Meslek Mensubuna 100 Puanlık İş Sınırlaması!

ZİNDAN

Moderator
Forum Yönetimi
Üyelik
6 Eyl 2006
Mesajlar
7,317
Konum
İstanbul
Meslek mensubuna 100 puanlık iş sınırlaması
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler kısaca meslek mensubu olarak tanımlanıyor.
Bu unvanlara sahip meslek mensupları, özellikle Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler elektronik uygulamalardan sonra, devletin vergi dairesi gibi çalışmaya başladı. Üzerlerine yüklenen onlarca angaryayı gecelerini gündüzlerine katarak yerine getiriyorlar. Mükelleflerin her türlü vergisel işlemlerini büyük bir fedakârlıkla üstleniyorlar.
Açıkça söylemek gerekirse, bu fedakârlıkların karşılığını ne mükelleflerden ne de Maliye Bakanlığı’ndan alabiliyorlar. Bırakın bir olumlu karşılığını, aksine olumsuzluklarla başa çıkmak zorunda kalıyorlar. Şimdi ise meslek mensuplarının iş kapasiteleri sınırlandırılmaya çalışılıyor.
Maliye Bakanlığı tarafından uzun süredir dillendirilen kapasite sınırlaması somutlaştırıldı ve “Meslek Mensuplarının Azami İş Kapasitesinin Belirlenmesine Yönelik Çalışma Taslağı ve Uygulama Örnekleri” hazırlandı.
Kamusal hizmet veren meslek mensuplarının elbette belirli bir kapasite ile çalışmaları gerekiyor. Kapasitelerinin üzerinde iş kabul edebilmeleri ve bu işleri sağlıklı bir şekilde yürütebilmeleri zaten mümkün değil. Ancak tepeden inme diktelerle kapasite sınırlandırması olamaz.
Üç kriter
Yani bu tür bir sınırlandırmanın bakanlık tarafından yapılmasını kabul etmek mümkün değil. Meslek örgütü TÜRMOB tarafından bu çalışmaların altyapısı zaten hazırlandı. Bilimsel çalışmalar doğrultusunda hazırlanan “Hizmet ve Kalite Güvence İlke ve Esasları Hakkında Mecburi Meslek Kararı” ile Maliye Bakanlığı’na sunulan “Zamana Dayalı Ücret Tarifesi Yönetmeliği” doğal bir kapasite sınırlamasının altyapısını oluşturuyor.
Maliye Bakanlığı’nca hazırlanan Çalışma Taslağı’nda, her meslek mensubuna 100 puan verilmiş. Bu 100 puanlık kapasiteyi dolduracak mükellefler için ise 3 kriter belirlenmiş. Hiçbir rasyonel gerekçesi olmayan bu 3 kriter: Hizmet verilen işletmelerin çalışan sayısı, net aktif büyüklüğü ve yıllık hasılat.
Belirlenen bu kriterlerde rakamlar büyüdükçe meslek mensubunun 100 puanlık kapasitesinden daha büyük eksilmeler meydana geliyor.
Çalışan sayısı 10, net aktif cirosu 250 milyon üzeri ve yıllık hasılatı 500 milyon üzerinde olan bir işletmeye 6 puan verilmiş. Yani bir Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bu nitelikteki işletmelerden en fazla (100/6=) 16 adedine hizmet verebilecek.
Ancak, aktifi ve hasılatı yüksek olan firmalara verilecek emeğin her zaman fazla olacağını söylemek mümkün değil. Örneğin, çalışan sayısı az olan, aktif ve hasılatı ise yüksek olan bir enerji santralı için verilecek hizmet oldukça kısa sürede gerçekleştirilebilir. Çünkü bu tür işletmelerde, yatırım dönemi tamamlandıktan sonra, alış belgesi sayısı son derece sınırlıdır. Tek alıcısı devlettir ve yıllık düzenlediği fatura sayısı 12 adettir. Ön muhasebe sistemi kurulmuş ve tüm işlemler bu birim tarafından yerine getirilmektedir. Bu işletmenin puanının yüksek kabul edilmesi, belirlenen kriterlerin rasyonel olmadığını göstermekte.
Emek ve birikim puanla
Tersi de mümkündür. Örneğin, çalışan sayısı 2 olan net aktifi 100 bin TL, yıllık hasılatı 200 bin TL’nin altında olan bir market işletmesini esas alalım. Bakanlık tarafından yapılan çalışmada bu işletmenin puanı 1 olarak belirlenmiş. Yüzlerce alış ve satış belgesi olan bu işletmede ön muhasebe birimi de olmayacağından büyük bir emek gerektirebilir. Bu durum belirlenen kriterlerin geçersizliğini net olarak ortaya koyuyor.
Maliye Bakanlığı’nca hazırlanan çalışma taslağında, hizmet kalite ve standartları üzerinde hiç durulmamış. Meslek mensubunun bordrolu olarak çalıştırdığı diğer meslek mensupları için maksimum 20 puan öngörülerek bu çalışanların emekleri ve birikimleri neredeyse yok sayılmıştır.
Elbette kapasite sınırlandırması yapılmalıdır. Ancak, bu sınırlandırma rasyonel kriterlere dayandırılmalı ve meslek örgütü tarafından yapılmalıdır. Aslında yapılmış ve bakanlığa da sunulmuştur. TÜRMOB tarafından hazırlanıp bakanlığa sunulan ve büyük bir titizlikle çalışması tamamlanan “Zamana Dayalı Ücret Tarifesi” hem otomatik kapasite sınırlamasını gündeme getirecek hem de meslek mensubunun hak ettiği değeri görmesini sağlayacaktır.
Yahya Arıkan
Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi
 
