Merhaba,
KDV kanunu’nun 1. maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin verginin konusunu oluşturduğu,
4. maddesinde ise hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olarak tanımlandığı, bu işlemlerden “kiralamak” işinin bir hizmet olarak değerlendirildiği,
10/a. maddesinde; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması ile vergiyi doğuran olayın meydana geleceği,
10/c. Maddesinde ise kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması durumunda, KDV’nin kısım kısım doğacağı belirtilmiştir.
VUK’nun 3. maddesinde de; “İktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir” şeklinde bir hüküm bulunmaktadır.
Ülkemizde genel olarak, yani iktisadi ve ticari özelliği itibariyle yıllık dönemler halinde kiralama işleminin yapılması ve ödemelerinin ise aylık dönemler halinde yapılması mutad bir durumdur. Bu durumda yıllık olarak yapılan kira sözleşmesi, kiracı ile karalayan arasındaki durumu tespit için yapılmış bir evrak olup (Yani vergiyi doğuran bir olay değildir), ödemelerin aylık dönemler halinde yapılması durumunda, hizmet teslimi olayı kısım kısım gerçekleşeceğinden, yıllık olarak kesilen faturanın KDV’li olarak kesilmesi fakat, KDV tutarının 12’ye bölünerek, aylık dönemler halinde beyan edilmesi gerekmektedir. Kiracı ise faturada belirtilen toplam kdv tutarını bir defada indirmeyip, üzerine bir not düşerek, aylık dönemler halinde indirmesi gerekmektedir. Uygulamada bu işlemin zorlukları düşünüldüğünde mükelleflerin faturalarını aylık olarak düzenleyip, tahsilatlarını aylık olarak yaptıkları görülmektedir.