Finansman Gideri Yansıtması KDV, Tevkifat ve Stopaj Hk.

Ali PINAR

Katkı Sunan Üye
Üyelik
25 Kas 2005
Mesajlar
342
Konum
İSTANBUL
91 seri nolu tebliğin Yapım İşlerine ilişkin açıklamaları çerçevesinde Tevkifatlı bir iş yapılmaktadır.

Ana firmanın taşeronuyuz, aynı zamanda firmamızında alt taşeronları vardır.

Ekonomik gereksinimler nedeniyle taşeronlarımızla ve tedarikçi firmalarımızla yatığımız çek erteleme işlemi ve de çek takas etme işlemi sırasında ortaya çıkan vade farklarının firmamıza fatura edilmesi sözkonusudur.

Bazı taşeronlar şirketimize kestikleri vade farkı faturalarına karşılık kendilerini finanse edebilmek için faktoring firmalarından borç alınmış ve sözkonusu finansman maliyetlerini firmamızdan tahsil edebilmeleri için şirketimize vade farkı faturası (finansman gideri) kesmektedir.

Bu işlemde KDV varmıdır. Var ise KDV tevkifata tabi tutacaklarmıdır.?

Yukarıda bahsettiğim üzere firmamız da asıl ana firmanın taşeronudur. Bu vade farkları (finansman gideri) ana firmaya tarafından hakediş ödemelerinin tarafımıza geç ödenmesinden kaynaklandığı için firmamızda direk ana firmaya rucu edilecektir.

Firmamız da yukarıda bahsedildiği üzere taşeronlardan gelen vade farkı (finansman gideri) faturalarını ana firmaya aynen yansıtacaktır.

Bu işlem de KDV varmıdır. Var ise KDV tevkifata tabi tutacakmıdır.?

Yapılan iş yıllara sari inşaat işi olduğu için, ana firmaya kesilen bu faturalar da %3 stopaj kesintisi yapacakmıdır.?

Konya ilişkin özelge örneklerini paylaşırsanız sevinirim.

Saygılarımla,
 
Ynt: Finansman Gideri Yansıtması KDV, Tevkifat ve Stopaj Hk.

Soru : Vade farklarının KDV oranı, satışı yapılan malın tabi olduğu orandan farklı mı olmalıdır?

Cevap : Mal veya hizmet satışı esnasında hesaplanan vade farkları ilgili mal veya hizmet bedelinin uzantısı sayılmakta ve o mal yahut hizmetin tabi olduğu oran üzerinden KDV? ye tabi tutulması (teslim ve hizmet KDV?den müstesna ise vade farkının da istisna edilmesi) gerekmektedir.

Satış sonrası, müşterinin ödemeleri aksatması nedeniyle sonradan ortaya çıkan ek vade farklarına ise, ayrı bir hizmet bedeli olması nedeniyle KDV genel oranı uygulanmalıdır.

Soru : Mal bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan tazminatın KDV oranı, satılan malın tabi olduğu oran mı olmalıdır?

Cevap : Satılan malların geç ödenmesi nedeniyle, uygulanan geç ödeme tazminatının da satılan malların tabi olduğu oranda katma değer vergisine tabi tutulmalıdır..
 
Ynt: Finansman Gideri Yansıtması KDV, Tevkifat ve Stopaj Hk.

Sayın Kızıldereli;

Aslında yukarıdaki sorunun özeti;

Firmaya ödeme yapılamadığından, karşı firma ile anlaşılıyor ve o firma Kredi kullanıyor ve bir kredi maliyeti üsleniyor. Firmada bu kredi maliyetininin kendisine aktarılmasını kabul ediyor.

Yukarıda her ne kadar vade farkı kelimesi geçse de olayın özü bu, tabi bu vade farkı olarak değerlendirilirmi?

Saygılar,
 
Ynt: Finansman Gideri Yansıtması KDV, Tevkifat ve Stopaj Hk.

