fonradar

Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

Üyelik
15 Mar 2009
Mesajlar
65
Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

Bu konuda ki sıkıntılar belki şöyle giderilebilinir;

Denetçiler(smmm) ve iç denetçiler devlet tarafından atanırlar. (Kore) Maaşlarını, hizmet karşılıklarını devletten alırlar. Firma ile kesinlikle "ÜCRET İLİŞKİSİNE" girmezler.

1-Devlet, mükelleflerden "denetim hizmeti" adı altında ücret alıp "havuzda" toplayacak.

2-Odaya kayıtlı SMMM'ler-Bağımszı denetim şirketleri oda aracılığı ile tuttukları defterlerden ve yaptıkları denetim hizmetinden dolayı "asgari ücret tarifesi" üzerinden bu parayı odadan(devlet odaya aktaracak) tahsil edecekler

Kısmi olarak reklam yasağı kalkmalı.

gibi önlemler alınabilir.

Özellikle 1 ve 2. maddeler, bağımsız denetimde de uygulanması gereken önlemlerdir. Tarihte Enron gibi vakalar varken.

Yani, SMMM ve denetçiler ücret aldıkları bir firmaya karşı "müşterisine" karşı ne kadar "bağımsız" olabilir, tartışılır. Sonuçta önelikle kamu yararı gözeltilmelidir.
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

"Denetçiler(smmm) ve iç denetçiler devlet tarafından atanırlar. (Kore) Maaşlarını, hizmet karşılıklarını devletten alırlar. Firma ile kesinlikle "ÜCRET İLİŞKİSİNE" girmezler.

1-Devlet, mükelleflerden "denetim hizmeti" adı altında ücret alıp "havuzda" toplayacak.



2-Odaya kayıtlı SMMM'ler oda aracılığı ile tuttukları defterlerden ve yaptıkları denetim hizmetinden dolayı "asgari ücret tarifesi" üzerinden bu parayı odadan(devlet odaya aktaracak) tahsil edecekler"




Bunlar serbeset piyasa ekonomisine aykırı işlemlerdir.
Hem devletin ekonomideki ağılrığı kalmasın diyoruz. Hemde herşeyi devletten bekleyeme devam ediyoruz.
Bu iş yürümez bence . Bakın en güzel örnek CMUK dur.
Yasa hükmü olduğu halde devlet avukat ücretlerini 1-2 sene sonra zorla ödüyor.
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

çok güzel konulara değinmiş ve bir kısım çözüm önerileri de sunmuşsunuz tebrikler katılımlarınızın daha da artması dileğiyle özellikle 4.md konusunda değindiğiniz haksız rekebet ne yazık ki haksız rekabetin küçük oyuncular tarafından büyüklere karşı olduğu düşüncesi empoze edilmeye çalışılıyordu ama bugün görüyoruz ki asıl büyüklerin haksız rekabeti ve tekelleşmeleri sözkonusu bu açıdan mutlaka konu rekabet kurumuna da taşınmalı ve piyasada olabilecek en büyük aktörün maksimum pazar pay oranı ve geliri belirlenmelidir büyüklerin bilmem kaç milyar dolarlık cirosu beni pek de memnun etmiyor ve de heyecanlandırmıyor açıkçası ;D
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

sayın nguroy bu işte tecrübeniz benden fazla.

1-Ancak biz aidatları devletten değil odadan alacağız.
*İşsizlik sigortası gibi düşünün.Ortada bir havuz var. Paralar toplanacak. Oda gidecek diyecek ki benim üyelerim bunlar aidat toplamı bu bana ödemeyi ver. Oda da alıp hop bizim hesaba. Tabii bu sistem online olacak. İşsizlik sigortası gibi.

*Ayrıca Maliye bakanlığı (Sadece şirketler) oluşturacağı sistemle, kayıtlı tüm şirketler ile kayıtlı tüm SMMM'lerle-Bağımsız Denetim şirketlerini eşleştirecek. Yani mükellefin SMMM veya Bağımsız denetçisi maliye bakanlığı tarafından atanacak. 5 yılda bir.

Sistem şöyle çalışabilir;

1-Şirketin
iline-ilçesine, personel sayısına, cirosuna,sermayesine,türüne (ltd,aş), halka açıkvs.
kriterleriyle

2-Bağ. Denetim veya SMMM şirketinin de
kuruluş tarihine, kapsitesine, çalıştırılan personel sayısına, ymm sayısına, smmm sayısına, vs
kriterlerine göre eşleştirme yapıp rastgele firma atayacak. (ODA tarafından bu bilgiler SMMM-Bağ.Denetim şirketinin "kapasite raporu" şeklinde maliye bakanlığına iletecek) Oda bilgisayarda tüm üyelerin kaydını hazırlayıp 5 yılda bir güncelleyip maliye bakanlığına iletecek.

