fonradar

Epilepsi Hakkında

Şükrü ERGÜL

Katkı Sunan Üye
Üyelik
31 May 2005
Mesajlar
465
Konum
İstanbul
EPİLEPSİ HAKKINDA LÜTFEN DIKKAT:
NOT: Aşağıda yazılanlar tarafıma gelen bir e-maildir.

Başımızdan geçen kötü bir olayı sizinle paylaşmak ve sizlerinde nedenleri hakkında dikkatli olmanız konusunda uyarmak istedim.

12 Eylül sabahı 10 yaşındaki oğlum yatağından kalktıktan 10 dakika sonra lavabo'nun önünde kriz geçirdi. Yerde vucudu kaskatı iken titremelerle birlikte, göz bebekleri kayboldu, nefes zorluğu, ağızda köpürmeler. Hemen acile kaldırıldı. Yapılan tastlerden sonra konulan teşhis sara (epilepsi) idi. İlaç tedavisine başlandı.

Daha şoku üzerimizden atamadan 9 gün sonra 21 Eylül sabahı 07:00 de oğlum benim yanımda yatakta iken yine kriz geçirdi. İlk müdehaleyi yaptıktan sonra bu sefer Fakülteye gittik. Orada da yeniden tetkikler yapıldı. Teşhis aynı idi. Bizdeki belirtilere göre 8-14 yaşındaki çocuklarda görülebilen bir sara çeşidi imiş. Kullanılan ilaç 20-21 gün sonra beyne ulaştığı için, beyin henüz ilaçtan fayda görmeye başlamamış idi.

Araştırmalarımıza göre ve bu konuda en iyisi olduğunu öğrendiğimiz Fakültedeki profesör'den ( Mehmet Okan) randevu almıştık. Dün yapılan görüşme ve muayeneden sonra hocanın bize (sizlere de) dikkat etmemiz gereken konular şunlar idi;

- Epilepsi'yi tetikleyen unsurlar 50 Hertz TV' ve Monitörlerdeki resim kaymalarını çocuk beyni daha kolay algılayayıp, beyin, istem dışı bu atlamaları takip ettiği için yoruluyormuş. Yorulan beyin daha sonra bir boşalma isteğiyle vucuda nöbet geçirtiyormuş. Bu nedenle mümkünse 50 Hertz üzerindeki cihaz kullanımı. (Avrupa'da 60 Hertz altında TV üretilmesi yasaklanmış.) Oğlum bu yaz hemen hemen her gün saatlerce 50 hertz olan TV'de playstation ve yanındaki Bilgisayar'da oyun oynadı. Bir çok arkadaşımın çocuğu, yeğeni de aynı durumda olduğu için bu maili hazırlayarak uyarmak istedim.

- Tetiklemeyi yapan diğer bir unsur "kafein" yani Kola. Profesör çocukların beyni için kolanın çok zararlı olduğunu belirtti. Kafeinli içeceklerden özellikle kola ve enerji içeceklerinden çocukları uzak tutun dedi.

- Tetiklemeyi yapan bir diğer unsur da yanıp sönen ışıklar, yani disko ışıkları. Bu ışıkları evde karanlıkta veya loş ışıkta izlenilen Tv veya bilgisayar olunları oluşturuyor. Tv' yi en az 3 metre ve aydınlık ortamda izlenmesini ve özellikle söyledi hoca. Bilgisayarı ise günde en fazla 20 dakika ile sınırladı.

- Son nöbetten sonra en az 2 yıl sürekli (kontrollü) ilaç kullanımı ile sorunun epeyce giderilebileceğini ve 14 yaşından sonra %96 oranında bir daha nöbet geçirilmeyeceğini belirtti.


Bilgi edinmenizi, dikkatli olmanızı ve bu sorunu yaşamış ve olumlu sonuç almış arkadaşların bana geri dönmelerini rica ederim.



Kod:
                              SARA (EPILEPSI)


.....SARA: Tıbbi ismi EPİLEPSİ'dir.Tekrarlayan nöbetlerle karekterize sıklıkla geçici bilinç kayıplarına neden olan bir durumdur. Ancak sara hastalığında bilinç kaybı her zaman oluşmaz.


.....Sara neden oluşur?


1-Beyin tümörleri:Özellikle 35 yaşından sonra başlayan sara hastalığında sıklıkla beyin tümörü tespit edilir.Beynin içinde büyüyen tümör baskı yaparak beyinin elektrik düzenini bozar ve sara nöbetleri oluşur.