09 Haziran 2008

Bülent ÇAKAR

Yeminli Mali Müşavir

Batı Yeminli Mali Müşavirlik ve Bağımsız Denetim A.Ş. - Kurucu Ortak


Devir Kredisinin Avantajları ve Uygulama Riskleri

Grup şirketlerinin finansmanında grup içindeki bazı şirketlerin kredibilitesi daha yüksek olduğu için genellikle bankalardan alınan krediler grup içinde ihtiyacı olan firmalara bu şirketler üzerinden dağıtılır. Bu işlem her zaman bire bir alınan kredinin aktarılması şeklinde olmaz. Çoğu zaman iç kaynaklara ilişkin fonlar ile, alınan krediler ortak bir havuza girdiği için grup şirketlerine kullandırılan krediler devir kredisi özelliğini taşımaz. Veya devir kredisi şeklinde aktarılsa da zaman içinde devir kredisi özellikleri kaybolabilir.



1. Aktarılan Kredi Hangi Şartlarda Devir Kredisi Özelliklerine Sahip Olur:



Krediyi bankadan alan firmanın banka tarafından tahakkuk ettirilen faiz ve diğer masrafları krediyi aktardığı firmaya aynen yansıtması gerekir. Yansıtma fatura ile yapılacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken üç önemli husus bulunmaktadır. Birincisi; krediye aracılık eden şirketin bu işlemden bir kazanç sağlaması ve bu işlemi ticari amaçla yapması söz konusu olmayacaktır, ikincisi; krediye ilişkin faiz, kur farkı vb masraf tutarlarının birebir aynı olması gerekir, üçüncüsü; banka tarafından belirlenen kredi anapara ve faiz geri ödeme vadelerinin krediyi kullanan şirkete de aynen uygulanması gerekir.



2. Devir Kredilerinin Avantajları:

Faizleri KDV?ne Tabi Değildir:

Alınan banka kredilerinin yukarıda belirttiğimiz şartlarda grup şirketlerine veya bir başka firmaya devrinde, yapılan işlemin bir finans temini hizmeti olarak kabul edilmemesi gerekir. Yapılan işlem sadece bir gider yansıtmasıdır. Dolayısıyla yansıtılan gider eğer KDV?ne tabi değilse; ki banka kredi faizleri KDV?ne değil BSMV?ne tabidir, yansıtma işlemi KDV?ne tabi olmayacaktır. Örneğin damga vergisinin yansıtılması işlemi de KDV?ne tabi değildir. Nitekim, son zamanlarda vergi idaresinin ve öteden beri yargının görüşü de bu doğrultudadır. (MB?nin, 30.04.2002 tarih ve 50/5011-165-18956, 17.06.2002 tarih ve 50/5014-174-27627 sayılı Özelgeleri, Dn. 4. D.?nin, 24.04.1995 tarih ve E. 1995/1377, K. 1995/1377, Dn. 7. D.?nin, 13.11.1989 tarih ve E. 1989/2546, K: 1989/2530 sayılı Kararları.)
 
Ynt: Finansman Gideri Yansıtması KDV, Tevkifat ve Stopaj Hk.

Yalnız burdaki incelik banka kredisinin faiaz ve giderlerinin aynen yansıtılmasıdır. Çünkü aslında KDV yoktur.
Bunun üstüne bir tutar eklenirse tamamaı kdv ye tabi olur. Faktöring frenchising gibi başka finansman türlerinde eğer kaynağında kdv varsa yansıtmasında da olur.

Verginin vergisi olmaz. Dv yansıtılıyorsa buna kdv eklenmez.
 
Merhaba, Çalıştığım firma ortak iş yaptığımız başka bir firma için kredi çekti ve bunun faizini firmaya yansıtma faturası ile KDV siz olarak kestik. Benim sorum bu tutarı KDV Beyannamesinde hangi alanda bildireceğim? Teşekkürler.
 
Merhaba, Çalıştığım firma ortak iş yaptığımız başka bir firma için kredi çekti ve bunun faizini firmaya yansıtma faturası ile KDV siz olarak kestik. Benim sorum bu tutarı KDV Beyannamesinde hangi alanda bildireceğim? Teşekkürler

Sayın Aturken

Kdv beyannamesinde göstermeniz gereken bir yer yok. Tahakkuk yapıp ödeme zamanı karşı firmadan aynı gün ödemeleri alıp tahakkuku kapatırsınız. 102-136-300 hesaplar kullanarak. Yalnız bur da önemli olan bir hususta bu işlem için bir hizmet faturası kesmeniz kdv li olarak. Çünkü yapılan işlem bir ticari hizmet sayılır. Emsale uygun bir tutar belirleyip faturasını kesin. Örneğin toplam faizin %5' gibi.
 
