Amortisman Uygulaması
Amortisman Uygulaması
Ticari kazancın tespitinde yer alan önemli gider kalemlerinden biri de amortisman gideridir. Amortisman uygulaması, iktisadi kıymetlerin değerlerinin bu kıymetlerin kullanılabileceği sürede yok edilmesi, diğer bir deyişle iktisadi kıymetin değerinde meydana gelen azalmanın gider/maliyet unsuru olarak kayıtlara alınmasıdır. Mükelleflerin 31.12.2003 tarihinden sonra iktisap ettikleri amortismana tabi iktisadi kıymetlerini 5024 sayılı Kanun ile değişen hükümlere göre, yani Maliye Bakanlığı?nın tespit ve ilan ettiği oranlar üzerinden itfa edeceği, bu oranların belirlenmesinde ise, iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı belirtilmiştir. Bu kapsamda 01.01.2004 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 333, 339 ve 365 numaralı Vergi Usul Kanunu tebliğleri yayımlanmıştır.
II. AMORTİSMAN AYIRMA KOŞULLARI
Bir iktisadi kıymetin amortisman yoluyla itfa edilmesi için bazı şartları taşıması gerekmektedir. Genel olarak iktisadi kıymetin;
İşletmede Bir Yıldan Fazla Kullanılması : Bir yıldan kasıt 365 günden fazla kullanılmasıdır,
Envantere Dahil Olması: Envantere alınmış olmaktan kasıt kıymetin hem fiilen işletmenin tasarrufunda bulunması hem de envantere kaydedilmiş olmasıdır,
Yıpranma, Aşınma, veya Kıymetten Düşmeye Maruz Bulunması: Değer kaybından kasıt, kullanıma bağlı olarak ortaya çıkan yıpranma, aşınma vb şekilde iktisadi kıymetin ömrünün tükenmesinin yanı sıra teknolojik gelişmeler, moda vb olaylar sonucu iktisadi kıymetin değerini yitirmesidir. Diğer bir ifadeyle zamanla değerini yitirmeyecek kıymetlerin amortisman yoluyla itfası kabul edilmez (örneğin; boş arsa ve araziler). Kanun koyucu iktisadi kıymet üzerinde değer kaybına neden olabilecek her türlü etkiyi amortisman ayrılması için yeter saymıştır. Bu etkilerin fiilen mevcut olmaması uygulama için engel teşkil etmemektedir.
Değerinin Belli Bir Tutarı Aşması: Değeri belli tutarı (01.01.2008 tarihinden itibaren 600.-YTL) aşmayan peştemallıklar ile işletmede kullanılan alet, edevat, mefruşat ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğrudan doğruya gider olarak dikkate alınabilir. Öte yandan iktisadi ve teknik anlamda bütünlük arz eden kıymetler için bu had topluca dikkate alınmalıdır.
III. AMORTİSMAN AYIRMA YÖNTEMLERİ
Vergi Usul Kanunu?na göre, mükellefler amortismana tabi iktisadi kıymetlerin itfasında normal amortisman ya da azalan bakiyeler yönteminden birini seçebilirler. Bu iki yönteme ek olarak, sabit kıymetlerin olağandışı nedenlerle normalin üzerinde değer kaybına uğraması durumunda fevkalade amortisman yöntemi de uygulanabilir. Normal amortisman yönteminde iktisadi kıymetin değerine faydalı ömürlere göre belirlenen düz bir oran uygulanır. Azalan bakiyeler yönteminde, %50 oranı geçilmemek kaydıyla amortismana tabi iktisadi kıymetin net aktif değeri (amortismana tabi iktisadi kıymetin kayıtlı değerinden birikmiş amortismanlar düşüldükten sonra kalan değer) üzerinden normal amortisman oranının iki katı oranda amortisman ayrılır. Azalan bakiyeler yönteminde, amortisman süresi normal amortisman yöntemine göre hesaplanır ve aynıdır. Öte yandan fevkalade amortisman yöntemi, iktisadi kıymetler üzerinde çeşitli nedenlerle olağandışı değer kayıpları oluştuğunda uygulanmaktadır. Fevkalade amortisman temel olarak 3 nedenle uygulanmaktadır.
