SMMM erbay bulut un makalesinde mustahsillle alımların satışında kdv olmaz diyor yazı şu(OMİSYONCULARDA KATMA DEĞER VERGİSİ
3065 sayılı katma değer vergisi Kanunu açısından KDV doğması için bir malın veya hizmetin teslimi gerekir.
Müstahsil açısından KDV Katma değer vergisi kanunun 17 maddesinin 4 fıkrası b- bendinde “ gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler ile aynı kanunun 66 maddesine göre vergiden muaf olan serbest meslek erbabı tarafından yapılan teslim ve hizmetler KDV den istisna edilmiştir. Müstahsile ait bulunan mal faturası tanzim edilirken istisna kapsamı içinde olması nedeni ile KDV hesaplanmaz. Komisyoncu yapmış olduğu hizmet için komisyon tutarı üzerinden müstahsilden kdv hesaplanır.
2. Tüccar Açısından KDV Tüccara ait bir malın komisyoncu tarafından satılması hali halinde teslim yerinin halde yapılması şartı ile % 1 oranında KDV Alıcı tüccara kesilen üçlü fatura üzerinde hesaplanacaktır. Alıcıdan alınan KDV tüccar müstahsile iade edilecektir. Tüccar malı satan komisyoncu fatura (Müstahsil) faturası üzerinden stopaj, fon payı ve tarım bağ-kuru hesaplanmayacaktır. Komisyon, komisyon üzerinden KDV , hal rüsumu fatura üzerinde hesaplanacaktır.)
BAŞKA bir sitede de smmm ismail bey şöyle demiş
(Şayet yukarıdaki bahsettiğim Genel Yazı yayımlanmasaydı, yani komisyoncular satılan malların faturalarını bizzat kendileri düzenlemeseydiler (oto komisyoncuları gibi) bu durumda;
A-Müstahsillerden gelen malların satışında , alıcılar (manav, market vs.) müstahsil malını komisyoncunun işyerinden satın aldıkları sırada müstahsil makbuzu düzenlemek zorunda kalacaklardı, ve müstahsil makbuzunda da KDV 17. maddeye göre KDV hesaplamayacaklardı. Uygulamada müstahsil malının satışı komisyoncuya ait satış faturası ile gerçekleştiğinden KDV hesaplanması ve beyan edilmesi gerekir.
B-Tüccarlar malları ile birlikte satış faturası ciltlerini de komisyoncuya emanet edeceklerdi, Tüccarın malı satıldığında, tüccara ait olan faturayı, komisyoncu düzenleyecekti. Uygulamada tüccarın malının satışı komisyoncuya ait satış fatura ile gerçekleştiğinden KDV hesaplanması ve beyan edilmesi gerekir.İkinci faturada tüccara iade edilen KDV tutarı da komisyoncu tarafından indirilmesi gerekir.
C-Komisyoncu ise Müstahsile veya tüccara sadece komisyon faturası düzenleyip hasılat kaydı yapacaktı. Uygulamada tüccarın düzenleyeceği fatura ve alıcının (manav,market vs.) düzenleyeceği müstahsil makbuzu komisyoncu tarafından düzenlendiğinden yapılan iş komisyonculuk değil konsinye sureti ile satış şekline dönüşmüş olmaktadır. Bu durumda Müstahsil ve tüccarlar adına düzenlenen belgelirin maliyet kaydı yapılması gerekir. Yine bu belgelerde gözüken masraf bölümündeki kesintilerinde (vergiler hariç) hasılat kaydı yapılması gerekir.
Meyve ve sebze komisyoncuları, oto komisyoncuları gibi belge düzenlemeleri mümkün olmadığından, Genel Yazı devreye girmiştir. Bu durumda da hal komisyoncularının yaptıkları iş, belgeler açısından değerlendirildiğinde komisyonculuk değil, Konsinye suretiyle satış yöntemidir.
Sonuç olarak Haldeki komisyoncuların belge düzeni diğer vergi mükelleflerinin belge düzeninden farklıdır. Fakat Kayıt düzeni, KDV, GELİR VERGİSİ yönünden, yine KDV Beyannamesi veya Ba-Bs formu yününden diğer vergi mükelleflerinden farklı bir yönleri bulunmamaktadır.
SMMM İSMAİL DEMİRBAŞCI)