Ynt: Şahıs Firmasına Araç Kaydı
Noter satış senedi de mi yok?
-------------------------------------------
http://www.webmuhasebe.com/Konular/mdvenv.htm adresinde bir bölüm:
Maliyet Bedeli Bilinmeyen Maddi Duran Varlıklar:
İşletmeye dahil edilen bazı duran varlıkların maliyet bedelinin bilinmemesi işletmeye bir maliyet yüklememiş olması durumunda bu gibi sabit varlıkların değerlemesi VUK'nun 289. madde hükümlerine göre yapılır.
VUK'nun 289. maddesinde maliyet bedeli ile değerlenemeyen sabit varlıklardan bina ve arazinin vergi değeri ile diğerlerinin varsa borsa rayici, yoksa mukayyet değerleri, o da yoksa emsal bedeli ile değerlenir. Sabit varlıklarda borsa rayici söz konusu olmadığından ve bu gibi değerlerin mukayyet değerleri de bulunmadığından bina ve arazi dışında maliyeti bilinmeyen sabit varlıklar emsal bedeli ile değerlenir.
VUK'nun 268. maddesine göre vergi değeri, bina ve arazinin rayiç bedelidir.
Emsal bedeli ise, takdir komisyonu tarafından takdir edilir. Türkiye'de faaliyette bulunan dar mükellefiyete tabi yabancı kuruluşların buradaki faaliyetleri sırasında geçici bir süre için yurt dışından getirerek işletmeye dahil ettikleri sabit varlıklar da VUK'nun 289. maddesi hükmü çerçevesinde emsal bedeli ile değerlenir.
İşletmelere sermaye olarak konulan sabit varlıkların Ticaret Mahkemesi tarafından tesbit edilen değerleri, değerleme açısından, vergi uygulamalarında kabul edilmektedir.
Bu gibi sabit varlıklar şirketlere sermaye olarak konulurken iktisap maliyetinden birikmiş amortismanlarının düşülmesiyle bulunan net defter değeri üzerinden devredilirler. Böylece, daha önce amortismana tabi tutulmuş bir sabit varlığın tekrar amortismana tabi tutulması önlenmiş olmaktadır.
Ancak, Ticaret Mahkemesi tarafından tesbit edilen değer net defter değerinin üzerinde olabilir. Bu durumda, tesbit edilen değer üzerinden giriş yapılıp, amortisman uygulaması yapılacaktır.
Danıştay 4. Dairesinin bu konu ile ilgili kararlarında, daha önce amortismana tabi tutulmuş sabit varlıkların değerlendirilerek başka bir işletmeye devredilmesi durumunda yeni İşletmede amortismana tabi tutulabileceği belirtilmiştir. Adi ortaklığa, ortaklar tarafından sermaye olarak konulan gayrimenkul, menkul ve demirbaşlar şirket varlığına dahil ortaklık malı olmakta, kullanılmış olsalar da amortismana tabi tutulurlar.
VUK'nun geçici 5. maddesine göre, ticari, zirai veya mesleki kazançları dolayısıyla yeniden gelir vergisine girecek veya basit usulden gerçek usule geçecek olan mükelleflerin veya öteden beri faaliyete devam eden serbest meslek erbabının amortismana tabi iktisadi kıymetleri maliyet bedeli, maliyet bedeli bilinmiyorsa bizzat kendilerince alış tarihindeki rayice göre tahmin olunacak bedel ile değerlenir. Bu kıymetlerin alış tarihleri ile mükellefiyete giriş veya gerçek usule geçiş tarihi arasındaki yıllara ait amortismanlar tutarı bu değerden düşülür ve bakiyesinin amortismanına devam olunur.
Yeniden gelir vergisine girişte veya basit usulden gerçek usule geçişte amortismana tabi sabit varlıklarının değerinin maliyet bedeline göre, eğer maliyet bedeli bilinmiyorsa alış tarihindeki rayice göre mükellef tarafından bizzat tesbit edileceği belirtilmiş oluyor.
Mükellefçe tahmin olunan değerin fazla hesaplandığı tesbit edilirse bundan dolayı mükellef adına ceza kesilmez.
Gerçek usulde gelir vergisi mükellefi olanlar, ilk defa gerçek usule geçecek olanların şahıs işletmelerine ve adi ortaklıklara devrettikleri amortismana tabi sabit varlıklarını VUK' nun genel hükümlerine göre değerlerler.
Diğer bir ifade ile, maliyet bedeli bilinenler maliyet bedeli ile maliyet bedeli bilinmeyen sabit varlıklardan bina ve araziler vergi değeri ile, diğerleri de emsal bedeli ile değerlendirilir.
Daha önce başka bir işletmenin aktifinde bulunan bir sabit varlık başka bir işletmeye devredilirken emsal bedeli üzerinden çıkış yapılırsa yeni işletme için de bu emsal bedeli maliyet bedeli olmaktadır.
Eğer, sabit aktif daha önce bir işletmenin aktifinde kayıtlı bulunmamış ve sahibi tarafından bir işletmeye devredilmemiş ise, bu sabit varlığın sahibi tarafından maliyet bedelinin bilinmediği gerekçesi ile emsal bedeli üzerinden değerlenmesi her zaman için mümkündür. Ancak, bina, arazi, gibi bazı değerlerin maliyet bedellerinin vergi idaresi tarafından mükellefin vermiş olduğu beyannamelerden tesbiti imkanı vardır. Bu gibi değerler devredilirken mükellef tarafından maliyet bedelinden birikmiş amortismanları düşülerek net değerler üzerinden değerlenmesi uygun olur.