Avans Ödemeleri Hk.
- Konbuyu başlatan VUSLAT
- Başlangıç tarihi
Rietveld
Tanınmış Üye
Eğer sözleşmede avans ile ilgili aksi bir madde bulunmuyorsa işveren avans vermek zorunda değildir.İşçi talep eder işveren kabul ederse avans verir ve bu tutar ay sonunda bordroda işçinin maaşından düşülür.Ama bir zorunluluk yok.
HResources
Katkı Sunan Üye
yasal dayanağı yoktur.
sözleşmeyle esas alınması gerekir. sözleşmede yazıyor mu?
sözleşmeyle esas alınması gerekir. sözleşmede yazıyor mu?
şeref aydemir
Tanınmış Üye
Sn.Üyelerin görüşlerine katılıyorum.
Konu ile ilintili noktalar;
-4857/M.32/4 ncü fıkra malum
-6098/M.406 son fıkra malum
-4857/M.5 çerçevesinde,çalışanlar arasında ayrım yapılmaması gerektiği de malum
-4857/M.8 çerçevesinde,"İş sözleşmesi ,Kanunda aksi belirtilmedikce ,özel bir şekle tabi değildir."dolayısıyle taraflar arasında Kanuna aykırı aykırı olmamak kaydıyle iş sözleşmeleri serbestce oluşturulabilir.
-İşcinin korunması ilkesi yönünden,ülke ekonomisinde olduğu gibi,bu noktada işletmelerin ekonomik durumuda önem arzeder,ücret dışında sosyal yükler ve bunun gibi avans konuları işletmenin mali durumunu sarsmamalıdır,denge kurulmalıdır.
-Diğer yönden iş sözleşmesinin eki niteliğindeki kaynaklarda,Kanuna aykırı olmayan hususlarda bağlayıdır.
Zira bu bir paylaşım;
İş sözleşmesi ve eki niteliğindeki kaynaklarda belirtilmemiş olsa da,işyeri uygulaması açısından bu fiili uygulamayı" çalışma koşulları"çerçevesinde değerlendirebilirmiyiz(yani böylesi uygulama çalışma koşullarını oluşturur mu) ve uygulamanın kaldırılmasının işci aleyhine bir durum teşkil edebileceğini söyleyebilirmiyiz veya yeni bir uygulama önerilir ise nasıl bir öneri olabilir(örneğin, ücretinden kesilmek üzere aylık ücretin 1/4 veya yarısı yada o ay çalışılan gün sayısının karşılığı ücret vs. gibi)yahut hiç birini dikkate almayıp,işletmenin ekonomik sıkıntısı yok iken, işveren kesin olarak artık bundan sonra vermiyorum diyebilir mi? (diye kısmende olsa sormadan geçemiyorum.)
Konu ile ilintili noktalar;
-4857/M.32/4 ncü fıkra malum
-6098/M.406 son fıkra malum
-4857/M.5 çerçevesinde,çalışanlar arasında ayrım yapılmaması gerektiği de malum
-4857/M.8 çerçevesinde,"İş sözleşmesi ,Kanunda aksi belirtilmedikce ,özel bir şekle tabi değildir."dolayısıyle taraflar arasında Kanuna aykırı aykırı olmamak kaydıyle iş sözleşmeleri serbestce oluşturulabilir.
-İşcinin korunması ilkesi yönünden,ülke ekonomisinde olduğu gibi,bu noktada işletmelerin ekonomik durumuda önem arzeder,ücret dışında sosyal yükler ve bunun gibi avans konuları işletmenin mali durumunu sarsmamalıdır,denge kurulmalıdır.
-Diğer yönden iş sözleşmesinin eki niteliğindeki kaynaklarda,Kanuna aykırı olmayan hususlarda bağlayıdır.
Zira bu bir paylaşım;
İş sözleşmesi ve eki niteliğindeki kaynaklarda belirtilmemiş olsa da,işyeri uygulaması açısından bu fiili uygulamayı" çalışma koşulları"çerçevesinde değerlendirebilirmiyiz(yani böylesi uygulama çalışma koşullarını oluşturur mu) ve uygulamanın kaldırılmasının işci aleyhine bir durum teşkil edebileceğini söyleyebilirmiyiz veya yeni bir uygulama önerilir ise nasıl bir öneri olabilir(örneğin, ücretinden kesilmek üzere aylık ücretin 1/4 veya yarısı yada o ay çalışılan gün sayısının karşılığı ücret vs. gibi)yahut hiç birini dikkate almayıp,işletmenin ekonomik sıkıntısı yok iken, işveren kesin olarak artık bundan sonra vermiyorum diyebilir mi? (diye kısmende olsa sormadan geçemiyorum.)
Arkadaşlarıma katılıyorum Hizmet Akdinde böyle bir madde yoksa verilmesi zorunlu değildir. İşverenin maaş dışında başka bir ödeme yapma zorunluluğuda( ikramiye,avans,bayram parası,evlilik parası kömür parası vs.) bulunmamaktadır. Tabi dediğim gibi hizmet söleşmesinde belirtilmediyse.
