Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Karar Taslağı

Üyelik
10 Şub 2012
Mesajlar
95
Konum
İstanbul
Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Karar (Taslak)
(27.09.2012)


BAKANLAR KURULU KARARI

Karar Sayısı: 2012/

Ekli “Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Karar”ın yürürlüğe konulması; Maliye Bakanlığının …/…/2012 tarihli ve ….. sayılı yazısı üzerine, 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 397 nci maddesinin dördüncü fıkrasına göre Bakanlar Kurulu’nca …/…/2012 tarihinde kararlaştırılmıştır.

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN KARAR

MADDE 1 – (1) Bu Karara ekli (I) sayılı listede yer alan şirketlerin tamamı ile (II) sayılı listede belirtilen aktif büyüklüğü, yıllık net satış hasılatı ve çalışan sayısına ilişkin ölçütlerden en az ikisini 2 nci maddeye göre taşıyan şirketlerin, Türkiye Muhasebe Standartlarına (TMS’ler) göre hazırlayacakları yıllık finansal tabloları 6102 sayılı Kanun ile 26/9/2011 tarihli ve 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümleri çerçevesinde bağımsız denetime tabidir.

(2) Bir şirket, sermayesinin veya oy haklarının yüzde on veya daha fazlasına sahip ortaklarının talebi halinde de, yapılmakta olan veya yapılacak ilk genel kuruldan sonra sona erecek ilk hesap dönemiyle sınırlı olmak üzere denetime tabi hale gelir. Bağımsız denetim talebinde bulunan ortağın bağımsız denetime tabi bir sermaye şirketi olması, denetim talebinde bulunulan şirketin de bu şirketin iştiraki, iş ortaklığı veya bağlı ortaklığı olması durumunda bu fıkra hükmü uygulanmaz.

MADDE 2 – (1) Şirketler, bu Karara ekli (II) sayılı listede belirtilen üç ölçütten en az ikisinin sınırlarını art arda iki hesap döneminde aşması durumunda bağımsız denetime tabi olur. Bağımsız denetime tabi şirketler ancak söz konusu ölçütlerden en az ikisinin sınırlarının art arda iki hesap döneminde altında kalması ya da bir hesap döneminde söz konusu ölçütlerden en az ikisinin sınırlarının yüzde yirmi veya daha fazla altında kalması durumunda müteakip hesap döneminden itibaren bağımsız denetim kapsamından çıkarılır.

(2) Şirketlerin bu Karara ekli (II) sayılı listede belirtilen üç ölçütten ikisinin sınırlarını aşıp aşmadığının belirlenmesinde; şirketin aktif büyüklüğü ve yıllık net satış hasılatı bakımından yürürlükteki mevzuat uyarınca hazırladıkları önceki yıllara ait finansal tablolar, çalışan sayısı bakımından ise şirkette önceki yıllardaki ortalama çalışan sayı esas alınır.

(3) TMS’ler uyarınca konsolide finansal tablo hazırlama yükümlülüğü bulunan şirketler açısından; bu Karara ekli (II) sayılı listede belirtilen üç ölçütten ikisinin sınırlarını aşıp aşmadığının belirlenmesinde, bilanço toplamı ve yıllık net satış hasılatı bakımından yıllık konsolide finansal tablolar, çalışan sayısı bakımından ise ana ortaklık ve bağlı ortaklığın bu maddenin ikinci fıkrası uyarınca belirlenen çalışan sayılarının toplamı dikkate alınır.

MADDE 3 – (1) Bu Kararda kullanılan terimler TMS’lerdeki anlamlarıyla kullanılmıştır.

(2) Bu Kararda düzenlenmeyen hususlarda TMS’lerde yer alan hükümlere göre uygulama yapılır.

(3) Bu Kararda geçen şirket ibaresi 6102 sayılı Kanunda düzenlenen sermaye şirketlerini ifade eder.

(4) Bu Kararın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Kamu
Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu yetkilidir.

