ebru şener
Tanınmış Üye
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ''Kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında yürüttüğümüz faaliyetler sonucunda 2008-2012 döneminde 1 milyon 465 bin kişiyle, 85 bin 600 işyeri kayıt altına alınmış bulunmaktadır'' dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı arasında ''Veri Paylaşımı''nı sağlayacak protokol imzalandı.
Bakan Çelik, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in katılımıyla gerçekleştirilen imza töreninde, protokolün iki bakanlık arasındaki işbirliğini, veri ve bilgi paylaşımını öngördüğünü söyledi.
Protokole içerik açısından bakıldığı zaman, kayıt dışı istihdamla mücadele, denetim kapasitesinin güçlendirilmesi, kurumsal tahsilatın artırılması, iş ve işlemlerin kolaylaştırılmasının amaçlandığını anlatan Bakan Çelik, şöyle konuştu:
''Bu çerçevede bir değerlendirme yaptığımızda, kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında özellikle 2008'den bu yana yasal altyapıyı oluşturduk ve birçok tedbiri de hayata geçirdiğimizi belirtmek istiyorum. Bunların başında, SGK tarafından belirlenen işlemlerde 27 kurum tarafından 68 tür işlemin SGK'ya iletilmesini ve veri paylaşımını gerçekleştirdik. Kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında kurumsal altyapımızı da geliştirdik ve tamamladık diyebilirim. Özellikle merkezde Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele Daire Başkanlığı'nı oluşturduk. Taşrada, kayıt dışı istihdamla mücadele servislerini yaygınlaştırdık. Sosyal Güvenlik Denetmenliği kadrosu ihdas edilerek, denetmen sayımızı bin 500'e çıkarmış bulunuyoruz. Bunun yanında spor, sağlık personeli ve özel eğitim öğretim kurumlarında çalışan öğretmenlerin ücret bildirimlerini incelemek üzere, risk analiz merkezi oluşturduk. Meslek kodu uygulamasına geçerek, gerçek dışı düşük ücret bildirim konusunda gerekli önlemlerini almaya başladık.''
Bakan Çelik, sosyal güvenlik bilincinin oluşturulması, kayıt dışı çalışma ve çalıştırmanın ortadan kaldırılmasıyla ilgili yoğun bilgilendirme çalışmalarını da sürdürdüklerini kaydetti.
ALO 170 uygulamasını hizmete soktuklarını anımsatan Bakan Çelik, bugüne kadar 5 milyon 450 bin çağrı ve talep aldıklarını söyledi.
Çelik, ''Kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında yürüttüğümüz faaliyetler sonucunda 2008-2012 döneminde 1 milyon 465 bin kişiyle, 85 bin 600 işyeri kayıt altına alınmış bulunmaktadır. Tüm bu çabalar, birlikte ortaya konulan mücadele neticesinde 2012 yılında bütçede 93 milyar 500 milyon öngörülen prim gelirleri, bu önlemler sayesinde 102 milyara ulaşmış bulunmaktadır. İlk kez prim gelirlerimizin 100 milyarı aştığını belirtmek isterim'' dedi.
-''Kayıt dışı istihdam yüzde 52'den yüzde 39,7'ye geriledi''-
Kayıt dışı istihdam oranının yüzde 52'den yüzde 39,7'ye gerilediğini ifade eden Bakan Çelik, bu gerilemeye rağmen rakamın halen yüksek olduğunu, o nedenle bu tür protokollerin çok önemli katkılar sunacağına inandığını kaydetti.
''Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı 2011-2013'' kapsamında birçok faaliyeti iki bakanlık olarak işbirliği halinde yürüttüklerini bildiren Çelik, şunları kaydetti:
''Bugün imzaladığımız protokolle de kayıt dışı ile mücadele ve kurumsal tahsilatların artırılmasını sağlaman için nisan-mayıs aylarında alınan mükellef bilgileri bildiriminin SGK tarafından sorgulanabilmesi, elektrik ve doğalgaz işyeri aboneliklerine ilişkin bilgilerin SGK'nın kullanımına açılması, iki bakanlıktaki denetim elemanlarının müşterek çalışması ve muhtasar beyanname bilgilerinin elektronik ortamda SGK tarafından sorgulanabilmesi gibi önemli düzenlemeleri içermektedir. Tüm bu çabaların, gayretlerin kayıt dışı ile mücadelemizde çok önemli yol taşları olduğu inancındayım. Sayın Bakanıma, mesai arkadaşlarıma ve her iki bakanlığın değerli çalışanlarına çok teşekkür ediyorum. Bu protokolün ekonomimiz ve ülkemiz açısından, kayıt dışılıkla mücadele açısından hayırlı olmasını diliyorum.''
-Doğum izni-
Bir gazetecinin, doğum izninin uzatılmasına yönelik daha önce yapılan açıklamaları hatırlatarak, bir gelişme olup olmadığını sorması üzerine Bakan Çelik, aile bütünlüğünün korunmasının son derece önemli olduğunu söyledi.
Kadının işgücüne katılımının da son derece önemli olduğunun altını çizen Bakan Çelik, şunları söyledi:
''Bugün yüzde 31'lere gelmiş bulunuyoruz kadının işgücüne katılımı konusunda. Yüzde 27'yi de aşmış bulunuyoruz şu anda istihdam oranı açısından. Bunlar önemli gelişmeler. İstihdam stratejisi çerçevesinde de 2023 hedeflerimiz var, kadınların işgücüne katılımının yüzde 38'lere çıkarılması konusunda önümüzde de hedefler var. Tabii bunları gerçekleştirirken, bu süreçleri destekleyecek kararlar almak gerekiyor. Özellikle doğum izni çok tartışılıyor. Tabii ki anne çocuk ilişkisi açısından çok önemli doğum izinlerinin artırılması. Kamuya girdiğinizde iş güvenliği çerçevesinde bir sorun teşkil etmez ama özel sektördeki kadın istihdamının ve işgücüne katılımının etkileneceği endişesini ben medyayla paylaştım. Bu da gerçektir, doğrudur.''
''Siz doğum öncesi 3 ay, doğum sonrası 3 ay dediğiniz zaman, özel sektörde nasıl karşılanır, bu algıyı yönetmek, sağlıklı tespit yapmak gerekiyor'' diyen Bakan Çelik, şunları kaydetti:
''Yoksa kadın doğum izinlerinin artırılmaması şeklinde, hükümet olarak bir bakışımız olamaz. Çünkü aile, anne-çocuk ilişkisine son derece önem veren bir hükümetiz. Olayı bu yönüyle değerlendirmek doğru olur. Kreş olayı da yine benzer bir olay. Doğum ve doğum sonrası çalışan kadının çocukla olan ilişkisini, sağlıklı bir ortamda sürdürmesiyle ilgili. Sıcak baktığımız bir olaydır. Ama bu konun birçok boyutları vardır. Bir bakanlığın çalışıp neticelendireceği bir uygulama direk bizimle ilgili olsa, bizim hükümetimizde böyle bir anlayış yok. Her bakanlık kendi uygulamasını, yine Ekonomik Sosyal Konsey bünyesinde veya Bakanlar Kurulu bünyesinde değerlendirip tartışıp, hükümetin kararı olarak uygulamaya koyuyoruz.''
-''Bazı şeyleri biz sizden duyuyoruz''-
''Doğum teşviklerinin işsizlik fonundan karşılanacağı'' yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine ise Çelik, ''Bazı şeyleri biz sizden duyuyoruz. Bu da faydalı oluyor, ufkumuzun açılması açısından'' diye espri yaptı.
Çelik, ''Tekrar ediyorum, bu konularla ilgili çalışmaları özellikle aileden sorumlu bakan arkadaşımızla, Çalışma Bakanlığı olarak biz sürdürüyoruz. Bu yetkili kurullarda, derli toplu bir şekilde şu anda tartışılıyor noktasına gelmiş değil'' diye konuştu.
