Leasing (Finansal Kiralama) Nedir?
Leasing temelde bir orta vadeli kredi işlemidir. Alışılmış kredi ilişkisinden farkı, kredinin kiracıya nakit olarak verilmemesidir. Kiracı, işinde kullanmak üzere almak istediği sabit kıymeti seçer ve leasing şirketinden bu işlem için kendisine kredi tahsis edilmesi talebinde bulunur. Leasing şirketi tahsis ettiği krediyi kiracının seçtiği malın alımında kullanır.
Leasing şirketi satın aldığı sabit kıymeti kiracının kullanımına tahsis eder. Kiracı leasing yöntemiyle kiralamış olduğu sabit kıymet için leasing şirketine aralarındaki sözleşme ile belirlenmiş kiraları öder. Finansal kiralama sözleşmeleri 3326 sayılı Finansal Kiralama Kanunu gereği 4 yıldan kısa süreli olamaz. Ancak Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen bazı sabit kıymetler için süre 2 yıla kadar kısaltılabilir. Sözleşme süresi sonunda sabit kıymet finansal kiralama sözleşmesinde belirtilen sembolik bir bedel karşılığında kiracıya devredilir.
Leasing´in Avantajları
Yatırımların finansmanında kullanılan alternatif metodlara göre leasingin pek çok avantajı vardır:
Leasing yatırım maliyetlerinizi önemli ölçüde azaltır:
Orta ve uzun vadeli yatırımların finansmanında kullanılıyor olması nedeniyle finansal kiralama işlemleri devlet tarafından da desteklenmekte, % 18 olan genel KDV oranı bazı istisnalar dışında finansal kiralama işlemlerinde % 1 olarak uygulanmaktadır. Bu uygulama özellikle yatırım döneminde olan işletmelerin uzunca süre üzerlerinde taşımak zorunda kaldıkları KDV yükünü neredeyse ortadan kaldırmaktadır.
Makine ve teçhizatla aynı ölçüde olmamakla birlikte çekici, kamyon, kamyonet, otobüs gibi ticari taşıtlar için uygulanan KDV oranı da normal oranlardan düşüktür. Bu araçlar için normalde % 18 olan KDV oranı finansal kiralama yöntemi ile kiralanmaları durumunda % 8 olmaktadır. Binek araçlarının KDV oranlarında ise herhangi bir indirim söz konusu değildir.
Türkiye'de oldukça kıt olan, orta ve uzun vadeli kaynak sağlar.
Leasing şirketi kira ödemelerini size danışarak, sizin ihtiyaçlarınızı göz önüne alarak belirler. Böylece ödeme gücünüz ve nakit akımınız dikkate alınarak, size özgü bir model oluşturulur.
Yatırımınızın Teşvik Belgesi kapsamında olması durumunda, finansal kiralama konusu sabit kıymetelere ait devlet destekleri finansal kiralama şirketine devredilmektedir. Finansal kiralama şirketi de devraldığı destek unsurlarını kira ödemeleri aracılığıyla kiracısına yansıtabilmektedir.
Şirketin operasyonel anlamda tüm birikimleri müşterilerin hizmetine
sunulmaktadır. Özellikle küçük ve orta ölçekli şirketler genellikle bünyelerinde ithalat ve teşvik uzmanı bulundurmadıklarından, yatırım dönemlerinde bu uzmanlıklara ihtiyaç duymaktadırlar. Yatırımın finansal kiralama ile yapılması durumunda kiracının sadece alacağı sabit kıymeti belirlemesi yeterli olmakta, bundan sonraki ithalat, teşvik, sigorta, nakliye işlemleri şirket tarafından yapılmaktadır. Aynı şekilde özel izinlerle ithal edilebilen mallar için gerekli izinler de şirket tarafından alınabilmektedir.
Leasing sözleşmesi prosedürleri banka kredi anlaşmalarındakilere nazaran çok daha
basittir. Ayrıca, kiralanan mallar leasing sözleşmesi süresince leasing şirketinin mülkiyetinde olduğundan, müşteriden talep edilen teminatlar da banka kredilerine göre daha azdır.
Alımları yurtdışından yapılacak makine-teçhizat için şirketin kredi limitlerinin kullanılmasına gerek kalmamaktadır.
.
Leasing`e Konu Mallar
Üzerinden amortisman ayrılabilir tüm taşınır ve taşınmaz mallar leasing sözleşmesine konu olabilirler. Patent hakları, fikri ve sinai haklar ile yazılım ürünleri yasa gereği finansal kiralama işlemine konu olamamaktadırlar.
Aşağıda finansal kiralamaya konu olan başlıca mal grupları verilmiştir:
İnşaat makine ve donanımları
Her türlü tezgah ve üretim makinaları
Ticari araçlar
Bilgisayarlar ve bilgi işlem üniteleri
Santraller ve haberleşme cihazları
Elektronik ve optik ekipmanlar
Tibbi cihazlar
Komple fabrikalar
Komple otel, hastane ve büro donanımları
Kara, hava ve deniz nakil vasıtaları