Örnek;

ODA diyecek ki bu SMMM, en fazla 50 mükellef alır. (10 aş, 40 ltd gibi. ) Yıllık 100 milyara kadar cirolu, en fazla 50 personelli,halka açık olmayan, 150 bin liraya kadar şirketleri alabilir.

Sistemde bu kriterlere göre bu SMMM'ye 50 şirket atayacak. 10 dakikalık iş. Online. Tüm bilgiler e-beyanname ile zaten maliye bakanlığına bildiriliyor. Sadece ara bir program yazılıp uygulanacak.

Sonra mesela bağ.denetim şirket, bünyesinde kaç eleman var 50, 10 smmm, 2 ymm çalışıyor bu bağ.denetim şirketinde.buna görede sistem atama yapacak. bu şirket 150 firma alabilir. halka açık 20 tane, 5 milyon sermayeye kadar gibi.


*Böylelikle, firma ile SMMM-Bağ.Denetçi arasında ki ücret ilişkisi kalkacak "tam bağımsız" sızlık ilkesi sağlanıp daha şeffaf raporlar ve beyannameler hazırlanacak.

*Her SMMM kapasitesi oranında mükellefin defterini tutacak. Adaletli dağılım olacak. Yeni meslek mensupları sektöre kolay girip mükellef peşinde koşmayacak.

*Haksız rekabet ortadan kalkacak. Bağımsız denetim şirketlerinin sayısı artacak kaliteli hale gelecek.

*Bu konuda SMMM'lere kısmi vergi denetmeni sıfatı verilmeli. bazı yetkiler verilmeli.

2-Serbest piyasa ekonomisi demişsiniz de.
SMMM'ler "kamu yararına çalışırlar."

Ayrıca serbest piyasada giriş çıkışlar serbest. Reklam serbest. Rekabet koşulları var. SMMM'lere yasak bunlar. Yani bir şirkete gidip ooo ben iyi SMMM'yim master yaptım, ingilizcem var, 15 personelim var, hizmetim kaliteli diye biliyor musunuz? Hayır. Aç dükkanı bekle:))) Rekabet yasak.

Bu iş yürür. Devlet, özellikle internet alanında e-beyanname, e-devlet, e-bildirge gibi konularda çok başarılı. Bence bu yönden Avrupa'dan bile iyiyiz.

Bir kaç yıl öncesine kadar elle verdiğimiz beyannamleri kim derdi ki internetten vereceğiz. Belki yukarıda dediğim sisteme geçilir:)
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

sn. bybye09 dediklerini iyi ve güzel fikirler ancak bunlar kapitalizme ve serbest piyasa ekonomisine gerçekten ters şeyler.

Oda yada maliye belgeliye mükellef sınırı koyarsa o piyasa serbest piyasa olmaz başka bir piyasa sistemine kayar ve kapitalizmin en son haddesine kadar uygulandığı bir ülkede bunu uygulamanın sonuçları hiç hoş olmaz.
Bu çok sert piyasa şartlarında bile belgeye olan talep inanılmazken, hazır müşteri verilen bir piyasada talep ne olur SMMM sayısı kaça katlanır bunuda sadece Allah bilir.

Birde iç denetimcileri devletin seçmesi bunu ABD en son küresel krizde yaptı şirketlere tarp diye bir fon oluşturdu krize girenlere bu fondan para verdi ancak şartı para verdiği şirketlerin iç denetimine karışmaktı amaç ları krizde şirketleri denetim altında tutmaktı, sonrasında sağlam zarar edip bu fondan pay alan büyük bir yatırım şirketinin aldığı parayı elemanları ve yöneticilerine bonus olarak dağıttığı böylece ortaya çıkmıştı ve daha sonrasında kriz şartları bitmeye başladığı anda ne oldu şirketler hükümete aldıkları paraları erken ödemeye başladı amaç neydi devletin şirketin içişlerine karışmamasını istemeleriydi yani amaçları rahatça at koşturmaktı.