Nihayet diyerek başlamak istiyorum fabrikasyon işlerin yapıldığı bürolar tırsmıştır şu an herşeyimle destekliyorum ama şu şerhi koyarak odamın görüşü alınacak ve biz bürocuların yorumlarını yapabileceği bir platform açılacak biz oraya aklımızdan geçenleri yazabileceğiz ve sonunda müşterekte en fazla anlaşılan maddeler üzerinde bu yasa kural neyse çıkacak inşaallah diyorum hayırlı olması dileğiyle....
 
merak ediyorum oda başkanları kendilerine kota koyacak mı?
hem odadan yüklüce maaş al hem şirketlere bak hemde büroculuk yap oh ne ala..

artı bir parantez; kota mutlaka gelmeli bugün 150 defteri olan bir arkadaşım var, işlerindeki stres yüzünden anti-depresan ilaç kullanıyor.
 
- Taslağa göz, attım, büyük büroların ilk yapacağı şey, yanında çalıştırdıkları meslek mensuplarını ortak alarak yada onlara yanlarında büro açtırarak, bu işlerine devam edeceklerini düşünüyorum.
- Bundan sonra müşteri kabul edilirken, daha dikkatli davranılacaktır. Çalışan sayısı, aktif büyüklüğü, cirosu kontrol edilerek, ona göre fiyat verilerek kabul edilecektir.
- Ücret alınmayan müşteriler, kotayı doldurduğu için hemen bırakılacaktır.
- Yeni meslek mensupları için avantajlı ve önemli bir taslak olarak görüyorum.
 
Güzel bir başlangıç olur. Özellikle büyük şirketler hizmet veren defter tutar sözde YMM !!! şirketlerine darbe vurabilir. Desteklenmeli ve geliştirilmesi gereken bir taslak. Taslak görüşe açıldığında bizlerinde mutlaka önerilerimiz olmalı. İnternetten ona buna kampanya yaptım diye hayal üretmekten çok daha somut bir adım.
 
11201188_10205142443695446_1054965357529889908_n.jpg
 
Forumda nedense fazla ilgi çekmemiştir.
 
