fonradar

Mali Kriz Kaynaklı Haksız Rekabet Ve Mesleki Dayanışma

Üyelik
28 Eki 2012
Mesajlar
9
Konum
Ankara
MALİ KRİZ KAYNAKLI HAKSIZ REKABET VE MESLEKİ DAYANIŞMA
SMMM Gökhan DEDE

Zaman zaman dünyada ve ülkemizde yaşanan ve giderek tüm sektörleri etkileyen ekonomik (mali) krizlerin yakıcı etkisi, her ne kadar işçi, memur gibi dar ve sabit gelirli kesimlerde hissedildiği söylense de, çalışma ve yaşama koşulları dikkate alındığında, krizlerin, SMMM ve YMM meslek mensuplarını da olumsuz etkilediğini söylemek mümkündür.

Bu etkinin, sonuçları itibarıyla ekonomik olmasının yanı sıra, haksız rekabet boyutunda da kendisini göstermektedir.

Ekonomik daralmalar mali krizleri de beraberinde getirmektedir.
Hiç şüphesiz, SMMM ve YMM Meslek mensuplarını haksız rekabete iten nedenler Yönetmelikte belirtilen birkaç etkenin aksine çok daha çeşitli olup, bunlardan en önemlisi ekonomik (mali) krizlerin yarattığı etkilerdir.
Kaynağı ne olursa olsun, haksız rekabet olgusu ilk bakışta “sanki bireysel bir eylemmiş” gibi algılansa da, olay iyice irdelendiğinde bunun yalnızca muhasebeci ya da mali müşavir meslek mensubu ya da mükellef kaynaklı olmadığı görülecektir.

İstatistikî verilerden de anlaşıldığı üzere, hızla artan nüfusa karşın, daha çok ekonomik kriz dönemlerinde ülkemizde küçük ve orta ölçekli esnaf kategorisine giren mükellef sayısında azalma ya da durağanlık baş göstermiştir. Ancak, bu mükelleflere muhasebe ve mali müşavirlik hizmeti veren meslek mensubu sayısında orantısız bir artış söz konusu olduğundan, bu artış, meslek mensupları arasında haksız rekabet ortamını hazırlayan bir başka neden olarak ortaya çıkmaktadır.
Ülkemizde kimi dönemlerde, ülke ya da küresel kaynaklı yaşanan ekonomik (mali) krizlerden, ya da kriz benzeri dalgalanmalardan (daralmalardan) etkilenen mükelleflerden birkaçı, herhangi bir meslek mensubunun müşterisidir.

Ekonomik kriz, sektörel bazda olsa bile, diğer sektörlerden birçoğunun da bu krizlerden etkilenmeleri büyük olasılıktır.

Dolayısıyla, çeşitli halk katmanları gibi SMMM ve YMM meslek mensupları
da mali krizler sonucu oluşan olumsuzluklardan paylarını almaktadırlar.

Bu bağlamda şunu söyleyebiliriz:
Kriz; ister ülke, isterse küresel ekonomik krizlerden kaynaklanıyor olsun, sonuçta, ekonomik yapının kötü seyri, birçok SMMM ve YMM meslek mensubunu da zor durumda bırakmaktadır.
Bu da, meslek mensupları arasında haksız rekabetin (kötü rekabetin) artmasına yol açmaktadır. Hatta, yasa ve yönetmeliklerin uygulanmasını bile zora sokmaktadır.

Haksız rekabet olgusu, küresel mali krizlerle artmaktadır. Diğer bir ifadeyle, ülke ya da küresel bazlı mali krizler haksız rekabeti körüklemektedir.

Oluşan ekonomik (mali) krizlere uzun süre dayanamayan firmalar zamanla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadırlar. Haksız rekabet yarattığını bilmelerine karşın, işi başkalarına kaptırmamak uğruna uzun süre ücret almadan bu şirketlere muhasebe ve mali müşavirlik hizmeti veren meslek mensupları da vardır. Ancak sonuçta, mali krizlerden etkilenen bu şirketlerin kaçınılmaz iflası halinde kendileri de işsizler ordusuna katılacaklardır. Geriye kalan ise yalnızca, meslektaşlarıyla bozulan ilişkiler, kaybedilen itibar olacaktır!

Hani derler ya; “su gider kum kalır!”
Oysa kalıcı olan, meslek mensuplarıdır.
Öyleyse, böyle durumlarda hem bireysel, hem de örgütsel bağlamda adil boyutta mesleki dayanışmanın oldukça önemli olduğunu söyleyebiliriz.
Bunun için mesleki mevzuat haklıdan yana ödünsüz biçimde uygulanmalı, krizlerin olası sonuçları ve etkileri iyi/doğru değerlendirilerek, en az zararla atlatılmaya çalışılmalıdır. Çünkü, böylesi bir çalışma sürecinin sonucunda her yönüyle zararlı çıkacak olan meslek mensubunun kendisi olacaktır.

Bilinmelidir ki; haksız rekabet yaratılarak başkalarına yalnızca ekonomik boyutta zarar vermekle kalınmaz.

Yaratılan haksız rekabet, bir yandan insanların ekonomik ve sosyal yaşamlarını olumsuz yönde etkilerken, bir yandan da aynı iş kolunda çalışanların ya da yarışanların birbirlerine olan güvenlerini zedeler, çalışma barışını ve dolayısıyla dostlukları da yok eder.

Sonuç olarak denebilir ki; etkilenmeleri mali kriz ya da başka bir kaynaklı da olsa, haksız rekabetin olduğu her yerde, haksız bir eylem vardır. Haksız eylemlere dahil olmayanların, daha açıkçası “kirli rekabete” girmeyenlerin bir kısmı genellikle zarar görmektedirler.

İşte böyle bir çalışma ortamının sonucunda mesleki dayanışma yok olacağından, örgütsel birlikten de söz edilemez!
Özeti; mali krizler kaynaklı da olsa, haksız rekabeti önlemenin en etkin yolu, mesleki ve örgütsel dayanışmadır!

SMMM Gökhan DEDE
 
Üst