uyumsoft

Niye Şiir Olmasın!!!

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan heerdeem
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

DÜĞÜN FOTOĞRAFLARI

Ben evlenirken
16?sındaydı kardeşim
Şimdi damat yaşında
Araba ve yavuklu sevdasında
Sonra abimin saçları siyah; eşi kaşık kadar suratlı, kırılgan,
Şimdi yeğenimin sesi çatal..
Azıcık müzik azıcık duman azıcık gülüş yeter..
her yaşta kayarız düğünümüze..

ilk denediğim gelinliği aldım..
öyle şaşırdım ki, yenisini denesem yığılıvereceğim
incecik mahçup sesim bile şimdi kalınlaşmış
bana sorsan dün evlendim..
Bakışlardaki mutluluk aynaları kandırır.

Tanımazlar bilirim, canciğer oldular
Tanımazlar bilirim buzdan bıçaklı..
Acısı henüz tadılmamış.
Yakınlaşınca insan insanı çeker.
Ya düşman olursun ya sırdaş
Yaşamak alışmak mı?

Kimbilir kimler öldü o günden beri
Üçü içimi yakar; üçü birbirinden öte
Hocamdı, düşmanımdı; davamdı..
İçim acıdı; eski dostun
Hoşçakalını anlamamışım
Oysa elleriyle yüzümü tutmuş..

Çocuklarım dokularımda..
Bugün farklı mı?
Ya da bir sonraki on yılda..
Aynı yolda yürümek zor..
Iyi günde kötü günde..
Kötü gündekiler çözülmüş..
10 yıl sonra yine kendimi izleyeceğim,
Sayacağım ölenleri, kızacağım..
Şaşıracağım büyüyen sevgilere, yitenlere
Ailem hep kalacak kırık dökük..
Belki 20 yıl sonra kayıplar yerleşecek yüzüme
Sahi bu kadar yitirince
Aynadaki kim olacak? ..

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

EKSİK KALDI

Masada elin yerine sımsıkı tuttuğum çayımla
Isını alamadım eksik kaldı..
Çocuklarımızdan konuştuk
Oyunlarımızdan
Seyirciydik yaşamlarımıza
Sözler eksik kaldı..
Kurulmamış kalemizin taşları ayaklarımızda
Olmayan kulelerde dalgalanan yüreğimiz;
Kırgın, sinirli, isyankar bakışlarımızda,
Korkak bir sevgi kırıntısı
Eksik kaldı..
Dalga dalga çekildik dolunayda kendimize,
Bardakta çayımız bile eksik kaldı..
Kötücül bir boşluk gece yatağımda
Sınırlı zamanlara zorlanmış iki yabanıl sözcükte
Ortak ne varsa eksik kaldı..

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

GECE

Bulut muydu, yıldız mıydı
Kayalardan köpük sakalıyla
Yuvarlanan o gece
Gün batarken yüreğime devrildi

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

HABERLER

Gölgesi gömülü
Kaynayan asfalta
Oğlumdan biraz büyük
Kırılmış kibrit bedeni

Gerisini görmedi
Yumdu gözlerini
İnsandı
Ölümden utandı

Boş kovan sözcükleri
Saçıldı, yuvarlandı
Borsada
Bu kez yükseliş vardı

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

HER DÖNGÜ

Tıkır tıkır taşlar..
Bir uğultu yakınlaşan..
Bak ışığı da düştü aramıza.
Fazlasıyla yaşadık.
Gereksizdir, yorucudur.
Bahar gibi bulandırır aklı.
Ve saniyeler kelimeler arasında,
Biraz daha uzar.
Puslanır söylenen,
Bakışların ardında.
Raydan çıkarmanın bir yolu olmalı..
Her döngü uçuruma doğru..

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

HÜZNÜ SEVİYORUM

Hüznü seviyorum
Daha bir tanıdığım için
Kendimi içinde

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

IŞIK DALGASI

Işık dalgası dağlarda
Durmaksızın terkedilen
Ve bekleyen beni..
Şehrin dalgalarında

Yelkovanın adımları
Kadehlerce alev damarına
Asfalt yudumluyor ayışığını..
Damla damla sakız rakısı
Dizboyu başaklar
Bela kokuyor soluğun
Hançerli akşamlar..