Bu işler genelde yap boz tahtasına döndüğü için, mesela Türmob'un e-birlik olayı da öyle oldu, kimse girmedi, ne uyarı var, ne ceza var, ne de faydası var.
Bu da onun gibi bir şey olabilir. Bu konu üzerine çok şey yazar söylerim de bende değmez deyip geçiyorum. Büyük ihtimal herkeste benim gibi düşünüyor. :D
 
Oda bu çıkması muhtemel kanun hükmüne karşı zaten karşı olması da beklenirdi. Yeni çıkacak genel tebliğdeki maddeler için tek tek karşı oldukları maddeleri izah etme yoluna gitmişler hangi istişareye dayanarak. Ellerindeki rantın kaybolmasını istemezler. Fakat gel gelelim bize oda bize karşı tutumlarında herhangi bir değişiklik yok bir ton para saydıktan sonra aldğımız ruhsat ile başbaşa iş yapmaya çalışıyoruz. Oda bu adamlar ne yiyor ne içiyor ya da en azından öldünmü kaldınmı diye soran yok birbuçuk sene için 1.300-TL aidat tahakkuk etmesini biliyorlar.
 
başımdan geçen olayı yazıyorum.
2015 yılında mart ayında ismmmo nin kurumlar vergisi seminerine gittim.
Yahya ARIKAN bu taslağı öyle allayıp pulladı ki karşı olduklarını ve meslek ahlakına aykırı olduğunu belirtti.
cevahir otelin kongre salonu tıka basa doluydu ve yüzde sekseni genç mali müşavirlerdi.
ne oldu dersiniz bizim kendilerini çok zeki zanneden aptal ve genç olan büro kiralarını ödemekte zorlanan meslektaşlarımdan alkış kıyameti.
istanbul vergi dairesi müdürüde ordaydı oda bile şaşırmıştır.
ben bu taslağı duyduğumda tek kurtuluşumuzun bu olduğunu düşünmüştüm hala daha böyle.
 
Bu taslak gerçekleşirse muhasebe büroları 100 puana cok dikkat eder mükellefte dikkat eder çünkü 100 puanı aşan meslek mensubunun imzaladığı beyannamelere inceleme önceliği verilecek. İnşallah bu taslak taslak olarak kalmaz ve meslek daha itibarlı bir hale gelir. Az mükellef kaliteli hizmet dolgun kazanç...
 
Şimdi dün başıma gelen bir olayı paylaşayım sizlerle..
Dün bağlı olduğum odaya gittim, aidat durumum nedir? borcum var mı? onu öğreneyim diye.. Tesadüfen asansörden inen odamızın başkanına rastladım..
başkanım dedim bir iki dakikanızı alabilir miyim? dedim. Buyrun dedi.

Başkanım dedim, 2015 in başında bir tane limited şirket defteri geldi bize, aylık cirosu 100.000 TL nin üzerinde. Kereste imalat şirketi. Ocak şubat döneminin defter tutma ücretini tahsil ettim ama marttan itibaren şuanki günümüze kadar olan alacağımı tahsil edemiyorum, ortaklar telefonlara çıkmıyor, devamlı ört bas ediyorlar. Ama herhangi bir bir hizmet oldu mu? bana ulaşıyorlar işte bankaya mizan gönderilecek, evrak hazırlanacak, personel özlük dosyaları hazırlanacak, yıllık izindir şudur budur layıkı ile hepsini yapıyorum. Ama ücrete gelince mırın kırın ediyorlar dedim. Başkanım bu durum nasıl düzelecek biz nasıl tahsilat yapacağız dedim.

Başkanın Cevabı; İstemesini Bileceksiniz, Püf noktası orada, ücretinizi alabiliyor olmanız gerekir diye bir cevap verdi bana..

Şimdi bu cevap karşısında duvara çarpmış gibi oldum. Hani demiyorki; bu sıkıntı tüm meslek mensuplarımızda var, bunun için çalışıyor gayret ediyoruz, bu durumu iyileştireceğiz gibi cümleler beklerken adam karşıma dikilmiş pişkin pişkin alay eder gibi İstemesini Bileceksiniz diyor.

Ben dedimki, Başkanım bizim tahsilat ücret isteme hakkımızda öyle alavere dalavere alengirli bir durum yok, hizmeti yapıyorsam karşılığında ücretini isteyeceğim, daha nasıl isteyeyim dedim. Amuda kalkarak mı isteyeceğim dedim.

Başkanımızın lafı; Valla nasıl isterseniz isteyin ama istemesini bileceksiniz diye bana cevap veriyor..

O an tırnaklarımı adamın boğazına saplayıp gırtlaklayasım geldi.. Böyle saçmalık olur mu ya.

