fonradar

İbraname Hakkında,

aşkınbulduk

Tanınmış Üye
Üyelik
20 Ara 2008
Mesajlar
2,539
Konum
istanbul
tazminat ödemesinde yasa koyucu,'' hemen '' ifadesini kullanmıştır.

ancak daha sonra ibraname imzalama süresini fesih tarihinde sonra 1 ay uzatmıştır. Yani işverene 1 aylık bir ödeme süresi tanınmıştır.

bunlar çelişmiyor mu ?
 
Biz her zaman 1 ay içerisinde yapıyoruz tazminat ödemelerini. Bugüne kadar bir sorun yaşamadık. 1 aylık süre makul bence sonuçta işverende para bulmak zorunda tazminat ödemek için.
 
Evet dediğiniz gibi işçi kabul etmezse derhal ve nakden ödenmesi gerekiyor. Biz bugüne kadar hep 1 ay içerisinde ödeyeceğimizi belirttik işçide kabul etti o yüzden sorun yaşamadık.
 
emrah bey,bir yazı buldum..


bir aylık bekleme süresi ibra sözleşmelerinin düzenlenme zamanı ile ilgili olup ifayı ilgilendiren bir durum değildir. Başka bir anlatımla işçinin fesih ile muaccel hale gelen kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve izin ücreti gibi haklarının ödeme tarihi bir ay süreyle ertelenmiş değildir.
 
tazminat ödemesinde yasa koyucu,'' hemen '' ifadesini kullanmıştır.

ancak daha sonra ibraname imzalama süresini fesih tarihinde sonra 1 ay uzatmıştır. Yani işverene 1 aylık bir ödeme süresi tanınmıştır.

bunlar çelişmiyor mu ?


Sayın aşkınbulduk,

Kıdem tazminatının ödenmesi "Hemen"'dir doğru. Ödeme konusunda iki tarafın da belirgin bir sürede yada parçalar halinde anlaşması da mümkündür, buda doğru. Ancak o bir aylık süre Borçlar yasasından kaynaklanıyor. İş ve Vergi yasalarında ibraname tarifi yer almıyor. İbraname Borçlar yasasında tarif edilmiş ve şartlar dikte edilmiştir. Kısaca ibranamenin geçerli olması için,

* Yazılı olması
* İbra tarihi itibariyle sözleşmenin sona ermesinden başlayarak en az bir aylık sürenin geçmiş bulunması,
* İbra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesi,
* Ödemenin hak tutarına nazaran noksansız ve banka aracılığı ile yapılması

Şarttır.

Demekki bir çelişki yok. Ödemenin hemen olması ayrı, ibranamenin geçerli olabilme süresi ise ayrı bir konudur.
 
evet üstat, alıntı yaptım yukarıda;

bir aylık bekleme süresi ibra sözleşmelerinin düzenlenme zamanı ile ilgili olup ifayı ilgilendiren bir durum değildir. Başka bir anlatımla işçinin fesih ile muaccel hale gelen kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve izin ücreti gibi haklarının ödeme tarihi bir ay süreyle ertelenmiş değildir.
 
Evet ertelenmiş olduğu anlamına gelmez.
K.tazminatı ödemesi doğduğu anda muaccel hale gelir ama bu durum ile uygulamada kısmi farklılıklar olsana bir aylık süre ile ödemenin muaccel olmazı tezatlık oluşturmaz zira bir takım işçilik alacakları işe iade davası vs.yönünden işci lehine tabi aynı Zaman'da işvereninde lehine diye düşünüyorum.
 
Sayın Arkadaşlar,

O kısma girmemiştim ancak yazalım tamam olsun.

Borçlar yasasının 132. maddesinde düzenlendi. 420. maddede ise sınırlı olarak işçi/işveren "ibra sözleşmesi" ne yer verildi. Böylece esasen İsviçre yasalarında yer alan ancak bizim yasalarımıza intikal edilmemiş bu eksiklik giderildi. (01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu). Peki neydi gerekçe ? İş yasası. İş yasasının 19. maddesindeki süre feshe itiraz bakımından bir aylık hak düşürücü süredir. Bu süre içerisinde işverenin olası baskılarını azaltmak amacıyla öngörülmüştür. Zira feshi izleyen bir ay içinde işçinin işe iade davası açma hakkı bulunmaktadır ve bu süre işçinin eski işine dönüp dönmeyeceğinin tespiti bakımından önem arz etmektedir. Zira feshi izleyen bir ay içinde işçinin işe iade davası açma hakkı bulunmaktadır ve bu süre işçinin eski işine dönüp dönmeyeceğinin tespiti bakımından önem arz etmektedir. Bu nedenle İbra Sözleşmesinde öngörülen süre konulmuştur.
 

Benzer konular

Üst