MADDE 4 – (1) Bu Karar hükümleri, (I) sayılı liste kapsamındaki şirketler için 1/1/2013, (II) sayılı liste kapsamındaki şirketler için 1/1/2014 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5 – (1) Bu Karar hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

(I) SAYILI LİSTE

Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketler

1) 28/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu uyarınca Sermaye Piyasası Kurulu düzenleme ve denetimine tabi şirketlerden:

a) Aracılık faaliyetlerine münhasır olmak üzere bankalar,

b) Aracı kurumlar,

c) Portföy yönetim şirketleri,
ç) Yatırım ortaklıkları,

d) İpotek finansmanı şirketleri,

e) Sermaye piyasası araçları bir borsada ve/veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda işlem gören anonim şirketler,

f) Sermaye piyasası araçları bir borsada ve/veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda işlem görmeyen ancak 2499 sayılı Kanun kapsamında halka açık sayılan şirketler ile

g) 2499 sayılı Kanun’da düzenlenmiş ve anonim şirket olarak faaliyette bulunan; borsalar, teşkilatlanmış diğer piyasalar ve takas ve saklama kuruluşları.

2) 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu uyarınca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun
düzenleme ve denetimine tabi şirketlerden;

a) Mevduat bankaları,

b) Katılım bankaları,

c) Yatırım bankaları,

ç) Kalkınma bankaları,

d) Derecelendirme kuruluşları,

e) Finansal holding şirketleri,

f) Finansal kiralama şirketleri,

g) Faktoring şirketleri,
ğ) Finansman şirketleri,

h) Varlık yönetim şirketleri ile

ı) Finansal holding şirketleri üzerinde 5411 sayılı Kanunda tanımlandığı şekliyle nitelikli paya sahip olan şirketler.

3) 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu ile 28/3/2001 tarihli ve 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında faaliyet göstermekte olan sigorta, reasürans ile emeklilik şirketleri.

4) Yetkili müesseseler (döviz büroları) (bu Karara ekli (II) sayılı listede belirtilen ölçütlerin yarısı dikkate alınarak bunların en az ikisini karşılayanlar) ile Hazine Müsteşarlığı’nca İstanbul Altın Borsasında üye olarak faaliyet göstermesine izin verilen; kıymetli madenler aracı kurumları, kıymetli maden üretimi veya ticareti ile iştigal eden anonim şirketler.

5) Aşağıda sayılanlar hariç olmak üzere, 20/2/2001 tarihli ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu, 4/12/2003 tarihli ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu ve 2/3/2005 tarihli ve 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu uyarınca Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu düzenlemelerine ve denetimine tabi olarak enerji piyasasında faaliyet gösteren lisans sahibi tüzel kişiler, sertifika sahibi tüzel kişiler ile yetki belgesi sahibi şirketler:

a) Elektrik piyasasında faaliyet gösteren Otoprodüktör lisansı sahibi tüzel kişiler.

b) Elektrik piyasasında faaliyet gösteren veya gösterecek lisans sahiplerinden, aynı tüzel kişilik bünyesinde bir veya birden fazla tesiste elektrik enerjisi üreten ve toplam kurulu gücü 100 megavat (mekanik) ve altında olan Üretim veya Otoprodüktör Grubu lisansı sahibi tüzel kişiler.

c) Elektrik piyasasında faaliyet gösteren Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Üretim ve OSB Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler.

6) Ulusal Karasal Radyo ve Televizyon, Uydu ve Kablolu Televizyon ile Bölgesel Karasal Radyo ve Televizyon sahibi medya hizmet sağlayıcı sermaye şirketleri (bu Karara ekli (II) sayılı listede belirtilen ölçütlerin üçte biri dikkate alınarak bunların en az ikisini karşılayanlar).

7) 4/2/1924 tarihli ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu, 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanunu, 15/1/2004 tarihli ve 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu, 16/6/2005 tarihli ve 5369 sayılı Evrensel Hizmet Kanunu, 5/7/2005 tarihli ve 5397 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ve 5/11/2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu kapsamında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu denetimine tabi olan anonim şirketler (bu Karara ekli (II) sayılı listede belirtilen ölçütlerin yarısı dikkate alınarak bunların en az ikisini karşılayanlar).

