Merhaba,
Balıkesir İŞKUR Müdürlüğü’nün, Balıkesir SMMM Odası’na göndermiş olduğu yazıya bakıyorum:
“Kurum tarafından kamu ve özel kesim işyerlerinden iş ve işgücü konularında bilgi istendiğinde, belirlenen süre içerisinde bilgi verilmesi zorunludur. Bu maddeye aykırı davranışlar hakkında 765 sayılı Türk Ceza Kanununun ilgili hükümleri uygulanır”
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu
“Suçta ve cezada kanunilik ilkesi
MADDE 2. - (1) Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz.
(2) İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz.
(3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz.”
“MADDE 5. - (1) Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.”.
Doğru yazmışlar (!), Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesini yazılarında belirtmemişler ya, herhalde bu maddeyi kastetmişler. Bu maddeye göre, Balıkesir İşkur müdürlüğü’nün uygulaması, Türk Ceza Kanunu’nun (765 sayılı felan da değil bu yasa) 1. maddesinn, 1, 2 ve 3. fıkralarına aykırıdır. Suçun ve cezanın kanunda apaçık ve hiçbir tereddüte mahal vermeyecek bir şekilde yer alması gerekir.
Balıkesir İşkur Müdürlüğü’nün yazısında belirtilen suçun tanımı “Kurum tarafından kamu ve özel kesim işyerlerinden … istendiğinde”, özel kesim işyerlerinden ve istendiğinde şeklinde açıkça belirtiyor. Ya kardeşim, SMMM odası’na gönderilen genel bir yazı, o ildeki bütün özel kesim işyerlerini kapsar mı, hadi kapsadı diyelim, Genel olarak böyle bir yazı çıkarılmadı da (Türkiye’yi kapsayan), niçin tek bir il için böyle bir yazı çıkartıldı. Hadi bu doğru diyelim, kabul edelim. İstendiğinde ne demektir, kim benden evrak istemiş, bilgi istemiş, gelen giden bir resmi yazı yok ortada. Yani, X Ltd. Şti. bana şu bilgileri şu sürelerde, her ay ver diye bir yazı vs. yok ortada. Türk Ceza Kanunu’nun hangi maddesine göre ceza kesilecekmiş, öyle bir madde felan da yok TCK’da, olsaydı zaten yukarıdaki yazıda belirtilirdi. O kadar yasanın maddesi yazılmışta, TCK’nın bir maddesi mi yazılmamış bu yazıya.
İkinci paragrafa bakınca, kafamdan ütünün buharı gibi dumanlar çıkıyor 4857 sayılı İş Yasası’nın, ceza ile ilgili hkümlerinin bulunduğu maddelerin hangisinde, “Bu Kanunun 3. maddesindeki işgücü bildirme yükümlülüğüne aykırı davranan” şeklinde bir ifade var. Hadi var diyelim, 3. maddede bu bildirimin nereye yapılacağı belirtiliyor. Orada İşkur mu var?. O ifade şu şekilde değil midir? (Lütfen, yanlışım varsa uyarınız), Yasa maddesinin orijinal metni şu şekildedir: “MADDE 98. - Bu Kanunun 3 üncü maddesindeki işyeri bildirme yükümlülüğüne aykırı davranan işveren veya işveren vekiline çalıştırılan her işçi için elli milyon lira para cezası verilir.” Bu maddenin neresinde, ‘işgücü bildirme’ şeklinde bir ifade vardır. Böyle bir kıyas nasıl yapılabilir.
“Toplu işçi çıkarma
MADDE 29. - İşveren; ekonomik, teknolojik, yapısal ve benzeri işletme, işyeri veya işin gerekleri sonucu toplu işçi çıkarmak istediğinde, bunu en az otuz gün önceden bir yazı ile, işyeri sendika temsilcilerine, ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirir.
İşyerinde çalışan işçi sayısı:
a.20 ile 100 işçi arasında ise, en az 10 işçinin,
b.101 ile 300 işçi arasında ise, en az yüzde on oranında işçinin,
c.301 ve daha fazla ise, en az 30 işçinin,
İşine 17 nci madde uyarınca ve bir aylık süre içinde aynı tarihte veya farklı tarihlerde son verilmesi toplu işçi çıkarma sayılır.”
29. Maddeyi doğru fakat eksik yazmışlar. Gerçekten de, toplu işten çıkarma hükümlerine göre, çizelgeye göre, belli sayıdaki işçileri, işten çıkarmalardan 30 gün önce durumun işkur’a bildirilmesi gerekiyor. Orada da en az yirmi ve daha fazla çalışanı bulunan işyerleri için şeklinde bir ifade vardır. Yani bu yasa maddesi de 10 kişi işten çıkarılacaksa bildirilecektir. Fakat, işyeri 20’den daha aaz yani, 19 ve aşağısı işçi çalıştırıyor ise, bu madde o işyerini kapsamayacaktır. Bu duruma göre, 10 işçiyi basit bir yazı ile nasıl olurda 1 işçiye indirebilirler. Yasa maddesi açıktır.
Yine yazısının son kısmındaki ifadeye bakarsak; “İşverenlerimizin bu husustaki yasal sorumluluklarını Kanununa göre yerine getirmelerini arz ve rica ederim.”, İşverenlere yapılması gereken bildirim, hatalı ve yanlış/yersiz olarak, bir mesleki odaya yapılmıştır. Ve Kanununa göre yerine getirmelerini gerektirecek herhangi bir yükümlülük/bildirim de bulunmamaktadır.
İŞKUR’A BİLDİRMEKLE YÜKÜMLÜ OLDUĞUMUZ DURUMLAR ŞUNLAR OLUP, BAŞKA BİR YASAL YÜKÜMLÜLÜK YOKTUR:
1-İAB Bildirgesi,
2-İŞ Kanunu’nun 29. maddesindeki toplu işten çıkarma bildirimleri,
3-İŞ Kanunu’nun 30. maddesindeki özürlü, eski hükümlü … çalıştırma ile ilgili bildirimler.