Sonuç olarak piyasada kimse kendi seçmediği dışarıdan tepeden inme birinin defterini tutmasını istemez serbestlik ister, afedersiniz ama rahat rahat vergi kaçırmak ister, olmayan para ile piyasa dönmek ister çünkü piyasanın döngüsü bunun üzerine kurulmuştur mükellef kaçırır piyasa döner sonrasında af çıkar mükellef öder piyasa tekrar döner yoksa kurumlar akılsız değildir, denetimi sıkılaştırsalar ki bunu yapmaları çok kısa bir zamanlarını alır, vergi kaçağını önleseler piyasanın kitleneceğini bildiklerinden denetimi sıkılaştırmamaktadırlar.

Devletin vergi kaçağının önüne geçmesi iş değildir ancak sonrasında vergi alacak doğru düzgün bir mükellef bulamayınca ne yapacaklardır?
Zamanında altında ferrarisi olan bir yazarın bile asgari ücretten ssklı göründüğünü hatırlatmak isterim, kurumlar ferrarinin vergisini almaktadır ancak iş adamın maaşına gelince gözlerini kapamaktadır.

Çok basit olarak bankalar müşterilerine verdikleri çeklere sınırlama koysa deseki arkadaş senin malvarlığın 40,000 TL yada senin kredin 30.000 TL, sen en fazla 20.000 TL lik çek yazabilirsin dese şuanki dönen piyasa 1 haftada kitlenir, piyasa olmayan para ile dönmeye alışmıştır ödenmesi mümkün olmayan bir çek diyelim 50.000 TL vadeside 6 ay olsun 6 ay içinde her kime gittiyse ederi 50.000 tl dir çeki 20 kişi çevirse o çek piyasada 1.000,000 TL lik iş yapmıştır.
Bankalar isterlerse çeklere sınır koyarlar ve piyasada ödenmeyen çek diye bir sorunda kalmaz ancak sonuç olarak piyasa dönemez çünkü tekrar ediyorum piyasa olmayan para ile dönmeye alışmıştır sistemin döngüsü bunu gerektirir olan para ile dönmeye başlarsa ortaya bir denetim gelirse piyasa otomatikman küçülmeye gider ki buda işsizlik ve kriz demektir.

Türkiyede piyasa serbest piyasadır şartlar ağır kapitalizm şartlarıdır,devletin yada kurumların müşteriyi başkasından alıp size vermesi yada size tahsilat yapmasını beklemek memuriyetten öteye geçmemektedir bu piyasa size zengin olma şansıda tanır fakir olma şansıda seçim sizindir donanımlı,deneyimli ve ben buna defterimi veririm ve arkama bakmam tipinde bir insan olursunuz az biraz şansınızda yaver giderse çok kolay zengin olursunuz ancak diğer şekilde donanımsız,deneyimsiz ve en önemlisi tabiri caizse ağzı laf yapmayan biriysenizde piyasadan elenmekten kurtulamazsınız.

Ben staj başlangıç sınavını kazandığımda sevinirken bizim şirketin elektrikçisi kardeşim SMMM ancak halı mağazasında halı satıyor çok sevinme demişti buda ogünden bu yana kulağıma küpe oldu.
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

bence asıl açmazlarımızdan biri de mevcut piyasamızın tanımı serbest piyasa olduğundan bahsedemeyiz çünkü girişler belli bir kurala bağlanmış faaliyetler izne tabidir bu noktada serbest piyasa diyemeyiz ama bence muhasebe ve denetim pazarı tekelci rekabet piyasasına uygundur ve piyasa düzenleyici ve denetleyici kurumların pazar oranlarını belirleme yetkisi olabilir ve olmalıdırda çünkü bir noktadan sonra büyük yapılar oluşabilmekte ve bunların elde ettiği tekel karları kendilerini daha güçlü kılmakta ve küçük oyuncularda rekebet edemez duruma gelmekte bu sebeple hemen düzenleme yapılmalıdır... ::)
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

stonhand ' Alıntı:
sn. bybye09 dediklerini iyi ve güzel fikirler ancak bunlar kapitalizme ve serbest piyasa ekonomisine gerçekten ters şeyler.

.....

Her şey kapitalizm veya serbest piyasa ekonomisine göre mi ilerliyor veya bu sistemlere göre olan şeyler mi geçerli. Eğer öyle ise son ekonomik buhranları veya devletin banka kurtarmasını vb... bir çok örneği hangi ekonomik model açıklıyor.

Yukarıdaki örnekte devlet yerine bu işi pekala odalar yapabilir. Devlette yapabilir ama CMUK örneği pek parlak değil. Ama işin KDV boyutunu eğer çözerlerse 1-2 yıllık ta finansman bulunabilirse CMUK cazip hale gelebilir. Tahsilat zor iş vesselam. Suyun başında olmak zor.
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

Aslında şu anda devlet bir yandan serbest piyasa ekonomisi söylemleri yaparken ve özelleştirmeyei alelacele, yok pahasına, ilerde çıkacak sorunları düşünmeden yaparken öbür yandan da kimsenin dikkate almadığı ama tamamen bir devletleştirme olan TOKİ leri hızla yaymaktadır.

