fonradar

Sigorta Acentelerinde İndirilecek Kdv Hk.

Üyelik
1 Haz 2005
Mesajlar
23
merhaba arkadaşlar sigorta acentelerinin kdv mükellefiyeti yok ama satın almış oldukları mal ve hizmetlerde kdv var bu kdv yi hesaplara nasıl alacağız ve bunun iadesi nasıl olacak...

şimdiden teşekkürler...
 
m.b.’nin 12.04.1992 tarih ve 2601017 sayılı Özelgesi

A) acentelerinin demirbaşlarını satması işlemi BSMV kapsamına girdiğinden KDV’den müstesna olmakta ve (A) acentesinin KDV mükellefiyeti tesis ettirmesine gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle acentenin demirbaş alımı nedeniyle yüklendiği KDV indirim konusu yapılamaz. İndirim konusu yapılamayan bu vergiler Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarının izin verdiği ölçülerde gider ya da maliyet unsuru olarak dikkate alınabilir
 
Banka ve sigorta muameleleri vergisi kapsamına giren işlemler ve tali acenteler dahil sigorta acente ve prodüktörlerinin sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri kdvk 17/4-e uyarınca kdvden istisnadır.

kdvk 30 .mad. ve 32 maddelerine göre yaptığınız işlem kısmi istisna niteliğinde olduğundan iadesi mümkün değildir.inderemediğiniz mal ve hizmet alışlarındki kdvyi gider yada maliyet olarak dikkate almanız gereklidir.

celal elibüyük
smmm-ist
 
merhaba

arkadaşlar bir sorum var,

sigorta acentesi mükellefi olan varmı,sigorta acentelerinin fatura bastırmaları ve kullanmaları yasak diye biliyorum,doğrumudur...?

Hoşçakalın,
Ramazan ÇAKIRCA/SMMM
 
mrb.
belge basımı ile ilgili herhangi bir yasak yok.
 
sigorta acentalarının belge bastırmalarına gerek yok zaten kullanmıyorlar.onlar anlaşmalı oldukları sigorta firmalarının programları üzerinden poliçe kesiyorlar.ve sigorta firması da bunlara yaptıkları satışları gösteren bi liste yada mizan gibi bir döküm gönderiyor periyodik olarak.sonuç olarak fatura cildine ihtiyac duymuyorlar.ancak olur yaa aldıkları bir hizmeti, gideri, yada demirbaşı iade etmek durumunda kalabilirler işte o zaman faturaya ihtiyac duyacaklardır.Bunun içinde fazla olmamak kaydıyla noterden yada matbaadan bir cilt fatura bastırabilirler diye düşünüyorum.
 
İSTANBUL VALİLİĞİ

Defterdarlık Katma Değer Vergisi Gelir Müdürlüğü
TARİH: 22/03/2005
SAYI : KDV.MUK.B.07.4.DEF.0.34.18.30.2018
KONU : Sigorta şirketinin hususi kamyonet satışında KDV


İlgi dilekçenizde ……….olduğunuz, şirketinize 2003 yılında 2004 model ……….. camlı kamyonet aldığınızı, şirketin devri sonu aracın ortaklardan birine satış yapılacağı belirtilerek, bu satışta KDV uygulanıp uygulanmayacağı, uygulanacaksa % kaç olacağı hususunda Defterdarlığımız görüşü sorulmaktadır.

Benzer bir konuda Bakanlık Makamı’nın 28.07.1994 tarih ve 51190 sayılı yazısında;
“ 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-e maddesine göre Banka ve Sigorta Muameleleri kapsamına giren işlemler ile sigorta acente ve prodüktörlerinin sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri katma değer vergisinden istisna edilmiştir

Öte yandan, 6802 Sayılı Gider Vergileri Kanunu’nun 28. maddesinde; “Banka ve sigorta şirketlerinin 10.06.1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’na göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde olursa olsun, nakden veya hesaben aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisine tabidir.”hükmü yer almaktadır.
Anılan hükme göre, verginin doğabilmesi için banka ve sigorta şirketlerince bir muamele yapılması ve muamele sonucundan banka ve sigorta şirketi lehine nakden veya hesaben bir para kalması gerekmektedir.
Diğer taraftan, Sigorta Şirketlerinin Murakabesi hakkında 7397 sayılı Kanunun 26. maddesine göre istihsal organlarına verilecek komisyonların azamı nispetleri ile prim tahsil ve ödeme şekillerini tespit eden Ticaret Bakanlığı’nın 21.11.1960 gün ve 4/18899 sayılı Tebliği’nde, sigorta şirketlerinin istihsal organları, bizzat rejistro tutarak poliçe tanzim eden (A) sigorta acenteleri ile bunun dışında kalan (B) yani diğer acenteler ve prodüktörler olarak tasnif edilmiş bulunmaktadır.
Bu acentelerden (A) acenteleri poliçe tanzimine yetkilidir. (B) sigorta acenteleri ise poliçe tanzimine yetkili olmayıp rolleri sigortalı ile şirket arasında aracılık yapmaktan ibarettir. Bu durumda (A) sigorta acenteleri banka sigorta muameleleri vergi mükellefi, (B) acenteleri ise değildir.
Bu nedenle, ............ Anonim Şirketi (A) acentesi olarak faaliyette bulunuyor ise işletmeye ait olan herhangi bir demirbaş eşyanın satılması halinde söz konusu eşyanın alış değeri ile satış değeri arasında sigorta acentesine lehine oluşan müspet fark banka ve sigorta muameleleri vergisine tabidir.