Cevap için teşekkürler. Konuyu dekontlaşarak düzelttik. Ancak cevabınızda hem beyannamede göstermenize gerek yok demişsiniz, hem de KDV'li fatura kesin demişsiniz. Buradaki durumu tam anlamadım. İleride yine benzer durumlar olursa diye soruyorum. Teşekkürler.


Merhaba, Çalıştığım firma ortak iş yaptığımız başka bir firma için kredi çekti ve bunun faizini firmaya yansıtma faturası ile KDV siz olarak kestik. Benim sorum bu tutarı KDV Beyannamesinde hangi alanda bildireceğim? Teşekkürler

Sayın Aturken

Kdv beyannamesinde göstermeniz gereken bir yer yok. Tahakkuk yapıp ödeme zamanı karşı firmadan aynı gün ödemeleri alıp tahakkuku kapatırsınız. 102-136-300 hesaplar kullanarak. Yalnız bur da önemli olan bir hususta bu işlem için bir hizmet faturası kesmeniz kdv li olarak. Çünkü yapılan işlem bir ticari hizmet sayılır. Emsale uygun bir tutar belirleyip faturasını kesin. Örneğin toplam faizin %5' gibi.
 
Sayın Aturken

Kdv beyannamesinde göstermeniz gereken bir yer yok. Tahakkuk yapıp ödeme zamanı karşı firmadan aynı gün ödemeleri alıp tahakkuku kapatırsınız. 102-136-300 hesaplar kullanarak. Yalnız bur da önemli olan bir hususta bu işlem için bir hizmet faturası kesmeniz kdv li olarak. Çünkü yapılan işlem bir ticari hizmet sayılır. Emsale uygun bir tutar belirleyip faturasını kesin. Örneğin toplam faizin %5' gibi.
 
Sayın Arkadaşlar,

Bu konuyu yakın geçmişte başka başlık altında açıkladık. Çok kısa özetleyelim;

1. Bu işlem ancak iştirakler ve bağlı ortaklıklar arasında gerçekleştirilebilir, literatürde "pass credit" diyoruz.
2. İlşkisiz firmalar arasında yapılması ikrazat sayılır yasaktır.
3. Fatura kesilmez. KDV'ye tabi değildir.
4. Gelen Faiz dönemlerinde de faiz tutarları gider hesaplarına yazılarak aktarılmamalıdır. Yazılsa da aynı gün dekont kesilerek ekine banka evrakı örneği de iliştirilerek ilgili firmaya gönderilmelidir.
5. Asıl hata hizmet faturası olur, açık ikrazat delili olur, fatura açıklamasına ne yazacaksınız ?
 
Sayın Arkadaşlar,

Bu konuyu yakın geçmişte başka başlık altında açıkladık. Çok kısa özetleyelim;

1. Bu işlem ancak iştirakler ve bağlı ortaklıklar arasında gerçekleştirilebilir, literatürde "pass credit" diyoruz.
2. İlşkisiz firmalar arasında yapılması ikrazat sayılır yasaktır.
3. Fatura kesilmez. KDV'ye tabi değildir.
4. Gelen Faiz dönemlerinde de faiz tutarları gider hesaplarına yazılarak aktarılmamalıdır. Yazılsa da aynı gün dekont kesilerek ekine banka evrakı örneği de iliştirilerek ilgili firmaya gönderilmelidir.
5. Asıl hata hizmet faturası olur, açık ikrazat delili olur, fatura açıklamasına ne yazacaksınız ?


Kevork Simkeşyan Üstadım,


Grup firmalarımdan bir tanesine kredi kullandırmıştık. İncelemede karşımıza çıktı ve faturası sorulmuştu. Aracılık komisyonu adı altında fatura düzenlemiştik. Müfettişe sunup kabul görmüştü. Ama dediğiniz gibi ilişkili olmayan firmada durum farklı olabilir..
 
