fonradar

Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

Üyelik
26 Nis 2007
Mesajlar
27
vergi levhası tasdik edilen müşterilerimizin listesinin 25 haziran 2008 tarihine kadar verilmesi gerekiyordu. 30 haziran 2008 de verilmesi halinde de gene aynı tutarda özel usulsüzlük cezası kesiliyor. 1490 ytl. bu cezaya karşı itiraz hakkımız yani dava etme hakkımız olabilir mi acaba.

hiçbir esneklik olmayan tebliğe dayatılarak kesilen bu cezaya karşı ne yapılabilr acaba.
 
Ynt: Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

Sn bahar,

VUK 272.Tebliğde yazılı olan 25.haziran tarihi,doğrudur.bu süre içinde bildirimler verilmezse şayet,vuk mükerrer madde 355 de anılan cezanın kesileceğide tabidir. serbest meslek erbabı için 1.490.00 ytldir.
ancak bu mükerrer madde ile ilgili cezanın uygulanması için,önce vd.nin sizi arayıp,bildiriminizi yapmamışsınız,yapın.diyerek uyarması lazım.tekrar götürülmezse cezanın uygulanması gereklidir. Ancak vd.hemen ceza kesme işlemini yapıyor.buda onları haksız duruma düşürüyor.
kısacası,konuyu yargıya taşırsanız cezanın kalkacağı kanaatindeyim.
-----------------

Mükerrer Madde 355- [1] Bu Kanunun 86, 148, 149, 150, 256 ve 257. maddelerinde yer alan zorunluluklar ile mükerrer 257. madde uyarınca getirilen zorunluluklara uymayan (Kamu idare ve müesseselerinde bilgi verme görevini yerine getirmeyen yöneticiler dahil);

1. Birinci sınıf tüccarlar ile serbest meslek erbabı hakkında 100.000.000 (1.490.-YTL)[2] lira,

2. İkinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ile kazancı basit usulde tespit edilenler hakkında 50.000.000 (680.-YTL) [3] lira,

3. Yukarıdaki bentlerde yazılı bulunanlar dışında kalanlar hakkında 25.000.000 (320.-YTL) [4] lira,

özel usulsüzlük cezası kesilir.

Bu hükmün uygulanması için, bilgi ve ibraz ödevinin yerine getirilme-siyle ilgili olarak yapılacak tebliğlerde bilginin verilmesi için tayin olunan sürede cevap verilmemesi, eksik veya yanıltıcı bilgi verilmesi veya defter ve belge ibrazı için tayin olunan süre ile defter ve belgelerin süresinde ibraz edilmemesi durumunda haklarında Kanunun ceza hükümlerinin uygulanması cihetine gidileceğinin ilgililere yazılı olarak bildirilmesi şarttır.
 
Ynt: Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

Bu konu ile ilgili daha önce açılmış davalara bakmak lazım bence

İdare zaten söz konusu tebliğde süreyi belirtmiş ayrıyetten bir daha yazı göndermesine gerek yoktur gibi düşünüyorum Adı üstünde VUK 272.Tebliğ
 
Ynt: Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

sizin gibi düşünmüyorum,sebebine gelince,

Bu hükmün uygulanması için, bilgi ve ibraz ödevinin yerine getirilme-siyle ilgili olarak yapılacak tebliğlerde bilginin verilmesi için tayin olunan sürede cevap verilmemesi, eksik veya yanıltıcı bilgi verilmesi veya defter ve belge ibrazı için tayin olunan süre ile defter ve belgelerin süresinde ibraz edilmemesi durumunda haklarında Kanunun ceza hükümlerinin uygulanması cihetine gidileceğinin ilgililere yazılı olarak bildirilmesi şarttır.
koyu renkle işaretlediğim bölümü dikkate alırsanız, mükellefe yazılı tebligat yapılması anlamı çıkıyor.
 
