Cep Telefonu Faturası

Üyelik
14 Haz 2005
Mesajlar
9
merhaba,


Cep Telefonuna ait faturaların muhasebe kayıtları nasıl yapılmakta fatuada bulunan detayların muhasbeleştirilmesi konusunda yarım edebilirmisiniz teşekkürler.


yeni alınan hat için turkcellden gelen fatura detayı şöyle,

aylık ücretler 0.81
kullanım ücreti 125,41
yurtdışı aramalar 1,71
detay basım ücreti 0,21
telsiz kullanım aylık taksit 1,64
yeni tesis özel iletişim vergisi 22,00
telsiz ruhsat yeni abonelik taksiti 2,18
kdv 23,07
özel iletişim vergisi %25 32,03


Not: Bu yazının başlığı admin tarafindan forum kurallarına uygun olmadığı için düzeltilmiştir.Lütfen Forum Kuralları'nı okuyunuz.
 
Re: CEP TELEFONU FATURASI

ben sana mantığını vereyim. Örn. toplam fatura bedeli 100YTL olsun Bunun 12.75YTL si kdv ve 6,80 YTL si ise ö.i.V. olsun yapman gereken

770-giderler 80,45
191-KDV 12,75
770-Kanunen kabul edilmeyen gider 6,80
100 kasa 100.00YTL
olarak yapman gerekir. Yani diğerlerni direk maliyete ekleyeceksin.

YARDIM İÇİN : [email protected]
 
sayın konyalı,

770-Kanunen kabul edilmeyen gider 6,80

demişsiniz. neden öiv yi kanunen kabul edilmeyen gidere attınız öğrenebilirmiyim. çünkü öiv ile ilgili

http://www.alomaliye.com/gider_ver_sirkuleri_4.htm sayfayı okudum.

burda son kullanıcıyla ilgili bir ibare bulamadım, yada ben yanlış yorumladım sanırım. nedenini kanun maddesiyle açıklarsanız seviniriz.

teşekkürler
 
3.2- Özel iletişim vergisi tek aşamada ve bir defaya mahsus alınan bir vergidir. Ancak, birden fazla aşamadan oluşacak bir vergileme söz konusu olduğunda, özel iletişim vergisi mükellefleri arasında gerçekleşecek işlemlerde özel iletişim vergisi uygulaması aşağıdaki şekilde olacaktır.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1 maddesinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak; kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, özel iletişim vergisi mükellefleri arasında gerçekleşecek hizmet satışlarında, özel iletişim vergisini ödeyerek hizmeti satın alan mükellef, bu hizmetin satışı sırasında düzenleyeceği faturada önceden ödemiş olduğu özel iletişim vergisini Katma Değer Vergisi Kanununun 29, 30, 32 ve 34 üncü maddelerinde belirtilen hükümler çerçevesinde indirim konusu yapabilecektir. Ancak, özel iletişim vergisi mükellefleri, telekomünikasyon hizmetlerine ilişkin faturalarda gösterdikleri özel iletişim vergisinden yalnızca bu hizmetlere ilişkin olarak ödedikleri özel iletişim vergisini indirim konusu yapabileceklerdir.
sanırım bahsi geçen yer burası
 
konsilyer' Alıntı:
3.2- Özel iletişim vergisi tek aşamada ve bir defaya mahsus alınan bir vergidir. Ancak, birden fazla aşamadan oluşacak bir vergileme söz konusu olduğunda, özel iletişim vergisi mükellefleri arasında gerçekleşecek işlemlerde özel iletişim vergisi uygulaması aşağıdaki şekilde olacaktır.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1 maddesinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak; kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, özel iletişim vergisi mükellefleri arasında gerçekleşecek hizmet satışlarında, özel iletişim vergisini ödeyerek hizmeti satın alan mükellef, bu hizmetin satışı sırasında düzenleyeceği faturada önceden ödemiş olduğu özel iletişim vergisini Katma Değer Vergisi Kanununun 29, 30, 32 ve 34 üncü maddelerinde belirtilen hükümler çerçevesinde indirim konusu yapabilecektir. Ancak, özel iletişim vergisi mükellefleri, telekomünikasyon hizmetlerine ilişkin faturalarda gösterdikleri özel iletişim vergisinden yalnızca bu hizmetlere ilişkin olarak ödedikleri özel iletişim vergisini indirim konusu yapabileceklerdir.
sanırım bahsi geçen yer burası

telokominikasyon işlemlerinde ödediğiniz öiv'yi indirim konusu yapabilirsiniz diyor, yada ben hala yanlış anlıyorum.
 