Zaten avans alıncada paranın bereketi kaçıyor. Toplu para iyidir
Zaten avans alıncada paranın bereketi kaçıyor. Toplu para iyidir
Ay sonundan ödenecek ücretlerinden mahsup edilmek üzere yapılan avans ödemelerinin damga vergisine tabii tutulması gerekmektedir. Avans ödemesi üzerinden ödenen damga vergisi ay sonunda brüt ücretin üzerinden tahakkuk ettirilen damga vergisinden mahsup edilmesi gerekir. Bununda haricinde ücretinden taksit şeklinde kesinti yapılmak üzere verilen borç para verilmesinde de damga vergisine tabii tutulması gerekmektedir.
İyi Günler.
İyi Günler.
Sozlesmelerde ozel olarak belirtilmemisse, avans odemesi zorunlulugu olmamakla birlikte, sozlesmede avans verilecegi yazsa dahi, ucret olarak aylik ucret belirlenmisse, isverenin yonetim hakki cercevesinde , avans uygulamasini kaldirma hakki oldugunu dusunuyorum.
Sonucta ayda en az 2kez odeme yapiyor olmak is olarak ta maddi olarak ta ciddi bir olmakta, diger islerin aksamasina yol acabilmektedir.
Sonucta ayda en az 2kez odeme yapiyor olmak is olarak ta maddi olarak ta ciddi bir olmakta, diger islerin aksamasina yol acabilmektedir.
şeref aydemir
Tanınmış Üye
Şahsen bende bu düşünceye katılıyorum
Murat ÖNDER
Katkı Sunan Üye
Nacizane şöyle bir kolaylık gösterebilirim. Avans ödemesi olarak ayın 15'i ile 20'si arasında yarım maaş, ayın 1'i ile 5'i arasında kalan ödeme yapılabilir.
Böylece sürekli gelecek avans talepleri önlenmiş olur. Ayrıca personel sıkışmadan para alabilir. Ama ben herzaman tam maaş ödenmesinden yanayım. Toplu para her zaman daha bereketlidir.
Böylece sürekli gelecek avans talepleri önlenmiş olur. Ayrıca personel sıkışmadan para alabilir. Ama ben herzaman tam maaş ödenmesinden yanayım. Toplu para her zaman daha bereketlidir.
# 7 nolu mesajımda şu bilgileri vermiştim,
Ay sonundan ödenecek ücretlerinden mahsup edilmek üzere yapılan avans ödemelerinin damga vergisine tabii tutulması gerekmektedir. Avans ödemesi üzerinden ödenen damga vergisi ay sonunda brüt ücretin üzerinden tahakkuk ettirilen damga vergisinden mahsup edilmesi gerekir. Bununda haricinde ücretinden taksit şeklinde kesinti yapılmak üzere verilen borç para verilmesinde de damga vergisine tabii tutulması gerekmektedir.
dolayısı ile, GVK 94/1 Maddesinde,
Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.
1. Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre,
GVK 61.Maddesi,
(2361 sayılı Kanunun 43'üncü maddesiyle değişen madde) Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.
Bu kanunun uygulanmasında, aşağıda yazılı ödemeler de ücret sayılır:
1. 23'üncü maddenin 11 numaralı bendine göre istisna dışında kalan emeklilik, malüliyet, dul ve yetim aylıkları;
2. Evvelce yapılmış veya gelecekte yapılacak hizmetler karşılığında verilen para ve ayınlarla sağlanan diğer menfaatler;
3. Türkiye Büyük Millet Meclisi, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeleri ile özel kanunlarına veya idari kararlara göre kurulan daimi veya geçici bütün komisyonların üyelerine ve yukarıda sayılanlara benzeyen diğer kimselere bu sıfatları dolayısıyla ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatler;
4. Yönetim ve denetim kurulları başkanı ve üyeleriyle tasfiye memurlarına bu sıfatları dolayısıyla ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatler;
5. (3239 sayılı Kanunun 53'üncü maddesiyle değişen bent) Bilirkişilere, resmî arabuluculara, eksperlere, spor hakemlerine ve her türlü yarışma jürisi üyelerine ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatler;