GRUP ŞİRKETLERİ ARASINDA KREDİ AKTARIMINDA ÖRTÜLÜ KAZANÇ, ÖRTÜLÜ SERMAYE, KATMA DEĞER VERGİSİ VE MUHASEBE

Uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir durumda, grup şirketleri arasında mali yapısı ve ticari itibarı sağlam, düzgün olarak bilinen ve görünen bir şirketin, grubun diğer bir şirketine (grup içinde mali durumu zayıf ya da bankalardan kredi bulmakta zorlanan bir şirkete) kendisi adına aldığı banka kredisini aynen aktarmasıdır.

Çalışmamızda, bu işlemler örtülü kazanç, örtülü sermaye, katma değer vergisi ve muhasebe kayıtları açısından incelenecektir.


2- ÖRTÜLÜ SERMAYE VE ÖRTÜLÜ KAZANÇ AÇISINDAN

2.1- Örtülü Sermeye

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 13/6-b bendinde; “kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla kısmen veya tamamen kullandırdığı borçlanmalar, örtülü sermaye sayılmaz” hükmü yer almaktadır.

Bu durumda, bir grup şirketi, kendi adına aldığı banka kredisini aynı şartlarla (yani, kendisi bankadan hangi şartlarda -faiz oranı ve vade..v.b.- bu krediyi aldıysa, bu şartların tamamını grup şirketine de uygulayarak) diğer bir grup şirketine aktarırsa, bu diğer grup şirketine aktarılan kredi örtülü sermaye olarak kabul edilmeyecektir.

Uygulamada, bazı grup şirketleri faizi aktarmamakta, kendi üzerlerinden finansal yük ve dolayısıyla gelir tablolarında finansman gideri olarak bırakmaktadırlar. Bu durumda, bu borçlanma hem diğer grup şirketinde örtülü sermaye vasfına geçecek, hem de krediyi aktaran şirket, kendi üzerinde kalmaması gereken bir faiz giderini yansıtmayıp grup şirketine (kendi vergi matrahına azaltmak yönünde) menfaat temin ettiği için, örtülü kazanç hükümleri ile karşı karşıya kalacaktır.

Bu noktada şu ayrıntı hususu belirtmek isteriz ki; aynı Kanun maddesinin (a) bendine (5520 s.k. 12/6-a) göre de, kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdi teminatlar (örneğin; gayrimenkul) karşılığında üçüncü kişilerden yapılan borçlanmalar örtülü sermaye sayılmaz. Bu durumda, bir şirket ortak ya da ilişkili kişisinin nakdi teminatı (banka mevduatı, hazine bonosu..v.b., hisse senedi, tahvil..v.b., çek..v.d.) karşılığı üçüncü kişilerden (örneğin; bankadan) borçlanma yaparsa, bu borç kurumun bilançosunun pasifinde yer alan borçlar açısından örtülü sermaye tespitinde dikkate alınacaktır. Bu sebeple, bir işletmenin pasifinde yer alan krediyi, hangi teminatlar yada şartlar karşılığında temin ettiği ayrıca incelenmelidir.

Konumuz açısından ise böyle bir durum oluşmayacaktır, çünkü krediyi temin eden ana kuruluş (grubun mali bünyesi ve ticari itibarı sağlam olan firması) açısından yapılacak böyle bir inceleme, bu kredinin diğer bir grup şirkete aktarılmasında söz konusu olmayacaktır. Çünkü, grubun mali durumu kötü ve kredi bulmakta zorlanan firması herhangi bir teminat gösterilmeksizin, grubun ana firması tarafından (kredi aktarımı yoluyla) finanse edilmektedir.

2.2- Örtülü Kazanç

Aşağıda KDV açısından da konu incelenirken kısmen değinileceği üzere, burada grubun bir firması, diğer bir firmaya hizmet vermektedir. Bu bir finansman hizmeti değil aracılık hizmetidir. Ya da finansman aracılığı hizmeti denebilir. Burada borcu veren esas kişi grubun mali bünyesi sağlam olan firma değil, bankadır. Dolayısıyla ödenecek faiz, grubun mali bünyesi sağlam olan işletmenin alacağı ya da geliri değil, bankanın alacağı ya da geliridir. Yani bu faiz, finansman aracılığı hizmetinin bedeli değildir.