Amortismana tabi iktisadi kıymetin yangın, deprem, su basması gibi afetler neticesinde değerini tamamen veya kısmen kaybetmesi durumunda ve bu durumun mükellefçe yetkili kurumlarca tespit ettirilmesi durumunda,
Yeni icatlar dolayısıyla teknik verim ve kıymetleri düşerek tamamen veya kısmen kullanılmaz hale gelen kıymetler için, (Maddede yer alan?...tamamen veya kısmen kullanılamaz hale gelme...? ifadesi farklı şekillerde yorumlanabilmektedir. Tamamen veya kısmen kullanılamama hali dar anlamıyla tek başına ilgili sabit kıymetin kullanılamaması ya da daha geniş anlamıyla daha gelişmiş kıymetler nedeniyle kullanılamaması olarak yorumlanabilmektedir. Fevkalade amortisman yönteminin uygulanabilmesi için Maliye Bakanlığı?na başvurulması gerekmektedir.)
Amortismana tabi iktisadi kıymetin cebri çalışma nedeniyle değerini kaybetmesi durumunda,(Bu uygulamadan sadece üretime doğrudan katkısı bulunan iktisadi kıymetler yararlanabilir. Bu durumda amortisman ayrılması talepleri için Maliye Bakanlığı?na başvurulması gerekir. Bakanlık konuyla ilgili Sanayi ve Ticaret Bakanlığından görüş aldıktan sonra amortisman oranlarını belirler. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı kendisine intikal ettirilen taleplerle ilgili olarak teknik elemanları görevlendirmektedir. )
Diğer taraftan, deprem, yangın, su basması gibi afetler nedeniyle değerini kısmen veya tamamen yitiren iktisadi kıymetlere ilişkin olarak mahkemece tayin edilen bilirkişi tarafından yapılan tespitler üzerine mahkemece verilmiş bir karar mevcutsa, bu bedel emsal bedel olarak dikkate alınabilir. Aksi halde, yani mahkemece verilen karar mevcut değilse, varsa bilirkişi raporunun ibrazı suretiyle, emsal bedel takdiri için Takdir Komisyonuna müracaat edilmesi gerekir.
Doğal afetlerden zarar gören iktisadi kıymetler dolayısıyla sigorta şirketinden tazminat alınması halinde, fevkalade amortisman yöntemini uygulamadan, sigortadan alınan tazminat ile iktisadi kıymetin net değerinin kıyaslaması sonucunda bulunan tutarın kar-zarar hesabında gösterilmesi mümkündür.
IV. AMORTİSMAN AYRILMAYA BAŞLANMASI
Vergi Usul Kanunu 320. maddesinde belirtildiği üzere amortisman süresi, iktisadi kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar. Mükellefler iktisap ettikleri iktisadi kıymetlerini aktifleştirdikleri dönemden başlayarak kullanma şartı aranmaksızın amortismana tabi tutabilirler. Amortisman ayrılması için iktisadi kıymetin kullanılmaya başlaması değil kullanılmaya hazır halde olması yeterlidir.
Aynı maddede belirtildiği üzere faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri hariç olmak üzere, işletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilir. Kullanılması kayıt ve tescile tabi taşıtların, ilgili sicillerine yasal süresi içinde kayıt ve tescil işlemi yapılmak şartıyla, aktife dahil edildikleri tarih itibarıyla amortismana tabi tutulması mümkündür. Daha önce tartışmalara yol açmış olan bu konu 365 sıra nolu Vergi Usul Kanunu genel tebliğinde yer alan düzenlemeler uyarınca çözümlenmiştir.
Vergi Usul Kanunu 320. maddesinde yer alan diğer bir düzenleme ise her yılın amortismanının ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabilmesidir. İlgili maddede amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresinin uzatılamayacağı belirtilmiştir. Maliye Bakanlığı?nca verilmiş bulunan bir çok özelgede de mükelleflerin 333, 339 ve 365 Sıra No.lu Vergi Usul Genel Tebliğlerinde belirtilen amortisman oranlarından daha düşük amortisman oranlarını tercih etmelerinin mümkün olduğu fakat, düşük amortisman kullanılması nedeniyle amortisman süresinin uzatılamayacağı belirtilmiştir.