Ynt: Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu kararı:

Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
VERGİ DAVA DAİRELERİ 2006 55 2005 327 24/03/2006

KARAR METNİ
MÜKELLEFLERİN VERGİ LEVHALARINI 3568 SAYILI KANUNA GÖRE YETKİ ALMIŞ MESLEK MENSUPLARINA DA TASDİK ETTİREBİLECEKLERİNE DAİR 272 NO.LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİNDE VE SERBEST MALİ MÜŞAVİR OLAN DAVACININ VERGİ LEVHASINI TASDİK ETTİĞİ MÜKELLEFLERE İLİŞKİN LİSTEYİ VERGİ DAİRESİNE VERMEMESİ NEDENİYLE KESİLEN ÖZEL USULSÜZLÜK CEZASINDA YASAL DÜZENLEMEYE AYKIRILIK BULUNMADIĞI HK.<
Temyiz Eden : ?
Karşı Taraf : 1- Maliye Bakanlığı - ANKARA
2- Vergi Dairesi Müdürlüğü - UŞAK
İstemin Özeti : Mükelleflerin vergi levhalarını 3568 sayılı Kanuna göre yetki almış meslek mensuplarına da tasdik ettirebileceklerine dair 13.4.1999 günlü ve 23665 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 272 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği'nin iptali ve serbest muhasebeci mali müşavir olan davacının, vergi levhasını tasdik ettiği mükelleflere ilişkin listeyi Vergi Dairesine vermemesi nedeniyle Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355 nci maddesi uyarınca adına kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
Danıştay Dördüncü Dairesi 22.9.2005 günlü ve E:2004/257, K:2005/1583 sayılı kararıyla; dava konusu Tebliğin 5 inci bölümünde kazancı basit usulde tespit edilen mükelleflerin vergi levhaları ile ilgili düzenlemenin yer aldığı, bu düzenleme davacının hak ve menfaatini ihlal eder nitelikte bulunmadığından, bu kısmın iptali isteminde davacının dava açma ehliyeti bulunmadığı, anılan Genel Tebliğin diğer bölümleri davacının hukukunu doğrudan etkileyecek düzenlemeler içerdiğinden, Maliye Bakanlığının söz konusu düzenlemenin idari dava konusu olabilecek nitelikte bir düzenleyici işlem olarak nitelendirilemeyeceği yolundaki savunmasının yerinde görülmediği, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun "vergilendirme" başlıklı Birinci Kitabının 5 inci maddesinde "vergi mahremiyetinin" düzenlendiği ve maddenin üçüncü fıkrasında, gelir vergisi mükellefleri (kazancı basit usulde tespit edilenler dahil) ile sermaye şirketlerinin her yıl Mayıs ayının son gününe kadar vergi tarhına esas olan kazanç tutarları ile bunlara isabet eden vergi miktarlarını gösteren levhayı merkezlerine, şubelerine, satış mağazalarına iş sahipleri ile mükellefler tarafından kolayca okunup görülecek şekilde asmak zorunda oldukları, ilan ve levhalara ilişkin diğer hususların Maliye Bakanlığınca belli edileceği belirtilmek suretiyle mükelleflere vergi levhası asma zorunluluğu getirildiği, aynı Kanunun mükerrer 257 nci maddesinin birinci fıkrasının 1 numaralı bendinde, Maliye Bakanlığının, mükellef ve meslek grupları itibarıyla muhasebe usul ve esaslarını tespit etmeye,bu Kanuna göre tutulmakta olan defter ve belgeler ile bunlara ilaveten tutulmasını veya düzenlenmesini uygun gördüğü defter ve belgelerin mahiyet, şekil ve ihtiva etmesi zorunlu bilgileri belirlemeye, bunlarda değişiklik yapmaya; bedeli karşılığında basıp dağıtmaya veya üçüncü kişilere bastırıp dağıtmaya veya dağıttırmaya, bunların kayıtlarını tutturmaya, bu defter ve belgelere tasdik, muhafaza ve ibraz zorunluluğu getirmeye veya kaldırmaya, bu Kanuna göre tutulacak defter ve düzenlenecek belgelerin tutulması ve düzenlenmesi zorunluluğunu kaldırmaya yetkili olduğu, maddenin üçüncü fıkrasında ise, Maliye Bakanlığının, birinci fıkrada yazılı belge ve tasdik işlemini; noterlere, kanunla kurulmuş mesleki kuruluşlara veya uygun göreceği diğer mercilere yaptırmaya, ticari kazançları basit usulde tespit edilen gelir vergisi mükelleflerine özel bir defter tutturmaya ve bu konulara ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkili bulunduğunun belirtildiği, vergi levhası asma zorunluluğunun vergi sistemimize 2365 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle getirildiği, gerek Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasında, gerekse aynı Kanunun mükerrer 257 inci maddesinde bu uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirleme konusunda da Maliye Bakanlığının yetkili kılındığı, Maliye Bakanlığının da bu konuyla ilgili olarak çeşitli Genel Tebliğlerle düzenlemeler yaptığı, 142 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile vergi levhalarının tasdikinin mükelleflerin bağlı oldukları vergi dairelerince yapılmasının öngörüldüğü, dava konusu Genel Tebliğde ise, tasdik döneminin son günlerinde vergi dairelerinin iş yükünün artması ve mükellefler açısından gereksiz zaman