Kapanan Adi Ortaklık Ve Devam Eden Gelir Geçici Mükellefiyeti

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan ferahsmmm
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Üyelik
9 Ocak 2025
Mesajlar
2
Konum
İstanbul
Merhaba,
Ortak A ve B Şeklinde olan Adi Ortaklık (Halk Otobüsü) Ocak-2025 de kapanmıştır. Ortak A araçtaki hissesini B te devretmiştir.
Araç satışından doğan karı Geçici vergide bildirmem gerekiyor fakat Ortak B'nin Şahıs olduğu için hali hazırda Geçici vergi mükellefiyeti devam etmektedir.
Dolayısıyla Ocak-Mart Hasılatını bildireceğim geçici vergi de , Ortaklıktan gelen Araç satış karını da birleştirerek mi yapmalıyım?
Tüzel kişilik olmadığı için başka türlü de olmuyor gibi.

Bir de Ortak B Şubat-2025 itibarıyla Hasılat esasına geçmiştir. Ocak ayında normal ticari kazanç gibi işlem yapılmıştır.
Şimdi Ocak ayını Giderleri düşerek Ayrıca Ticari kazançta gösterip, Şubat Mart ayını da Vergi Bildirimi kısmında Hasılat Esası olarak gösterip mi yapmam gerekir.( Ortaklıktan gelen Araç satış Karını da unutmadan)
Umarım karışık anlatmamışımdır, zira durum karışık.
Bilgi alabilirsem sevinirim.
 
Merhaba,
Ortak A ve B Şeklinde olan Adi Ortaklık (Halk Otobüsü) Ocak-2025 de kapanmıştır. Ortak A araçtaki hissesini B te devretmiştir.
Araç satışından doğan karı Geçici vergide bildirmem gerekiyor fakat Ortak B'nin Şahıs olduğu için hali hazırda Geçici vergi mükellefiyeti devam etmektedir.
Dolayısıyla Ocak-Mart Hasılatını bildireceğim geçici vergi de , Ortaklıktan gelen Araç satış karını da birleştirerek mi yapmalıyım?
Tüzel kişilik olmadığı için başka türlü de olmuyor gibi.

Bir de Ortak B Şubat-2025 itibarıyla Hasılat esasına geçmiştir. Ocak ayında normal ticari kazanç gibi işlem yapılmıştır.
Şimdi Ocak ayını Giderleri düşerek Ayrıca Ticari kazançta gösterip, Şubat Mart ayını da Vergi Bildirimi kısmında Hasılat Esası olarak gösterip mi yapmam gerekir.( Ortaklıktan gelen Araç satış Karını da unutmadan)
Umarım karışık anlatmamışımdır, zira durum karışık.
Bilgi alabilirsem sevinirim.
I-GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "Ticari kazancın tarifi" başlıklı 37 nci maddesinde; "Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır.

Ticari kazanç, Vergi Usul Kanunu hükümlerine ve bu Kanunda yazılı gerçek (Bilanço veya işletme hesabı esası) veya basit usullere göre tespit edilir."
hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun "Değer artışı kazançları" başlıklı mükerrer 80 inci maddesinde;

"Aşağıda yazılı mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artışı kazançlarıdır.

4.Ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar.

Bu maddede geçen "elden çıkarma" deyimi, yukarıda yazılı mal ve hakların satılması, bir ivaz karşılığında devir ve temliki, trampa edilmesi, takası, kamulaştırılması, devletleştirilmesi, ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasını ifade eder.

Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı ile bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, 305 Seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 2025 yili icin gelir vergisinden müstesna tutari dikkate alinmalidir.

Faaliyetine devam eden ticarî bir işletmenin kısmen veya tamamen satılmasından veya ticarî işletmeye dahil amortismana tâbi iktisadî kıymetlerle birinci fıkrada yazılı hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar ticarî kazanç sayılır ve bunlara ticarî kazanç hakkındaki hükümler uygulanır."
hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, adi ortaklığa ait hissenin devredilmesi nedeniyle devir tarihinden itibaren ticari kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti devam edeceginden, anılan ortaklıktaki hissenin dışında başkaca bir ticari faaliyetin bulunmaması durumunda ticari kazanç yönünden mükellefiyetin devir tarihi itibariyle sonlandırılması gerekmektedir. Ortaklığın faaliyetinden itibaren hissesine düşen kazancın ise 2025 takvim yılına ait yıllık gelir vergisi beyannamesiyle ticari kazanç olarak beyan edilmesi gerektiği tabiidir.

