İrtibat Bürosu(Yardım)

Üyelik
8 Eyl 2005
Mesajlar
10
Merhaba,


Yurtdışındaki bir şirket ülkemizde irtibat bürosu açmak istiyor, gerekli prosedurü bilenler yardımcı olursa çok sevinirim

Not: Bu yazının başlığı admin tarafindan forum kurallarına uygun olmadığı için düzeltilmiştir.Lütfen Forum Kuralları'nı okuyunuz.
 
Merhaba ;

İrtibat bürosu nda yapılacak işler tabiki mutlaka önemli.

Bilemediğim için konu ile ilgili bulduğum bir özelgeyi paylaşmak istiyorum.
Kod:
T.C. 
MALİYE BAKANLIĞI 
İstanbul Defterdarlığı 
Vasıtasız Vergiler Gelir Müdürlüğü 

TARİH 
: 2001 
SAYI 
: 
B.07.4.DEF.0.34.ll/ GVK-23/14 
KONU 
: 
Merkezi Almanyada bulunan firmanın Türkiye’de irtibat bürosu açması ve hiçbir ticari faaliyette bulunmaması halinde mükellefiyet şeklinin ne olacağı Hk. 


..... 
İSTANBUL 
İLGİ: 12.04.2001 tarihli dilekçeniz. 

İlgide kayıtlı dilekçenizde, Almanya’da bulunan Mıchael Weınıg Ag adlı firma için Türkiye’de irtibat bürosu açıldığını; hiçbir şekilde ticari faaliyette bulunulmayacağını belirterek, mükellefiyetinizin ne şekilde olacağı sorulmaktadır. 

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 11.maddesine göre, kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayanlar, yalnız Türkiye’de elde ettikleri kurum kazançları üzerinden vergilendirilmektedir. Türkiye’de elde edilmiş kazancın varlığı ise Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 12 ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 7 ve 8. maddelerinde yer alan hükümlere göre belirlenecektir. 

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 12.maddesine göre Türkiye’de Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun iş yeri olan veya daimi temsilci bulunduran yabancı kurumlar tarafından bu yerlerde veya bu temsilciler vasıtasıyla yapılan işlerden elde edilen kazançlar ticari kazanç olarak vergiye tabidir. Bu maddede geçen iş yeri kavramı Vergi Usul Kanunu’nun 156. maddesinde, daimi temsilci kavramı ise Gelir Vergisi Kanunu’nun 8.maddesinde düzenlenmiştir. Vergi Usul Kanunu iş yerini ticari faaliyetin yapıldığı veya bu faaliyette kullanılan yer olarak tanımlamıştır. Gelir Vergisi Kanunu ise daimi temsilciyi, ticari muameleler ifasına yetkili kimse olarak ifade etmiştir. 

İrtibat bürolarının Türkiye’de ticaret yapmaları hukuken yasak olduğundan, yukarıdaki tanımlar çerçevesinde irtibat bürosunun iş yeri, buranın işlerini yürütmekle görevli kişileri de daimi temsilci olarak kabul etmek mümkün değildir. 

Bu açıklamalar çerçevesinde, irtibat bürolarının ticari faaliyette bulunmaması halinde, 


Mükellefiyet tesisine, 
İşe başlama bildiriminde bulunulmasına, 
Kurumlar vergisi beyannamesi verilmesine, 
Vergi Usul Kanunu hükümleri çerçevesinde defter tutulmasına, 
gerek bulunmamaktadır. Ticari faaliyette bulunulması halinde, bütün bu yükümlülerin yerine getirileceği ise açıktır. 

İrtibat büroları Yabancı Sermaye Çerçeve Kararı ve bu Karara dayanılarak çıkarılan Yabancı Sermaye Çerçeve Kararı Hakkında Tebliğlerde yer alan düzenlemelere göre kurulmakta ve faaliyet göstermektedir. Mevcut yasal düzenlemelere göre irtibat büroları Türkiye’de ticari faaliyette bulunamamakta, kar elde edip transfer edememekte ve bütün masrafların yurt dışından getirecekleri dövizlerle karşılamak zorunda bulunmaktadır. 

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 23.maddesinin 14 numaralı bendinde; Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretlerin vergiden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır. 

Bu hükme göre merkezi Almanya’da bulunan Mıchael Weınıg Ag firmasının İstanbul’da bulunan irtibat bürosunun Türkiye’de hiçbir şekilde ticari faaliyette bulunmaması ve hizmet erbabının ücretlerinin yurt dışından gönderilen dövizlerden sağlanması şartıyla Gelir Vergisi’nden istisna edilmesi gerekmektedir. Ayrıca hizmet erbabının Türkiye’de tam mükellef veya dar mükellef (Türk veya yabancı uyruklu) statüsünde olması, istisna uygulanması bakımından bir farklılık yaratmayacaktır. 

Öte yandan, hizmet erbabının ücretlerinin yurt dışından gönderilen dövizlerin Merkez Bankası veya diğer bankalarda bozdurularak, bu ödemeye ilişkin dövizlerin Türk parasına çevrildiğini gösteren belgenin bordroya eklenmesi halinde de bu ücretlere istisna uygulanacaktır. 

Ancak, anılan irtibat bürosunun herhangi bir şekilde ticari faaliyette bulunduğunun tespiti halinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun 23/14. maddesi uyarınca istisna uygulanmayacak dolayısıyla alınmayan vergilerin Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre cezalı olarak tahsil edilmesi söz konusu olacaktır. 

Aynı Kanun’un 94.maddesinde, 


“Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” 
hükmü yer almaktadır. 

Söz konusu Kanun maddesinin 5/a alt bendinde de anılan Kanun’un 70.maddesinde yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığında yapılan ödemelerden % 20, vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır. 

Bu durumda, anılan firmanın Türkiye’de açtığı irtibat bürosunun Gelir Vergisi Kanunu’nun 94.maddesinde tevkifat yapmak zorunda olduğu belirtilen kurumlardan olması ve kira ödemelerinin elde eden yönünden gayrimenkul sermaye iradı mahiyetinde olması halinde aynı Kanun’un 94-5/a maddesine göre tevkifat yapması ve muhtasar beyanname ile beyan etmesi gerekmektedir. 

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Kolay gelsin.
 

Benzer konular

Üst