Ynt: Rapor parası alımı hk.
redice ' Alıntı:
Arkadaşlar uygulama o şekilde olmuyor. Siz raporlu bir işçiyi sisteme girip çalışmadığını beyan ederseniz sgk o işçiyi çalışmadı olarak kabul edip rapor parasına ait ödemeyi yapıyor. Prim yatırılmış mı yatırılmamış mı kontrol etmiyor. Neden etmiyor çünkü işveren isterse raporlu işçisinin ekonomik kayba uğramaması için ücret ödemek isteyebilir, ücret ödemesi olunca da primleri tam olarak beyan edebilir. Burada işveren isterse işçiden sgk'nın verdiği rapor parasını talep etme hakkı bulunuyor. Yani içiniz rahat olsun prim bildirdiğiniz bir kişiye ait istirahat bildirimi de yapabilirsiniz. Daha önce defalarca uyguladık her hangi bir problem olmadı.
bildirge de rapor gösterilmezken, rapor bilgisi girilmesi benim mantığıma ters geliyor. Ya rapor gösterin yada ücretini ödeyin. Fakat biraz araştırınca, sizin uygulamanız doğru sanırım
Alıntıdır
Şerif AKCAN (
[email protected])
Türkiye Gazetesi--Raporlu işçiye sigorta primi ödenir mi?
--------------------------------------------------------------------------------
Raporlu işçiye sigorta primi ödenir mi?
Son günlerde okuyucularımızdan sıklıkla ?raporlu olan işçi adına sigorta prim yatırılabilir mi? sorusu gelmektedir. İş kazası, hastalık veya analık durumu nedeniyle sağlık raporu alan işçiler için bazı işverenler sigorta primi yatırmak istemektedir. İşveren, sağlık sebebiyle çalışamayan işçisinin sosyal güvenlik yönünden bir hak kaybına uğramasını istememektedir. Bunun da ötesinde, çalışamayan işçinin ekonomik anlamda bir kayba uğramaması için ücret ödemektedir.
Özellikle iş kazasına uğrayan işçilerin maruz kaldığı olay nedeniyle ortaya çıkan kayıplarını gidermek isteyen işverenler bu yola başvururlar. Diğer yandan, hekim raporu ile çalışamayacağı tespit edilen işçi adına Sosyal Sigortalar Kurumuna prim ödemenin de bir suç unsuru olduğu düşünülmektedir.
Raporlu işçi çalıştırılamaz
İlk bakışta bu düşünce doğru gibi görünüyor. Gerçekten, herhangi bir rahatsızlığı nedeniyle sağlık raporu alarak çalışmayan kişi için sigorta primi ödemek çok anlamalı gelmiyor. İlk akla gelen, raporlu olduğu halde işçinin çalıştırılmış olmasıdır.
Gerek İş Kanunu ve gerekse Sosyal Sigortalar Kanunu hekim raporuna rağmen çalıştırılan işçinin tedavisinin gecikmesinden dolayı ortaya çıkan sonuçlardan işvereni sorumlu tutmuştur. Sağlık raporu olduğu halde işçi çalıştırılırsa ve bunun sonucunda işçinin hastalığında bir artış meydana gelirse veya tedavi süreci uzarsa, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan sağlık harcamalarının tamamı işverenden tahsil edilir. Bu nedenlerden dolayı işverenlere kesinlikle istirahatli olan işçileri çalıştırmamalarını tavsiye ediyoruz.
Ücret ödenirse primi de ödenmeli
Raporlu işçinin çalıştırılmasının sakıncalarına değindikten sonra, istirahat süresince işyerinde çalıştırılmadığı halde ücret ödemesi yapılan işçilerin durumunu ele alalım. Yukarıda belirttiğimiz üzere, bazı işverenler, çeşitli nedenlerden dolayı raporlu olan işçilerinin sigorta primini ödemek istemektedirler.
İş Kanunu?nda ve Sosyal Sigortalar Kanunu?nda istirahatlı olan işçi adına sigorta primi ödenmesi veya ödenmemesi hakkında açık bir hüküm bulunmamaktadır. Genel kural, raporlu olan işçi için işveren sigorta primi ödemez. İşçi, ortaya çıkan gelir kaybını prim ödediği hastalık, iş kazası veya analık sigortası kolundan karşılamaktadır. Yani, istirahatlı olan işçi, Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat ederek çalışmadığı günler için iş göremezlik ödeneği, diğer bir deyişle istirahat parası almaktadır.
Sosyal Sigortalar Kumru tarafından 1988 yılında çıkarılan 16 sayılı Genelge ile ?Sigortalılara İstirahatlıyken Ödenen Ücretler? konusu ayrı bir başlık altında düzenlenmiştir. Buna göre;
?Kurumdan geçici iş göremezlik ödeneği alan sigortalılara istirahatlı bulundukları devrede işverenlerce ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ile o devredeki kazancı arasındaki fark ücretlerin veya bu devrede Kurumca ödenen geçici iş göremezlik ödeneği nazara alınmadan ödenen tam ücretlerin bundan böyle Tüzük, Yönetmelik, Toplu Sözleşme gibi genel düzenleyici tasarruflara dayanarak veya işverence atıfet kabilinden ödenmiş olmasına bakılmaksızın 506 sayılı Kanunun 77. maddesinin (a) fıkrası kapsamında mütalâa edilerek prime tâbi tutulması, bu fark ücretlerin prime esas asgari günlük kazancın altında kalması halinde 506 sayılı Kanunun 78. maddesi gereğince prime esas asgari günlük kazana iblağ edilmek suretiyle iş kazaları ve meslek hastalıkları sigortası primi de dahil olmak üzere prime tabi tutulması ve bu primlerin ilişkin olduğu sürenin, aylık sigorta primleri bildirgeleri ile dört aylık sigorta primleri bordrolarında gün sayısı olarak gösterilmesi gerekmektedir?
İşte, istirahatlı işçiye yapılan ücret ödemelerinin sigorta primine tabi tutulması ve işçi adına hizmet olarak kayıt edilmesi, söz konusu genelgenin bu düzenlemesine dayanmaktadır.
Görüldüğü üzere, işverenin, raporlu olan işçisine ücret ödemesi halinde, söz konusu ücretleri sigorta primine tabi tutması bir zorunluluktur. İşveren, raporlu olan işçisine herhangi bir ücret ödemek durumunda değildir. Eğer ücret öderse sigorta primlerini yatırmak zorundadır.
Ayrıca, hem 1475 sayılı mülga İş Kanununda ve hem de 4857 sayılı İş Kanununda bu konu ile ilgili şöyle bir hüküm bulunmaktadır. İşveren, istirahatlı olan işçisine ücret ödemesi yaparsa, işçisinden SSK?dan aldığı istirahat parasını geri isteyebilir. İşçiye raporlu olduğu sürece tam ücret ödemesi yapan işveren, işçinin SSK?dan aldığı hastalık ödeneğini talep hakkına sahiptir.