fonradar

Vadeli Mevduat Hesabında Yılsonu Değerlemesi

Üyelik
19 May 2006
Mesajlar
24
Merhabalar,

2007 yılı içinde açılıp 2008 yılı içinde vadesi bitecek olan "vadeli mevduat hesapları" için yıl sonu değerlendirmesi yapılması gerekli mi acaba?

Bu konuda değişik kaynaklar değişik şeyler söylüyor da...

Bazı ustadlar, bu hesaplar için 2007 yılına tekabül eden faiz gelirinin gelir hesaplarına kaydedilmesi gerektiğini belirtirken; bazı ustadlar da bu değerleme uygulamasının Danıştay 4. Dairesi kararına istinaden yapılmasına gerek olmadığını söylüyorlar.

Acaba sizlerin görüşleriniz nedir¿
 
Ynt: Vadeli Mevduat Hesabında Yılsonu Değerlemesi

Eğer dönemsellik ve özün önceliği ilkelerine uyacaksak, özellikle de bu gelir ve matrah arttıcı bir işlemse; ben tahakkuk ettirip gelir yazmanın daha uygun olacağını düşünürüm.
Sonuçta danıştay bir yargı kararıdır.
 
Ynt: Vadeli Mevduat Hesabında Yılsonu Değerlemesi

Sadece yıl sonunda değil dönem sonlarında da kıst faiz tah. yapmalısınız doğrusu bu diye düşünüyorum.



KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO:67)

7. REPO, TERS REPO İŞLEMLERİNDE VE VADELİ MEVDUAT HESAPLARINDA DEĞERLEME

Repo ve ters repo işlemleri ile ilgili olarak bu işlemlere konu menkul kıymetlerin kimin tarafından değerleneceği ve vadeli mevduat hesaplarında değerleme gününe kadar oluşan faiz tutarlarının ticari kazancın tespitinde dikkate alınıp alınmayacağı konularında uygulamada tereddütler bulunduğu anlaşılmış ve bu konudaki gerekli açıklamalara aşağıda yer verilmiştir.

Ülkemizde uygulanış şekliyle geri alım taahhüdü ile menkul kıymet satışı (repo) ve geri satım taahhüdü ile menkul kıymet alımı (ters repo) işlemleri esas itibariyle günün faiz koşullarında bir borç para alış veriş işlemi olup söz konusu menkul kıymetler bu işlemlerde bir nevi teminat unsuru olarak kullanılmaktadır. Zira repo ve ters repo işlemlerinde kullanılan faiz oranı menkul kıymet üzerindeki faiz oranından bağımsız olarak günün piyasa koşullarına göre belirlenmekte, repo ve ters repoya konu menkul kıymetler üzerindeki gelirler repo ve ters repo yoluyla borç para veren tarafa aktarılmamakta ve dolayısıyla repo ve ters repo yoluyla borç para alanlar bu işlemlerden elde ettikleri vergiye tabi kazançlarını bu işlemlere konu olan menkul kıymetlerin piyasa değerlerinden bağımsız olarak belirlemektedirler.

Bu durumda repo ve ters repoya konu menkul kıymetlerin her zaman menkul kıymeti geri almakla yükümlü olan tarafından Vergi Usul Kanununun 279 uncu maddesi çerçevesinde değerleme işlemine tabi tutulması gerekmektedir.

Diğer yandan vadesi değerleme gününden sonra olan repo ve ters repo işlemleri ile ilgili olarak, değerleme gününe kadar tahakkuk eden faiz tutarları, repoya taraf olanlarca ticari kazancın elde edilmesi ile ilgili Gelir Vergisi Kanununun 38 ve 39, Kurumlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesi hükümleri çerçevesinde gelir veya gider olarak dikkate alınacaktır.

Ayrıca, vadeli mevduat hesapları ile ilgili olarak değerleme gününe kadar tahakkuk eden faiz tutarları da repo ve ters repo işlemlerinde olduğu gibi ticari kazancın elde edilmesi ile ilgili yukarıda belirtilen kanun hükümleri çerçevesinde elde edenler tarafından gelir olarak dikkate alınacaktır.
 

Benzer konular

Üst