Normal şartlarda, bir işletme böyle bir hizmeti karşılıksız yapmayacağına göre, grup şirketinden de emsaline uygun bir aracılık komisyonu almalıdır. Tabii burada emsal ne olacaktır sorusu ortaya çıkacaktır? Bize göre örneğin, ödenecek faiz tutarı üzerinden genel BSMV oranı %5 uygulanabilir kanaatindeyiz. Ancak bu emsal elbette kişilere göre ve işlemin yapısına göre değişebilir. Ancak, kesinlikle çok komik, sembolik boyutlarda olmamalıdır.


3- KATMA DEĞER VERGİSİ AÇISINDAN

KDV Kanunu madde (4) gereği, grup şirketine verilen finansman aracılığı (kredi aktarımı) bir hizmettir ve KDV’ne tabiidir. KDV oranı genel oran olan %18 olacaktır.

KDV’nin doğacağı dönem, hizmetin yapıldığı dönemdir (KDV Kanunu madde 10/a). Bize göre, bankadan kredi temin edilerek, grup firmasının banka hesabına havale edildiği (grup firmasının tasarrufuna hazır hale getirildiği) tarih itibariyle hizmet verilmiş olmaktadır ve KDV’de bu tarih itibariyle doğmaktadır.

Öyleyse, kredi aktarımının yapıldığı (banka havalesinin gerçekleştiği) tarih itibariyle, finansman aracılığı hizmet bedeli %18 KDV’de ilave edilerek fatura edilmelidir.

Örneğin; (A) A.Ş., grup firması (B) A.Ş.’ne, bankadan kendi adına temin ettiği 100.000 YTL bedelli, 6 ay vadeli ve %12 faiz oranlı krediyi 01.07.2007 tarihi itibariyle havale ettiyse, temmuz 2007 dönemi içinde, (yukarıda bize göre makul görülen emsal bedel olan) krediye ödenecek faiz bedelinin %5’i oranında finansman aracılığı hizmet bedelini ayrıca %18 KDV’de hesaplayarak fatura etmelidir. (Faiz = Anapara x Gün x Faiz oranı / 36000) formülüne göre ödenecek faiz 6.000 YTL’dir. Bu durumda 6.000 YTL x %5 = 300 YTL, %18 KDV olan 54 YTL ile birlikte KDV dahil 354 YTL, (B) A.Ş.’ne fatura edilmelidir.


4- GENEL BİR UYGULAMA TESPİTİ

Grup firmaları içinde kredi aktarılan firmalar, genellikle mali yapısı bozuk, öz sermayesini zararları sebebiyle yitirmiş ya da yitirmek üzere olan, nakit sıkıntısı çeken, kendi olağan masraflarını ve harcamalarını bile ödemekte zorlanan firmalardır. Genellikle, uygulamada birebir kredi masraflarının (faiz, komisyon, vergi, harç..v.b.) aktarılmasında sorun olmamakla birlikte hemen hemen tüm işletmelerde karşılaşılan ve vergi incelemesinde risk taşıyan iki husus;

a) Sağlanan finansman aracılığı hizmeti için bir bedelin fatura edilmemesi,

b) Yansıtılan masrafların ve hizmet bedelinin tahsil edilmemesi ya da ana şirket tarafından esas kredi geri ödendikten çok sonra tahsil edilmesi veya borçların sürekli bu şekilde kredi aktarımı (borcun borç ile ödenmesi) şeklinde finanse edilmesidir.

Bilindiği gibi, bu derece mali durumu bozuk olan bir firmanın mevcut Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre feshedilmesi ve kapatılması gerekir. Feshedilmesi gereken bir şirketin çeşitli sebeplerle borç aktarılarak ayakta tutulmaya çalışılması ise vergi uygulaması açıdan yukarıda açıkladığımız riskleri ve sonucunda da cezai işlemleri doğurabilecektir.


4- MUHASEBE KAYITLARI

Bir önceki bölümde yer verdiğimiz örneği muhasebeleştirecek olursak. (Kredi faizinin her 3 ayda bir banka tarafından (A) A.Ş.’nin cari hesabından tahsil edildiğini düşünerek..)