8) Devlet, il özel idareleri, belediye ve diğer kamu tüzel kişileri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, sendikalar, dernekler, vakıflar, kooperatifler ve bunların üst kuruluşlarının payı ve kontrol gücü olduğu şirketler; 10/2/2005 tarihli ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu hükümleri uyarınca anonim şirket halinde kurulan tarım ürünleri lisanslı depo şirketleri ile 11/8/1982 tarihli ve 2699 sayılı Umumi Mağazacılık Kanunu hükümleri uyarınca anonim şirket şeklinde kurulan mağazalar (bu Karara ekli (II) sayılı listede belirtilen ölçütlerin yarısı dikkate alınarak bunların en az ikisini karşılayanlar).

(II) SAYILI LİSTE

Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketler

1) Tek başına veya bağlı ortaklıklarıyla birlikte aşağıdaki üç ölçütten en az ikisini sağlayan sermaye şirketleri;

a) Aktif büyüklüğü yüzellimilyon ve üstü Türk Lirası.

b) Yıllık net satış hasılatı ikiyüzmilyon ve üstü Türk Lirası.

c) Çalışan sayısı beşyüz ve üstü.
 
bağımsız denetime tabi olacak şirketler piyasadaki beklentileri karşılayacak düzeyde olmadığı gibi eğer yanlış yorumlamıyorsam bu gün startı versek 2 hesap dönemi beklemek gerekecek yani bağımsız denetim açısından bir uzatma söz konusu gibi ?... bu arada sizin başlığınızı görmeden ben de başlık açmıştım benim başlığı silme imkanımız varmıdır acaba??
 
Belirtilen listelerden 2 numaralı liste, 01.01.2014 tarihi itibariyle geçerli olacak. (Madde 4)
1 numaralı liste zaten şu anda da devam eden denetimlerle ilgili.

(Konu başlığını silme durumunu bilemiyorum. Moderatörümüz sanıyorum yardımcı olacaktır.)
 
Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketler

1) Tek başına veya bağlı ortaklıklarıyla birlikte aşağıdaki üç ölçütten en az ikisini sağlayan sermaye şirketleri;

a) Aktif büyüklüğü yüzellimilyon ve üstü Türk Lirası.

b) Yıllık net satış hasılatı ikiyüzmilyon ve üstü Türk Lirası.

c) Çalışan sayısı beşyüz ve üstü.

Zaten mevcut durumda yukarıda şartlara haiz olupta bağımsız denetim yaptırmayan kaç şirket vardır ki.İnanılır gibi değil.
Biz hasılatı 25 veya 50 milyon TL diye beklerken....
 
bu rakamların altında kalanlar hiç denetlenmeyecek mi yani?
 
eee ne dedik herkes kendi çıkarının peşinde koşarsa devlette buyrun size pasta der bu kadar büyüklükte şirketleri bırakın yerli firmaları yabancı firmalar ve dört büyükler zaten denetliyor ha beter olalımmı mümkünse dahada olalım çünkü bizim meslekdaşlarda gemisini kurtaran kaptan zihniyeti eksik olmadıkça daha beter olalım hadi elinizdeki spk belgesiyle anadoluda bulun bakalım 200 milyon TL cirolu firmayı o kadar büyüklükte firmayıda artık kaç yılda denetleyebilirseniz kazandığınızda helali hoş olsun. Bağımsız denetimmiş neyin denetimi kimin denetimi
 
eee ne dedik herkes kendi çıkarının peşinde koşarsa devlette buyrun size pasta der bu kadar büyüklükte şirketleri bırakın yerli firmaları yabancı firmalar ve dört büyükler zaten denetliyor ha beter olalımmı mümkünse dahada olalım çünkü bizim meslekdaşlarda gemisini kurtaran kaptan zihniyeti eksik olmadıkça daha beter olalım hadi elinizdeki spk belgesiyle anadoluda bulun bakalım 200 milyon TL cirolu firmayı o kadar büyüklükte firmayıda artık kaç yılda denetleyebilirseniz kazandığınızda helali hoş olsun. Bağımsız denetimmiş neyin denetimi kimin denetimi

yazmış olduklarınıza tamamen katılıyorum bu taslak ile 4 büyüklerdeki kurucu ortakların geliri daha da arttı.bakanlar kurulu kararı ile bu işten 60 kişi
para kazanır vergi sistemimizdeki doğrudan vergi toplama dolaylı vergilere göre daha az toplanmaya devam eder bankalar şahsi kefalet almadan şirketlere ticari kredide hacimlerini daha az tutarlar en azından bizim mesleğimizin bir ayrıcalığı ve hükmü olacaktı o yüzden bir fırsat kaçmıştır.

