İşçinin ödeyeceği ihbar tazminatı

Üyelik
21 Şub 2011
Mesajlar
66
işçimiz 5 günden beri işe gemiyordu bugün banka hesabımıza baktın ihbar tazminatını yatırmış, bu ihbar tazminatını nasıl hesaplayıp kayıtlarımıza almamız gerekli. bir de işçinin çıkışını internetten yapıcam , çıkış nedeninin de istifa yazıcam doğrumudur?
 
Ynt: İşçinin ödeyeceği ihbar tazminatı

alıntıdır

3- ÜCRETLİNİN İHBAR ÖNELLERİNE UYMADAN ANCAK BU SÜREYE İSABET EDEN ÜCRETİ ÖDEYEREK DERHAL İSTİFA ETMESİ

Uygulamada bu tarz bir işten ayrılma vakasına pek sık rastlanmamaktadır. Hatta genel olarak istifa eden personel derhal işten ayrılabilmekte ve işverenlerde genellikle ihbar süresine uyma şartı aramamaktadırlar. Ancak, tabii ki istifa eden personel işveren için kilit konumda olan bir personelse, yapılan iş itibariyle yeni bir eleman bulunması zaman alacaksa ve yeni elemana işlerin devredilmesi zorunlu ise bu durumda işten ayrılacak personel için işveren ihbar süresine uymasını isteyecektir.

Ancak, ücretli bu durumda dahi (işveren ihbar süresi kadar daha çalışmasını zorunlu tutması durumunda) ihbar süresine uymayarak, bu süreye isabet eden ücretini (ihbar tazminatını) ödeyerek işten derhal ayrılabilir mi?

4857 sayılı İş Kanunu?nun 17. maddesinde işverene, bildirim süresine ait ücreti peşin vermek suretiyle iş sözleşmesini feshedebilme hakkı tanınmıştır. Bu şekilde bir hak ise Kanun metninde lafzi olarak işçiye tanınmamıştır.

Kanun metninde, bildirim sürelerine uymadan yapılan bir fesihte her iki tarafında tazminat (ihbar tazminatı) ödeyeceği açıklanmasına rağmen, sadece işverene ihbar tazminatını peşin ödeyerek iş akdini derhal sonlandırma hakkı tanınması acaba bilinçli bir düzenleme midir? Ayrıca bilindiği üzere, iş sözleşmelerinin derhal (ihbar süresini dikkate alma zorunluluğu olmadan) işçi tarafından feshi İş Kanununun 24. maddesinde, işveren açısından ise 25. maddesinde ayrıca ele alınmıştır.

Bize göre, böyle bir hakkın işverene tanınması elbette mantıklıdır. İşveren, işten çıkarmaya karar verdiği işçiyi çeşitli sebeplerle derhal iş yerinden uzaklaştırmak isteyebilir. İşverenin böyle bir karar vermesi halinde, işyerindeki işin akışı açısından olabilecek her türlü aksamaya karşı da hazırlıklı olması gerekir. Ancak, işçinin işinden istifa etmesi ve derhal ayrılması, işvereni hazırlıksız bir durumda yakalayabilir. İşin sağlıklı bir şekilde devamı açısından ve yeni bir işçi bulunması açısından, işverenin zor durumda kalmaması için işçinin ihbar süresine uyması zorunludur. Bu gerekçe ile de Kanunda işçiye, işverene tanındığı gibi ihbar süresine ait ücreti ödeyerek derhal işten ayrılma imkanı verilmemiştir görüşündeyiz.

Diğer bir söyleyişle, işveren her halükarda işçiden ihbar süresine uymasını isteme hakkına sahiptir. İşçinin, ihbar süresine ait ücreti ödeyerek işten ayrılma teklifini de işveren isterse kabul eder, isterse kabul etmez. Kabul etmemesi halinde işçi, İş Kanunu hükümlerine uygun bir şekilde ihbar süresi içinde işine devam etmek zorundadır görüşündeyiz.

Diğer taraftan ise, işçi ve işveren aralarında anlaşırlarsa ve işçi, ihbar süresine ait ücretini peşinen öder ya da alacağı varsa mahsup ettirmesi durumunda işinden derhal istifa ederek ayrılabileceği kanaatindeyiz. Elbette bu mutabakatın yazılması yapılması ileride oluşabilecek hukuki ihtilafları da engelleyecektir. Yazılı yapılacak bu mutabakat ise elbette damga vergisi Kanunu açısından binde 7,5 oranında damga vergisine tabii olacaktır. Damga vergisi matrahı ise hesaplanan brüt ihbar tazminatı olacaktır.

Bu mutabakata istinaden, işçinin ödemesi gereken ihbar tazminatı, elbette işverenin ödemesi gerekseydi nasıl hesaplanacak ise aynı şekilde hesaplanacaktır. İhbar tazminatı hesabında; ücretliye süreklilik arz eden bir şekilde sağlanan ve para ile ölçülebilen ayni ve nakdi tüm menfaatlerin brüt tutarı dikkate alınacaktır. Örneğin; fazla mesai ödemeleri süreklilik arz eden bir ödeme olarak kabul edilmemektedir. Ancak, her yıl mutad bir şekilde ödenen ikramiyeler ihbar tazminatı hesabında dikkate alınacaktır. Her yıl mutad bir şekilde ödenen primler..v.b. ihbar tazminatı hesabında dikkate alınacaktır.

Bilindiği gibi ihbar tazminatı ödemeleri gelir vergisi ve damga vergisi kesintisine tabiidir. Ancak, gerek gelir vergisi madde 94?de ve gerekse damga vergisi Kanununda kesinti yapmaktan sorumlu tutulan kişiler arasında ücretliler sayılmamıştır. Ayrıca, söz konusu Kanun metinlerinde kesintiye tabi tutulması zorunlu olan unsurlar ?ücret? olarak belirtilmiştir. Dolayısıyla, bu örnekte ücretli tarafından işverene ödenecek ?tazminat? söz konusu Kanun metinlerinde sayılmamıştır. Diğer bir söyleyişle yasal bir dayanak yoktur. Kaldı ki, kesinti yapılsa dahi, bu kesintiyi kim, hangi beyanname ile ve nereye beyan edecektir? Tazminatı alan işverenin bu durumda herhangi bir kesinti yapma sorumluluğu olmadığı açıktır. Bize göre bulunan ihbar tazminatı ücretli tarafından aynen ödenecek, hiçbir kesintiye tabi olmayacak ve işveren tarafından gelir olarak kayıtlarına intikal ettirilecektir.

İşçinin herhangi bir alacağı yok ise;

----------------------------- / ---------------------------------

102 BANKALAR

679 DİĞER OLAĞANDIŞI GELİR

VE KARLAR

---------------------------- / ----------------------------------

İşçinin bir alacağı varsa, alacağın mahsubu ve kalan kısmın nakden tahsili;

----------------------------- / ----------------------------------

102 BANKALAR

335 PERSONELE BORÇLAR

679 DİĞER OLAĞANDIŞI GELİR

VE KARLAR

---------------------------- / --------------------------------
 
Üst