Ancak, birden fazla aşamadan oluşacak bir vergileme söz konusu olduğunda,
ben bu kısmı anlayamadım telefon faturasında nasıl bir, birden fazla aşamadan oluşacak vergileme sözkonusu oluyor
 
kanunu bende okudum, tam açıklama yok ama ben şöyle düşünüyorum. mesela firmanıza cep telefonu alıyorsunuz, bu bir kereye mahsus bir işlemdir ve cep telefonu makinesi için ödenen öiv kanunen kabul edilmeyen gider olur, cep tel. konuşma için telekominikasyon firmalarının kestiği faturalar bir kereye mahsus bir işlem değil aksine tekrar eden bir işlem olduğu için kanun gider yazabilirsin diyor anlamı çıkardım.

birde olaya şöyle bakarsak, kanun bu öiv.leri zorunlu kılmış ve her ay düzenli olarak ve %25 oranı gibi yüksek bir oranda vergi tahsilatı yapıyor, neden indirilmesine izin vermesin. mükellefler bunu keyfi olarak vermiyorlar ki, zorunlu olarak ödüyorlar. ben böyle yorumladım.
 
sonert' Alıntı:
kanunu bende okudum, tam açıklama yok ama ben şöyle düşünüyorum. mesela firmanıza cep telefonu alıyorsunuz, bu bir kereye mahsus bir işlemdir ve cep telefonu makinesi için ödenen öiv kanunen kabul edilmeyen gider olur, cep tel. konuşma için telekominikasyon firmalarının kestiği faturalar bir kereye mahsus bir işlem değil aksine tekrar eden bir işlem olduğu için kanun gider yazabilirsin diyor anlamı çıkardım.
hım yani süreklilik arzeden ve belirli dönemlerde belli paylarda ötv ye tabi olması olabilir ancak bunun kesinliğini nasıl öğrenebiliriz ki ama dediğinize ben de katılıyorum.
 
Merhaba arkadaşlar,

Deprem nedeniye 4481 sayılı kanun ile çıkarılan Özel İletişim Vergisi, daha sonra 5228 sayılı kanun ile kalıcı hale getirilmiştir.

Anılan kanun metninde görülece üzere "Bu vergi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez. "

Saygılar.


Kod:
........................................................
Özel İletişim Vergisi 
Madde 8 - (4605 sayılı Kanunun 9. Maddesiyle değişen madde; Yürürlük 1.12.2000) (4783 sayılı Kanunun 13 üncü maddesiyle değişen ibare Yürürlük;10.01.2003) 31.12.2003(**) tarihine kadar uygulanmak üzere her nevi cep telefonu işletmecileri tarafından verilen (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri (17.8.1999 ve 12.11.1999 tarihlerinde meydana gelen deprem nedeniyle mücbir sebep hali ilan edilen yerlerde, mücbir sebebin devam ettiği sürece abonelere verilecek ön ödemeli kart satışları dışındaki hizmetler hariç) % 25 oranında özel iletişim vergisine tabidir. 

Verginin mükellefi cep telefonu işletmecileridir. Bu verginin matrahı, katma değer vergisini oluşturan unsurlardan teşekkül eder. Özel iletişim vergisi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez. Bir aya ait özel iletişim vergisi izleyen ayın onbeşinci günü mesai saati sonuna kadar, katma değer vergisi beyannamesi ile beyan edilerek aynı süre içinde ödenir. 

Bu maddede hüküm bulunmayan hallerde 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümleri uygulanır. Her nevi cep telefonu işletmecileri tarafından imtiyaz sözleşmeleri uyarınca Hazineye ödenecek payın hesaplanmasında özel iletişim vergisi dikkate alınmaz. Her ay tahakkuk edecek özel iletişim vergisi cep telefonu abonelerine düzenlenecek faturalarda ayrıca gösterilir.
........................................................