Bekliyorsun beni
Gelmekten korkuyorum

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

İMGELEM

Özgür sandı kendini
Ama kabullendi yalnızlığını
Oysa yalnızlığın
Zincirleriyle tutsaktı

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

KARANLIK PATİKADA

Karanlık bir patikada
Ay ışığı düşer önüne
Arkanda soluğu ırmağın

Dudaklarım gül içinde
Bu öyle bir sevi ki
Bir kuş öter çalılıkta

Yüreğimiz ter içinde
Sanki biz değiliz sevgilim
Kavakların gölgesiyle
İkiye ayırdık geceyi
Gece avcumun içinde

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

KARIŞIR

Yüreğimiz ısınır ısınır da,
Ya pat diye dağılırsa..
Çiçek de açabilir tohum,
İse dumana da karışır.

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

KIRIK

Bıçak gibi yalnızlık damarlarımda
Çizgi çizgi duyulan
Arıyorum kendimi..
Benim olan ortamdan koparan
Umutla
Nasıl da ürkek
Yaşama sızıyorum..

Bilinçlenip kavradıkça kendimi
Sürükleniyorum daha bir çıkmaza
Uğraştan yine de çoğu kez yılgın

İlerleyiş, sunular
Neye göre değişim?

Olabildiğince uzaklaşmak
Ve yitirmek ruhunu buzullarda
Kırgın son kez bakıp yaşama
Ayrılmak istiyorum.

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

KOLAYI YOK

Kolayı yok bunun..
Oyalamak yersiz..
Kara bir kütleyi fırlatacaksın,
İnecek yüreğine
Tekrarlayacaksın
Niyesini,
Yoksa nasıl tutunursun
Çoktan unutulmuş kızgınlığına


Kocaman iri balık gözü yalnızlık sana bakacak
Boydan boya lacivert kesecek her köşen
Önce isteyecek, sonra kaçacaksın.
Hiçbir zaman hazır olamayacaksın
Çağırmaktan yorulduğun gün
İzin isteyeceksin
Üzgün olmak için..

Sakız gibi çürüdü zaman
Merdivenler yer değiştiriyor..
Elimdeki eşyayı unutuyorum..
Ve birden çığlık atıyorum susun diye..
Belki sessizlikte susar içimdeki
Bekleyen

Ellerim yüzümde
Dudaklarım, gözlerim..
Ya onlar da dağılsa..
Nasıl toplanır beden..
Üflenince uçuşan tohum çiçeği..

Artık kimseyi sevmiyorum..
Yalnızca sevdiklerimi
Hatırlamaya çalışıyorum.

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

KÖRPECİK DALINDA

Körpecik dalında
Tüyü titrerdi
Sabah çiği
Islak serin alnında
Onaltı yaşında delikanlı
Yüreğinde gülüşü
Aymazlığı sevdaya
İpince gözyaşı
Soluk ayışığı olmuş kız
O kadar uzak ki durulmaya.

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

KÜÇÜK KIZIN AĞACI

Beni bir kiraz ağacına götür desem
İlk dalına ulaşabileceğim
Dalları taze pembe kirazlarıyla ağır
Mağrur bir anne gibi orda gülümseyen
İnce beyaz gövdesinden baharı sevsem

Kiraz bahçelerine trenle gidilir
İstasyona yakın kahveler
Havuzunda 1-2 alabalık yan dereden
Derenin tıkır tıkır taşları
Avuçlarda ince belli çay bardakları

Leylekler önce, ardından kırlangıçlar
Konfeti gibi bahar ağaçları
Yabanıl çiğdem kokusu
Mora kesmiş, tüle sarmış bayırlar
Ama eksik kalır bir yanı
Mutlaka ağızda
Kirazın çekirdek kırığı

Annemin saçları açık pencere rüzgarıyla
Elleri cama dayalı küçük kıza ulaşır
?Al hançeri kadınım?; o küçücük kıza ver..
Olsa olsa kiraz ağacının
Kuytu ıslak toprağına
Resim çizer

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

MATRUŞKA

Matruşkalar gibi her yaştayız
Yüreğimiz çizilir annemizi ararız
Söküğümüzde müdür muavininin bakışı
Kırmız gül lise çıkışında
Çingene pembesi yerde tepinen çocukta..
7 yaşında özenerek baktım yan sıradaki inci yazıya
Hala ezilirim..