vatana millete hayırlı uğurlu olsun.
 
bu gün bağımsız denetim eğitiminde mehmet koç küçük bir konuşma yaptı ve çok net bir şekilde işlem denetçiliğinin geri geleceğini söyledi bakalım neler olacak...
 
Demelerle olsaydı neler olurdu neler bu saatten sonra bu işten bi halt olmaz, şimdi SPK lılar birleşsinler ortak bildiri yayınlasınlar, olmadı kendi aralarında dilekçeler yazsınlar aman ha dilekçelerini kimseler görmesin diyede aralarında gizli gizli toplansınlar belki bakanlar kurulu ve kamu gözetimi hallerine acır insafa gelirde onlara denetleyecekleri bir iki şirket verirler.
Bu saatten sonra kimse ağlamasın bize bu işten zaten ekmek yoktu dünden bugüne değişen hiçbirşey olmadı şimdi yıllarca sınav sınav deyip sonrada kendi çıkarları peşinde koşturanlar düşünsün benim ve benim gibi müşavir meslekdaşlar için değişen hiçbir şey yok tuttuğum sermaye şirketleri zaten denetlenmiyordu şimdide denetlenmeyecek bunun benim için hiçbir getirisi olmadı bundan sonra kendi için çıkar olacağını düşünenler saldırsın bakalım istediği kurumlara bakalım neler olacak. Geçenlerde üstadın biri yeni nesil sizleri unutmayacak diyordu birilerini uyarıyordu sağolsun yenilere kalmadı yöneticilerimiz o kişileri unutmadı hadi anadoluda bulun bakalım o büyüklükte firmaları 4 büyüklerden ve kurumsal denetim şirketlerinden bir şeyler kalırsa.
 
BKK kararına göre denetim alt sınırları: 1 nolu listeye göre, eskiden denetime tabi olanlar (SPK, BDDK, EPDK vs.vs. kapsamındakiler) zaten aynen tabi. 2 nolu listeye göre ise, KONSOLİDE RAKAMLAR ÜZERİNDEN İKİ HESAP DÖNEMİ BOYUNCA;

- Aktif = 150 milyonu
- Hasılat = 200 milyonu
- çalışan = 500 kişiyi (geriye dönük ağırlıklı ortalamayla)

aşması halinde (en az ikisi) Bağımsız Denetime tabi. (Döviz büroları bu rakamların yarısına tabi)

Eğer iki hesap dönemi boyunca limit altında kalırsa veya bir dönem limitlerin %20 altında kalırsa, Bağımsız Denetime tabi olmaktan çıkarılıyor.
 
Bakanlar kurulu ve kgdk, bağımsız denetim kapsamına alınacak şirketleri, örneğin ilk yıl en büyüklerden 500 firma, iki yıl sonra sonraki 1000 firma, 3 yıl sonra sonraki 2000 firma şeklinde zamana yayarak ve en küçük firmaları kapsam dışında bırakacak şekilde yıllara yayılı kademeli bir geçiş politikası belirlerse daha iyi olur, düşüncesindeyim. Bu zaman içinde hem şirketler eksikliklerini tamamlama, hem de meslek mensupları eğitimlerini tekemmülleştirme fırsat va zamanı yakalamış olurlar. şu anda, her iki kesim de tam değillerdir ve çok sayıda şirketin kısa sürede veya hemen kapsama dahil edilmesi, piyasada büyük bir keşmekeşe yol açacaktır. Bu sebeplerden dolayı, zamana iyi yayılmış bilgilendirme ve eğitim, tatbikat çalışmalarıyla, geçişte yaşanabilecek hata ve keşmekeşlik azaltılmış olacaktır, düşüncesindeyim.
 