Madde 10 - Bu Kanunun uygulamasında aşağıdaki hususlar dikkate alınır. 
........................................................
c) Bu Kanuna göre ödenen vergiler, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider olarak kabul edilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez. 
........................................................



Kod:
5228 sayılı kanun

...............................................
MADDE 38. - 13.7.1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Madde 39. - 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu uyarınca Telekomünikasyon Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak veya bu Kurumdan ruhsat veya genel izin almak suretiyle telekomünikasyon alt yapısı kurup işleten veya telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerin; 

a) Her nevi mobil telekomünikasyon işletmeciliği kapsamındaki (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri % 25, 

b) Radyo ve televizyon yayınlarının uydu platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetleri % 15, 

c) (a) ve (b) bentleri kapsamına girmeyen diğer telekomünikasyon hizmetleri % 15, 

Oranında özel iletişim vergisine tâbidir. 

Bakanlar Kurulu, % 25 oranını % 10'a, % 15 oranlarını ise ayrı ayrı veya birlikte % 5'e kadar indirmeye ve bu oranları kanunî oranlarına kadar artırmaya yetkilidir. 

Mobil telefon aboneliğinin ilk tesisinde (operatör değişiklikleri hariç) yirmimilyon lira ayrıca özel iletişim vergisi alınır. Bu tutar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Hesaplanan tutarın yüzde beşini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. Bakanlar Kurulu, bu şekilde tespit edilen tutarı % 50'sine kadar artırmaya veya yarısına kadar indirmeye yetkilidir. 

Verginin mükellefi; birinci fıkrada sayılan telekomünikasyon hizmetlerini sunan işletmecilerdir. Verginin matrahı, katma değer vergisi matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül eder. Bir aya ait özel iletişim vergisi, izleyen ayın onbeşinci günü akşamına kadar beyan edilerek aynı süre içinde ödenir. Bu verginin beyan ve ödenmesine ilişkin olarak 47 ve 48 inci madde hükümleri uygulanmaz. 

Bu maddede hüküm bulunmayan hallerde, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümleri uygulanır. Telekomünikasyon işletmecilerinin; imtiyaz veya görev sözleşmeleri, ruhsatlar veya genel izinler uyarınca Hazineye ödeyecekleri payın hesaplanmasında özel iletişim vergisi dikkate alınmaz. Özel iletişim vergisi, düzenlenecek faturalarda ayrıca gösterilir. 

Bu vergi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez. Tahsil edilen vergiden, 2.2.1981 tarihli ve 2380 sayılı Kanun ile 27.6.1984 tarihli ve 3030 sayılı Kanuna göre mahalli idarelere pay verilmez. 

Bu vergiye ilişkin usul ve esaslar ile verilmesi gereken beyannamelerin şekil, muhteva ve eklerini belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
...............................................
 
arkadaşlar bu konu benimde kafamı çok karıştırıyordu ama maliye postasının 594 sayılı dergisinde sorular cevaplar kısmında üstadın bu konudaki cevabı gider yazılabileceği şeklinde. GVK md.46 ve Gider Ver.Sir. No: 4/3.1 olarak yazmış. bi bakın isterseniz
 
sayın şükrü ergül,

Özel iletişim vergisi

GİDER VERGİLERİ KANUNU

İKİNCİ KISIM
Hizmet Vergileri
BİRİNCİ BÖLÜM
Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi

III - Mükellef, Matrah, Nispet

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
(5035 sayılı Kanunun 45 inci maddesiyle değişen bölüm başlığı.
Geçerlilik: 01.01.2004;Yürürlük: 02.01.2004)
Özel İletişim Vergisi ve Şans Oyunları Vergisi(*)


