri ihalelere girecektir. Yalnız ihalelere girecek şirkette mükellefimizin hissesi olmayacaktır.Şirket diğer iki ortak adınadır.Bu ortaklıkta kazanılan para esit paylasılacaktır.Mükellefimiz bu şirketle veya ortaklarla kendi arasında bir protokol yapmayı teklif etmektedir.Böyle bir protokol ilerde ortaklar arasında bir sorun oldugunda bizi ne ölcüde korur.Mahkemelerde lehimize delil olarak gecerli olurmu? Eğer bu protokolün bir gecerliliği yoksa nasıl bir yol izlememizi tavsiye edersiniz???

Saygılarımla;
 
Sayın fb1907

Bahsetiğiniz işlem tipik bir adi şirket ilişkisidir. Özellikle ticaret yapmaları kanunen yasaklanan veya firmalarca kara listeye alınan tacirin başvurduğu bir yasakları dolanma şeklidir.

Adi şirket şözleşmeleri hiç bir şekle tabi olmamakla birlikte uygulamada, ileride bir sorun çıkmaması amacıyla sözleşmeler yazılı olarak yapılmaktadır. Bahsettiğiniz durumda olanlar gizli ortak olarak şirkete iştirak ederler. Diğer ortaklarla yapacakları ortaklık sözleşmesine istedikleri şartları koydurabilirler. Yapılan anlaşma kanuna aykırı olmayan her anlaşma gibi bağlayıcıdır. Mahkemede delil olarak ileri sürülebilir.
______________________
Selamlar
Osman Erol
 
sayın EROL;

Aslında bizim durumumuzda adi şirket yok ama ben şu şekilde acıklamaya calısayım.Ortada iki ortaklı bir ltd şti var ve bu şirket sakeri ihalelere giriyor. Bizim mükellefimiz dışarıdan bu şirketle hiç bir resmi ortaklık bağlantısı olmadan bu sirket ortaklarıyla beraber ihalelere girecek.Yani sermaye verecek ama şirkette hiç bir payı olmayacak.Bu sebepten dolayı şirketle veya şirket ortaklarıyla aramızda bir protokol yaparsak bu bizi ilerde herhangi bir sorun oldugunda korurmu?

Saygılarımla;
 
Sayın fb1907

Akit serbestisi kuralına göre kişiler kanunuların amir hükümlerine aykırı olmayan her türlü akti yapabilirler. Yapılan akitler tarafları bağlar, dolayısıyla mahkemede delil olarak ileri sürülebilir.

Burada önemli olan bu sermayenin şirket tarafından nasıl değerlendirileceği hususudur. Sermaye şirketlerinde sermaye giriş-çıkışı şahıs şirketlerinin aksine sıkı kontrol altındadır. Şirket aldığı bu parayı eğer borç olarak değerlendirip buna faiz tahakkuk ettirirse yapılan işlem Kurumlar Vergisi Kanununun 16. maddesi ile düzenlenen örtülü sermaye kapsamına girer ve tahakkuk ettirilen faizler Kanunen kabul edilmiyen gider olarak değerlendirilir. Bunun baştan bilinmesinde fayda vardır.

Bence şirket karına katılmak üzere sermaye veren kişi bunu şirkete verilmiş bir borç olarak kayda geçirmesi, verilen bu borç karşılığının ise kara katılma olacağını yapılacak protokolda belirtmesi gerekir.

Borç verme işinin devamlılık arzetmesi nedeniyle de ödenen kar payının menkul sermaye iradı olarak vergilendirilmesi gerekeceğini düşünüyorum.
--------------------------------
Selamlar
Osman Erol
 
Merhaba,
Arkadaşlar yukarıda bahsedilen ortaklık, Kurumlar Vergisi Kanununun Mükerrer 6. maddesinde hüküm altına alınan "İŞ ORTAKLIĞI" ndan başka bir şey değil.

Kod:
                             İş Ortaklıkları
     Mükerrer Madde 6 - Birinci maddenin A, B, C ve D bentlerinde yazılı kurumların kendi aralarında, şahıs ortaklıkları veya gerçek kişilerle belli bir işin birlikte yapılmasını müştereken taahhüt etmek ve kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklardan vergi dairesinden bu şekilde mükellefiyet tesis edilmesini talep edenler iş ortaklığıdır.
     Bunların tüzelkişiliklerinin olmaması mükellefiyetlerini etkilemez

En güzeli "İş Ortaklığı" olarak vergi dairesinde mükellefiyet tesis edilerek işlemlerin kayıt altına alınmasıdır. Resmiyete dökülmeden kayıtdışı olarak ortaklık tesis edilmesinde ileride kesinlikle sorunlar çıkacaktır. :!: En azından yapılan işten elde edilecek olan gelir kayıtdışı ortağa nasıl ödenecektir :?:

Yapılmak istenilen protokol yargıda elbette değer kazanacaktır.Karar sizin :!:
 

Benzer konular

Üst