kaybına yol açıldığı hususu dikkate alınarak, mükelleflerin dilerlerse vergi levhalarını 3568 sayılı Kanuna göre yetki almış ve defterlerini tutan veya beyannamelerini imzalayan ya da tasdik eden serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirlere de tasdik ettirebilmeleri olanağının sağlandığı, yukarıda açıklanan Kanun maddeleri gereği bu konuda Maliye Bakanlığının yetkili olduğunun tartışmasız olduğu, ayrıca, dava konusu düzenlemede mükelleflerin vergi levhalarını meslek mensuplarına tasdik ettirmeleri hususunda bir zorunluluk bulunmadığı, vergi levhaları eskiden olduğu gibi bağlı olunan vergi dairelerine tasdik ettirilebilecekleri, davacı, anılan düzenlemenin Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesindeki vergi mahremiyeti ile ilgili düzenlemeye ve 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'nun 43 üncü maddesinde düzenlenen meslek sırlarının saklanmasına ilişkin yasağa aykırı olduğunu iddia etmekte ise de, vergi levhası asma zorunluluğunun, Vergi Usul Kanunu'nda öngörülen vergi mahremiyetinin istisnalarından biri olarak aynı Kanunda öngörüldüğü, mükelleflerin vergi levhalarını isterlerse defterlerini tutmak üzere sözleşme düzenlendikleri veya işletmelerinde bağımlı olarak çalışan 3568 sayılı Kanuna göre yetki almış serbest muhasebeci veya serbest muhasebeci mali müşavirlere veya 4 sıra No.lu Genel Tebliğ uyarınca beyannamelerini imzalattıkları meslek mensuplarına veya 18 sıra No.lu Genel Tebliğ uyarınca beyannamelerini tasdik eden yeminli mali müşavirlere tasdik ettirmelerinde anılan hükümlere aykırılık bulunmadığı, dava konusu Genel Tebliğin 4 üncü bölümünde, tasdik işlemini yapan 3568 sayılı kanuna göre yetki almış meslek mensuplarının levhasını tasdik ettikleri mükelleflere ait bilgileri Haziran ayının 25 ine kadar bunların bağlı oldukları vergi dairelerine Vergi Usul Kanununun 149 uncu maddesi uyarınca bir yazı ekinde bildireceklerinin belirtildiği, Vergi Usul Kanununun "Devamlı Bilgi Verme" başlıklı 149 uncu maddesinde, kamu idare ve müesseseleri (kamu hizmeti ifa eden kurum ve kuruluşlar dahil) ile gerçek ve tüzel kişilerin vergilendirmeye ilişkin olaylarla ilgili olarak Maliye ve Gümrük Bakanlığı ve vergi dairesince kendilerinden yazı ile istenecek bilgileri belli fasılalarla ve devamlı olarak yazı ile vermeye mecbur oldukları belirtildiğinden, vergi levhalarını tasdik eden meslek mensuplarının, vergi levhasını tasdik ettikleri kişilerin ad ve soyadları (tüzel kişilerde ünvanları ) ile vergi kimlik numaralarına ilişkin bilgileri Haziran ayının 25 ine kadar bunların bağlı bulundukları Vergi Dairelerine bir yazı ekinde bildirmeleri mecburiyetinin getirilmesinde anılan Kanun hükmüne bir aykırılık görülmediği, serbest muhasebeci mali müşavir olan davacıya, vergi levhasını tasdik ettiği mükelleflere ilişkin bilgileri ihtiva eden listeyi vergi dairesine vermemesi nedeniyle Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası kesildiği, vergi levhasını tasdik ettiği mükelleflere ilişkin bilgilerin davacı tarafından bir liste ile vergi dairesine verilmediğinin ihtilafsız olduğu, Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesinde, bu Kanunun 86, 148, 149,150,256 ve 257 inci maddelerinde yer alan zorunluluklar ile mükerrer 257 inci madde uyarınca getirilen zorunluluklara uymayan (kamu idare ve müesseselerinde bilgi verme görevini yerine getirmeyen yöneticiler dahil) kişilere maddede belirtilen miktarlarda özel usulsüzlük cezası kesileceği, ikinci fıkrasında da bu hükmün uygulanabilmesi için, bilgi ve ibraz ödevinin yerine getirilmesiyle ilgili olarak yapılacak tebliğlerde bilginin verilmesi için tayin olunan sürede cevap verilmemesi, eksik veya yanıltıcı bilgi verilmesi veya defter ve belge ibrazı için tayin olunan süre ile defter ve belgelerin süresinde ibraz edilmemesi durumunda haklarında Kanunun ceza hükümlerinin uygulanması cihetine gidileceğinin ilgililere yazılı olarak bildirilmesinin şart olduğunun belirtildiği, vergi levhalarını tasdik eden meslek mensuplarına, tasdike ilişkin bilgileri ilgili vergi dairelerine bir yazı ile bildirme yükümlülüğünü getiren ve buna uymayan meslek mensuplarına uygulanacak özel usulsüzlük cezasını belirten düzenleme Resmi Gazete'de yayımlanmış olduğundan, artık Tebliğde belirtilen yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda yaptırımının ne olacağının meslek mensuplarına ayrıca bir yazı ile bildirilmesine gerek bulunmadığı, Genel Tebliğin 6 ncı bölümünde de yeni bir ceza öngörülmediği, vergi levhasını tasdik ettikleri mükellefleri zamanında Vergi Dairesine bildirmeyen veya