Şirket Hisse Devri Geliri

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan asli275
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

asli275

Katkı Sunan Üye
Üyelik
15 Ağu 2014
Mesajlar
170
Konum
izmir
Yurtdışındaki şirkete %10 ortak olduk ve 1.000.000 euro yolladık , 1 yıl sonra 1.100.000 tl. alarak hisselerimizi devrettik.(yurt dışı şirkette ticari kar yok) yani 100.000 uero fazla para geldi. Bunu nasıl muhasebeleştireceğim? teşekkürler
 
Pardon yeni öğrendim. 1.000.000 euro BORÇ yollanmış. 1 yıl sonra Gelen para 1.100.000 euro. gelmiş.
 
sn.ugurcadır Adat olarakda bir kontrol yapmam gerekir mi ? kredi çekilmiş ve borç verilmiş, geri gelmiş belli para ancak belli bir faizde yurtiçinde faiz ödenmiş.
 
Ben hisse satışı olarak yazmıştım üsteki işlemi borç olarak verilip alındı ise işlem kaydı farklı olmalıdır.
 
Sayın aslı,275 ve ugurcadır

Faiz Geliri(Gelir Vergisi) yönünden
Türkiye’de yerleşik şirketler tarafından yurt dışında bulunan grup firmalarına sağlanacak kredi tutarları üzerinden emsallere uygunluk ilkesi doğrultusunda tespit edilen oran üzerinden faiz tahakkuku yapılmalı ve aylık olarak ya da üç aylık dönemler itibariyle söz konusu faize ilişkin fatura düzenlenmelidir.
Kullandırılan kredi tutarı üzerinden hesaplanacak olan faiz tutarları ilgili vergilendirme dönemi kurum kazancına ilave edilmelidir.

Ayrıca aşağıdaki özelge

[TABLE="width: 650"]
[TR]
[TD]T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)


[TABLE="align: left"]
[TR]
[TD]Sayı:
[/TD]
[TD]B.07.1.GİB.04.99.16.01/2-MUK-382
[/TD]
[/TR]
[TR]
[TD]Konu:
[/TD]
[TD]Yurtdışındaki grup şirketine kullandırılacak krediye istinaden tahsil edilecek faiz tutarlarının KDV karşısındaki durumu hakkında
[/TD]
[/TR]
[/TABLE]
19.12.2008/37279






……….


İlgi: ….12.2008 tarihli dilekçeniz.

İlgide kayıtlı dilekçeniz ile Başkanlığımız …….. vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz ve şirketiniz tarafından yurtdışında mukim grup şirketine kullandırılacak borç paralara istinaden hesaplanacak ve tahsil edilecek faiz tutarlarının katma değer vergisinden istisna olup olmayacağı hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

Bilindiği üzere; 28.02.2008 tarih ve 26801 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2008-32/34 sayılı tebliğ ile Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ile ilgili 2007-32/33 sayılı tebliğ yürürlükten kaldırılmış ve yeni uygulama esasları belirlenmiştir. Söz konusu tebliğin yurt dışına sermaye ihracı/krediler bölümünde; Türkiye’de yerleşik kişilerce yurt dışında pay sahibi olduğu ortaklıklara, yurt dışındaki ana şirkete ve grup şirketlerine döviz veya Türk Lirası cinsinden kredi açılabileceği belirtilmiştir.

Diğer taraftan, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/1’inci maddesinde Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olduğu; 4’üncü maddesinde hizmet, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olarak tanımlanmış ve bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 11/1-a maddesiyle ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmetler serbest bölgelerdeki müşteriler için yapılan fason hizmetler ve karşılıklı olmak şartıyla uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışındaki müşteriler için Türkiye’de verilen roaming hizmetleri vergiden istisna edilmiştir.

Yine Kanunun 12/2’inci maddesinde; bir hizmetin yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmet sayılabilmesi için,

a) Hizmetler yurtdışındaki bir müşteri için yapılmış olmalıdır.
b) Hizmetten yurtdışında faydalanılmalıdır, hükmüne yer verilmiştir.