6. Sporculara transfer ücreti veya sair adlarla yapılan ödemeler ve sağlanan menfaatler.
GVK 103. Maddesi,
(284 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 2013 takvim yılı gelirlerinin vergilendirilmesinde esas alınmak üzere aşağıdaki tutarlar belirlenmiştir.) Gelir vergisine tabi gelirler;
[TABLE="width: 705"]
[TR]
[TD="width: 92%"]10.700 TL'ye kadar [/TD]
[TD="width: 8%"]% 15 [/TD]
[/TR]
[TR]
[TD="width: 92%"]26.000 TL'nin 10.700 TL'si için 1.605 TL, fazlası [/TD]
[TD="width: 8%"]% 20[/TD]
[/TR]
[TR]
[TD="width: 92%"]60.000 TL'nin 26.000 TL'si için 4.665 TL (ücret gelirlerinde 94.000 TL'nin 26.000 TL'si için 4.665 TL), fazlası[/TD]
[TD="width: 8%"]% 27[/TD]
[/TR]
[TR]
[TD="width: 92%"]60.000 TL'den fazlasının 60.000 TL'si için 13.845 TL (ücret gelirlerinde 94.000 TL'den fazlasının 94.000 TL'si için 23.025 TL), fazlası [/TD]
[TD="width: 8%"]% 35[/TD]
[/TR]
[/TABLE]
oranında vergilendirilir.(1)
GVK 104.Maddesi,(2361 sayılı Kanunun 71'inci maddesiyle değişen madde) Yıllık Gelir Vergisi, vergiye tabi gelirlerin yıllık toplamından 31'inci maddedeki indirimler düşüldükten sonra 103'üncü maddedeki nispetler uygulanmak suretiyle hesaplanır. Ücretlerin vergilendirilmesinde aylık vergi; yıllık vergi 12'ye bölünmek, gündelik vergi aylık vergi 30'a bölünmek suretiyle hesaplanır.
Dolayısı ile personele verilen avans ödemesinin zaruri haller dışında uygulanmaması verilen avansın aylar itibarli mahsuplarında faiz hesaplanması gerekmektedir.
İyi Günler.
Ay sonundan ödenecek ücretlerinden mahsup edilmek üzere yapılan avans ödemelerinin damga vergisine tabii tutulması gerekmektedir. Avans ödemesi üzerinden ödenen damga vergisi ay sonunda brüt ücretin üzerinden tahakkuk ettirilen damga vergisinden mahsup edilmesi gerekir. Bununda haricinde ücretinden taksit şeklinde kesinti yapılmak üzere verilen borç para verilmesinde de damga vergisine tabii tutulması gerekmektedir.
dolayısı ile, GVK 94/1 Maddesinde,
Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.
1. Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre,
GVK 61.Maddesi,
(2361 sayılı Kanunun 43'üncü maddesiyle değişen madde) Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.
Bu kanunun uygulanmasında, aşağıda yazılı ödemeler de ücret sayılır:
1. 23'üncü maddenin 11 numaralı bendine göre istisna dışında kalan emeklilik, malüliyet, dul ve yetim aylıkları;
2. Evvelce yapılmış veya gelecekte yapılacak hizmetler karşılığında verilen para ve ayınlarla sağlanan diğer menfaatler;
3. Türkiye Büyük Millet Meclisi, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeleri ile özel kanunlarına veya idari kararlara göre kurulan daimi veya geçici bütün komisyonların üyelerine ve yukarıda sayılanlara benzeyen diğer kimselere bu sıfatları dolayısıyla ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatler;
4. Yönetim ve denetim kurulları başkanı ve üyeleriyle tasfiye memurlarına bu sıfatları dolayısıyla ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatler;
5. (3239 sayılı Kanunun 53'üncü maddesiyle değişen bent) Bilirkişilere, resmî arabuluculara, eksperlere, spor hakemlerine ve her türlü yarışma jürisi üyelerine ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatler;
6. Sporculara transfer ücreti veya sair adlarla yapılan ödemeler ve sağlanan menfaatler.
GVK 103. Maddesi,
(284 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 2013 takvim yılı gelirlerinin vergilendirilmesinde esas alınmak üzere aşağıdaki tutarlar belirlenmiştir.) Gelir vergisine tabi gelirler;
[TABLE="width: 705"]
[TR]
[TD="width: 92%"]10.700 TL'ye kadar [/TD]
[TD="width: 8%"]% 15 [/TD]
[/TR]
[TR]
[TD="width: 92%"]26.000 TL'nin 10.700 TL'si için 1.605 TL, fazlası [/TD]
[TD="width: 8%"]% 20[/TD]
[/TR]
[TR]
[TD="width: 92%"]60.000 TL'nin 26.000 TL'si için 4.665 TL (ücret gelirlerinde 94.000 TL'nin 26.000 TL'si için 4.665 TL), fazlası[/TD]
[TD="width: 8%"]% 27[/TD]
[/TR]
[TR]
[TD="width: 92%"]60.000 TL'den fazlasının 60.000 TL'si için 13.845 TL (ücret gelirlerinde 94.000 TL'den fazlasının 94.000 TL'si için 23.025 TL), fazlası [/TD]
[TD="width: 8%"]% 35[/TD]
[/TR]
[/TABLE]
oranında vergilendirilir.(1)
GVK 104.Maddesi,(2361 sayılı Kanunun 71'inci maddesiyle değişen madde) Yıllık Gelir Vergisi, vergiye tabi gelirlerin yıllık toplamından 31'inci maddedeki indirimler düşüldükten sonra 103'üncü maddedeki nispetler uygulanmak suretiyle hesaplanır. Ücretlerin vergilendirilmesinde aylık vergi; yıllık vergi 12'ye bölünmek, gündelik vergi aylık vergi 30'a bölünmek suretiyle hesaplanır.
Dolayısı ile personele verilen avans ödemesinin zaruri haller dışında uygulanmaması verilen avansın aylar itibarli mahsuplarında faiz hesaplanması gerekmektedir.
İyi Günler.