-''Devlet personel sistemiyle ilgili bir çalışmamız var''-
''Sözleşmeli personellerin kadroya alınmasıyla ilgili süreç nasıl devam ediyor, önünüzde bir takvim var mı'' yönündeki soru üzerine Çelik, ''Sözleşmeli personelle ilgili bizim bir çalışmamız spesifik olarak değil, devlet personel sistemiyle ilgili bir çalışmamız var'' dedi.
Bu çalışmayla ilgili Abant'ta bütün kurum, kuruluşların ve üniversitelerin katılımıyla bir sempozyum yaptıklarını anımsatan Bakan Çelik, şunları kaydetti:
''Alternatifler var. Personel sistemimizde bildiğiniz gibi parçalı bir yapı var. Özellikle sözleşmeli personele baktığımız zaman 6 gruptan oluşan bir yapı var. Bunlar nasıl derlenip, toparlanabilir şeklinde bir çalışma. Bakanlar Kurulu'na da arz ettiğimiz konu bu çerçevede. Mevcut yapıyı, bütünüyle ayrıntılı bir şekilde Bakanlar Kurulu'na sunduk. Burada alternatifler ne olabilir, konusunu değerlendirdik. Sayın Başbakanımızın da talimatı, 'bu konu hassas, önemli bir konu, milyonları ilgilendiren bir konu, bu konuyla ilgili çalışmalarınızı ilgili taraflarla sürdürün' şeklinde oldu. İşin özeti bu.''
''Başbakan Erdoğan'ın verdiği hiçbir söz şimdiye kadar yerde kalmadı'' diye konuşan Çelik, yerel yönetimdeki sözleşmelerin kadroya alınması konusunda da verilmiş sözün yerini getirilmesiyle ilgili bir sorun olmadığını, konuyla ilgili önümüzdeki haftalarda da taraflarla bir araya geleceklerini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından protokol iki bakan tarafından imzalandı.
Kaynak: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı arasında ''Veri Paylaşımı''nı sağlayacak protokol imzalandı.
Bakan Çelik, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in katılımıyla gerçekleştirilen imza töreninde, protokolün iki bakanlık arasındaki işbirliğini, veri ve bilgi paylaşımını öngördüğünü söyledi.
Protokole içerik açısından bakıldığı zaman, kayıt dışı istihdamla mücadele, denetim kapasitesinin güçlendirilmesi, kurumsal tahsilatın artırılması, iş ve işlemlerin kolaylaştırılmasının amaçlandığını anlatan Bakan Çelik, şöyle konuştu:
''Bu çerçevede bir değerlendirme yaptığımızda, kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında özellikle 2008'den bu yana yasal altyapıyı oluşturduk ve birçok tedbiri de hayata geçirdiğimizi belirtmek istiyorum. Bunların başında, SGK tarafından belirlenen işlemlerde 27 kurum tarafından 68 tür işlemin SGK'ya iletilmesini ve veri paylaşımını gerçekleştirdik. Kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında kurumsal altyapımızı da geliştirdik ve tamamladık diyebilirim. Özellikle merkezde Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele Daire Başkanlığı'nı oluşturduk. Taşrada, kayıt dışı istihdamla mücadele servislerini yaygınlaştırdık. Sosyal Güvenlik Denetmenliği kadrosu ihdas edilerek, denetmen sayımızı bin 500'e çıkarmış bulunuyoruz. Bunun yanında spor, sağlık personeli ve özel eğitim öğretim kurumlarında çalışan öğretmenlerin ücret bildirimlerini incelemek üzere, risk analiz merkezi oluşturduk. Meslek kodu uygulamasına geçerek, gerçek dışı düşük ücret bildirim konusunda gerekli önlemlerini almaya başladık.''