Bir an çukur açılsın tüm odalar başkanları, kim varsa hepsi içine gömülsün üstü de kapatılsın istedim ya..
 
Son düzenleme:
Şimdi dün başıma gelen bir olayı paylaşayım sizlerle..
Dün bağlı olduğum odaya gittim, aidat durumum nedir? borcum var mı? onu öğreneyim diye.. Tesadüfen asansörden inen odamızın başkanına rastladım..
başkanım dedim bir iki dakikanızı alabilir miyim? dedim. Buyrun dedi.

Başkanım dedim, 2015 in başında bir tane limited şirket defteri geldi bize, aylık cirosu 100.000 TL nin üzerinde. Kereste imalat şirketi. Ocak şubat döneminin defter tutma ücretini tahsil ettim ama marttan itibaren şuanki günümüze kadar olan alacağımı tahsil edemiyorum, ortaklar telefonlara çıkmıyor, devamlı ört bas ediyorlar. Ama herhangi bir bir hizmet oldu mu? bana ulaşıyorlar işte bankaya mizan gönderilecek, evrak hazırlanacak, personel özlük dosyaları hazırlanacak, yıllık izindir şudur budur layıkı ile hepsini yapıyorum. Ama ücrete gelince mırın kırın ediyorlar dedim. Başkanım bu durum nasıl düzelecek biz nasıl tahsilat yapacağız dedim.

Başkanın Cevabı; İstemesini Bileceksiniz, Püf noktası orada, ücretinizi alabiliyor olmanız gerekir diye bir cevap verdi bana..

Şimdi bu cevap karşısında duvara çarpmış gibi oldum. Hani demiyorki; bu sıkıntı tüm meslek mensuplarımızda var, bunun için çalışıyor gayret ediyoruz, bu durumu iyileştireceğiz gibi cümleler beklerken adam karşıma dikilmiş pişkin pişkin alay eder gibi İstemesini Bileceksiniz diyor.

Ben dedimki, Başkanım bizim tahsilat ücret isteme hakkımızda öyle alavere dalavere alengirli bir durum yok, hizmeti yapıyorsam karşılığında ücretini isteyeceğim, daha nasıl isteyeyim dedim. Amuda kalkarak mı isteyeceğim dedim.

Başkanımızın lafı; Valla nasıl isterseniz isteyin ama istemesini bileceksiniz diye bana cevap veriyor..

O an tırnaklarımı adamın boğazına saplayıp gırtlaklayasım geldi.. Böyle saçmalık olur mu ya.

Bir an çukur açılsın tüm odalar başkanları, kim varsa hepsi içine gömülsün üstü de kapatılsın istedim ya..

başkan ve başkan gibi düzenini oturtmuş kişiler ne bu sistemin değişmesini ister nede kazanç sağlamamızı çünkü kendi düzenleri bozulsun istemezler kafa mükellefleri almışlar tahsilat yolunda 200 defter olmuş dünya onlara güzel , sen yeni müşavir olmuşsun para kazanamıyorsun belkide büronu kapatacaksın hiç birinin umrunda değil ne meslek gelişir bu düzende nede meslektaş , bide sürekli etik olmakla ilgili eğitimler filan yaparlar.....
 
bu yasanın erken zamanda cıkması lazım buna ihtiyacı olan kadar mali müşavir varki en azından belgesi olmayan adamlar defter tutamaz artık.
 
Maliye bakanlıgı ve türmob bu yasa üzerinden çalısıyor oda baskanları ister istesin ister istemesin bu yasa cıkcak..öle yok dünyanın kör zamanı belge almışlar gelmişler bu zor sınavlarla mali müşavirlerin haklarını yiyorlar.dünyanın kör zamanı mali müşavir olan daha asgari ücretin ne kadar oldugunu bilmiyor 400 müşterisi var saçmalık zaten burda...
 
Şimdi dün başıma gelen bir olayı paylaşayım sizlerle..
Dün bağlı olduğum odaya gittim, aidat durumum nedir? borcum var mı? onu öğreneyim diye.. Tesadüfen asansörden inen odamızın başkanına rastladım..
başkanım dedim bir iki dakikanızı alabilir miyim? dedim. Buyrun dedi.