Tutkular da eklenir gelişirken
Bıraktığın yerdedir yeni gelen..
Saatime ilk dokunuştan
Tuzlu duvar gölgelerine
Hiç ayrılmadım hiç kimseden
Hiçbir kapı kapanmadı
Yalnız tekrar geçmeye fırsatım olmadı

Ne çarptıysa beni 20?sine kadar çarptı
Tekrarlanıp durdu duygular..
Belki azıcık büyüdü sanrılar
Anılar neyi çağırırsa onu severim artık..
Tanıdığın tanımadığın kadar şaşırtmaz seni..
Anlayış kadar sıkıcı ne var..

Her yaşını sevebiliyor musun
Göğsüne bastırıp bebekliğini
Sarılıyor musun sevdasını anlatamadan
Aldatılan genç kıza..
Gülümseyebiliyor musun inandıkları uğruna
Kendini ve inananları aldatana..
Herkesi sevmenin ve güvenmenin ne büyük haksızlık olduğunu
Farkedebiliyor musun..
Tek gerçek aynalarda
Yansıman nasılsa kendine
Öylesin..

En küçük matruşkada kalan kırgınlıklar..
Bakarsın kabuğunu çatlacak..
Oysa her soru yanıtını bulur,
Fırlat maviliğe, usulca süzülür
Su kendi yatağını yaratır
Çaresiz kalınan yalnızca kurallar.
Bir de uçar gibi merdivenler kalır..
Bir telefon sesi, bir çağrı..
Yaşananlar mı..
Anılardan silinen birer ayrıntı..

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

MİNELİ

Saksağandır yüreğim
Anılar toplar
Aynalı bir konsol üstünde
Gece teri, sümbül mavisi, kış güneşi
Bir mineli kutu ki
Ne varsa onda
Silinir geçmişi

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

NYMPHE

Mavi kıvrımlı gece
Dantelinde sarılı
Yakamozlar düştüğünde
Bacak bacak üstünde bir kadın
Okyanusa cumbalı

Aşk dediği
Küçük bir ben omzundaki
Sateni, safir kolyesi
Ne farkeder ki adı
Ağzı şekerli tarçın
Yelkeni rüzgar altı..

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

ÖNÜNDE ZAMAN

Kahraman olacaksan
Hain olmayı göze alman gerekir
Adil olacaksan
Aldatılmayı
Bulutlarda görüneceksin kimine
Kimi görmezden gelecek
Nerede olduğunu yalnız sen bileceksin

Kimdir onlar hiç ad koyamadığın
40?ına vardığında, daralınca yolların
Neden var diye şaşırdığın
Dudakları yok, sözleri ağır
Siyah gölgeleri önüne düşenler
Tekin değildir karanlıkları
Ama tozunu alır ışığının
Sen görünesin diye yaşarlar

Çok sevdim seni ince oğlum
Belki ispari kadar ürkeksin
Hani denizlerin en utangaç balığı
Dokunursun öylece yaşama
Girdiğin her suda kuma yakın..
Direndiğinde inandıramazsan..
Savaştığında keskin
İzin verdiğinde kaçak
Sevdiğinde zayıf olacaksan..
Yüzgeçlerinle ancak harelenirse su
Kendi girdabında yıkanırsın

Belki de yer sarsılacak adımından
Sen seçeceksin
Sarsıntıdan koyaklar açılırsa korkma
Dalını uzatacak yeşil, filiz verir yanıbaşında
Serinler boncuklanınca alnın
Suyunu taşır ırmak,
Yatağını açar yerleşeceğin toprak
Gün gelir herkese çok yakın
Bana geldiğin gün
Toprakta 'unutma beni' çiçekleri..

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

SAKIN SEVDANI

Sağnak yağmurlardan geleli
Bir nergis açımlık zaman olmuş
Aynı soluğu taşıyorsun
Verme gizini girdap bakışlım
Sakın benden sevdayı..

Ece Arabul Günel
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

SESİN..

Sesin bile yeter
Sesin,
Suya düşen bir yaprağın uğultusu

Ece Arabul Günel
 
Üst