Bakan Çelik, sosyal güvenlik bilincinin oluşturulması, kayıt dışı çalışma ve çalıştırmanın ortadan kaldırılmasıyla ilgili yoğun bilgilendirme çalışmalarını da sürdürdüklerini kaydetti.
ALO 170 uygulamasını hizmete soktuklarını anımsatan Bakan Çelik, bugüne kadar 5 milyon 450 bin çağrı ve talep aldıklarını söyledi.
Çelik, ''Kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında yürüttüğümüz faaliyetler sonucunda 2008-2012 döneminde 1 milyon 465 bin kişiyle, 85 bin 600 işyeri kayıt altına alınmış bulunmaktadır. Tüm bu çabalar, birlikte ortaya konulan mücadele neticesinde 2012 yılında bütçede 93 milyar 500 milyon öngörülen prim gelirleri, bu önlemler sayesinde 102 milyara ulaşmış bulunmaktadır. İlk kez prim gelirlerimizin 100 milyarı aştığını belirtmek isterim'' dedi.
-''Kayıt dışı istihdam yüzde 52'den yüzde 39,7'ye geriledi''-
Kayıt dışı istihdam oranının yüzde 52'den yüzde 39,7'ye gerilediğini ifade eden Bakan Çelik, bu gerilemeye rağmen rakamın halen yüksek olduğunu, o nedenle bu tür protokollerin çok önemli katkılar sunacağına inandığını kaydetti.
''Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Stratejisi Eylem Planı 2011-2013'' kapsamında birçok faaliyeti iki bakanlık olarak işbirliği halinde yürüttüklerini bildiren Çelik, şunları kaydetti:
''Bugün imzaladığımız protokolle de kayıt dışı ile mücadele ve kurumsal tahsilatların artırılmasını sağlaman için nisan-mayıs aylarında alınan mükellef bilgileri bildiriminin SGK tarafından sorgulanabilmesi, elektrik ve doğalgaz işyeri aboneliklerine ilişkin bilgilerin SGK'nın kullanımına açılması, iki bakanlıktaki denetim elemanlarının müşterek çalışması ve muhtasar beyanname bilgilerinin elektronik ortamda SGK tarafından sorgulanabilmesi gibi önemli düzenlemeleri içermektedir. Tüm bu çabaların, gayretlerin kayıt dışı ile mücadelemizde çok önemli yol taşları olduğu inancındayım. Sayın Bakanıma, mesai arkadaşlarıma ve her iki bakanlığın değerli çalışanlarına çok teşekkür ediyorum. Bu protokolün ekonomimiz ve ülkemiz açısından, kayıt dışılıkla mücadele açısından hayırlı olmasını diliyorum.''
-Doğum izni-
Bir gazetecinin, doğum izninin uzatılmasına yönelik daha önce yapılan açıklamaları hatırlatarak, bir gelişme olup olmadığını sorması üzerine Bakan Çelik, aile bütünlüğünün korunmasının son derece önemli olduğunu söyledi.
Kadının işgücüne katılımının da son derece önemli olduğunun altını çizen Bakan Çelik, şunları söyledi:
''Bugün yüzde 31'lere gelmiş bulunuyoruz kadının işgücüne katılımı konusunda. Yüzde 27'yi de aşmış bulunuyoruz şu anda istihdam oranı açısından. Bunlar önemli gelişmeler. İstihdam stratejisi çerçevesinde de 2023 hedeflerimiz var, kadınların işgücüne katılımının yüzde 38'lere çıkarılması konusunda önümüzde de hedefler var. Tabii bunları gerçekleştirirken, bu süreçleri destekleyecek kararlar almak gerekiyor. Özellikle doğum izni çok tartışılıyor. Tabii ki anne çocuk ilişkisi açısından çok önemli doğum izinlerinin artırılması. Kamuya girdiğinizde iş güvenliği çerçevesinde bir sorun teşkil etmez ama özel sektördeki kadın istihdamının ve işgücüne katılımının etkileneceği endişesini ben medyayla paylaştım. Bu da gerçektir, doğrudur.''
