Değerli forum arkadaşlarım, öncelikle Yeni TTK ve TTK çatısı altında doğmuş olan, ancak henüz gelişme aşamasının dahi başında bulunduğumuz BAĞIMSIZ DENETİM alanında bu forumda yazan ve olumlu/olumsuz görüşlerini paylaşan tüm arkadaşları (bilgi birikimleri ve tarafsız öngörüleri ile başta Önder68 olmak üzere TAXTOTAX, deeper_blue, gukhanuy ve diğer arkadaşlar) yürekten kutluyorum. Zira şu güne kadar TTK/UFRS/B.D. başlıklarından bi haber olan bir çok meslektaşımı gördükten sonra bu ilgilerinin takdirsiz kalması haksızlık olur.
Konuyu uzun süreden beri ilgile izleyen biri olarak Denetim Konusunda oluşan kafa karışıklıkları ve her kurum ve kişilerin kendi menfaatlerine yazılarından ziyade tespit ettiğim genel şablonu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Değerli üstadımız Prof. Dr. Ünal Tekinalp hocamız ve ekibi tarafından hazırlanan 6102 sayılı yeni TTK 14.02.2011 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kanunda denetime ilişkin yeni sistem 397/400 maddeler ile düzenlenmiştir.
Foruma konu olan BAĞIMSIZ DENETİM uygulamaları ise esasen bu ana maddeler ışığında düzenlenecek yönetmeliklerle belirlenecektir.
Ancak Dünya ve Avrupa ülkelerindeki denetim mevzuatları incelendiğinde ve de yürütme organının bu konudaki çalışma aşamalarına bakıldığında tablonun genel hatları görülebilmektedir.
Gelinen aşamada ?660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu?nun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname adıyla T.C. Resmi Gazete?nin 2 Kasım 2011 tarih ve 28103 sayılı nüshasında? yayınlanması ile bu tablo daha da netleşmektedir.
Bu açıklamalardan Yasa koyucunun Avrupa birliği normları ile tam uyumlu bir Ticaret Hukuku ve IFRS ile finansal tabloların denetimini amaçladığı ortaya çıkmaktadır. Avrupa birliğinin bu konudaki mevzuatına kısaca bakacak olursak, 1 Ocak 1958 tarihli Roma Antlaşması gereğince, Avrupa Topluluğuna üye ülkelerin muhasebe sistemlerini Topluluk yönergelerinde belirlenen kural ve ilkelere uygun bir yapıya kavuşturmaları gerektiği, bu sayede üye ülkeler arasında muhasebe uygulamalarında standardizasyon sağlanması amaçlandığı görülmektedir.
- Birlik, üye ülkeler arasında muhasebe ve denetim konularında Standardizasyonu sağlamak üzere direktifler yayımlamaktadır. 2006 yılında son bir değişiklik geçiren Sekizinci Yönergede bağımsız denetim ve denetim standartlarına ilişkin hükümler yer almaktadır.
- 25.04.2006 tarihinde sekizinci yönergede önemli değişiklikler yapılmış, muhasebe alanında yaşanan gelişmelere paralel olarak, mesleki eğitim ve yetkinlik konusunda ayrıntılı düzenlemeler yer almaktadır. Yönergeye göre meslek mensubu olacakların muhasebe alanında en az üniversite mezunu olmaları, teorik bir bilgi birikimine sahip olmaları, 2 yılı denetim yetkisine sahip bir yasal denetçinin gözetimi altında olmak üzere 3 yıl staj yapmaları ve son olarak da teorik bilgiyi ve bunu uygulama becerisini ölçen mesleki yeterlilik sınavında başarılı olmaları gerekmektedir.
- 25.04.2006 tarihli Yönerge ile şirket hesaplarının denetimine ilişkin ilave hükümler getirilmiştir. Bu değişikliklerle yasal denetçilerin uyması gereken asgari koşullar belirlenerek finansal tabloların güvenilirliğinin artırılması amaçlanmıştır.
- 6. maddede, yasal denetçi olarak kabul edilebilmek için gerekli eğitim koşulları belirlenmiştir. Bu konudaki hükümler önceki yönergedekiyle aynıdır. 11. madde hükümleri saklı kalmak koşuluyla,
bir denetçinin yasal denetim gerçekleştirme konusunda yetkili kılınması için en az üniversite düzeyinde eğitim görmüş olması, teorik bir eğitimden geçmiş olması, bir staj döneminden geçmesi ve mesleki yeterlilik sınavında başarılı olması gerekmektedir. (11. maddede uzun dönemli pratik deneyim yoluyla yasal denetçi unvanı sahibi olma koşulları yer almaktadır. Buna göre, 15 yıl mesleki aktivitelerde bulunmak suretiyle finans, muhasebe ve hukuk alanlarında yeterli
deneyime sahip olanlar ya da söz konusu alanlarda 7 yıl faaliyette bulunup ayrıca 10. maddede sözü edilen staj dönemini geçirenler mesleki yeterlilik sınavını geçmek suretiyle denetçi olabilmektedirler.)