Hizmet ihracı ile ilgili uygulamaya yönelik açıklamalar 17, 26 ve 30 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğlerinde yapılmıştır.

Ayrıca, Kanunun 17/4-e maddesi hükmüne göre, banka ve sigorta muameleleri vergisi kapsamına giren işlemler katma değer vergisinden istisnadır.

Diğer yandan, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 28’inci maddesinde; “…
Bankerlerin yapmış oldukları banka muamele ve hizmetleri dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar (kendileri veya başkaları hesabına menkul kıymet alıp satmayı, alım - satıma tavassut etmeyi veya alıp sattıkları menkul kıymet karşılığı borçları ödemeyi taahhüt etmeyi meslek haline getirenlerin bu faaliyetleri dolayısıyla lehlerine kalan paralar ile mevduat faizi vermek veya sair adlarla faiz ve benzeri menfaatler sağlamak üzere devamlı olarak para toplama işiyle uğraşanların topladıkları paralara sağladıkları gelir ve menfaatler üzerinden komisyon, ücret, hizmet karşılığı gibi adlarla aldıkları paralar dahil) da banka muameleleri vergisine tabidir.

2279 sayılı Kanuna göre ikraz işleriyle uğraşanlarla ikinci fıkrada belirtilen muamele ve hizmetlerden herhangi birini devamlı olarak yapanlar bu Kanunun uygulanmasında banker sayılırlar. Bir şahsın münhasıran altın alım ve satımı ile uğraşması banker sayılmasını gerektirmez.” hükmü yer almaktadır.

Aynı kanunun mükellefi belirleyen 30’uncu maddesinde ise, banka ve sigorta muameleleri vergisini, banka ve bankerlerle sigorta şirketlerinin ödeyeceği, sigorta aracıları tarafından yapılan sigorta işlemlerinde de verginin mükellefinin sigorta şirketi olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadır.

Anılan hükümler uyarınca, faiz karşılığı borç para verilmesi işi ile devamlı olarak uğraşanlar banker sayılmaktadır. Kanunda belirtilen borç para verme işinin devamlı olarak yapılmasından maksat; aynı takvim yılı içinde birden fazla kişiye ya da birden fazla olmak üzere bir kişiye veya birbirini izleyen yıllarda bir ya da birden çok kişiye ödünç para verilmesidir.

Buna göre: şirketinizin yurtdışındaki grup firmalarına faiz karşılığı borç verme işinin devamlılık arz etmesi halinde banker sayılacağından, bu işlemler dolayısıyla lehe alınan paralar %5 oranında banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi bulunmaktadır. Bu durumda şirketinizin banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi olması nedeniyle, KDV Kanununun 17/4-e maddesi hükmü uyarınca kullandırdığınız krediler karşılığı lehe aldığınız paralar katma değer vergisinden müstesna olacaktır.

Borç verme işinin devamlılık arz etmemesi halinde ise, banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi olmamanız nedeniyle, yurt dışındaki grup şirketine kullandırılan kredi finansman hizmeti olup, hizmetten yurt dışında yararlanıldığından, 26 seri nolu KDV Genel Tebliğinin (K) bölümünde belirtilen şartların gerçekleşmesi durumunda düzenlenecek faiz faturalarına hizmet ihracı kapsamında katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.


Bilgi edinilmesini rica ederim.


[/TD]
[/TR]
[TR]
[TD="align: left"] [/TD]
[/TR]
[/TABLE]
 
Kesinlikle Ferhat bey ilk başta şirket ortağı olup sonra hisse devri diye değerlendirmiştim.
 
5.000 euro Ortaklık hissemizdir. Ancak biz büyük ortağa hissemizi devrettik. Ortak olduğumuz sözkonusu şirketin borcu vardı o borcuda devretmiş olduk yabancı şirkete.
 
Üst