Limited Şirkette Müdür Olmayan Ortak Borç Ödemek İsterse

  • Konbuyu başlatan SİBEL
  • Başlangıç tarihi
S

SİBEL

Ziyaretçi
Geçmişte kurulmuş ancak devredilmiş bir limited şirketin eski ortakları zamanından vergi borcu bulunmaktadır.
Müdür olmayan ortaklardan biri kendi hissesi oranında vergi borcunu ödemek istemektedir.
Ancak vergi dairesi ödemeyi şirketin genel borcu saydığı için hisse durumunu belirterek ödeme yaptığımızda sadece makbuz arkasına şu ortak tarafından ödenmiştir diye kaşe olmadan yazı yazıyor.
Şimdi bu ortak hissesi oranında borcu ödeyip kurtulmak istiyor.
Ne yapmalıdır?
 
Ynt: Limited Şirkette Müdür Olmayan Ortak Borç Ödemek İsterse

Evet dairenin yaptığı işlem kısmen doğrudur. Ancak makbuzun arka kısmına Şirket ortaklarından x kişi tarafından ödenmiştir ibaresi yazılarak muhakkak yetkililerce tasdik edilmelidir. aksi halde ödemeyi ileride nasıl ispat edeceksiniz.
 
Ynt: Limited Şirkette Müdür Olmayan Ortak Borç Ödemek İsterse

Burada gerçek ve tüzel kişilik kavramlarının göz ardı edildiği bir durum var. Vergi borcu limitet şirket tüzel kişiliğinin olduğuna göre bu borcun bir gerçek kişi adına ödenmesi söz konusu olamaz. Vergi Dairesinin tutumu doğrudur. Eski ortak vergi borcunun kendisine isabet eden kısmını şirkete ödeyip, bu ödemeye ait makbuz alır ve borcundan kurtulur.

Konu ilgili bir özelge:

T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü

TARİH : 25.07.2001
SAYI : B.07.0.GEL.0.36/3660-21412-040438

KONU : Limited şirketlerde hisse devrinde ortaklar kurulu kararının ticaret sicil gazetesinde yayımlanmaması durumunda hisse devri yapan ortağın sorumluluğunun kalkmayacağı H.K.
ANKARA VALİLİĞİ
(Defterdarlık: Tahsilat Gelir Müdürlüğüne)

İLGİ : a) 31.03.2000 gün ve B.07.0.GEL.0.36/3660-21412/14341 sayılı yazımız.
b) 11.09.2000 gün ve B.07.0.DEF.0.06.15/27-4454-1347/4196 sayılı yazınız.

İlgi (a) yazımızla, iliniz Çankaya Vergi Dairesi mükelleflerinden ..................Ltd.Şti. Kanuni temsilcilerinden .......... ........ tarafından Bakanlığımıza verilen 23.03.2000 tarihli dilekçenin bir örneği gönderilerek, anılan şirketten aranılan kamu alacaklarından, adı geçen şahsın 15/1/19993 ila kanuni temsilcilik sıfatının son bulduğu ve bu hususun ticaret sicili gazetesinde yayımlandığı 22/7/1993 tarihleri arasına isabet eden vergi borçlarından dolayı sorumlu tutulacağı, bu tarihlerden sonraki dönemlere ilişkin borçlardan sorumlu tutulmaması gerektiği bildirilmişti.
İlgi (b) yazınız ve eklerinin tetkikinden ise, adı geçenin şirketteki hisse devrinin 22.7.1993 tarihinde olmasına rağmen bu hususu 2.11.1993 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayımlandığı ve şirketten aranılan vergi borçlarından 2.11.1993 tarihine kadar olan kısmının adı geçen şahıstan tahsil edildiği belirtilerek, kanuni temsilcilik sıfatının son bulduğuna yönelik olarak hangi tarihin esas alınacağı yönünde tereddüte düşüldüğü ve konu hakkında yeniden Bakanlığımız görüşünün istenildiği anlaşılmıştır.

Bilindiği üzere, Türk Ticaret Kanununun 512'nci maddesi uyarınca limited şirket ticaret siciline tescil ile hükmü şahsiyet kazanmakta, 540'nci madde hükmüne göre de aksi limited şirket esas sözleşmesinde kararlaştırılmış olmadıkça, bütün ortaklar hep birlikte ve müdür sıfatıyla şirket işlerini idareye ve şirketi temsile mezun ve mecbur bulunmaktadır.

Diğer taraftan Türk Ticaret Kanununun 520'nci maddesine göre, limited şirketlerde pay devrine ilişkin mukavelenin yazılı şekilde yapılması ve imzaların notere ettirilmesi gerekir. Ayrıca devir keyfiyetinin ortaklarca kabul edilmesi ve durumun pay defterin kaydedilmesi zorunlu bulunmaktadır.
Türk Ticaret Kanununun 511'nci maddesinde de tescil ve ilan edilecek hususlar belirtilmiş ve şirket müdürlerinin ad ve soyadları, ikametgahları ve tabiiyetleri ile şirketin ne suretle temsil edileceği de tescil ve ilan edilecek hususlar arasında sayılmıştır.

Aynı Kanunun 38'nci maddesi gereğince de bu tescil ilan tarihinden itibaren hüküm ifade edecektir.
Buna göre, şirketi temsil yetkisi verilen kişiler ile bu kişilerin herhangi bir nedenle söz konusu görevi bırakmaları halinde ise temsil salahiyetini kaybettikleri tarihin Ticaret Sicili Gazetesinden tespit edilmesi icap etmektedir.

Yukarıda yapılan açıklamalar sonucunda adı geçen limited şirketin kanuni temsilcilerinin, kanuni temsilcilik sıfatının son bulduğunun kabul edilebilmesi için bu sıfatın son bulduğuna ve hisse devrine ilişkin Ortaklar Kurulu Kararının Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlanması zorunludur.
Ortaklar Kurulu Karar tarihi, ancak Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı takdirde esas alınacaktır.

Bununla birlikte, şirketin kanuni temsilciliğinden herhangi bir nedenle ayrılan şahısların bu sıfatlarının son bulması; ancak bu kişilerin bu görevden ayrılış tarihlerini Ticaret Sicil Gazetesinde yer alması halinde bu tarih itibariyle, aksi halde Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlandığı tarih itibariyle hüküm ifade edecektir.

Olayda da ...... ......'nin anılan şirkette 15.01.1993 tarihinden itibaren hem kurucu ortak hem de müdür olarak görev aldığı ancak, 22.07.1993 tarihinde ortaklık hissesini devir ettiği, hisse devri ve müdürlük görevinden azline ait olan kararın 02.11.1993 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği anlaşılmıştır.

Buna göre, adı geçenin şirketteki hissesini 12.07.1993 tarihli ortaklar kurul kararı ile devrettiğinin kabul edildiği ve devir işleminin 22.07.1993 tarihinde noter satış senedi ile gerçekleştiğinin Ticaret Sicilinde ilan edildiği anlaşıldığından, kanuni temsilcilik sıfatının da bu tarih itibariyle son bulduğunun kabulü gerekir.

Diğer taraftan aynı tarihte adı geçenin hissesini devralan ..... ......'nin aynı ortaklar kurulu kararına göre (12.07.1993 tarihinde) şirketin müdürlüğüne seçildiği ve bu hususun da aynı tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği görüldüğünden bu şahsın da bu tarih itibariyle kanuni temsilcilik sıfatına haiz olduğu kabul edilecektir.

Bilgi edinilmesini ve yazımızda belirtilen şekilde işlem yapılmasını rica ederim.
 
Üst