(A) A.Ş.’nin kayıtları:

------------------------- 01/07/2007 -----------------------

102 BANKALAR 100.000.-

300 BANKA KREDİLERİ 100.000.-

-------------------------- 01/07/2007 -----------------------

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 100.000.-

102 BANKALAR 100.000.-

------------------------- ../07/2007-------------------------

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 354.-

679 DİĞER O.DIŞI GELİR 300.-

VE KÂRLAR

391 HESAPLANAN KDV 54.-

------------------------ …/08/2007 --------------------------

102 BANKALAR 354.-

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 354.-

------------------------ 30/09/2007-------------------------

780 FİNANSMAN GİDERLERİ 3.000.-

102 BANKALAR 3.000.-

----------------------- 30/09/2007 -------------------------

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 3.000.-

679 DİĞER O.DIŞI GELİR 3.000.-

VE KÂRLAR

--------------------- 30/09/2007 ----------------------------

102 BANKALAR 3.000.-

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 3.000.-

--------------------------- / -----------------------------------



----------------------- 31/12/2007 -------------------------

780 FİNANSMAN GİDERLERİ 3.000.-

102 BANKALAR 3.000.-

----------------------- 31/12/2007 -------------------------

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 3.000.-

679 DİĞER O.DIŞI GELİR 3.000.-

VE KÂRLAR

----------------------- 31/12/2007 --------------------------

102 BANKALAR 3.000.-

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 3.000.-

------------------------ 31.12.2007--------------------------

300 BANKA KREDİLERİ 100.000.-

102 BANKALAR 100.000.-

------------------------ 31/12/2007 --------------------------

102 BANKALAR 100.000.-

136 DİĞER ÇEŞİTLİ ALACAKLAR 100.000.-

---------------------------- / ----------------------------------



1- (A) A.Ş., temmuz 2007 döneminde düzenlediği finansman aracılığı hizmet bedeli faturası içine kredi ana parasını da ekleyebilir. Elbette KDV matrahına dahil etmeyecektir. Ya da dilerse kredi ana parasını ayrı bir fatura ile de (B)A.Ş.’ne gönderebilir (KDV hesaplamadan) ya da sadece dekont edebilir.

2- Dikkate edileceği, her 3 ayda bir (A) A.Ş., bankaya faiz öderken, aynı tarihte de (B) A.Ş.’nden de aynı faiz tutarını tahsil etmektedir. Aynı şekilde, kredi vade sonunda ana para da geri ödenirken, aynı tarihte (B) A..Ş.’nden de kredi ana parası da tahsil edilmektedir.

Bu hassasiyet, hem (borcun vadesinin uzatılması ve faizsiz/bedelsiz para kullandırılması şeklinde) örtülü kazanç eleştirisine maruz kalmamak hem de yukarıda yer verdiğimiz (5520 s.k. 12/6-b) Kanun hükmü gereği, kredi aynı şartlarla aktarılırsa örtülü sermaye sayılmayacaktır hükmü gereğidir.

Bize göre, (A). A.Ş., faiz ve ana parayı ödediği halde, (B) A.Ş., bir tek gün bile geç havale çıkartırsa, (A) A.Ş., (B) A.Ş.’ne vade farkı faturası (KDV’li) düzenlemelidir.

3- (A)A.Ş., için 679-Diğer Olağandışı Gelir ve Karlar Hesabı dışında bir hesap kullanması gerektiğini düşünenlerde olabilir. Örneğin; 643- Komisyon Gelirleri. Elbette olabilir. Muhasebesel açıdan bu tartışılabilir. Ancak bu noktada asıl önemli olan gelir yazılmasıdır. Bize göre, eğer kredi aktarımları süreklilik göstermiyor ise 679 hesap, bir yıl içinde birden fazla kez, süreklilik gösterir şekilde yapılıyorsa 643 veya 649 hesap kullanılabilir.

4- Kredi aktarımı, (A) A.Ş.’nin ticari faaliyet konusu olmadığı için, 12-Ticari Alacaklar hesap grubu içinden değil, 13-Diğer Alacaklar hesap grubu içinden 136-Diğer Çeşitli Alacaklar hesabı kullanılmıştır.