(*)(Değişmeden önceki şekli) PTT Hizmetleri Vergisi

Madde 39 -(5228 sayılı Kanunun 38 inci maddesi ile değişen madde. Yürürlük: 01.08.2004) 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu uyarınca Telekomünikasyon Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak veya bu Kurumdan ruhsat veya genel izin almak suretiyle telekomünikasyon alt yapısı kurup işleten veya telekomünikasyon (5281 sayılı Kanunun 43/6-a maddesiyle değişen ibare; Yürürlük; 31.12.2004) hizmeti sunan işletmecilerin (görev sözleşmesi ile ulusal egemenlik kapsamındaki uydu yörünge pozisyonlarının hakları, yönetimi ve işletme yetkisine sahip olanlar hariç);(*)

a) Her nevi mobil telekomünikasyon işletmeciliği kapsamındaki (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri % 25,

b) Radyo ve televizyon yayınlarının uydu platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetleri % 15,

c) (a) ve (b) bentleri kapsamına girmeyen diğer telekomünikasyon hizmetleri % 15,

Oranında özel iletişim vergisine tâbidir.

Bakanlar Kurulu, % 25 oranını % 10'a, % 15 oranlarını ise ayrı ayrı veya birlikte % 5'e kadar indirmeye ve bu oranları kanunî oranlarına kadar artırmaya yetkilidir.

Mobil telefon aboneliğinin ilk tesisinde (operatör değişiklikleri hariç) yirmi Yeni Türk Lira ayrıca özel iletişim vergisi alınır. Bu tutar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Hesaplanan tutarın yüzde beşini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. Bakanlar Kurulu, bu şekilde tespit edilen tutarı % 50'sine kadar artırmaya veya yarısına kadar indirmeye yetkilidir.

Verginin mükellefi; birinci fıkrada sayılan telekomünikasyon hizmetlerini sunan işletmecilerdir. Verginin matrahı, katma değer vergisi matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül eder. Bir aya ait özel iletişim vergisi, izleyen ayın onbeşinci günü akşamına kadar beyan edilerek aynı süre içinde ödenir. Bu verginin beyan ve ödenmesine ilişkin olarak 47 ve 48 inci madde hükümleri uygulanmaz.

Bu maddede hüküm bulunmayan hallerde, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümleri uygulanır. Telekomünikasyon işletmecilerinin; imtiyaz veya görev sözleşmeleri, ruhsatlar veya genel izinler uyarınca Hazineye ödeyecekleri payın hesaplanmasında özel iletişim vergisi dikkate alınmaz. Özel iletişim vergisi, düzenlenecek faturalarda ayrıca gösterilir.

Bu vergi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez. Tahsil edilen vergiden, 2.2.1981 tarihli ve 2380 sayılı Kanun ile (5281 sayılı Kanunun 43/6-a maddesiyle değişen ibare; Yürürlük; 31.12.2004) 10.7.2004 tarihli ve 5216 sayılı Kanuna(**) göre mahalli idarelere pay verilmez.

Bu vergiye ilişkin usul ve esaslar ile verilmesi gereken beyannamelerin şekil, muhteva ve eklerini belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.(***)


Aşağıdaki madde değişiklik maddesi

MADDE 38. - 13.7.1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

Madde 39. - 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu uyarınca Telekomünikasyon Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak veya bu Kurumdan ruhsat veya genel izin almak suretiyle telekomünikasyon alt yapısı kurup işleten veya telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerin;

a) Her nevi mobil telekomünikasyon işletmeciliği kapsamındaki (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri % 25,

b) Radyo ve televizyon yayınlarının uydu platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetleri % 15,

c) (a) ve (b) bentleri kapsamına girmeyen diğer telekomünikasyon hizmetleri % 15,

Oranında özel iletişim vergisine tâbidir.

Bakanlar Kurulu, % 25 oranını % 10'a, % 15 oranlarını ise ayrı ayrı veya birlikte % 5'e kadar indirmeye ve bu oranları kanunî oranlarına kadar artırmaya yetkilidir.

Mobil telefon aboneliğinin ilk tesisinde (operatör değişiklikleri hariç) yirmi Yeni Türk Lira ayrıca özel iletişim vergisi alınır. Bu tutar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Hesaplanan tutarın yüzde beşini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. Bakanlar Kurulu, bu şekilde tespit edilen tutarı % 50'sine kadar artırmaya veya yarısına kadar indirmeye yetkilidir.