''Siz doğum öncesi 3 ay, doğum sonrası 3 ay dediğiniz zaman, özel sektörde nasıl karşılanır, bu algıyı yönetmek, sağlıklı tespit yapmak gerekiyor'' diyen Bakan Çelik, şunları kaydetti:
''Yoksa kadın doğum izinlerinin artırılmaması şeklinde, hükümet olarak bir bakışımız olamaz. Çünkü aile, anne-çocuk ilişkisine son derece önem veren bir hükümetiz. Olayı bu yönüyle değerlendirmek doğru olur. Kreş olayı da yine benzer bir olay. Doğum ve doğum sonrası çalışan kadının çocukla olan ilişkisini, sağlıklı bir ortamda sürdürmesiyle ilgili. Sıcak baktığımız bir olaydır. Ama bu konun birçok boyutları vardır. Bir bakanlığın çalışıp neticelendireceği bir uygulama direk bizimle ilgili olsa, bizim hükümetimizde böyle bir anlayış yok. Her bakanlık kendi uygulamasını, yine Ekonomik Sosyal Konsey bünyesinde veya Bakanlar Kurulu bünyesinde değerlendirip tartışıp, hükümetin kararı olarak uygulamaya koyuyoruz.''
-''Bazı şeyleri biz sizden duyuyoruz''-
''Doğum teşviklerinin işsizlik fonundan karşılanacağı'' yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine ise Çelik, ''Bazı şeyleri biz sizden duyuyoruz. Bu da faydalı oluyor, ufkumuzun açılması açısından'' diye espri yaptı.
Çelik, ''Tekrar ediyorum, bu konularla ilgili çalışmaları özellikle aileden sorumlu bakan arkadaşımızla, Çalışma Bakanlığı olarak biz sürdürüyoruz. Bu yetkili kurullarda, derli toplu bir şekilde şu anda tartışılıyor noktasına gelmiş değil'' diye konuştu.
-''Devlet personel sistemiyle ilgili bir çalışmamız var''-
''Sözleşmeli personellerin kadroya alınmasıyla ilgili süreç nasıl devam ediyor, önünüzde bir takvim var mı'' yönündeki soru üzerine Çelik, ''Sözleşmeli personelle ilgili bizim bir çalışmamız spesifik olarak değil, devlet personel sistemiyle ilgili bir çalışmamız var'' dedi.
Bu çalışmayla ilgili Abant'ta bütün kurum, kuruluşların ve üniversitelerin katılımıyla bir sempozyum yaptıklarını anımsatan Bakan Çelik, şunları kaydetti:
''Alternatifler var. Personel sistemimizde bildiğiniz gibi parçalı bir yapı var. Özellikle sözleşmeli personele baktığımız zaman 6 gruptan oluşan bir yapı var. Bunlar nasıl derlenip, toparlanabilir şeklinde bir çalışma. Bakanlar Kurulu'na da arz ettiğimiz konu bu çerçevede. Mevcut yapıyı, bütünüyle ayrıntılı bir şekilde Bakanlar Kurulu'na sunduk. Burada alternatifler ne olabilir, konusunu değerlendirdik. Sayın Başbakanımızın da talimatı, 'bu konu hassas, önemli bir konu, milyonları ilgilendiren bir konu, bu konuyla ilgili çalışmalarınızı ilgili taraflarla sürdürün' şeklinde oldu. İşin özeti bu.''
''Başbakan Erdoğan'ın verdiği hiçbir söz şimdiye kadar yerde kalmadı'' diye konuşan Çelik, yerel yönetimdeki sözleşmelerin kadroya alınması konusunda da verilmiş sözün yerini getirilmesiyle ilgili bir sorun olmadığını, konuyla ilgili önümüzdeki haftalarda da taraflarla bir araya geleceklerini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından protokol iki bakan tarafından imzalandı.
Kaynak: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