size katılımıyorum Burak Bey birçok meslekdaşım bu konuya vakıf ve ayrı şirketler kurulmuştu, yani bu işleri yapacak kişiler var, aslında hükümet bize ayrı bir iş sahası yarattı ama biz kendi kendimize ettik yani bindiğimiz dalı kesmeye çalışıyoruz.Herkez dertli rekabetten yeni meslek mensubu işe bulamıyor bulamayınca 20 tlye limite şirket defetri tutarım diyor , diğer meslek mensubunun defterlerine saldırıyor.Hükümetin yaptığı bu sistemle ayrı bir gelir ekmek kapısı ayrı bir iş olanağı var, defterleri olan meslek mensubu istemiyorsa işine gelmiyorsa yapmasın ama boşta olan kendini bu konularda yetiştirenlerde burdan ekmek yer.Zaten bizler yapmaksak romanya bulgaristandan da gelip yapcaklar yapmayın Allah aşkınıza bu sistemi desteklemeli kösteklememeli.
 
Melek hnm., meslek mensuplarının meslek piyasasında sorunları elbette var, her zaman da olacak. Arzumuz bu sorun ve sıkıntıların az olması. Devletin ve odaların piyasa ihtiyaçlarını iyi belirleyip ruhsatlandırma ve faaliyet belgesi verme konusunda daha dikkatli olması gerekir. Piyasa ihtiyacının çok üzerinde ruhsat/faaliyet belgesi verilirse herkes kaybeder, meslek etik değerleri zedelenir. Türkiye' de şirketlerin büyük kısmı er-geç ufrs-tfrs uygulamasını yaşayacaklar. Bu kaçınılmaz. Bu uygulamamnın gerekliliği de tartışılmaz. Bu uygulamaya geçişte devletin, kanunlarla veya alacağı kararlarla 4-10 büyük gibi ifadelerle nitelendirilen kökü yurtdışında olan dnetim şirketlerine bu piyasayı teslim etmemesi veya bu sonucu doğurtmaması çok önemli. Ttk da değişik yapılmasaydı, maalesef bu sonuç olacaktı. Zaten ttk da değişklikten önce 4-10 büyükler büyük bir sevinç içinde bu piyasanın kanun eliyle kendilerine teslim edilmekte olduğunu görüp, çok sayıda denetçi-personel alımı ve çeşitli yatırımlar yapmaya başlamışlardı. Devlet kanundaki bu adreslemenin farkına vardı ve ttk da değişiklik yaptı. Bu konu kökü dışarda olmayan biz meslek mensupları için henüz yenidir. Kanunu ve standarların öngördüğü ve beklediği kalitenin oluşması 2-3 aylık eğitimle sağlanamaz. Aralıklı olarak, mesela senede 2-3-4 defa 2-3 er aylık ciddi eğitimler ve case çalışmalar(uygulamalı) yapılmalıdır. Konu ciddidir. Aynı zamanda ekmeğin paylaşımıdır. Ekmeğin sadece, kökü dışarda olan ilk 4-10 a teslim edilmemesi gerekir. Büyüklerimizin ve devletimizin kendi elleriyle bu sonucu yaratmaması gerekir. Bu sebepten, devletin konuyu her yönüyle değerlendirip, firmaların da uyum hazırlıklarına yardımcı olarak, büyük firmalardan orta-küşük firmalara doğru 3-5-7 sene gibi bir zamanda kademeli bir geçişi sağlaması gerektiği görüşündeyim. çok küçük firmaların bu zorunluluktan muaf tutulmasından yanayım. Odaların ve devletin planlaması ve zamanlaması iyi eğitim proğramları düzenlemesi gerekir. çok iyi yetişmiş hocalarımız var. Benim hasseten dileğim bağımsız denetim pıyasasının kasdettiğim büyüklere teslim edilmemesidir. Yoksa bu memleketin evladına avucunu yala denmiş olur.
 
Hala bakanlar kurulu yayımlanmadığına göre 2013 yılında tüm şirketler bağımsız denetim dışı kaldı. 2013 yılı denetim yaptırmama yılı ilan edilmiş... :p
 
Üst