(B) A.Ş.’nin kayıtları:

------------------------ 01/07/2007------------------------

102 BANKALAR 100.000.-

336-DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 100.000.-

--------------------- …/07/2007 --------------------------

780 FİNANSMAN GİDERLERİ 300.-

191 İNDİRİLECEK KDV 54.-

336 DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 354.-

--------------------- …/08/2007 ----------------------------

336 DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 354.-

102 BANKALAR 354.-

--------------------- 30/09/2007 ---------------------------

780 FİNANSMAN GİDERLERİ 3.000.-

336 DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 3.000.-

--------------------- 30/09/2007 ---------------------------

336 DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 3.000.-

102 BANKALAR 3.000.-

--------------------- 31/12/2007 -----------------------------

780 FİNANSMAN GİDERLERİ 3.000.-

336 DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 3.000.-

--------------------- 31/12/2007 ---------------------------

336 DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 3.000.-

102 BANKALAR 3.000.-

-------------------- 31/12/2007 -----------------------------

336 DİĞER ÇEŞİTLİ BORÇLAR 100.000.-

102 BANKALAR 100.000.-

-------------------------- / ------------------------------------

(B) A.Ş. için finansman aracılığı için ödediği 300 YTL, finansman (kaynak bulma) gideridir. Ayrıca, bu borç normal ticari bir borcu ya da mali borcu olmadığı için, 30-Mali Borçlar ya da 32-Ticari Borçlar hesap grubunda değil, 33-Diğer Borçlar hesap grubu içinden 336-Diğer Çeşitli Borçlar hesabı kullanılmıştır.

Son olarak bir görüşümüzü ise şu şekilde ifade etmek isteriz ki; BDDK basın açıklamasına göre[1] her ne kadar 2009 yılı başına ertelenmiş olsa da, BASEL II kriterleri gereği, mali tabloları zayıf ve güvenilir olmayan işletmelerin kredi temini zor veya daha masraflı olacağı için, grup şirketleri toplamda grup finansal yüklerini azaltmak amacıyla bu şekilde kredi aktarımlarına (uygulamada köprü kredi de denmektedir) daha çok başvurmaya başlayacakladır düşüncesindeyiz.
 
Sayın muratgormez,

İnceleme esnasında inceleme elemanının yaptığı/yaptırdığı işleme katılmam mümkün değil. Transfer fiatlandırması sisteme geldiğinden beridir bu böyle. Makalede yazılı olanlar da bir görüştür (2007) oda ayrı ki buna da katılmam. İnceleme esnasında yaptığınız işlemler ve bunun yansımasını tam da bilmeden denetmenin neden kabul ettiğini de tam yorumlayamam, ancak krediyi kullanmayıp sadece aktardığınız kayıtlarınızda da açıkça belli olmalı. Özellikle de giderlerinize almadan yapmanızın doğru olduğunu yazmıştım. Velevki aldınız yapmanız gereken işlemi de yazdım. Bu konu ile ilgili keseceğiniz her fatura sorundur.

İş gene çok yayılacak ama

"2.2- Örtülü Kazanç

Aşağıda KDV açısından da konu incelenirken kısmen değinileceği üzere, burada grubun bir firması, diğer bir firmaya hizmet vermektedir. Bu bir finansman hizmeti değil aracılık hizmetidir. Ya da finansman aracılığı hizmeti denebilir. Burada borcu veren esas kişi grubun mali bünyesi sağlam olan firma değil, bankadır. Dolayısıyla ödenecek faiz, grubun mali bünyesi sağlam olan işletmenin alacağı ya da geliri değil, bankanın alacağı ya da geliridir. Yani bu faiz, finansman aracılığı hizmetinin bedeli değildir.

Normal şartlarda, bir işletme böyle bir hizmeti karşılıksız yapmayacağına göre, grup şirketinden de emsaline uygun bir aracılık komisyonu almalıdır. Tabii burada emsal ne olacaktır sorusu ortaya çıkacaktır? Bize göre örneğin, ödenecek faiz tutarı üzerinden genel BSMV oranı %5 uygulanabilir kanaatindeyiz. Ancak bu emsal elbette kişilere göre ve işlemin yapısına göre değişebilir. Ancak, kesinlikle çok komik, sembolik boyutlarda olmamalıdır."