Verginin mükellefi; birinci fıkrada sayılan telekomünikasyon hizmetlerini sunan işletmecilerdir. Verginin matrahı, katma değer vergisi matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül eder. Bir aya ait özel iletişim vergisi, izleyen ayın onbeşinci günü akşamına kadar beyan edilerek aynı süre içinde ödenir. Bu verginin beyan ve ödenmesine ilişkin olarak 47 ve 48 inci madde hükümleri uygulanmaz.

Bu maddede hüküm bulunmayan hallerde, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümleri uygulanır. Telekomünikasyon işletmecilerinin; imtiyaz veya görev sözleşmeleri, ruhsatlar veya genel izinler uyarınca Hazineye ödeyecekleri payın hesaplanmasında özel iletişim vergisi dikkate alınmaz. Özel iletişim vergisi, düzenlenecek faturalarda ayrıca gösterilir.

Bu vergi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez. Tahsil edilen vergiden, 2.2.1981 tarihli ve 2380 sayılı Kanun ile 27.6.1984 tarihli ve 3030 sayılı Kanuna göre mahalli idarelere pay verilmez.

Bu vergiye ilişkin usul ve esaslar ile verilmesi gereken beyannamelerin şekil, muhteva ve eklerini belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.


yukarda sizin bir bölümünü yazdığınız kanun maddesinin biraz daha açılımı yazdım. yukardaki kanunu aynen www.gelirler.gov.tr adresinde bulabilirsiniz.

Benim yorumuma gelince; özetle, bu kanun maddesindeki öiv'nin muhatabı olan ve faturasında ayrı olarak gösterecek mercii "telekominikasyon kurumuyla" sözleşme yapan telekom şirketleri. yani bu şirketler tahsil ettikleri öiv.leri her ne ad altında olursa olsun gider yazamaz, matrahlarından düşemez.
 
ÖZEL İLETİŞİM

Özel iletişim vergisi gider yazılamaz mı?


