İşten Ayrılsam Kıdem Tazminatı Alabilir miyim?

Üyelik
10 Eyl 2012
Mesajlar
7
Konum
akhisar
arkadaşlar öncelikle herkese hayırlı günler iyi forumlar dilerim. ben sitede yeniyim ve bir sorum olacaktı. yardımcı olabilirseniz sevinirim. ben 24.10.2008 tarihinden beri bir dershanede danışma memuru olarak görev yapıyorum. 15 gün içinde işten ayrılacağım . kıdem tazminatı alabilir miyim? ikinci bir sorum daha olacak. ben burada engelli kadrosunda görev yapıyorum. özürlü vergi indiriminden faydalanmak için raporumun fotokopisiyle başvuru yapsam bu başvurum kabul edilir mi? herkese ilgilendiği için şimdiden çok teşekkür ederim. Saygılarımla...
 
İşten kendi isteğiniz ile ayrılmanız halinde kıdem tazminatını alamazsınız.
Engelli kadrosunda çalışıyor iseniz zaten vergi indiriminden faydalanıyor olmanız lazımdı.O kısmı tam anlamadım.
Ama genel olarak engelli indiriminden faydalanmak için,
İşyerinizden alacağınız çalıştığınıza dair bir yazı,elinizde varsa rapor aslı(fotokopisi değil asıl olmalı veya noterden aslı gibidir olmalı) nufus cuzdan fotokopisi ve fotoğrafınızı ekleyeceğiniz bir dilekçeyi bağlı bulunduğunuz vergi dairesine vermek suretiyle başvurmanız lazım.Vergi dairesi sizin raporunuzu Maliye bakanlığı merkez sağlık kuruluna gönderecek.Sağlık kurulu %40 ve üzeri raporunuzu onaylarsa engelli vergi indiriminden faydalanabilirsiniz.
Şayet rapor aslı yoksa elinizde aynı belgelerle vergi dairesinden en yakın hastahaneye özürlülük tespiti için sevkinizi isteyip yeni rapor almanız gerekir.
 
Son düzenleme:
İşten kendi isteğiniz ile ayrılmanız halinde kıdem tazminatını alamazsınız.
Engelli kadrosunda çalışıyor iseniz zaten vergi indiriminden faydalanıyor olmanız lazımdı.O kısmı tam anlamadım.
Ama genel olarak engelli indiriminden faydalanmak için,
İşyerinizden alacağınız çalıştığınıza dair bir yazı,elinizde varsa rapor aslı(fotokopisi değil asıl olmalı veya noterden aslı gibidir olmalı) nufus cuzdan fotokopisi ve fotoğrafınızı ekleyeceğiniz bir dilekçeyi bağlı bulunduğunuz vergi dairesine vermek suretiyle başvurmanız lazım.Vergi dairesi sizin raporunuzu Maliye bakanlığı merkez sağlık kuruluna gönderecek.Sağlık kurulu %40 ve üzeri raporunuzu onaylarsa engelli vergi indiriminden faydalanabilirsiniz.
Şayet rapor aslı yoksa elinizde aynı belgelerle vergi dairesinden en yakın hastahaneye özürlülük tespiti için sevkinizi isteyip yeni rapor almanız gerekir.

vermiş olduğunuz bilgilerden dolayı teşekkür ederim. burada özürlü kadrosunda çalışıyorum ma özürlü vergi indiriminden faydalanmıyorum raporum %48 kalp hastasıyım. vergi indirimi için ayrıca başvuru yapmak gerekiyormuş sanırım. yeni başlayacağım yerde de normal kadroda başlayacağım.
 