eksik bildiren meslek mensuplarının bu zorunluluğa uymamaları durumunda haklarında uygulanacak yasal müeyyidenin Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesinde hükme bağlanan özel usulsüzlük cezası olduğunun belirtildiği, dolayısıyla, Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen, yazılı bildirim koşulu Genel Tebliğin Resmi Gazete'de yayınlanması suretiyle yerine getirilmiş olduğundan, davacının kendisine yasal müeyyideleri de ihtiva eden bir yazı tebliğ edilmediği yolundaki iddiasına itibar edilmediği, bu nedenle davacı hakkında kesilen özel usulsüzlük cezasında anılan Kanun hükmüne aykırılık görülmediği, gerekçesiyle davanın, Genel Tebliğin 5 inci bölümüne yönelik kısmının ehliyet yönünden reddine, Genel Tebliğin diğer bölümlerine ve özel usulsüzlük cezasına yönelik kısmının reddine karar vermiştir.
Karar yükümlü tarafından temyiz edilmiş, tebliğ ile ceza getirilemeyeceği, yasanın özel usulsüzlük cezası için açık bildirim aradığı tasdik işlemi hakkında Uşak Vergi Dairesine bildirimde bulunduğunu, ancak Eşme Vergi Dairesine bildirimde bulunmadığı için adına hiçbir tebligat yapılmadan özel usulsüzlük cezası kesildiğini, kesilen cezada ve dayanağı dava konusu tebliğde yasalara uygunluk bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Maliye Bakanlığı tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş, vergi dairesi müdürlüğü tarafından savunmada bulunulmamıştır.
Danıştay Tetkik Hakimi Gülsen BİŞKİN'in Düşüncesi: Davacının temyiz isteminin özel usulsüzlük cezasına yönelik kısmının, Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesinde aranan bildirim şartına uyulmadığından kabulü gerektiği, genel tebliğde yasal düzenlemeye aykırılık bulunmadığından, bu kısma yönelik istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı A.Kemal TERLEMEZOĞLU'nun Düşüncesi: Uyuşmazlıkta, mükelleflerin vergi levhalarını 3568 sayılı Kanuna göre yetki almış meslek mensuplarına da tasdik ettireceklerine dair 13.4.1999 günlü ve 23665 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 272. sıra No'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin iptali ve serbest muhasebeci ve mali müşavir olan davacının vergi levhasını tasdik ettiği mükelleflere ilişkin listeyi vergi dairesine vermemesi nedeniyle Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsuzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı reddeden Danıştay Dördüncü Dairesinin 22.9.2005 gün ve E:2004-257, K:2005-1583 sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler temyiz edilen Danıştay Dördüncü Daire kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden istemin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Danıştay Dördüncü Dairesinin 22.9.2005 günlü ve E:2004/257, K:2005/1583 sayılı kararı, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine, 24.3.2006 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
K A R Ş I O Y
X- Davaya konu yapılan 272 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği, Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasına dayanılarak yürürlüğe konulmuştur. Dayanılan bu kural; sadece kazanç ve iradı elde eden vergi mükelleflerinin, ilgili vergilendirme döneminde beyan edilen kazanç ve irat tutarı ile tahakkuk eden vergi miktarını gösteren vergi levhasını merkez, şube, satış mağazası gibi faaliyetin yürütüldüğü iş yerlerine asma zorunluluğu ile ilgilidir. Maliye Bakanlığına tanınan yetki de bu sınır içindedir.
272 sayılı Genel Tebliğde ise tanınan yetki dışına çıkılarak ve Vergi Usul Kanununun bilgi verme ile ilgili 149 uncu maddesi ile ilgi kurularak, dolaylı biçimde 3568 sayılı Yasaya göre faaliyet gösteren ve kazanç iradı elde edip levha asma zorunluluğu bulunan vergi mükelleflerinin asmaları gereken levhayı onaylayabileceği kabul edilen meslek mensuplarına; levhalarını onayladıkları mükelleflerin isimlerini ilgili vergi dairesine bildirme zorunluluğu öngörülmüştür.
Meslek mensuplarına hangi konularda zorunluluk getirileceğini düzenleyen mükerrer 227 nci maddeye ve 5 inci maddeye aykırı düşen 272 sayılı Genel Tebliğinin (4) ve (6) işaretli bölümlerinin iptali gerekirken, davanın reddi yolunda verilen Daire kararının her iki hüküm fıkrasının da yeniden karar verilmek üzere bozulması gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.
XX- Temyiz istemine konu olan Danıştay Dördüncü Dairesinin 22.9.2005 gün ve K:2005/1583 sayılı kararında yer alan karşı oyda yazılı gerekçeye binaen temyiz isteğinin özel usulsüzlük cezası yönünden kabulü gerekeceği oyu ile kararın bu kısmına katılmıyorum.
(DAN-DER; SAYI:113)
BŞ/Aİ
 
