fonradar

Kıdem Tazminatının Bir Kısmı ya Önümüzdeki Sene Ödenirse

Üyelik
15 Eyl 2005
Mesajlar
8
Herkese selam ve kolay gelsin.
2006 yılında yaşlılıktan dolayı emekli olan bir işçimiz var. Vatandaşın kıdem tazminatı 11.000,00 YTL. civarında tutuyor. Firma bunun 2.000,00 YTL. sini ödedi. Geriye kalan kısmını 2007 yılı içerisinde ödeyecek.
Bizde tazminatın damga vergisini geçtiğimiz stopaj döneminde beyannameye ekleyip yatırdık. Önümüzdeki sene ödeyeceği tutarı önümüzdeki senenin giderlerine dahil edip etmemesi hakkında araştırma yaptık. İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının 14.10.2005 günü vermiş olduğu bir özelge var. Bu özelgeyi aşağıda göreceksiniz. Ben bu özelgeyi yorumlayamadım. Acaba özelgede 2005 te ödenemeyen kıdem tazminatını sizce 2006 da yazabilir mi diyor yoksa yazamaz mı diyor ? İki meslek mensubuna sordum. İki ayrı cevap var. Şimdiden teşekkür ederim.



T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
TARİH : 14.10.2005
SAYI : B.07.1.GİB.4.34.16.01/GVK-40/3
KONU : Geç ödenen kıdem tazminatının gider yazılıp yazılamayacağı Hk.

İLGİ: … tarihli dilekçeniz.
İlgide kayıtlı dilekçenizde, şirketiniz personelinin 30.12.2004 tarihinde 4857 sayılı Kanunun 14/4. maddesine göre emekli olduğunu, şirketinizin o anda ödeme güçlüğü içinde olması dolayısıyla, ödenmesi gereken kıdem tazminatının protokole bağlanarak geç bir tarihe ertelendiğini, protokol gereği ödemenin 2005 yılı içinde yapılacağını belirterek, söz konusu ödemenin Gelir Vergisi Kanunu’nun 25/7. maddesine istinaden istisnaya tabi olup olmayacağı ve yine aynı Kanun’un 40. maddesi kapsamında gider yazılıp yazılamayacağı konusunda görüşümüzü sormaktasınız.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Ticari Kazancın Tarifi” başlıklı 37. maddesinde;
"Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır."
hükmü yer almış olup; aynı Kanun’un 38. maddesinde ise;
"Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerlerin arasındaki müspet farktır"
denilmiş ve Vergi Usul Kanunu’nun 192. maddesinin dördüncü fıkrasında da,
"aktif toplamıyla borçlar arasındaki farkın müteşebbisin işletmeye mevzu varlığını (öz sermayeyi) teşkil edeceği"
hükme bağlanmıştır.
Yine aynı Kanun’un “İndirilecek Giderler” başlıklı 40. maddesinin 3. bendinde;
"işle ilgili olmak şartıyle, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği"
hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesinde;
"Bu kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin:
1. İşveren tarafından bu kanunun 17. maddesinin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında,
2. İşçi tarafından bu kanunun 16. maddesi uyarınca,
3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyle,
4. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum ve sandıklarından yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla;

Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır."
hükmü yer almıştır.
Bu hükümlere göre; 30.12.2004 tarihinde işten çıkardığınız işçilere kıdem tazminatlarını aynı tarih itibariyle ödeme yapmayıp, 2005 yılında yapacak olmanız nedeniyle, bu ödemelerin 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 25/7. maddesi gereğince istisnaya tabi tutup aynı Kanunun 40. maddesinde sayılan giderler kapsamında değerlendirilerek gider olarak yazılması mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
Ynt: Kıdem Tazminatının bir kısmı ya önümüzdeki sene ödenirse

yani deniyor ki; mal aldığınızda ancak parasını öderseniz gider yazabilirsiniz ...
klasik bir vergi idaresi gerçeği ...

kıdem tazminatının ödenmiş olup olmaması borçlar kanununun alanındadır ...
 
Ynt: Kıdem Tazminatının bir kısmı ya önümüzdeki sene ödenirse

Kanun, kıdem tazminatını ödemesinin "fazla geciktirilmemesini" adeta yükümlüye tavsiye ederek, bu durumda ödeme yükümlüsüne süre konusunda bir tölerans tanınmıştır yorumu yapılabilir. Tazminatın işçi açısından sosyal boyutu ele alındığında ödemenin topluca ve hak edildiğinde yapılması gerekir. O vakit bu tazminatın tahakkuk esasına bağlanamayacağını düşünüyorum. Yani "kıdem tazminatının ödenmeyen kısmı" ifade olarak bile yersizdir. Böylelikle ödenmeyen kısım indirim konusu yapılamaz.
 
Ynt: Kıdem Tazminatının bir kısmı ya önümüzdeki sene ödenirse

İndirilecek Giderler
Madde No 40
Kapsam
3. İşle ilgili olmak şartiyle, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar;


Kanun metninden de anlaşılacağı üzere tazminatların gider yazılabilmesi için ödenmiş olması şarttır.
 
Ynt: Kıdem Tazminatının bir kısmı ya önümüzdeki sene ödenirse

Bu yorum bana zorlama gibi geliyor. Kıdem tazminatı tahakkuk ettirip personele de c/h açsam ve hesabına alacak kayıt yapsam ne olucak. Ödeme mutlaka nakten ödeme demek değildir. Hesaben ödeme de ödeme kapsamındadır.
 
Üst