fonradar

Alkollü İçki Reklâmının Gider Yazılması

ppoemee

Katkı Sunan Üye
Üyelik
11 May 2007
Mesajlar
125
Konum
İSTANBUL
Merhaba;

konuyla ılgılı olarak Danıştay 4.dairesinin yürütmeyi durdurma kararı elinde olan bir arkadaşımız varmı acaba ?
 
Ynt: Alkollü içki reklâmının gider yazılması

T.C.DANIŞTAYDÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2008/3758


Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen ? Vekili Davalı ; Maliye Bakanlığı/ANKARA

istemin Özeti : 22.4.2008 tarih ve 26855 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2Seri No'lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği'nin her türlü alkol ve alkollü İçkiler ile tütün ve tütünmamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin tamamının ticari kazancın ve kurum kazancınıntespitinde gider olarak dikkate alınamayacağı ve dolayısıyla bu tür reklam harcamalarınınkanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerektiği yolunda düzenlemeler içeren6 ncı bölümünün iptali istemiyle açılan dava sonuçlanıncaya kadar yürütmenin durdurulmasıistenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Dava konusu düzenlemenin idari davaya konu olamayacağı,davacı dava açma ehliyetinin bulunmadığı ve Tebliğin Kanuna uygun olduğu belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur. Tetkik Hakimi : 5727 sayılı Kanunla 4207 sayılı Kanunun 4 üncü maddesine eklenen 11 numaralı fıkranın sadece tütün ve tütün mamullerineilişkin ¡lan ve reklam giderleri için düzenlendiği sonucuna varıldığından, anılan maddeyi alkolve alkollü içkileri de kapsayacak şekilde genişleten dava konusu Tebliğ hükmü Kanuna aykırıolduğundan, yürütmenin durdurulması isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı ; Davaya konu tebliğ, 4207 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanunun olay tarihindeyürürlükte bulunan 4 üncü maddesinin 11 inci fıkrasına aykırılık teşkil etmediğinden,yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINAHüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü: 22.4.2008 gün ve 26855 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2 Seri No'lu KurumlarVergisi Genel Tebliğinin, her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilanve reklam giderlerinin tamamının ticari kazancın ve kurum kazancının tespitinde gider olarakdikkate alınmayacağı ve dolayısıyla bu tür reklam harcamalarının kanunen kabul edilmeyengider olarak dikkate alınması gerektiği yolunda düzenlemeler içeren 6 ncı bölümünün iptaliJjtemiyle açılan dava sonuçlanıncaya kadar yürütmenin durdurulması istenilmektedir.

2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2 nci maddesinin "a" fıkrasında, idariişlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırıolduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar iptaldavaları olarak tanımlanmıştır, iptal davasının içtihat ve doktrinde belirlenen hukuki niteliklerigözönüne alındığında, idare hukuku alanında tek taraflı irade açıklamasıyla kesin veyürütülmesi zorunlu nitelikte tesis edilen idari işlemlerin ancak bu idari işlemle meşru, kişisel vegüncel bir menfaat ilgisi kurulabilenler tarafından iptal davasına konu edilebileceğinin kabulüzorunludur. Bu davaların açılabilmesi için genel anlamdaki ehliyet koşulunun varlığı yanında"menfaatin İhlal edilmesi" koşulu da aranmıştır. Bu koşul, her isteyenin idari bir işleme karşıdava açmasını ve bu şekilde oluşabilecek idari istikrarsızlık ve belirsizlikleri önlemek içinöngörülmüştür. Menfaat alakasının sınırı her olaya özgü olarak yargı yerlerince içtihatlarlabelirlenir. Bu sınır belirlenirken ihlal edilen menfaatin kişisel olması yanında meşru ve güncelolması gerekir. Davacı Tüzüğünün 3 üncü maddesinde, başta geleneksel Türk alkollü içkileri olmak üzere tüm distile alkollü içki sektöründe sınai ve ticari faaliyetin gelişimi vesektörün koordinasyonuna katkıda bulunmak, bunun yanında geleneksel Türk rakı üreticilerinive geleneksel Türk içkilerini Avrupa ve uluslararası alanda tanıtmak ve temsil etmek, üyeleriarasında mesleki, teknik, dayanışma ve gelişmeyi sağlayarak, sektörel sorunların çözümü içingerekli platformlarda çalışmalar yapmak ve bunlarla sınırlı olmamak üzere, sektörün toplumsalfayda da gözetilerek ileriye taşınması için gerekli her türlü çalışmayı yapmak amacıylakurulduğu belirtilmiş olup, 4 üncü maddenin (e) bendinde, "mesleki sorunlarınçözümlenmesinde ve gerekiyorsa savunulmasındp olarak her türlü girişimde bulunmak, üyeleri adına yasal yollara başvurmak, taraf olmak, maddi ve manevi destek sağlamak"hususu amacına yönelik çalışma konuları ve çalışma biçimi arasında sayılmıştır. Dolayısıyla, üyelerinin menfaatini etkileyen dava konusu işlem nedeniyle davacımeşru, kişisel ve güncel bir menfaatinin etkilendiği anlaşıldığından, davalı idarenin dava açmaehliyetine ilişkin iddiaları yerinde görülmemiştir. 2575 sayılı Danıştay Kanununun 24 üncü maddesinin 1 ¡nci fıkrasının (c) bendinde,bakanlıkların düzenleyici işlemleri ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslekkuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere karşı açılacak iptalve tam yargı davalarına Danıştay'ın ilk derece mahkemesi olarak bakacağı hükmüne yerverilmiştir. Dava konusu Tebliğde, Kanunda açıkça yer almayan, hukuk düzeninde sonuçdoğuran ve davacının menfaatini etkileyebilecek nitelikte bazı düzenlemelere yer verildiğinden,dava konusu düzenleyici işlem idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu.,3*ş*»î nitelikteki olup, davalı idarenin bu hususa ilişkin iddiasında da hukuki isabet görülmemiştir.