- Mesleki yeterlilik sınavı yasal denetime ilişkin gerekli teorik bilgiyi ve bu bilgiyi uygulama yeteneğini ölçmeye yönelik olmalıdır. Sınavın en azından bir bölümü yazılı olmalıdır.
- Staj dönemi, iki yılı bir yasal denetçi ya da denetim firmasının gözetimi altında olmak üzere üç yıl sürecektir. Vb. gibi hükümler içermektedir.
Bu açıklamalardan ise bir çok kişinin kafasında soru işaretlerinin cevapları ortaya çıkmaktadır.
1- Denetçi olabilmek için en az yüksekokul mezunu olmak gerekmektedir.
2- 15 yıl mesleki aktivitelerde bulunmak suretiyle, finans, hukuk ve muhasebe alanında yeterli deneyime sahip olanlara (SMMM/YMM) sınavsız denetim yetkisi verilecek.
3- 7 Yıl faaliyette bulunanlardan; staj dönemini bitirip mesleki yeterlilik sınavlarını verenlerde denetçi olabilecek.
4- Staj Süresi; 2 yılı denetim yetkisine sahip bir yasal denetçinin gözetimi altında olmak üzere
3 yıl staj yapmaları ve son olarak da teorik bilgiyi ve bunu uygulama becerisini ölçen
mesleki yeterlilik sınavında başarılı olmaları gerekmektedir
5- SPK dan Lisans belgesi almış ve alacak olanlar; 7 yıllık mesleki faaliyet süresi var ise
yeterlilik sınavını vermiş kabul edilerek denetçi olabilecekler.
6- YMM/SMMM ayrımı diye bir şey yoktur. Mesleki ünvan tektir.
7- Türkiye?deki unvanı ne olursa olsun denetim yetkisine sahip kimseler kendi aralarında şirket kurabilir. (Şirketlerin denetim yapabilmesi için ayrıca KGMDSK?dan izin almaları yeterli denetim ekibine sahip olmaları, mesleki yeterlilik vb.gerekmektedir.)
8- Tek kişilik denetim şirketi de kurulabilir. Ancak bu şirketler KGMDSK tarafından açıklanacak kriteler altında kalan firmalara denetim işini yapabilir.
9- 2 ncil düzenlemelerde açıklanacak kriterlerin altında kalan şirketlerin denetimini şahıs veya
Şirket halindeki denetçiler yapacak.
10- SPK kapsamındaki şirketlerin denetimini yapabilmek için denetim şirketlerinin ayrıca SPK
Dan onay almaları gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen görüşler kişisel görüşlerim olup herhangi bir yerden alıntı değildir. Yorum ve eleştiriye açıktır. Tüm forum arkadaşlarıma yapacakları katkılar nedeni ile teşekkür ederim.
Konuyu uzun süreden beri ilgile izleyen biri olarak Denetim Konusunda oluşan kafa karışıklıkları ve her kurum ve kişilerin kendi menfaatlerine yazılarından ziyade tespit ettiğim genel şablonu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Değerli üstadımız Prof. Dr. Ünal Tekinalp hocamız ve ekibi tarafından hazırlanan 6102 sayılı yeni TTK 14.02.2011 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kanunda denetime ilişkin yeni sistem 397/400 maddeler ile düzenlenmiştir.
Foruma konu olan BAĞIMSIZ DENETİM uygulamaları ise esasen bu ana maddeler ışığında düzenlenecek yönetmeliklerle belirlenecektir.
Ancak Dünya ve Avrupa ülkelerindeki denetim mevzuatları incelendiğinde ve de yürütme organının bu konudaki çalışma aşamalarına bakıldığında tablonun genel hatları görülebilmektedir.
Gelinen aşamada ?660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu?nun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname adıyla T.C. Resmi Gazete?nin 2 Kasım 2011 tarih ve 28103 sayılı nüshasında? yayınlanması ile bu tablo daha da netleşmektedir.
Bu açıklamalardan Yasa koyucunun Avrupa birliği normları ile tam uyumlu bir Ticaret Hukuku ve IFRS ile finansal tabloların denetimini amaçladığı ortaya çıkmaktadır. Avrupa birliğinin bu konudaki mevzuatına kısaca bakacak olursak, 1 Ocak 1958 tarihli Roma Antlaşması gereğince, Avrupa Topluluğuna üye ülkelerin muhasebe sistemlerini Topluluk yönergelerinde belirlenen kural ve ilkelere uygun bir yapıya kavuşturmaları gerektiği, bu sayede üye ülkeler arasında muhasebe uygulamalarında standardizasyon sağlanması amaçlandığı görülmektedir.
- Birlik, üye ülkeler arasında muhasebe ve denetim konularında Standardizasyonu sağlamak üzere direktifler yayımlamaktadır. 2006 yılında son bir değişiklik geçiren Sekizinci Yönergede bağımsız denetim ve denetim standartlarına ilişkin hükümler yer almaktadır.