Ancak, adı geçen şirket (B) tipi acente ise, yaptığı işlemler nedeniyle lehe aldığı paralar banka ve sigorta muameleleri vergisi kapsamı dışındadır.
Bu açıklamalara göre, (A) acentelerinin demirbaşlarını satması işlemi Banka ve Sigorta Muameleleri kapsamına girdiğinden katma değer vergisinden müstesna olacak, mükelleflerin mükellefiyet tesisi ve beyanname vermesi gerekmeyecek, demirbaşın alımında veya diğer giderlerde yüklenilen vergiler indirim konusu yapılmayacağından Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarının izin verdiği ölçüde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınacaktır.”
…………………………………..”
denilmektedir.
Buna göre, B tipi acente olmanız halinde şirketiniz adına kayıtlı kamyonetin satışı %18 oranında KDV’ne tabi olacaktır.
Bu tür işlemlerde şirketinizin başka faaliyetleri dolayısıyla katma değer vergisine tabi işlemleri de bulunuyorsa, bahsi geçen satışlarını bu işlemlerle birlikte katma değer vergisi beyannamesine intikal ettirerek beyan etmesi gerekmektedir.

Ancak, şirketinizin katma değer vergisine tabi başka faaliyetleri bulunmuyorsa, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 9. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, alıcının gerçek usulde katma değer vergisi mükellefi olması şartıyla, bu satışla ilgili verginin, alıcı tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilmesi gerekmektedir.
Bu şartlar dahilinde şirketinizin katma değer vergisine tabi başka faaliyetleri yoksa, katma değer vergisi mükellefiyeti tesis ettirmesine ve beyanname vermesine gerek bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, alıcının gerçek usulde katma değer vergisi mükellefi olmaması halinde, bu satışlar dolayısıyla hesaplanan vergilerin şirketiniz tarafından beyan edilmesi gerekecektir. Bu durumda satışın yapıldığı dönem için düzenlenecek katma değer vergisi beyannamesinde, sadece satılan mallarla ilgili olarak yüklenilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılabileceği tabiidir.

A tipi acente olmanız halinde ise söz konusu kamyonetin satış işlemi banka ve sigorta muameleleri vergisi kapsamına girdiğinden katma değer vergisinden müstesna olacak, yüklenilen KDV ise gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınacaktır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü Usul Müdürlüğü

TARİH : 23.12.2005
SAYI : B.07.1.GİB.4.34.19.02/VUK-1/229-11946
KONU : Tali acentelerden alınan hizmetin ne şekilde belgelendirileceği Hk.


İLGİ: …

… Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden … tarafından Grup Müdürlüğümüze verilen dilekçede sigortacılık faaliyetini broker ünvanı altında yürüttüğü gelirinin sigorta şirketleri tarafından düzenlenen sigorta poliçeleri üzerinden alınan komisyon alacağı, bunun yanında sigorta aracılık faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilerle tali acente (B tipi acente) olarak çalışacağı belirtilerek şirketlerinin tali acentelere yaptığı ödemelerin ne şekilde belgelendirileceği ile kayıt düzeni hakkında görüş talep edilmekte olup Müdürlüğümüz görüşü aşağıda açıklanmıştır.

Bilindiği üzere; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229’ncu maddesinde,

"Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır."

Şeklinde tanımlanmış ve 232’nci maddesinde,

"Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler;


Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;

Serbest meslek erbabına;

Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara;

Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;

Vergiden muaf esnafa;
Sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlar da fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler.

Yukarıdakiler dışında kalanların, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tespit edilenlerden ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerden satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 480 Yeni Türk Lirasını (480.000.000 lira) geçmesi veya bedeli 480 Yeni Türk Lirasından (480.000.000 TL) az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir."

denilmektedir.

Ayrıca; 243 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin (B) bölümünün 4’ncü maddesinde,

"Sigorta acente ve prodüktörleri tarafından sigorta şirketlerine sağlanan hizmetler nedeniyle ödenen komisyon bedelleri ile sigorta şirketleri tarafından düzenlenecek “Sigorta Komisyon Gider Belgesi”ne istinaden kayıtlara alınacaktır.

Acenteler ve prodüktörler bu bedeller için ayrıca fatura düzenlemeyecekler ve bu bedelleri sigorta şirketleri tarafından kendilerine verilecek sigorta komisyon gider belgesine istinaden hasılat kaydedeceklerdir."

hükmü yer almaktadır.

Bu hükümlere göre; sigorta komisyon gider belgesi sigorta şirketleri tarafından düzenlenen bir belge olduğundan, acentenin tali acentelere yaptığı komisyon ödemeleri karşılığında sigorta komisyon gider belgesi düzenlemesi mümkün olmayıp, tali acentelerin almış olduğu komisyon bedelleri karşılığında fatura düzenlemesi gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini ve Müdürlüğünüzü ilgilendiren hususlardaki görüşünüzün görüşümüz ile birleştirilerek mükellefe bilgi verilmesini rica ederim.