193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun " Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler" başlıklı 41inci maddesinin birinci fıkrasının 7 numaralı bendinde "Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütünve tütün mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin %50 si (Bakanlar Kurulu, bu oranı %100 ekadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye yetkilidir)" nin gider olarak gösterilmesinin kabuledilmeyeceği belirtilmiş, aynı hüküm 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 15 ncimaddesinin birinci fıkrasının 11 numaralı bendinde ve 5520 sayılı yeni Kurumlar VergisiKanunu'nun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (ı) bendinde benzer şekildetekrarlanmıştır. Anılan Kanunların verdiği yetkiye dayanarak 90/1081 sayılı Bakanlar KuruluKararı ile bu oran "sıfır" olarak tespit edilmiştir. 3.1.2008 tarihli ve 5727 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine DairKanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile 4207 sayılı Kanunun adı "Tütün ÜrünlerininZararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun" olarak değiştirilmiş, aynı Kanunun 5 incimaddesiyle 4207 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin 11 numaralı fıkrasında "31/12/1960tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 41 ¡nci maddesinin birinci fıkrasının (7) numaralıbendinde belirtilen ilan ve reklam giderleri gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde giderolarak gösterilemez." hükmü getirilmiştir. Dava konusu 2 Seri No'lu kurumlar Vergisi Genel Tebliği'nin iptali isteneni numaralıbölümünün ilk üç paragrafında anılan yasal düzenlemelere yer verilmiş olup, dördüncüparagrafında "Bu nedenle, anılan hükmün yürürlüğe girdiği 19.5.2008 tarihinden itibarenyapılacak olan, her türlü alkol, alkollü İçkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklamgiderlerinin tamamının, ticari kazancın ve kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkatealınması mümkün bulunmamaktadır. " denilmiş, beşinci paragrafında sponsorlukharcamalarına değinilmiş ve altıncı paragrafında ise "Dolayısıyla, her türlü alkol ve alkollüiçkiler ile tütün ve tütün mamullerinin tanıtımına yönelik bu tür reklam harcamalarının da kurumkazancının tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerekmektedir."denilmektedir. Davacı, söz konusu kısıtlamanın sadece tütün ve tütün mamulleri içingetirildiğini, alkol ve alkollü içkilere ilişkin ilan ve reklam giderlerini kapsamadığını ilerisürülerek dava konusu düzenleyici işlemin iptalini istemektedir. Uyuşmazlığın çözümü için 4207 sayılı Kanunun 5727 sayılı Kanunla değişik 4 üncümaddesinin 11 inci fıkrasındaki kısıtlamanın kapsamının belirlenmesi gerekmektedir. 4207 sayılı Kanunun 1 ¡nci maddesinde "amaç", kişileri ve gelecek nesilleri tütünürünlerinin zararlarından, bunların alışkanlıklarını özendirici reklam, tanıtım ve teşvikkampanyalarından koruyucu tertip ve tedbirleri almak ve herkesin temiz hava soluyabilmesininması yönünde düzenlemeler yapmak olarak belirtilmiştir.