2-Doğuştan oluşan bozukluklar:Beyinin yapısal bozuklukları vardır ve doğuştan gelir.Ailevi,yani kalıtsal özelliklerde etkilidir.

3-Beyin ameliyatlarından sonrasara hastalığı oluşabilir.

4-Çocukluğunda havale geçireninsanların ileriki dönemde sara hastalığına yakalanma riski yüksektir.

5-Beyine yeterli kan gitmesini engelleyen durumlardabeyin dokusundaki besin maddeleri ve oksijen azalır.Bu da beyin hücrelerinde hasara neden olur ve sara krizi oluşur.

6-Tiroid bezinin hastalıklarındasara meydana gelebilir.

7-Beslenme bozuklukları:B6 vitamini eksikliğinde sara krizi oluştuğu tespit edilmiştir.



.....TESHIS:Sara hastaliginin kesin teshisi "sara nöbetinin direk olarak hekim tarafindan gözlenmesi" ile koyulur.Uzman hekim bayilmanin sara olup olmadigini net olarak anlayabilir.

.....Teşhisde EEG denilen ve beyin elektrik dalgalarını ölçen bir tetkikden de yararlanılır.Ancak EEG %50 oranında kesin teşhis aracıdır.Yani EEG normal çıkan bir insanda kesinlikle sara yoktur denemez.

.....TEDAVİ: Bayılmayı engelleyici çeşitli ilaçlar vardır.Bu ilaçlar mutlaka bir nörolog veya beyin cerrahisi uzmanı tarafından seçilmelidir.Hastalığın şekline uygun ilaç başlandıktan sonra bayılma nöbetleri azalacaktır. Unutulmaması gereken önemli nokta; antiepileptik denen bu ilaçlar kullanıldığı takdirde, bayılmanın tamamen geçeceği, bir daha hiç olmayacağı diye bir kural olmamasıdır.. Amaç;bayılma şiddetini azaltmak,nöbetler arasındaki süreyi uzatmaktır. Düzenli tedavi gören vakalarda nöbetler aylarca oluşmayabilir.İlaç kullanılırken bayılma olsa dahi tedavi asla bırakılmamalıdır.Bazı hastalar tekrar bayılınca tedavinin etkisinin olmadığını düşünerek,ilaçları bırakmaktadırlar.Yine sık rastlanan hatalardan biriside,uzun zaman bayılmayan hastaların "artık iyileştim" diyerek ilaçlarını bırakmalarıdır.Her iki durumda da hastalık şiddetini arttırarak devam edecektir. İlaçlarla kontrol altına alınamayan durumlar vardır. Gün içinde onlarca kez nöbet geçiren hastalarda ilaç tedavisi etkili olmazsa cerrahi tedaviye başvurulur. Ancak bu ameliyatlar sara ameliyatları konusunda özel bir ilgi gösteren merkezlerde, uzmanları tarafından yapılırlar. Ülkemizde sara cerrahisi yapan merkezler mevcuttur. Buralarda oldukça başarılı sonuçlar alınmaktadır.


****PRATİK BİLGİLER***Evimizde, çevremizde zaman zaman bayılan insanlara rastlarız. Bunların sara veya sinirsel bayılma olup olmadığını anlamak yararlı olabilir. Genelde sinirsel bayılmalar daha sıklıkla olmaktadır. Acil servislere yıldırım hızıyla, trafik içinde çeşitli riskler göze alınarak getirilen hastaların büyük çoğunluğu sinirsel bayılmalardır.