istifa etmem için zorlanıyordum üzerime çok fazla geliyorlardı baskı yapılıyordu. o yüzden ayrılıyorum. bu konuda da yapabileceğim bişey var mı tam bilemiyorum olayın başı 6 ay öncesine dayanıyor.
Bu durumlar önceden de oluyordu ama son zamanlarda çok sık gündeme gelmeye,ifade edilmeye başlandı,bu ve benzeri bir çok olayda da madurların haklılık paylarının olabileceğini düşünüyorum.
İş hukuku açısından işciyi koruma-gözetme ilkesi temel ilkelerdendir(tabiki sınırsız değildir.)
Yeni borçlar kanunu yönünden(M.417)de "işcinin kişiliğinin korunması"ndan genel olarak zikredilmiştir.
Her iki yönden bırakınız işverenden kaynaklanan durumları, işverenin diğer çalışanlarının bu ve benzeri söz tutum ve davranışlarını engellemek işverenin yükümlülükleri arasında olsa gerektir.
Bu tür olaylarda işin hassas noktası, böylesi durumun işci tarafından kanıtlanıp-kanıtlanamıyacağı hususudur,kanıtlanması halinde ihbar hariç, işci lehine kıdem tazminatına hükmedileceği açıktır.
İşverenin bu benzeri davranışları karşısında işci yönünden yapılması gereken,istifa etmemek,olayın derecesi tahammül edilemiyecek seviyeye ulaşması halinde ise yazılı olarak bu durumları gerekçe göstererek (işveren kabül etmez ise noter kanalıyle bildirimde bulunarak)işyerinden ayrılmak olmalıdır,bu durum karşısında işveren işcinin ileri sürdüğü bu gerekçeyi kabül etmeyebilecek, dolayısıyle işcinin tazminatını ödemiyecek,bu takdirde de çalışanımız artık yargı yoluna başvuracak,bu noktadan sonra mahkeme nihai kararı verecektir.
Ayrıca belirtmek gerekir ki;engelli kardeşlerimize, özür durmuna bağlı olarak, pozitif ayrımcılık yapılmasından yanayım.
 
ben bugün dilekçemi şu şekilde verdim " ...................dershanesi 2.şb müdürlüğüne. kurumunuzda yürütmekte olduğum danışma memurluğu görevinden 23.09.2012 tarihi itibatıyla ayrılmak istiyorum. gereğinin yapılmasını arz ederim. " bu şekilde yazdım verdim ama dilekçeye ulaşabilirim ve şu şekilde değiştirebilirim bir faydası olur mu bilmem. "...................dershanesi 2. şb müdürlüğüne. kurumunuzda yürütmekte olduğum danışma memurluğu görevinden 23.09.2012 tarihi itibarıyla bazı sebeplerden dolayı ayrılmak istiyorum. gereğinin yapılmasını arz ederim. " uygun mudur acaa bir işe yarar mı?
 
ben bugün dilekçemi şu şekilde verdim
A. " ...................dershanesi 2.şb müdürlüğüne. kurumunuzda yürütmekte olduğum danışma memurluğu görevinden 23.09.2012 tarihi itibatıyla ayrılmak istiyorum. gereğinin yapılmasını arz ederim. " bu şekilde yazdım verdim.................Bu ifadeden anlaşılan işcinin salt olarak istifa etmiş olduğunuzdur.......... ama dilekçeye ulaşabilirim ve şu şekilde değiştirebilirim bir faydası olur mu bilmem. B. "...................dershanesi 2. şb müdürlüğüne ." Kurumunuzda yürütmekte olduğum danışma memurluğu görevinden 23.09.2012 tarihi itibarıyla işyerinize ilişkin bazı sebeplerden dolayı ayrılmak istiyorum. gereğinin yapılmasını arz ederim. " uygun mudur acaa bir işe yarar mı?.....Evet bu şekilde olmasında yarar var.
İşci bu nokta da gerçek iradesini tam olarak ortaya koymamış ise de, burada işyerine ilşkin bir takım sebeblerin (işverenin örtülü baskısının)olduğu yönünde ilk intiba beliriyor,kanıtlanması halinde de bu kararın işci lehine neticeleneği,kanıtlanamaması halinde ise aleyhine sonuçlanacağı açık.
 
İşci bu nokta da gerçek iradesini tam olarak ortaya koymamış ise de, burada işyerine ilşkin bir takım sebeblerin (işverenin örtülü baskısının)olduğu yönünde ilk intiba beliriyor,kanıtlanması halinde de bu kararın işci lehine neticeleneği,kanıtlanamaması halinde ise aleyhine sonuçlanacağı açık.

hangi mahkemeye şikayette bulunmam gerekir işçi mahkemesi mi yoksa ilgilenen başka bir mahkeme var mı?
 