Başkanım dedim, 2015 in başında bir tane limited şirket defteri geldi bize, aylık cirosu 100.000 TL nin üzerinde. Kereste imalat şirketi. Ocak şubat döneminin defter tutma ücretini tahsil ettim ama marttan itibaren şuanki günümüze kadar olan alacağımı tahsil edemiyorum, ortaklar telefonlara çıkmıyor, devamlı ört bas ediyorlar. Ama herhangi bir bir hizmet oldu mu? bana ulaşıyorlar işte bankaya mizan gönderilecek, evrak hazırlanacak, personel özlük dosyaları hazırlanacak, yıllık izindir şudur budur layıkı ile hepsini yapıyorum. Ama ücrete gelince mırın kırın ediyorlar dedim. Başkanım bu durum nasıl düzelecek biz nasıl tahsilat yapacağız dedim.

Başkanın Cevabı; İstemesini Bileceksiniz, Püf noktası orada, ücretinizi alabiliyor olmanız gerekir diye bir cevap verdi bana..

Şimdi bu cevap karşısında duvara çarpmış gibi oldum. Hani demiyorki; bu sıkıntı tüm meslek mensuplarımızda var, bunun için çalışıyor gayret ediyoruz, bu durumu iyileştireceğiz gibi cümleler beklerken adam karşıma dikilmiş pişkin pişkin alay eder gibi İstemesini Bileceksiniz diyor.

Ben dedimki, Başkanım bizim tahsilat ücret isteme hakkımızda öyle alavere dalavere alengirli bir durum yok, hizmeti yapıyorsam karşılığında ücretini isteyeceğim, daha nasıl isteyeyim dedim. Amuda kalkarak mı isteyeceğim dedim.

Başkanımızın lafı; Valla nasıl isterseniz isteyin ama istemesini bileceksiniz diye bana cevap veriyor..

O an tırnaklarımı adamın boğazına saplayıp gırtlaklayasım geldi.. Böyle saçmalık olur mu ya.

Bir an çukur açılsın tüm odalar başkanları, kim varsa hepsi içine gömülsün üstü de kapatılsın istedim ya..

Sizde seçim zamanı gelince başkana söylersiniz
- Başkanım size oy yok
- Neden oy yok, niye oy vermiyorsun?
- Suç bende değil, suç sende. İstemesini bileceksin :D

Şaka bir tarafa 100 puanlık sınırlamayı en başta türmob üyesi defter tutan ymm ler, oda başkanları ve oda üyesi olan belgeyi beleş alan sahte smmm ler istemez. Onlar düzeni kurmuş hayat onlara güzel. Düzen halinden memnun ama düzülenler memnun değil işte
 
Selin Gülgün arkadaşım merhaba
yapacağını söyleyeyim
birlik sözleşme sisteminde bu limited şirketin sözleşmesini girmen gerekiyordu,inşallah girmişsindir.
sözleşmeyi iptal et,açıklamasına açıkca yaz şu tarihten beri ücret alamıyorum diye.sistemde sözleşmelerin yanında tahsile edilen tutar var zaten tahsil ettiğini yaz.
sonra müşteriye durumu söyle,sözleşmeyi iptal ettim diye,para felanda isteme,kendini akıllı sanan müşteri başka bir mali müşavire gider.
o mali müşavirde hiç seni aramaz alır defteri.ama arayacağı zaman gelir,çünkü sisteme sözleşmeyi girmiştir,devir teslim için onay ister senden.
sende açıkca şunu söyle hay hay onay vereyim ama onay vermem durumunda devir teslim tutanağı odaya gitmesi gerekiyor araştırma yapması için
çünkü mükellefin borcu var ve borcu olan mükellefi alman disiplin cezasıdır.birinci mali müşavir cayar,ikincide cayar
en sonunda mükellef bakar durum kötü borcunu öder.
niçin böyle detaylı yazdım:3 hafta önce yukarıda yazdıklarım aynen başıma geldi.
ben 4 aydır ücret alamıyordum seninki bayağı zaman olmuş.
bence dahada batağa girmeden ve kdv den içeri girmeden bu defteri bırak
 
Üst