17 Ağustos depreminden sonra, deprem dolayısıyla (aslında deprem bahane edilerek) kabul edilen 4481 sayılı kanun ile ihdas edilen vergilerden birisi de "özel iletişim vergisi" idi. Kanunun 10/c maddesinde, 8'inci maddesi ile cep telefonlarına yönelik olarak ihdas edilen bu verginin, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider olarak kabul edilmeyeceği hükme bağlanmıştı. Dolayısıyla bu dönemde söz konusu vergiler, pek fazla tartışılmadan kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınmıştı.
Bu vergi, önce uygulanma süreleri uzatılmak suretiyle, daha sonra da 5035 sayılı kanunla Gider Vergileri Kanunu'na 39. madde olarak aktarılarak kalıcı hale getirilmiş ve dolayısıyla bugüne kadar uygulanmıştır. Bu taşınma ile birlikte verginin kapsam alanı da, kablolu telefonları, uydu veya kablolu televizyon yayınlarını da içerecek şekilde genişletilmiştir. Bu arada, özel iletişim vergisinin gider yazılamayacağına ilişkin hüküm de 39'uncu maddeye aynen taşınmıştır.
Verginin gider yazılamayacağına ilişkin hükmün yeni düzenlemeye de aynen aktarılmasından sonra da çoğu mükellef, eski uygulamayı devam ettirmiş ve kendilerine gelen faturalarda yer alan vergi tutarını kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate almıştır. Hatta İstanbul Defterdarlığı da vermiş olduğu muktezalarda da bu yönde görüş belirtmiş ve mükelleflerin telefonlarına ait faturalarında yazılı olan özel iletişim vergilerinin 6802 sayılı kanunun 39'uncu maddesi hükmü gereğince gider olarak dikkate alınamayacağını söylemiştir. (Örneğin, İstanbul Defterdarlığı'nın 17.3.2005 tarih ve 4248 sayılı Muktezası)
Ancak Maliye Bakanlığı Gelir idaresi Başkanlığı vermiş olduğu 2.8.2005 tarih ve 37964 sayılı özelgede tamamen aksine görüş açıklamış ve "Gider Vergileri Kanunu'nun 39'uncu maddesinde yer alan hükmün sadece özel iletişim vergisi mükellefi olan telekomünikasyon hizmeti veren şirketleri ilgilendirdiğini, dolayısıyla gider yazma yasağının bu şirketlerden alınan faturalarda gösterilen özel iletişim vergisini kapsamadığını" belirtmiştir.
Dolayısıyla telekomünikasyon şirketlerince verilen hizmetler nedeniyle düzenlenen faturalarda yer alan hizmet bedelleri üzerinden hesaplanan özel iletişim vergisinin, bu vergiyi nihai olarak ödeyen kullanıcılar tarafından gider yazılabileceği açıklığa kavuşmuştur.
Bu özelgeyi, değerlendirmeden önce aşağıda tam metnini aktarıyorum.
"İlgide kayıtlı yazınızın incelenmesinden, iletişim hizmetlerinden yararlanan kurumlar adına düzenlenen faturalarda gösterilen özel iletişim vergisinin, gelir ve kurumlar vergisinin giderler kapsamında maliyet unsuru olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda başkanlığımızdan görüş istenildiği anlaşılmaktadır.
6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu'nun 39'uncu maddesinde, Telekomünikasyon Kurumu'yla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak veya bu kurumdan ruhsat veya genel izin almak suretiyle telekomünikasyon altyapısı kurup işleten veya telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerin özel iletişim vergisi mükellefi olduğu, verginin matrahının, katma değer vergisi matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül edeceği, bu verginin katma değer vergisi matrahına dahil edilmeyeceği, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmeyeceği ve hiçbir vergiden mahsup edilemeyeceği belirtilmiştir.
Madde hükmünden de anlaşılacağı üzere, bu verginin mükellefinin Telekomünikasyon Kurumu'ndan ruhsat veya genel izin almak suretiyle telekomünikasyon altyapısı kurup işleten veya telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerdir. Dolayısıyla, adı geçen kanunun 39'uncu maddesinin altıncı fıkrası hükmünün muhatapları telekomünikasyon hizmeti veren işletmelerdir.
Buna göre, özel iletişim vergisi mükellefleri tarafından verilen telekomünikasyon hizmeti nedeniyle şirketiniz adına düzenlenen faturalarda yer alan hizmet bedeli üzerinden hesaplanan özel iletişim vergisinin tarafınızca gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması gerekmektedir."
Görüldüğü gibi, ortada iki farklı görüş (özelge) vardır. Kanaatimce doğru olanı bakanlık muktezasıdır. İstanbul Defterdarlığı'nın görüşü, tamamen yüzeysel bir inceleye dayanmaktadır.
Zira bu verginin mükellefi, anılan 39. maddeye göre, telekomünikasyon hizmetleri veren şirketlerdir. Bu şirketlerden hizmet alanların, mükellef, sorumlu veya bir başka sıfatla bu vergi ile bir ilişkileri yoktur. Söz konusu olan, bu verginin hizmet sunan şirketlerce hizmet bedelinin bir unsuru olarak, fatura ile müşterilere yansıtılmasıdır. Dolayısıyla bu hizmetlerden yararlananlar, özünde bu vergiyi ödememekte, sadece söz konusu şirketlere hizmet bedelini (fiyatı) ödemektedirler. Bu nedenle hizmet sunan şirketlerin, hizmetin bedelini vergiyi de içerecek, yansıtacak şekilde bir fiyatla satmaları dolayısıyla ödenen bedel, vergi tutarını da içermiş olmaktadır. Nitekim söz konusu verginin ödenmemesi halinde, hizmetten yararlananların hiçbir şekilde tarhiyata muhatap tutulamamaları da bunu göstermektedir. Bu nedenle, Gider Vergileri Kanunu'nun 39. maddesine tabi olmayan hizmet alıcılarının, bu maddedeki gider yazma yasağına tabi olması da düşünülemez.
Mükelleflerce, aktiflerinde kayıtlı olan telefonların faturalarında yazılı olan özel iletişim vergileri gider yazılabileceği gibi, 2005 yılı hesaplarında kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate almış bulunanlar da, kayıtlarını düzelterek hizmet verenlere ödedikleri bu tutarları gider olarak dikkate alabilirler. Geçici vergi matrahlarında söz konusu tutarların KKEG olarak dikkate alınmış olmasının önemi yoktur.
 
Üst