Konunun ilgisi itibariyle elbette İş mahkemesi,ancak bu yerde tek bir Asliye Hukuk Mahkemesi vrsa ,görevsizlik kararı verilmeden bu davaya iş mahkemesi sıfatıyle bu mahkemeninde bakabileceğini düşünüyorum.
 
Elbette mahkeme yoluna gitme hakkınız var. Ancak iş mahkemeye düştüğünde, iddianızı ıspatlamak zorunda kalacaksınız Şeref bey in de belirttiği üzere.
Baskı yı ıspatlayabilmeniz ise, oldukça zor, size karşı yapılan elle tutulur olmayan bir durum ve muhtemelen de gözle görülmeyen, görülse de , o gören gözlerin kapandığı , görmezden gelindiği, duyulsa da duyulmadığının söyleneceği baskılar olacak bunlar.
Kısacası ıspatınız zor olacak.Buna hazırlıklı olun.
Ayrıca çok genel olarak BASKI diyerek belirtmişsiniz sebebi.
Bu baskı konusunda da biraz detay verebilirseniz, durumunuzu daha doğru değerlendirebilmek mümkün olacaktır diye düşünüyorum.
 
baskıdan kastım şudur sayın keremcem bey. ben şubat ayında evlendim ve eşimin 2. evliliği beni o gün işten çıkaracaklardı evlenmekten vazgeçeceksin yada yollarımızı ayıracağız dediler. sonrasında ise bana ödemeleri gereken bir tazminat olduğunu öğrendiler ve başka bir sebep uydurup ( biz müdür beyle görüştük kararda hayatta senin dediler ) işten çıkarmadılar çıkaramadılar. ondan sonra zaten en küçük bir şeyde bana mana bulundu sürekli azarlandım. herkesin yaptığı bir şeyi bende yaptığımda suç oldu yanlış oldu ama diğerlerinde öyle birşey olmadı. bundan yaklaşık olarak 2 hafta kadar önce diğer şubenin müdürü ki beni zorlayanda odur. ayakkabısının topuğunun lastiği düşmüş ve kendi bulunduğu şubeden çıkıp benim bulunduğum yere geldi ve ayakkabılarını çıartıp bana verdi git yaptır diye. personelse orada da var benim yaptığım işi yapan yada hizmetli var onlardan birine neden değil de gelip bana veriyor. son olarak maaş konusunda konuştum onda dayine bin dereden su getirdi ve zaten oraya ( benim bulunduğum şubeye ) 2 kişi lüks 2 kişi fazla dedi. bir dünya bahane üretti. 2 kişiden kastı ben danışma memuruyum birde kayıt kabulde bir arkadaş var ama her ikimizin de yaptığı işler farklı.dul bir bayanla evlendiğim için kurumlarına laf gelirmiş. ama kendileri içlerindeki bekarları evlendirirken hiç bunu düşünmüyorlar evlendikten 1 sene sonra boşananları onların hesabını kim verecek. Saygılarımla
 
Diyecek bir şey bulamıyorum.
ama düşüncem, bu sebepleri baskı olarak gösterirseniz, bana pek şansınız yokmuş gibi geliyor tazminat konusunda.
 
istifa etmem için zorlanıyordum üzerime çok fazla geliyorlardı baskı yapılıyordu. o yüzden ayrılıyorum. bu konuda da yapabileceğim bişey var mı tam bilemiyorum olayın başı 6 ay öncesine dayanıyor.

Psikolojik taciz yani Mobbing e uğramışsınız gibi görünüyor. Yeni Borçlar Kanununda yer alan bir konu ama en kısa zamanda İş Kanunu açısındanda ele alınıp düzenlense çok iyi olur kanaatindeyim. İş Kanununda mobbing tanımlanmalı, yaptırımları açıkça ortaya konmalıdır. Bence önümüzde ki yıllarda bu tür davalar çokça açılacak ve çok işverenin bu yüzden ağzı yanacak tazminat ödemek zorunda kalacak.
 

Benzer konular

Üst