- 25.04.2006 tarihinde sekizinci yönergede önemli değişiklikler yapılmış, muhasebe alanında yaşanan gelişmelere paralel olarak, mesleki eğitim ve yetkinlik konusunda ayrıntılı düzenlemeler yer almaktadır. Yönergeye göre meslek mensubu olacakların muhasebe alanında en az üniversite mezunu olmaları, teorik bir bilgi birikimine sahip olmaları, 2 yılı denetim yetkisine sahip bir yasal denetçinin gözetimi altında olmak üzere 3 yıl staj yapmaları ve son olarak da teorik bilgiyi ve bunu uygulama becerisini ölçen mesleki yeterlilik sınavında başarılı olmaları gerekmektedir.
- 25.04.2006 tarihli Yönerge ile şirket hesaplarının denetimine ilişkin ilave hükümler getirilmiştir. Bu değişikliklerle yasal denetçilerin uyması gereken asgari koşullar belirlenerek finansal tabloların güvenilirliğinin artırılması amaçlanmıştır.
- 6. maddede, yasal denetçi olarak kabul edilebilmek için gerekli eğitim koşulları belirlenmiştir. Bu konudaki hükümler önceki yönergedekiyle aynıdır. 11. madde hükümleri saklı kalmak koşuluyla,
bir denetçinin yasal denetim gerçekleştirme konusunda yetkili kılınması için en az üniversite düzeyinde eğitim görmüş olması, teorik bir eğitimden geçmiş olması, bir staj döneminden geçmesi ve mesleki yeterlilik sınavında başarılı olması gerekmektedir. (11. maddede uzun dönemli pratik deneyim yoluyla yasal denetçi unvanı sahibi olma koşulları yer almaktadır. Buna göre, 15 yıl mesleki aktivitelerde bulunmak suretiyle finans, muhasebe ve hukuk alanlarında yeterli
deneyime sahip olanlar ya da söz konusu alanlarda 7 yıl faaliyette bulunup ayrıca 10. maddede sözü edilen staj dönemini geçirenler mesleki yeterlilik sınavını geçmek suretiyle denetçi olabilmektedirler.)
- Mesleki yeterlilik sınavı yasal denetime ilişkin gerekli teorik bilgiyi ve bu bilgiyi uygulama yeteneğini ölçmeye yönelik olmalıdır. Sınavın en azından bir bölümü yazılı olmalıdır.
- Staj dönemi, iki yılı bir yasal denetçi ya da denetim firmasının gözetimi altında olmak üzere üç yıl sürecektir. Vb. gibi hükümler içermektedir.
Bu açıklamalardan ise bir çok kişinin kafasında soru işaretlerinin cevapları ortaya çıkmaktadır.
1- Denetçi olabilmek için en az yüksekokul mezunu olmak gerekmektedir.
2- 15 yıl mesleki aktivitelerde bulunmak suretiyle, finans, hukuk ve muhasebe alanında yeterli deneyime sahip olanlara (SMMM/YMM) sınavsız denetim yetkisi verilecek.
3- 7 Yıl faaliyette bulunanlardan; staj dönemini bitirip mesleki yeterlilik sınavlarını verenlerde denetçi olabilecek.
4- Staj Süresi; 2 yılı denetim yetkisine sahip bir yasal denetçinin gözetimi altında olmak üzere
3 yıl staj yapmaları ve son olarak da teorik bilgiyi ve bunu uygulama becerisini ölçen
mesleki yeterlilik sınavında başarılı olmaları gerekmektedir
5- SPK dan Lisans belgesi almış ve alacak olanlar; 7 yıllık mesleki faaliyet süresi var ise
yeterlilik sınavını vermiş kabul edilerek denetçi olabilecekler.
6- YMM/SMMM ayrımı diye bir şey yoktur. Mesleki ünvan tektir.
7- Türkiye?deki unvanı ne olursa olsun denetim yetkisine sahip kimseler kendi aralarında şirket kurabilir. (Şirketlerin denetim yapabilmesi için ayrıca KGMDSK?dan izin almaları yeterli denetim ekibine sahip olmaları, mesleki yeterlilik vb.gerekmektedir.)
8- Tek kişilik denetim şirketi de kurulabilir. Ancak bu şirketler KGMDSK tarafından açıklanacak kriteler altında kalan firmalara denetim işini yapabilir.
9- 2 ncil düzenlemelerde açıklanacak kriterlerin altında kalan şirketlerin denetimini şahıs veya
Şirket halindeki denetçiler yapacak.
10- SPK kapsamındaki şirketlerin denetimini yapabilmek için denetim şirketlerinin ayrıca SPK
Dan onay almaları gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen görüşler kişisel görüşlerim olup herhangi bir yerden alıntı değildir. Yorum ve eleştiriye açıktır. Tüm forum arkadaşlarıma yapacakları katkılar nedeni ile teşekkür ederim.