Ynt: Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

Dairenin savunmasıda aynı benim düşündüğüm şekilde olmuş ve dava reddedilmiş.

Ancak dikkatinizi çektimi levhalarını tastik ettikleri mükelleflerin vergi dairelerine bildirim yapılması anlamı çıkıyor.Biz sadece kendi vergi dairemize bildirimde bulunuyorduk bende daha önceden okuduğumdada aynı anlamı çıkarıyordum tek tek mükelelflerin vergi dairelerinede bildirim yapılması gerekli diye ama odalar ve turmob bununla ilgili yazılarında sadece kendi vergi dairenize bildirimde bulunulacak deyince ve genel uygulama böyle olunca bir dahada dikkate almadım

Bu davada ama bir vergi dairesine bildirimde bulunmuş ama başka vergi dairesi cezayı kesmiş .yoksa yanlış mı anladım .
 
Ynt: Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

YAPTIĞINIZ AÇIKLAMALAR İÇİN HEPİNİZE AYRI AYRI TEŞEKKÜR EDERİM.

BENİM MÜŞTERİLERİMİN HEPSİ BENİM BAĞLI OLDUĞUM VERGİ DAİRESİNE BAĞLI.BURADA SORUNUM YOK. VERGİ DAİRESİ BENDEN TASDİK LİSTESİNİ İSTEMEDEN BEN KENDİM GİDİP DİLEKÇE İLE VERDİM.BURADA DA SORUNUM YOK. CEVAPLARINIZA GÖRE.