Öte yandan, söz konusu adi ortaklıktaki hisselerini diger ortaga devretsi nedeniyle elde ettiği kazancı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80 inci maddesi kapsamında değer artışı kazancı olarak değerlendirileceginden ve mezkur maddede yazılı 2025 istisna tutarını aşması halinde, aşan tutarın gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.

II-VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN

213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

-153 üncü maddesinde, "Aşağıda yazılı mükelleflerden işe başlıyanlar keyfiyeti vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar:

1. Vergiye tabi ticaret ve sanat erbabı;

2. Serbest meslek erbabı;

3. Kurumlar Vergisi mükellefleri;

4. Kolektif ve âdi şirket ortaklarıyle komandit şirketlerin komandite ortakları ",


  • 160 ıncı maddesinde, "153 üncü maddede yazılı mükelleflerden işi bırakanlar, keyfiyeti vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar...",
  • 161 inci maddesinde, "Vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerin tamamen durdurulması ve sona ermesi işi bırakmayı ifade eder...",
  • 168 incı maddesinde, "Bildirmeler aşağıda yazılı süre içinde yapılır:
1.Şirketlerin işe başlama bildirimleri dışında yapılacak bildirimler ile işi bırakma ve değişiklik bildirimleri, bildirilecek olayın vukuu tarihinden itibaren bir ay içerisinde mükellef tarafından vergi dairesine yapılır..."

hükümleri yer almaktadır.

Diğer taraftan, adi ortaklık sözleşmeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620-645 inci maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan Kanunun 620 nci maddesinde, adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olarak tanımlanmıştır. Adi ortaklıkların tüzel kişiliği olmadığı gibi gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olmaları da söz konusu değildir. İki veya daha fazla gelir veya kurumlar vergisi mükellefinin, adi ortaklık kurmak suretiyle faaliyet göstermeleri halinde, ortaklıktan elde ettikleri karlar, hisseleri oranında gerçek kişilerin ticari kazancına veya şirketlerin kurum kazancına dahil edilerek vergilendirilmektedir. Ancak, adi ortaklık olarak faaliyette bulunulması halinde, adi ortaklıkların bağımsız işletme birimleri olarak ayrı stopaj ve katma değer vergisi mükellefiyeti tesis edilmekte ve adi ortaklıklarca defter tutma, belge düzenleme, muhafaza ve ibraz gibi vergi ödevleri ile beyanname verme ve vergi ödeme gibi mükellefiyetleri ortaklardan ayrı olarak yerine getirilmektedir.

Buna göre, adi ortaklıktaki payını başka bir kişiye aktifi ve pasifi ile devredilmesi hususu dikkate alındığında, başkaca bir faaliyetin bulunmaması kaydıyla, mükellefiyetin 2025 ortakligin bittigi tarih itibariyle terkin edilmesi gerekmektedir.


Ayrica''Bir de Ortak B Şubat-2025 itibarıyla Hasılat esasına geçmiştir. Ocak ayında normal ticari kazanç gibi işlem yapılmıştır.'' bu isleme gelince burada 2 yillik sureyi goz onunde bulundurmamiz gerekli.

Bu usulden faydalanmak isteyen mükellefler bir dilekçe ile vergi dairesine başvuruda bulunacaktır. Vergi dairesince gerekli araştırma/değerlendirme yapıldıktan sonra mükellefe tebliğ edilecek yazı ile bu usulden faydalanabileceğine yönelik bilgi verilecektir. Yazının mükellefe tebliğ edildiği tarihi takip eden yıl başından itibaren 2 (iki) yıl bu usulden çıkmamak şartı ile mükellef GV/KV için hasılat esaslı vergilendirme usulünden faydalanacak ve hasılatlarını bu usule göre beyan edecektir. Gelir/Kurumlar vergisinde de 2 (iki) yıl geçmeden bu usulden çıkılamamaktadır.
 
Son düzenleme:
Üst