Ynt: Kasa Hesabındaki Fazlalık
Sn. Çağlayan;
Anladığım kadarıyla şirket ortakları kendi şahsi ihtiyaçları için şirket adına bankadan kredi kullanmış ve bu da şirket kasasında fiktif bir şişkinliğe yol açmış.
Bu para şirketin kasasında da dursa, ortakların cari hesabına da aktarılsa Merkez Bnkası'nın reeskont faiz oranları üzerinden adatlandırılması gerekir. M.B. 20/12/2006 tarihinden itibaren yıllık avans işlemlerinde % 29 faiz oranın baz almaktadır. Sizin de adatlandırmaya esas alacağınız faiz oranı : % 29 dur.
Bakınız :
http://www.tcmb.gov.tr/yeni/reeskont/reeskont.html
Eski K.V.K. 16. ve 17. maddelerinde örtülü kazanç ve örtülü sermaye kavramları net tanımlanmamıştı ve muğlaktı. bu nedenle bu konu vergi idaresi ile mükellefler arasında ihtilaflara yol açabiliyor ve adatlandırma yapılmaması durumunda kesilen cezalar yargıdan dönebiliyordu.
Ancak yeni K.V.K. nun 12. ve 13. maddeleri ile örtülü sermaye ve örtülü kazanç konusuna açıklık getirilmiş ve 12. madde ile de şirketin ortaklarından aldığı öz sermayelerinin 3 katından fazla tutarın örtülü sermaye sayılacağından söz edilmektedir.
Bu durumda para kasada da dursa, ortaklara da verilse adatlandırma şart olmaktadır.
Şirket açısından adat gelirinin KDV ne tabi olduğu konusu net değildir. Maliye yaklaşımına göre şirket bu durumda bir finansman sağlama hizmetinde bulunduğu için bu hizmetin KDV ne tabi olması gerektiği yönündedir.
Bana göre de bu gelir KDV ne tabi değildir. Çünkü; şirket mevcut parasını bankaya yatırdığında elde ettiği faiz nasıl KDV ne tabi değilse şirketin ortaklarına kullandırdığı para da KDV ne tabi olmamalıdır.
Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu, kendisine yansıyan bir olay nedeniyle verdiği Kararı'nda, ortakların şirket işlerinin yürütülmesi amacıyla her zaman şirketten borç para almaları veya şirkette borç para vermelerinin mümkün olduğu, ortaklarla şirket arasında bu şekilde sürekli hareket halinde işleyen ortaklar cari hesabının bulunması ve bu işlem için faiz yürütülmemesinin ekonomik gereklere uygun ve iş yaşamının doğal akışı gereği olduğu, bu işlemin finansman hizmeti sayılarak KDV'ye tabi tutulamayacağını belirtmiştir. (Dn.VDDGK.'nın 13.06.2003 tarih ve E.2002/631 K.2003/332 sayılı kararı)