Limited Şirket Devri Hk.

Üyelik
1 Haz 2005
Mesajlar
34
Merhaba,

2001 yılında 2 ortak ile kurluan Ltd.Şti. 1 yıl faaliyet gösterdikten sonra firma zarara uğruyor ve firma şu anda gayri faal durumda.Ortaklar tasfiyeye girmek yerine şirketi devretmek istiyorlar.2 Ortakta hisselerini devrederek şirketti başkalarına bırakacaklar.

Şirketin devrinden sonra bu ortakların hukuki sorumlulukları nedir? Sorumluluk kaç yıldır? Ticaret hukuku bu konuda şöyle diyor.

Ticari işletmenin devri, alacaklılarına ve iyi niyetli üçüncü kişilere karşı ancak devrin ticaret siciline tescil ve ilanı ile hüküm ifade eder.Devralan, işletmenin devrinin tescil ve ilanına kadar doğan borç ve yükümlerden de sorumludur. Devreden ise, devrin tescil ve ilanından sonra doğan borç ve yükümlerden sorumlu olmamakla beraber, devirden öncekilerden iki yıl süre ile devralanla birlikte müteselsilen (zincirleme) sorumludur. Bu sürenin başlangıcı, muaccel borçlar için devrin tescil ve ilanı veya alacaklıya ihbar tarihi, müeccel borçlar için ise borcun muaccel olduğu tarihtir.

Yukarıda yazılanlar hala geçerlimidir ve bunlara eklenecek başka bir madde varmıdır?

Firmanın ortaklarından biri verdiği çeki ödememiş ve bunun hakkında icre takibi başlamış.Hissesini devrettiği anda bu borç hisseyi devir alanamı geçecek?
 
Re: Limited şirket devri hk.

Danıştay Yedinci Daire

Tarih
: 05.11.2001

Esas No
: 2000/6064

Karar No
: 2001/3393


Limited şirketin kamu borçlarından ortaklık payını devralan ortak sorumludur.

6183 sayılı Kanun'un 35. maddesinde, limited şirketin tahsil olanağı kalmayan kamu borçlarından dolayı ortaklar için öngörülen sorumluluk, ortak sıfatına ve ortaklık payına bağlı bir sorumluluk olup, hisse devri halinde hisseyi devralan ortağın, şirketin mali durumunu, bir başka deyişle, hissenin borçlu veya alacaklı olup olmadığını bildiği kabul edildiğinden, devir tarihinden önceki ve sonraki dönemlere ilişkin vergi borçlarının ortaklık payını devralan ortaktan aranılması gerekmektedir.

İstemin Özeti: Asıl borçlu (...) Ticaret Limited Şirketinden tahsil edilemeyen katma değer vergisi ve cezaların gecikme faizi ile birlikte ortak sıfatıyla davacıdan tahsili amacıyla düzenlenip tepliğ edilen ödeme emrini; davacının şirketdeki hissesini 09.11.1992 tarihinde devrettiğinin ve devir bedelinin nakden ve peşinen alındığının anlaşıldığı; bu durumda, davacının bu tarihten itibaren şirkette hiçbir hak ve hissesinin bulunmadığı sonucuna varıldığından, ortaklıkdan ayrıldığı tarihten sonraki dönemlere ait şirket borçlarından dolayı takip edilemeyeceği gerekçesiyle iptal eden (...) Vergi Mahkemesi Kararının; şirket tüzel kişiliğinden tahsil olanağı kalmayan kamu alacağının, şirketin ortağı durumundaki davacıdan istenilmesin hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Karar:6183 sayılı Kanun'un 35. maddesinin olay tarihinde yürürlükte bulunan şeklinde, limited ortakların ödenmeyen ve tahsil imkanı bulunmayan amme borçlarından dolayı ortakların vazettikleri veya vaz'ını taahhüt ettikleri sermaye miktarında doğrudan doğruya mesul ve bu kanun hükümleri gereğince takibata tabi tutulacakları hükme bağlanmış olup; bu madde hülmüne göre, limited şirket ortağının açıklanan miktarla sınırlı olarak şirketin amme borcunun ödenmesinden sorumlu olacağı tabidir. Dosyanın incelenmesinden; 1991 takvim yılına ilişkin katma değer vergisi beyannamelerin verilmediğinden bahisle takdir komisyonunca belirlenen matrah üzerinden hesaplanan katma değer vergisi ve kesilen cezalarının asıl borçlu şirketten tahsil edilemediğinden bahisle, vergi borcunun, şirket ortağı olan davacıdan şirketteki hissesine isabet eden kısmının tahsili amacıyla, 6183 sayılı Kanun'un 35. maddesine göre ödeme emri düzenlendiği; ödeme emrinin tanzim ve tebliğ olunduğu tarihten önce de davacının ortaklık payını devrederek, ortaklıktan ayrıldığı anlaşılmaktadır.