Grup Müdür V.
 
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
İstanbul Defterdarlığı
Katma Değer Vergisi Gelir Müdürlüğü

TARİH :08.07.2003
SAYI :KDV.MUK.B.07.4.DEF.0.34.18.1637
KONU :Aracılık hizmeti hk.

...
İlgi dilekçenizde, sigorta acenteleri ve prodüktörlerine sözleşmeli olarak komisyon karşılığı aracılık hizmeti yapmak istediğiniz belirtilerek, bu hizmetler karşılığı alınan bedellerin KDV’ne tabi olup olmadığı sorulmaktadır.

6802 Sayılı Gider Vergileri Kanunu’nun 28.maddesinde Banka ve Sigorta Şirketlerinin 10.06.1985 tarihli ve 3226 Sayılı Finansal Kiralama Kanunu’na göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde olursa olsun yapmış oldukları bütün muameleler dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paraların, banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi tutulacağı açıklanmış, 30. maddesinde de banka ve sigorta muameleleri vergisinin mükellefinin banka, banker ve sigorta şirketlerinin olduğu belirtilmiştir.

24.04.2003 tarih ve 25088 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4842 sayılı “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 3065 sayılı Kanunun 17. maddesinin 4 numaralı fıkrasının (e) bendi


"Banka ve Sigorta Muameleleri kapsamına giren işlemler ve tali acenteler dahil sigorta acente ve prodüktörlerinin sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7. maddesinin (24) numaralı bendinde belirtilen kurumların kredi teminatı sağlama işlemleri KDV’nden istisna edilmiştir." şeklinde değiştirilmiştir.

Diğer taraftan, 539 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 8. maddesi ile değişik 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu’nun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında, her ne ad altında olursa olsun sigorta şirketine tabi bir sıfatı olmaksızın bir sözleşmeye dayanarak belli bir yer veya bölge içinde daimi bir surette Türkiye’deki sigorta şirketlerinin sigorta sözleşmelerine aracılık eden veya bunları sigorta şirketi adına yapan gerçek veya tüzel kişilerin sigorta acentesi, sigorta acentelerinin acentelik faaliyetleriyle ilgili olarak tayin ettikleri gerçek veya tüzel kişi acentelerin ise tali acente olduğu belirtilmiştir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasında ise sigorta sözleşmeleri yapma ve prim tahsil etme yetkilerinin sigorta şirketlerine ait olduğu belirtildikten sonra, bu yetkilerin acentelik sözleşmesinde belirtilmek kaydıyla sigorta acentelerine devredebileceği belirtilmiştir. Ayrıca aynı fıkrada, tali acentelere sözleşme yapma ve prim toplama yetkilerinin verilemeyeceği hükme bağlanmıştır.

Benzer bir konuda Bakanlık Makamından alınan 30.10.1995 tarih ve 60362 sayılı yazılarında;

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17. maddesinin 4. fıkrası (e) bendi ile Banka ve Sigorta Muameleleri kapsamına giren işlemler sigorta acenta ve prodüktörlerinin sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri katma değer vergisinden istisna edilmiştir.

Sigorta brokerliği 7397 sayılı Sigorta Murakebe Kanunu’nun 37. maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre brokerler sigorta olmak isteyenlere sigorta şirketi bulan aracılardır. Bu aracılığı sigorta şirketleri ile reasürans şirketleri arasında yapanlar da reasürans brokeri olarak isimlendirilmektedir.

Sigorta ve reasürans brokerleri sigorta poliçesinin düzenlenmesi koşuluna bağlı olarak, sigorta pirimi üzerinden pay almakta, ödeme kendilerine sigortalı tarafından değil, sigorta şirketi tarafından yapılmaktadır.

Buna göre, sigorta faaliyetlerine aracılık hizmeti yapan ve komisyonları banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi olan sigorta primleri üzerinden hesaplanan sigorta ve reasürans brokerlerinin bu hizmetleri 3065 sayılı Kanunun 17/4-e maddesi gereğince katma değer vergisinden müstesnadır.”denilmektedir.

Bu hükümlere göre, sigorta şirketlerince kendilerine şirket nam ve hesabına sigortalı ile sigorta sözleşmeleri yapma ve prim tahsil etme yetkisi verilen acenteler banka ve sigorta muameleleri vergisi mükellefi olup, yapmış oldukları her nevi (sigorta işlemi olsun olmasın) muameleler nedeniyle lehe aldığı paralar banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi tutulacaktır. Ayrıca, banka ve sigorta muameleleri vergisi mükelleflerinin işlem yapmamaları halinde dahi beyanname vermeleri gerekmektedir.

Buna göre, sigorta acente ve prodüktörlerine komisyon karşılığı aracılık faaliyetinden dolayı elde ettiğiniz gelir BSMV’ne tabi olup, KDV’nden istisnadır. Bilgi edinilmesini rica ederim
 
Üst