Ben sizin söyleminizin dayanağını buldum.
"Madde 4:
Kanunun 4.maddesinin başlığı "Bankaların Bildirim Yükümlülüğü" şeklinde olup, aslen bankalar için yeni getirilen bu işlev, yeni çek kanununun asli amaçlarından bir tanesi olan kayıt dışılığın önlenmesi ve kayıt dışılığın bankaca tespiti durumunda, devletin resmi kurumları olan Cumhuriyet Savcılıklarının ve Gelir İdaresi Başkanlığı tarafında yapılması gereken işlemleri başlatmak amaçlıdır.
.
(1) Banka Genel Müdürlükleri Tarafından Elektronik Ortamda Topluca Yapılacak Hamiline Çek Raporlamaları
Kanun gereği banka genel müdürlükleri tarafından, elektronik rapor formatı daha sonra kararlaştırılacak olmakla birlikte
doğrudan Gelir İdaresi Başkanlığına muhatap olmak üzere 2 adet raporlama yapılacaktır.
Bu raporlamalardan bir tanesi sadece hamiline çek hesabı sahipleri için yapılacak olup, diğer raporlama bu hamiline çekleri tahsil için bankaya gelenlerin raporlaması olacaktır.
Bu raporlamalar sayesinde T.C. Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından, bankalardan ticari ve ticari olmayan müşterilerden hamiline çek yaprağı alanların, söz konusu çek yapraklarının kullanımları ile hamiline çeklerin bedellerini bankalardan tahsil edenler sorgulanabilecektir.
(2) Maddenin ikinci fıkrası, banka şubelerinin devamlı surette ve en çok dikkat etmesi gereken bir düzenleme olmuştur
. Zira bu düzenleme ile ticari tüzel kişilik ile onların gerçek kişi ortakları ve ilişki içinde bulundukları diğer gerçek kişiler için tasarruf mevduatı hesapları üzerinden verilen
ticari olmayan çek karnelerinin, ticari işlemlere konu edilmemesi gereğidir.
Bankalarda tasarruf mevduatı şeklinde gerçek kişilere açılan hesapların, ticari işlemlere konu edilmemesi gerektiği gibi, bu hesaplara devamlı mahiyette nama veya hamiline yazılı
ticari olmayan çeklerin de tahsil edilmiyor olması beklenir. Bu durumun aksine hesap hareketlerinin olması durumunda, ilgili bankaca bu durumun sebeplerinin bankaca sorgulanması, hem hesap sahibinin hem de bankanın menfaatinedir.
Yukarıdaki nedenlerden ötürü, banka şubesince müşterinin şubede çekli hesap açtıracak olması durumunda, müşterisinin bu çekli hesabı hangi amaçla talep ettiğini sorgulamalı, bu aşamada edindiği bilgilere göre çekli hesap açılış evraklarını öncede talep etmeli ve ardından çekli hesabın açılması ile birlikte, müşteri tarafından hesabın kullanılış amacını belirleyen bir irade beyanını müşterisinden temin etmesi, ispat açısından bankanın menfaatine olacaktır.
Dolayısıyla bankaca gerçek kişi müşterisine, ticari olmayan hesap açan ve bu hesaptan
ticari olmayan çek karnesi vermesi durumunda, gerek bu hesaptan düzenlenen çeklerin gerekse bu hesaba tahsile verilen çeklerin, banka şubesince izlenmesi gereği ortaya çıkmaktadır.
Banka şubesince, söz konusu ticari olmayan bir hesabın, bir tacir veya onunla ilişki içinde bulunan bir gerçek kişi ile ilintili olduğunun yukarıdaki kapsam içinde tespiti ve tespitinde belgeye bağlanarak Gelir İdaresi Başkanlığına bildirilmesi zorunludur.
"
Ancak görüldüğü gibi bankaların ticari olmayan çekleri teminata almayacağı gibi bir durum yok. Bankalar bunu SORGULAMAK durumunda . Ben de yukardaki cevabımda bunu belirtmiştim zaten