Şu metne asla katılamam, ciddi yorum ve düşünce hataları var. (Borç da faiz de krediyi kullananındır, aktardığınız firma başaramazsa borcu kim ödeyecek? Kimin varlık ve gücüne verilmiştir kredi?) "İştirakle ve Bağlı ortaklıklar" mantığı gözardı edilerek böyle bir yorum yapılması ciddi hatadır. Adına kredi alınma sebebi çoğunlukla diğer firmanın bu krediyi alabilecek durumda olmamasıdır. Bu kredinin alınıp aktarılması aktarılan kurumun ayağa kaldırılması veya yatırım gerçekleştirmesidir. Bu tür durumlar basitçe "aracılık etti/hizmet etti" gibi sığ düşüncelerle sınırlandırılamaz.

Bağlılık Raporu kriterleri ve TTK'nın bu konudaki yaptırımlarını gözden geçirin. Böyle bir konu ve uygulama salt vergicilik açısından incelenmez. Vergi Yasaları Ticari Faaliyetlerin sadece kısmi bir yönüdür, Asıl bölüm İdame ve Kar'dır bu özellikle TTK'yı ilgilendirir.
 
Bende bu konuda tamamen Kevork kardeşime katılıyorum.
Sn; Murat görmez , bu makaleyi nerden buldunuz bilmiyorum ama burda ileri sürülen görüşlere katılmak mümkün değil. Örneğin kredi ana parasının karşı firmaya fatura edilmesi gerektiğini söylüyor. Yani diyelim ki 100000 usd kredi alıp kullandırdın bunu fatura keserek gelir mi gösterecek bu firma?
Bunun gibi daha birçok nokta var. Bence siz bu makaleyi hiç dikkate almayın. Tamaman yanlış bilgiler.
 
Sayın nguray

Hayır ana para faiz fatura edilecek demiyor. Bu işlemle ilgili emsal bir hizmet bedeli kes deniyor.
 
"1- (A) A.Ş., temmuz 2007 döneminde düzenlediği finansman aracılığı hizmet bedeli faturası içine kredi ana parasını da ekleyebilir. Elbette KDV matrahına dahil etmeyecektir. Ya da dilerse kredi ana parasını ayrı bir fatura ile de (B)A.Ş.’ne gönderebilir (KDV hesaplamadan) ya da sadece dekont edebilir"
 
Gördüm üstad

Sanırım yansıtmayı fatura ile de yapabilirsin demiş. Dekont mantığıyla. Ben tahakkuk edip aynı gün ödemelerini tahsil edip 136-102-300 hesaplar kullanarak yapmıştım kayıtlarımı ilave olarak bu işlem için aracılık hizmet bedeli kesmiştim.

Ancak Sayın Kverkon bu yorumu kesinlikle dogru olduğu kanısındayım. Şu metne asla katılamam, ciddi yorum ve düşünce hataları var. (Borç da faiz de krediyi kullananındır, aktardığınız firma başaramazsa borcu kim ödeyecek? Kimin varlık ve gücüne verilmiştir kredi?) "İştirakle ve Bağlı ortaklıklar" mantığı gözardı edilerek böyle bir yorum yapılması ciddi hatadır. Adına kredi alınma sebebi çoğunlukla diğer firmanın bu krediyi alabilecek durumda olmamasıdır. Bu kredinin alınıp aktarılması aktarılan kurumun ayağa kaldırılması veya yatırım gerçekleştirmesidir. Bu tür durumlar basitçe "aracılık etti/hizmet etti" gibi sığ düşüncelerle sınırlandırılamaz.
Sonuç olarak uygulamada sıkıntı yaşamadım ancak bu doğru olduğu anlamına gelmiyor. Peki nasıl kayıt yapılmalıdır sonuçta bu olay piyasada süre gelen bir işlem.
 
Yansıtma fatura ile yapılmaz. Bu çok yanlış olur. Benim de itirazım budur zaten.
Bir firma fatura kesiyorsa bunu gelir göstermesi gerekir. Kredinin faizini gider gösterirse aynı şekilde (tamamen aynı tutarda) bunu fatura keserek gelir göstermelidir. Bu faturada KDV de olmaz. Çünkü söz konusu işin aslı KDV YE TABİ OLMAYAN BİR İŞLEMDİR (banka sigorta muamele vergisi vardır.)
Ancak yukarda ifade de belirtildiği gibi kredinin ana parası için fatura keserse bunu gelirlerine ilave etmesi gerekir.O zaman kredi tutarını ana parasını gider olarak da göstermelidir. Bunlar tamamen saçmalıktır.
 
Üst