Halk Otübüsü Hisse Devri Hakkında

[kalisper_a]

arkadaşlar benim halk otubüsü işleten bir mükellefim varr otübüsün %5 sini bir şahısa %50 sini başka bir şahısa devredecek ben mükellefimin kapanışı verecem diğer şahıslarında adi ortaklık bazında açılışlarını sormak istediğim mükellefim aracı devrettiğine dair noter sözleşmesinin haricinde fatura düzenlemelimi düzenleyecekse kdv oranı % kaç olacak diğer bir sorum noterden işlemler bittiği günmü kapanış ve açılış işlemleri yapılması gerekiyor paylaşım için teşekkür ederim

 

[OSMAN EROL]

İşin terkinden sonra yapılan satışlar arızi kazanç kapsamında mütalaa edilmektedir. Arızi kazançlar ise katma değer vergisine tabi değildir. Bu nedenle araç sahibi vergi dairesine işi terk ettiğini bildirdiği tarihten sonra devir işlemini yaparsa devirden dolayı KDV mükellefi olmaz. (KDVK G.T:1) devir işlemi bildirimden önce yapılırsa KDV mükellefiyeti doğar (KDVK GT:25)

Konu ile ilgili bir Danıştay karar özeti aşağıdadır.

Nakliyecilik yapan yükümlünün işi terk ettiğini yasal süre içinde vergi dairesine bildirmesinden sonra elde ettiği kazanç Gelir Vergisi Kanununa göre arızi kazanç kapsamında olduğundan Katma Değer Vergisine tabi olmadığı hakkında.(DANIŞTAY 9. DAİRE; E. 1992/6229; K. 94/122;T. 17.01.1994)

Noterde yapılan satış devri belgesi fatura yerine geçer. Ayrıca fatura kesmek gerekmez.

Devir alan kişiler ise işe başlamadan önce bildirimde bulunmaları gerekirse de, VUK GT. 173/B bölümünde bu konuda:

“ - Taşıtın plakalı olarak elden noter senedi ile satın alınmasında, noter senedinin yapılmasından önce veya noter senedinin yapıldığı gün, İşe başlama bildiriminde bulunacaklardır. “

denilmektedir. Buna göre bildirim tercihe bırakılmıştır.
............................................................................

 

[M.Hayri ANDAÇ]

Sayın EROL un açıklamasına ilave olarak.Halk otobüsü sahibi eğer gelir vergisi mükellefi ise Fatura kesmesi gerek ve ayrıca %18 kdv hesaplaması gerekir...

 

[kalisper_a]

öncelikle paylaşımlarınız için teşekkür ederim ama ikilemde kaldım sayın andaç diyorki fatura kesmelisiniz aydınlatırsanız sevinirim

 

[OSMAN EROL]

Otobüs hissesinin noter senedi ile devrinde senet haricinde ayrıca fatura kesmek isteğe kalmış bir uygulamadır. Noter düz bir kağıdı onaylar ve o kağıt resmen fatura olur. (Sürekli bilgisayar faturalarında olduğu gibi) Bu nedenle istenirse bu noter senedi ile defter kaydı yapılır veya ayrıca fatura kesilir. Esasen mükellef işi terk ettikten sonra faturalarını vergi dairesine teslim etmektedir.

KDV’ne tabi olmaya gelince, yukarıda açıkladığım gibi, satış işleminin mükellefiyetten çıkış tarihinden önce veya sonra olmasına göre değişir. Araç sahibi vergi dairesine işi terk ettiğini bildirir ve bununla ilgili diğer bildirim ödevlerini yerine getirdikten sonra satış işlemini yaparsa KDV mükellefi olmaz. Çünkü bu taktide satış geliri arızi kazanç kapsamında mütalaa edilir. Aksi halde bu satıştan dolayı KDV mükellefi olur ki bunun oranı %18 dir.

 

[kalisper_a]

sayın erol;

mükellef işi terk ettiği zaman vergi dairesi noter kat-i satış sözleşmesini istiyor.Yani bu durumda mükellef terkini önce verip aracı sonra satma gibi bir durumu olmuyor.dolayısıyla buda sizin dediğiniz gibi arizi kazanç kapsamına girmiyor sanırım böylee

 

[OSMAN EROL]

Gelir veya kurumlar vergisi mükellefinin işe başlaması veya bırakması vergi dairesine vereceği dilekçe ile olur. Bu dilekçeden dönmek mümkün değildir. Bu tıpkı bir ölüm olayı gibidir.İşi bıraktığını bildiren bir mükellefin daha sonra aynı işe devam etmesi mümkün değildir. Bunun için tekrar dilekçe verip işe başladığını bildirmesi gerekir. Bununla ilgili olarak vergi dairesinin yapacağı tespitler mükellefin hukuk alanı ile ilgili olmayıp tamamen bir idari tasarruftur.

Nitekim nakliye işi yapan kişinin işi bırakmış sayılması için önceden nakil aracını satması gerektiğine dair bağlayıcı bir mevzuat yoktur. Aksine, Danıştay’ın aşağıda yazılı karar özetinden nakil aracının satışının işin bırakılmasından sonra da olabileceği sonucu çıkar.

Nakliyecilikte Kullandığı Aracını İşini Kapattıktan Sonra Satan Kişinin Elde Ettiği Kazancın Arızi Kazanç Niteliğinde Olduğundan KDV'ye Tabi değildir. (DANIŞTAY 9. DAİRE ; E. 1999/3421 ; K. 2000/2772 ;T. 10.10.2000)

Ancak, vergi dairelerinin uygulaması söylediğiniz şekilde olabilir. Vergi dairesi ile ihtilafa düşmeyi göze alamayan kişi dairenin uygulaması doğrultusunda işlem yapar. Aksi halde çıkacak ihtilafı idari yargıya götürmeyi göze almak gerekir.