fonradar

Karşılık Kaydı Yapılmamış Olan Alacağın Gider Olarak Yazılabilme Durumu

Üyelik
22 Tem 2015
Mesajlar
3
Konum
İstanbul
2014 yılında dava açılmış ve karşılık kaydı işlemi yapılmamış bu durumda geçen senede kalan alacağın gider yazılabilme durumu nedir?Kanun niteliğinde destekleyici bir yazı var mı bu konuda? Yardım ederseniz çok iyi olur iyi günler dilerim...
 
Sayın aykutw

2014 yılında dava açılmış ve karşılık kaydı işlemi yapılmamış ,geçen seneden kalan alacağın gider yazılabilme durumu K.K.E.G'dir. Şüpheli alacak karşılığı uygulaması ihtiyari bir uygulamadır. Bunu VUK 323 maddesinde ''......değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir '' hükmünden anlamaktayız. Ayrıca VUK 264 .madde hükmünde tasarruf değeri tanımı da mükellefe bu ihtiyariliği sağlamaktadır. Dolayısıyla alacağın şüpheli hale geldiği dönemde karşılık ayrılmadığı durumda ihtiyariliğin karşılık ayırmama yönünde kullanıldığı kabul edilerek daha sonraki dönemlerde bu alacak için karşılık ayrılması söz konusu olamaz
 
Açılan Davanın aleyhinize sonuçlanıp kesinleşmesi halinde, Alacağınız Değersiz hale gelir. Kesinleşen Mahkeme Kararına istinaden ve V.U.K. 322 maddesine istinaden söz konusu alacağı zarara geçirilerek kayıtlardan çıkaracaksınız..
 
Son düzenleme:
GİB'in B.07.1.GİB.4.35.18.02-1744-179 sayılı özelgesinden ilgili bölüm ''ilgili dönemde karşılık ayrılmayan alacaklarınız için daha sonraki hesap dönemlerinde karşılık ayrılması mümkün bulunmamaktadır.'' birde bu konu üzerinden vergi matrahı nasıl hesaplanmalı hangi hesabın içinde gösterilmeli?
 
Son düzenleme:
GİB'in B.07.1.GİB.4.35.18.02-1744-179 sayılı özelgesinden ilgili bölüm ''ilgili dönemde karşılık ayrılmayan alacaklarınız için daha sonraki hesap dönemlerinde karşılık ayrılması mümkün bulunmamaktadır.'' birde bu konu üzerinden vergi matrahı nasıl hesaplanmalı hangi hesabın içinde gösterilmeli?

Yukarıda yazdığım gibi K.K.E.G içinde göstereceksiniz. Beyanname üzerinde de ilave edeceksiniz
 
Sayın Arkadaşlar,

Şu Şüpheli Alacak ayrılması konusu en dertli meselelerden biridir. Üstelik son dönemlerde verilen birsürü garip özelge bulunduğunu da söyleyebilirim. Ancak bu konudaki terddütlerin oluşmasına ve birbiriiyle çelişen birçok yargı kararının bulunmasına da sebep olan nokta şurasıdır "...ilgili dönemde karşılık ayrılmayan alacaklarınız için daha sonraki hesap dönemlerinde karşılık ayrılması mümkün bulunmamaktadır." cümlesi. Peki ama "İLGİLİ DÖNEM" hangisidir. Yada hangi dönem "İLGİLİ DÖNEM" olarak addedilecektir.

Önce alacağın Şüpheli Hale gelmesi gerekir. İkincisi de artık alacağın gerçekten tahsil edilemeyeceğinin müstekar hale gelmesi. Vergi yasaları çerçevesinde alacağın şüpheli hale gelmesi ile Karşılık Ayrılabilir hale gelmesi kavramlarını birarada yorumlamak büyük hatadır. Evet şüpheli hale geldiği ve bu kayıt düşüldüğü tarihten itibaren karşılık da ayrılabilir ancak bu gibi sonucu kesinleşmemiş ( dava devam ediyor veya icra dosyası devam ediyor ) durumlarda bu karşılıkların her yıl ( yasaya göre en çok 2 yılda bir ) derkenar alınması ve durumun takip edilmesi şarttır. Bu nedenle borcun gerçekten tahsil edilemeyeceğini anlaşılması gerekir ve bunun anlaşıldığı dönem Karşılık Ayırma dönemidir. Esasen 2006 yılına kadar yerleşik yargı kararları da bu yöndeydi. Ancak bu tarihte Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu ogüne dek yapılmamış birçok yorum yaparak tamamen aksine bir karar verdi. İş karıştı.

Özelgelerde de tam anlamıyla acaip yorumlar var. Tabi Şüpheli Alacağın hasılat kaydedilmiş bir ticari alacak olması gerektiği savına bakarak da iş için ödediğiniz avansların da şüpheli alacak kaydedilemiyeceği yerleşti. Ama gerekçenin ne kadar doğru olduğu da ayrı bir muamma.

Karşılık ayırma konusundaki bu yazdıklarımı gözönüne alarak ayırdım hep karşılıkları dava açılmasını da göze alarak. Ben kavgayı biraz seviyorum da.
 
Üst