Kanunun 4 üncü maddesinin 11 numaralı fıkrasının ilk teklif edilen halinde ve Adalet -Komisyonunun kabul ettiği metinde söz konusu hüküm "Tütün ve tütün ürünleri sektöründefaaliyet gösteren firmaların, bu Kanunla yasaklanan faaliyetler İle ilgili olarak yaptıklarıharcamalar yıllık gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınmaz. "şeklinde yer almakta iken, Genel Kurulda yapılan görüşmeler esnasında verilen bir değişiklikteklifi ile yasalaşan halini almış ve bu teklifin gerekçesinde "Söz konusu fıkranın vergitekniğine uygun hale getirilmesi amaçlanmaktadır." denilmiştir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3 üncü maddesinde "Vergi kanunları lafzı ve ruhuile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının konuluşundaki maksat,hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularakuygulanır." hükmü mevcuttur. 4207 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin 11 numaralıfıkrasındaki gider kısıtlamasının kapsamının da bu genel hüküm dikkate alınarak tespitedilmesi gerekmektedir. 5727 sayılı Kanunla yapılan düzenlemelerin amacı kişileri ve gelecek nesilleri tütünve tütün mamullerinin zararlarından korumaktadır. Anılan fıkranın Kanundaki yeri vegetirilişindeki amaç dikkate alındığında sadece tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklamgiderlerinin matrahtan indiriminin kabul edilmemesi ve bu suretle tütün ve tütün ürünlerine aitilan, tanıtım ve reklamların azaltılmasının amaçlandığı açıktır. Dolayısıyla, tamamen tütün vetütün mamülleriyle ilgili düzenlemeler içeren bir Kanunda yer alan söz konusu kısıtlamanınalkol ve alkollü içkilere ait ilan ve reklam giderierini de kapsadığı düşünülemez. Bu nedenle,dava konusu düzenlemenin 4 ve 6 ncı paragraflarında alkol ve alkollü içkilere alt ¡lan vereklam giderlerinin de kısıtlama kapsamı dahilinde olduğunun belirtilmesinin açıkça Kanunaaykırı olduğu sonucuna varılmıştır. Tebliğin iptali istenilen 6 ncı bölümünde yer alan diğerparagraflarda ise yasal düzenlemelere yer verilmiş olup, bu paragraflarda hukuka aykırı birdurum bulunmamaktadır. Bu durumda, dava konusu düzenlemenin 6 ncı bölümünün 4 ve 6 ncı paragraflarındayer alan ve alkol ve alkollü içkilerin de ilan ve reklam giderlerinin kabul edilmeyeceği vekanunen kabul edilmeyen gider olduğu yolundaki düzenlemeler yönünden 2577 sayılıKanunun 27 nci maddesinin 2 nci fıkrasında belirtilen idari işlemin uygulanması halinde telafisigüç veya imkansız zararların doğması ve açıkça hukuka aykırı olması koşullarının birliktegerçekleştiği sonucuna varılmaktadır. /? fif% ' '

Bu nedenle, 2 Seri No'lu Kurumlar Vergisi Genel Tebllği'nin 6 ncı bölümünün 4 ve 6ncı paragraflarında yer alan, her türlü alkol ve alkollü İçkiler İle tütün ve tütün mamullerine alt¡lan ve reklam giderlerinin tamamının ticari kazancın ve kurum kazancının tespitinde giderolarak dikkate alınamayacağı ve dolayısıyla bu tür reklam harcamalarının kanunen kabuledilmeyen gider olarak dikkate alınması gerektiği yolundaki düzenlemenin alkol ve alkollüiçkilere ilişkin ¡lan ve reklam giderleri yönünden yürütülmesinin durdurulmasına, 22.9.2008gününde oybirliğiyle karar verildi. F.A.7.10.2008

http://www.gib.gov.tr/fileadmin/haberler/danistay3758_2008.pdf
 

Benzer konular

Üst