AMA BENİM EN BÜYÜK SORUNUM VERGİ DAİRESİ DİYOR Kİ 25 HAZİRAN 2008 DİYE BİR TEBLİĞ VAR VE BEN BU CEZAYI KESERİM DİYOR. BEN BU CEZAYA İTİRAZ ETSEM YANİ YETKİLİ YERLERE BAVURUMU YAPSAM VERGİ DAİRESİ İLE ARAMDA BENİM ALEYHİME BİR DURUM OLABİLİR Mİ ACABA

BAZILARIDA DİYOR SEN O TAİHTE RAPORLU DEĞİLDİN TUTTUKLU DEĞİLDİN O TARİHTE VERMEMEN İLE İLGİLİ HİÇBİR NEDEN YOK.

BEN BİLGİ VERMEKTEN KAÇMIYORUM YADA ÇEKİNMİYORUM SADECE SÜRESİNDE YANILDIM. BU ŞEKİLDEDE CEZA OLUR MU HİÇ? SONUÇTA VERGİ DAİRESİ MÜŞTERİLERİMİZDEN BİLGİ İSTEDİĞİNDE BİZE DİYOR Kİ VERMEZSEN BİLGİYİ BU SÜREDE CEZA YAZARIM. BEN BENDEN BİLGİ İSTENMEDEN BİLGİ VERDİM VE DAVA HAKKIM VAR DİYE DÜŞÜNÜYORUM. ALEYHİME BİR DURUM OLMAZ DİYE DÜŞÜNÜYORUM ÖYLE Mİ ACABA
CEZA MADDİ OLARAK BELLİDE CEZA ZATEN MANEVİ OLARAK DÜŞÜNÜYORUM.
 
Ynt: Vergi Levha Tasdik Listesinin Geç Verilmesi

Sayın aknsbs,



Tarih 25/05/1999
Sayı B.07.0.GEL.0.28/2803-5-775
Kapsam
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelirler Genel Müdürlüğü

SAYI : B.07.0.GEL.0.28/2803-5-775
KONU:

VERGİ USUL KANUNU İÇ GENELGESİ
SIRA NO: 1999/3

.................................VALİLİĞİ
(Defterdarlık:Gelir Müdürlüğüne)


Bilindiği üzere, 13 Nisan l999 tarih ve 23665 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 272 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğ ile mükelleflere vergi levhalarını vergi dairelerinin yanı sıra tebliğin 3.maddesinde sayılan meslek mensuplarına da tasdik ettirmelerine olanak sağlanmıştır.
272 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğin 4.maddesinde, tebliğin 3.maddesinde sayılan meslek mensuplarınca her yılın Mayıs ayı sonuna kadar levhasını tasdik ettikleri kişilerin ad ve soyadları (tüzel kişilerde unvanları) ile vergi kimlik numaralarına ilişkin bilgileri Haziran ayının 25'ine kadar bunların bağlı oldukları vergi dairelerine Vergi Usul Kanununun 149 uncu maddesi uyarınca bir yazı ekinde bildirecekleri şeklinde uygulamaya yön verilmişti.

Ancak, tebliğin 3.maddesinde sayılan meslek mensupları tarafından bu uygulamanın mevcut iş yoğunluklarını artıracağı yönündeki şikayetleri üzerine, bundan böyle bu meslek mensuplarının her yılın Mayıs ayı sonuna kadar levhasını tasdik ettikleri kişilerin ad ve soyadları (tüzel kişilerde unvanları) bağlı oldukları vergi daireleri ile vergi kimlik numaralarına ilişkin bilgileri ihtiva edecek şekilde hazırladıkları listeleri Haziran ayının 25' ine kadar kendi bağlı bulundukları vergi dairelerine bildirmeleri, öte yandan bu şekilde kendilerine liste verilen vergi dairelerinin de listede yer alan mükelleflerin bağlı oldukları vergi dairelerine durumu intikal ettirmeleri gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini ve gereğinin buna göre yapılmasını rica ederim.




Bakan a.
 

Benzer konular

Üst