6183 sayılı Kanun'un 35. maddesinde, limited şirketin tahsil olanağı kalmayan kamu borçlarından dolayı ortaklar için öngörülen sorumluluk, ortak sıfatına ve ortaklık payına bağlı bir sorumluluk olup, hisse devri halinde hisseyi devralan ortağın, şirketin mali durumunu, bir başka deyişle, hissenin borçlu veya alacaklı olup olmadığını bildiği kabul edildiğinden, devir tarihinden önceki ve sonraki dönemlere ilişkin vergi borçlarının ortaklık payını devralan ortaktan aranılması gerekmektedir.

Bu itibarla, (...) tarih ve (...) sayılı noter satış senediyle hissesini devreden ve şirketle artık bir ilgisi kalmayan davacı adına düzenlenen ödeme emrinin iptali yolundaki mahkeme kararında isabetsizlik görülmemiştir.

Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddine, mahkeme kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.


*********************************************************
Ortaklık Payının Devrinde Durum

Ortaklık paylarının üçüncü kişilere veya diğer ortaklara devredilmesi durumunda,devreden ve devralan ortağın şirketin amme borçlarından sorumluluğu nasıl olacaktır?
Devir tarihinden önceki ve sonraki dönemlere ait amme alacakları itibariyle konuyu irdeleyelim.

Devir tarihinden önceki dönemler için esas itibariyle devralan ortağın sorumlu oması gerekmektedir. Ortaklık payını bütün alacak ve borçlarıyla birlikte devralmaktadır. Ohalde eski dönemler için de sorumluluğu kabul etmiştir. Bu nedenle devreden ortağın sorumluluğu ortadan kalkar. Danıştay 7. Dairesinin E.1967/127, K.19671479 Sayılı Kararında, .. bir hisseyi devralan ortağın, devraldığı hissenin borçlu mu alacaklı mı olduğuna ve şirketin malî durumuna vâkıf bulunduğunun kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır ....
Diğer taraftan bu devrin kanuna karşı bir hile olarak sırf vergi borcundan kurtulmak gayesiyle yapıldığı ve devir mukavelesinde devreden ortağın, devirden daha önceki borçlarında devredenin me'sul olacağı hakkında bir kaydın bulunduğu, V Dairesince iddia ve ispat edilmediğine göre de ....ortaklıktan ayrılan davacının şirketin vergi borcundan dolayı
me'sul olmayacağı aşikârdır. Denilmiştir. Buna göre ilke olarak devralan ortak eski dönemlerden de sorumludur. Devredenin sorumluluğu için hileli davrandığının veya devir mukavelesinde bu yönde bir hüküm bulunması gerektiği vurgulanmıştır. Buna karşılık bazı kararlarda, devreden ortağın sorumluluğunun devam ettiği yönündedir. Örneğin, Da-
nıştay 11.Dairesinin 13.4.1995 T.E. 1995/965, K.1995/1136 sayılı Kararında, ..hisse devir mukavelesinin gerçekleşmesi ile yükümlünün şirkete karşı hiçbir sorumluluğu kalmadığı,
dolayısı ile devir tarihinden önceki vergi borçları yüzünden şahsen takibinin mümkün olmadığı gerekçesiyle uygulanan ihtiyatî haciz işlemini iptal eden vergi mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir. Denilmektedir.

Görüldüğü gibi Danıştay iki farklı yönde karar vermiştir.
**********************************************************
DANIŞTAY YEDİNCİ DAİRE

Tarih : 27.06.2001
Esas No : 2000/3801
Karar No : 2001/2476


LİMİTED ŞİRKET ORTAĞI HİSSE DEVRİNDEN SONRAKİ DÖNEMLERE AİT VERGİ BORCUNDAN SORUMLU TUTULAMAZ


Limited şirketteki hissesinin tamamını noter tasdikli hisse devir sözleşmesi ile devrettiği ve bu durumun Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanarak tescil ve ilan edildiği hususlarının taraflar arasında ihtilafsız bulunması karşısında, şirketle hiçbir hukuki bağı kalmayan davacı, hisse devrinden sonraki dönemlere ait vergi borçlarından sorumlu tutulamaz.

İstemin Özeti: (...) Akaryakıt Nakliyat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nden tahsil imkanı kalmayan kamu alacağının, kanuni temsilci sıfatıyla davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrini; olayda, davacının limited şirketteki hissesinin tamamını noter tasdikli (...) tarihli hisse devir sözleşmesi ile devrettiği ve bu durumun (...) tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanarak tescil ve ilan edildiği hususlarının taraflar arasında ihtilafsız bulunması karşısında, şirketle hiçbir hukuki bağı kalmayan davacının, hisse devrinden sonraki dönemlere ait vergi borçlarından sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle iptal eden Vergi Mahkemesi Kararı’nın; yapılan işlemin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine oy birliği ile karar verildi.

UMARIM FAYDALI OLUR BU KONUDA EN GENİŞ ARVİŞ KONYALI YANİ BENDEDİR. [email protected] tamamını cümeleleri teker teker okumanızı tavsiye ederim.
 
Üst