Bakın işin gerçek yüzünü görelim isterseniz . Bir arkadaşımızın söylediği gibi hiç bir mükellef Türkiyede ATATNMIŞ ve kontrol edemediği bir muhasebeci istemez. Bu nedenle politikacılar ve onların kurumları da böyle bir yaptırımı getirmek istemezler. Ekonomik ve sosyal olarak doğru bile gelse smmm lerin devletin kontrolü altına girmesi işin özünde mükkelefin işine gelmez.
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

Sevgili meslektaşlarım,

Kabul etmek zorundayız ki, meslek mensuplarının müşterileriyle olan ücret ilişkilerinin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Herkesin bildiği gibi, meslek mensubunun müşterileriyle olan iş ilişkilerinden kaynaklanan ücret alacakları ilk bakışta kendi kişisel sorunudur. Konunun buraya kadar olan kısmı doğal bir olgudur. Mevcut düzenlemelere karşın, meslek mensubunun tahsilât sorunu hâlâ devam etmektedir. Bu konuda meslek örgütü yöneticileri harekete geçmeli; çözüm üretmeli, önerilenleri dikkate alıp değerlendirmeli, meslek kamuoyunda bunların tartışılmasını sağlamalıdır.

Meslek mensuplarının son yıllardaki "en önemli" sorunu, müşterilerinden ücret alacaklarını tahsil edememeleridir. Meslek örgütlerinin sorunu ise, üyelerinden olan alacaklarının tahsilâtında zorlanmalarıdır. Her iki olayda da mesleki kamuoyunun beklentisi, meslek örgütlerinin tahsilât sorununa bir an önce çözüm bulmasıdır.

Meslek mensuplarının ve odaların en önemli sorunlarından olan tahsilât sorununu çözecek yöntem hâlâ bulunamadığı gibi, bu konuda örgütsel anlamda ciddi bir girişim de yoktur.

SMMM Gökhan DEDE
 
Ynt: Ücret Tahsilatı Konusu-SMMM'lerin sıkıntıları

Değerli meslektaşlarım,

Tahsilât konusunda çaresiz kalan meslek mensuplarının bu sorununa, örgütsel bağlamda çözüm bulunması gerektiğini düşünmekteyim. Bu yöntemlerin neler olması gerektiği konusunda, meslek mensuplarınca çeşitli öneriler getirilmekte ve mesleki kamuoyunda sıklıkla tartışılmaktadır. Buna karşın, meslek odalarımızın ve TÜRMOB?un bu soruna ilişkin kesin çözüm önerileri henüz bulunmamaktadır.

Bütün bunlara karşın, meslek mensuplarının müşterilerinden olan alacakları ücretin tahsilinde yaşanan sıkıntıları aşmak için, haksız rekabetin ortadan kaldırılmasına dönük çözüm yöntemlerinin bulunması gerekir.
Ne yazık ki, zaman zaman bazı öneriler ortaya atılmasına karşın, bu güne kadar meslek mensuplarının tahsilâtla ilgili yaşanan olumsuzluklarını ve dolayısıyla geç tahsilâttan dolayı uğradıkları maddi kayıplarını gidermek için çözüm üretilememiştir.

Bugüne kadar sık sık gündeme getirilen kimi önerileri kısaca sıralayacak olursak, bunlar:
1.Ücretlerin mail order sistemiyle, bankalar aracılığıyla tahsili,
2.Ücretlerin muhtasar beyannamelerle beyan edilip Maliye Bakanlığı aracılığıyla tahsili,
3.Ücretlerin odalar ya da TÜRMOB aracılığıyla tahsili,
biçimindeki önerilerinden ibarettir.

Son öneriyi benimsiyorum. Uygulaması için kararlılık gerekir. İyi bir organizasyonla gerçekleşebilir, diye düşünüyorum. Kimi yazılarımda ve geçen yıl sonlarına doğru yayımladığım HAKSIZ REKABET OLGUSU adlı kitabımda bu konuya değişik görüşleri de dikkate alarak geniş yer verdim.
Bu sorunun çözümü için bekleyip göreceğiz, meslek örgütlrimiz ne yapacak!

Saygılarımla.
SMMM Gökhan Dede
 
Üst