|------------------------------------+------------------------------------|
|                                    |                                    |
|                SARA                |          SINIRSEL BAYILMA          |
|                                    |                                    |
|------------------------------------+------------------------------------|
|                                    |                                    |
| 1- Hasta kütük gibi devrilir. Yer  | 1- Bayılacağı yeri seçer, genelde  |
| seçimi yapmaz. Atesin içine,taşa,  | kendine zarar gelmeyecek yerleri   |
| suyun içine düsebilir..            | seçer.                             |
|------------------------------------+------------------------------------|
|                                    |                                    |
| 2- Sıklıkla kafasını veya vücudunun| 2- Vücudunda herhangi bir yaralanma|
| çesitli yerlerini çarpma nedeni ile| oluşmaz.                           |
| yaralayabilir.                     |                                    |
|------------------------------------+------------------------------------|
|                                    |                                    |
| 3- Gözleri açıktır ve göz bebegi   | 3- Göz kapakları kapalıdır ve      |
| yukarı kaymıstır.Yalnızca göz akı  | gözlerini kırpıstırırlar. Göz      |
| görünür.                           | kapaklarına dokununca kırpıstırma  |
|                                    | artar.                             |
|------------------------------------+------------------------------------|
|                                    |                                    |
| 4- Etrafdaki konusmaları duymazlar.| 4- Etraftaki konusmaları duyarlar. |
|                                    |                                    |
|------------------------------------+------------------------------------|
|                                    |                                    |
| 5- Uyandıklarında sersem           | 5- Ağlayarak uyanırlar. Genelde bir|
| gibidirler.Asırı derecede yorgunluk| tartısma sonrası bayılırlar.       |
| hissederler..                      |                                    |
|------------------------------------+------------------------------------|
|                                    |                                    |
| 6- Genelde dillerini ısırır ve     | 6- Yaralanma olmaz                 |
| yaralarlar..                       |                                    |
|------------------------------------+------------------------------------|



***KRİZ GEÇİREN SARA'LI HASTAYA İLK YARDIM***·

- Lütfen, kriz geçiren saralının burnuna soğan dayamayınız. ·

- Lütfen, ağzına kaşık, Çubuk vs. sokup çenesini zorlamayınız. Dişlerinin kırılmasına veya dilinin yaralanmasına sebep olabilirsiniz. ·

- Lütfen başına toplanıp hava almasını engellemeyiniz.

- Lütfen; hastaya kolonya banyosu yaptırmayınız...

....Hasta yüzüstü yatırılır.Soluk almasına engel olabilecek herhangi bir isim varsa uzaklaştırılır. Düştüğü yerde ateş, su vs. varsa derhal normal bir alana çekilir. Ağzında biriken köpükler bir mendil vasıtasıyla silinir. Hastanın başında sakin bir şekilde nöbetin bitmesi beklenir.

....Normalde nöbet bir kaç dakika sürer ve kendiliğinden sonlanır. Şayet nöbet uzarsa ve hasta dakikalar sonra hala ayılmadıysa hemen bir hastahaneye müracaat etmelidir

Not: Bu yazının başlığı admin tarafindan forum kurallarına uygun olmadığı için düzeltilmiştir.Lütfen Forum Kuralları'nı okuyunuz.
 
Sayın Ergül,
Bu günlerde bir arkadaşımın 8 yaşındaki oğlunun hiç kriz geçirmemiş olduğu halde baş ağrısının değerlendirilmesi için doktora gitmeleri üzerine ortaya çıkan hastalığı aramızda konuşulurken forumunuzu gördüm.Epilepsinin bir türü olmasına rağmen öğrendiğim bir bilgiyi paylaşmak istedim.Aşağıda alıntısı ve linki var, merak edenler ayrıca okusun diye. Öncelikli olarak da anneler ve anne adayları!!!!!

"Toksoplazma anne adayından plasenta yoluyla bebeğine geçtiğinde bebekte göz enfeksiyonlarına (koryoretinit) ve buna bağlı şaşılığa ya da körlüğe neden olabileceği gibi, beyin dokusu enfeksiyonu oluşursa, doğumdan yıllar sonra ortaya çıkan sara hastalığının ve/veya zeka geriliğinin nedeni olabilmektedir."
http://gebelik.org/dosyalar/enfeksiyonlar/toksoplazma.html#bebek
 
fbasdemir' Alıntı:
Merhabalar,
Sayın Şükrü Ergül,

Bilgilendirmeniz için teşekkür ediyorum.Tavsiyelerinizi kesinlikle dikkate alıcam.
Sizlere sabır,oğlunuza acil şifalar dilerim...


Sayın fbasdemir,

Yazdıklarım benim başıma gelen bir olay olmayıp, e-mail yoluyla tarafıma gelen bir bilgilendirme yazısıdır. Ben de forumdaki arkadaşların bilgilenmesi amacıyla yazdım.

Yine de ilginiz için teşekkür ederim. Allah kimsenin başına bu tip olaylar vermesin.

Saygılar.
 
Merhaba,
Dikkatsizliğimden dolayı sn Şükrü Ergül den ve tüm forum üyelerinden özür diliyorum...
 
Üst