Ücretin Tahsil Edilmemesi Halinde Kdv Tahakkuku

[danışman]

Merhabalar,

Serbest meslek erbabıyım (avukat) . Maalesef uygulamada icra dosyalarında tahsilat yapamadığımız sürece müvekkillerden ve karşı taraftan vekalet ücreti alamıyoruz. Ancak KDV 'de tahakkuk esası geçerli. Başka bir mesleğe geçiş yapacağımdan kısa bir süre içinde avukatlığı bırakacağım. Tahsilat yapamadığım için ücretini tahsil edemediğim icra dosyaları ve davalar için nasıl bir yol izlememi tavsiye edersiniz. Sadece Kdv'sini ödesem yeterli olur mu? İleride vergi dairesi ile problem yaşamamak için bu dosyaların kdv'sini nasıl ödemem gerekiyor. Makbuz kesilip makbuzda sadece kdv 'mi gösteriliyor. Bir de müvekkillerden biri şirket onun kdv'sini nasıl hesaplayacağım.

Bir de tahsil etmediğimiz dosyada karşı taraf vekalet ücretini de tahsil etmediğimiz halde, karşı taraf (borçlulara) ilişkin olarak da kdv ödemem gerekir mi yoksa sadece müvekkil yönünden mi kdv ödemem gerekir.

Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Saygılarımla.

 

[ferhat]

Sayın Danışman

Bu konuda, KDV mevzuatından kaynaklanan bir karmaşa söz konusudur. Şöyle ki; 3065 sayılı KDV Kanunun “Emsal Bedeli veya Emsal Ücreti başlıklı 27. Maddesinin 1.fıkrası uyarınca, bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde matrah işlemin mahiyetine göre emsal bedeli veya emsal ücretidir. Aynı maddenin 5.fıkrasında ise serbest meslek faaliyetleri için ilgili meslek teşekküllerince tespit edilmiş bir tarife varsa, hizmetin bedelinin, bu tarifede gösterilen ücretten düşük olamayacağı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca KDV Kanunun 10.maddesine göre mal telimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması ile vergiyi doğuran olay meydana gelmektedir. Örneğin serbest meslek faaliyetinde bulunan bir doktor, hastasını muayene ettiği halde bedelini tahsil edememişse ortada herhangi bir mesleki kazanç olmamasına karşın KDV Kanunundaki emsal bedel uygulaması dolayısıyla, ilgili dönemde KDV hesaplayıp beyan etmek zorundadır. Ancak, KDV hesaplayıp beyan etmesinin bir zorunluk olması, örneğimizdeki doktorun serbest meslek makbuzunu düzenlemesini gerektirmemektedir.

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi serbest meslek kazançlarında her ne kadar KDV yönüyle “emsal bedel uygulaması zorunlu olsa da, Gelir Vergisi açısından böyle bir zorunluluk bulunmamaktadır. Aynı durum mali müşavirler için de söz konusudur. Bilindiği üzere defter tutulması ve mali müşavirlik hizmetlerinin verilmesinde, hizmetin tamamlanması aylık dönemler itibariyle gerçekleşmektedir. Her ne kadar geçici vergi ile üç aylık verilen muhtasar beyannameleri için üç aylık, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri için bir yıllık dönemler söz konusu olsa da, aylık verilen muhtasar ve KDV beyannameleri ile BA ve BS formları, aylık SGK bildirgeleri ve defterlerin yazılması süreci hizmetin tamamlanmasında aylık dönemi işaret etmektedir. Zira, KDV 10/c'ye göre kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması ile vergiyi doğuran olay meydana gelmektedir. Mali müşavirlik hizmetinde de aylık dönemler yukarıda saydığımız bir kısım hizmetin yapılmasının mutad olduğu dönemler olup, bedeli tahsil edilmese dahi ilgili dönemler için aylık KDV hesaplanıp beyan edilmesi gerekir. Bu durumlarda serbest meslek makbuzu düzenlenmesine gerek bulunmamakta olup, ileriki dönemlerde tahsilat gerçekleştiğinde serbest meslek makbuzunun KDV'li olarak düzenlenip beyan edilmesi, daha önce tahsilat olmaksızın beyan edilen KDV'nin ise KDV Beyannamesinin ilgili satırında indirim olarak yer alması ve mükerrerliğin önlenmesi, böylece KDV yönüyle de işlemin tamamlanması gerekmektedir.

 

[bil_gin]

Mali müşavirlik hizmetinde de aylık dönemler yukarıda saydığımız bir kısım hizmetin yapılmasının mutad olduğu dönemler olup, bedeli tahsil edilmese dahi ilgili dönemler için aylık KDV hesaplanıp beyan edilmesi gerekir. Bu durumlarda serbest meslek makbuzu düzenlenmesine gerek bulunmamakta olup, ileriki dönemlerde tahsilat gerçekleştiğinde serbest meslek makbuzunun KDV'li olarak düzenlenip beyan edilmesi, daha önce tahsilat olmaksızın beyan edilen KDV'nin ise KDV Beyannamesinin ilgili satırında indirim olarak yer alması ve mükerrerliğin önlenmesi, böylece KDV yönüyle de işlemin tamamlanması gerekmektedir.[/QUOTE]
Bu paragrafı tam anlayamadım üstadım. Önce hizmeti verdiğim ay tahsilat yapmasam bile satış ve KDV beyanı yapacağım. Diyelim 4 ay sonra tahsilat yaptım o ay ki beyanımda da satış ve KDV gösterip daha önce beyan ettiğim KDV yi indirimler hesabına mı yazacağım? Tahsilatı ertesi yıl yapmış olursam bu matematiği nasıl tutturacağım? Yardımlarınızı rica ederim.

 

[ksimkesyan]

Sevgili Arkadaşlar,

Serbest Meslek işlemlerinde farklı durumlar var. SMMM lerin bazı hizmetleri ve işlemleri ile Avukatların bazı işlem ve hizmetleri ayrı nitelikler gösterir. Burada sadece soruyu soran avukat arkadaşımızın durumu için şunu söylemek lazım. Sonucu davanın hitamına bağlı olan durumdu hukuki karar oluşmadan hizmet tamamlanmış sayılmaz. Bu nedenle bu süreç zarfında kısım kısım hizmet tesliminden de bahsedilemez. Bu nedenlerle dava sonuçlanana kadar KDV tahakkukundan da bahsetmek mümkün değildir, beyanı da gerekmez.

 

[ferhat]

bil_gin kardeşim


Bu paragrafı tam anlayamadım üstadım. demişsin bende Bu konuda, KDV mevzuatından kaynaklanan bir karmaşa söz konusudur. demişim bu konuyu buluştuğumuzda anlatacağım. Ayrıca ''Ödünç verilen malla'' ve ''Serbest bölgede Aktife Kayıtlı arsa üzerine yaptırılacak Bina''ilgili sorularını unutmadım. Onlarada cevap yazacağım.'[h=2][/h]