Amortisman Uygulaması
Ticari kazancın tespitinde yer alan önemli gider kalemlerinden biri de amortisman gideridir. Amortisman uygulaması, iktisadi kıymetlerin değerlerinin bu kıymetlerin kullanılabileceği sürede yok edilmesi, diğer bir deyişle iktisadi kıymetin değerinde meydana gelen azalmanın gider/maliyet unsuru olarak kayıtlara alınmasıdır. Mükelleflerin 31.12.2003 tarihinden sonra iktisap ettikleri amortismana tabi iktisadi kıymetlerini 5024 sayılı Kanun ile değişen hükümlere göre, yani Maliye Bakanlığı?nın tespit ve ilan ettiği oranlar üzerinden itfa edeceği, bu oranların belirlenmesinde ise, iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı belirtilmiştir. Bu kapsamda 01.01.2004 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 333, 339 ve 365 numaralı Vergi Usul Kanunu tebliğleri yayımlanmıştır.
II. AMORTİSMAN AYIRMA KOŞULLARI
Bir iktisadi kıymetin amortisman yoluyla itfa edilmesi için bazı şartları taşıması gerekmektedir. Genel olarak iktisadi kıymetin;
İşletmede Bir Yıldan Fazla Kullanılması : Bir yıldan kasıt 365 günden fazla kullanılmasıdır,
Envantere Dahil Olması: Envantere alınmış olmaktan kasıt kıymetin hem fiilen işletmenin tasarrufunda bulunması hem de envantere kaydedilmiş olmasıdır,
Yıpranma, Aşınma, veya Kıymetten Düşmeye Maruz Bulunması: Değer kaybından kasıt, kullanıma bağlı olarak ortaya çıkan yıpranma, aşınma vb şekilde iktisadi kıymetin ömrünün tükenmesinin yanı sıra teknolojik gelişmeler, moda vb olaylar sonucu iktisadi kıymetin değerini yitirmesidir. Diğer bir ifadeyle zamanla değerini yitirmeyecek kıymetlerin amortisman yoluyla itfası kabul edilmez (örneğin; boş arsa ve araziler). Kanun koyucu iktisadi kıymet üzerinde değer kaybına neden olabilecek her türlü etkiyi amortisman ayrılması için yeter saymıştır. Bu etkilerin fiilen mevcut olmaması uygulama için engel teşkil etmemektedir.
Değerinin Belli Bir Tutarı Aşması: Değeri belli tutarı (01.01.2008 tarihinden itibaren 600.-YTL) aşmayan peştemallıklar ile işletmede kullanılan alet, edevat, mefruşat ve demirbaşlar amortismana tabi tutulmayarak doğrudan doğruya gider olarak dikkate alınabilir. Öte yandan iktisadi ve teknik anlamda bütünlük arz eden kıymetler için bu had topluca dikkate alınmalıdır.
III. AMORTİSMAN AYIRMA YÖNTEMLERİ
Vergi Usul Kanunu?na göre, mükellefler amortismana tabi iktisadi kıymetlerin itfasında normal amortisman ya da azalan bakiyeler yönteminden birini seçebilirler. Bu iki yönteme ek olarak, sabit kıymetlerin olağandışı nedenlerle normalin üzerinde değer kaybına uğraması durumunda fevkalade amortisman yöntemi de uygulanabilir. Normal amortisman yönteminde iktisadi kıymetin değerine faydalı ömürlere göre belirlenen düz bir oran uygulanır. Azalan bakiyeler yönteminde, %50 oranı geçilmemek kaydıyla amortismana tabi iktisadi kıymetin net aktif değeri (amortismana tabi iktisadi kıymetin kayıtlı değerinden birikmiş amortismanlar düşüldükten sonra kalan değer) üzerinden normal amortisman oranının iki katı oranda amortisman ayrılır. Azalan bakiyeler yönteminde, amortisman süresi normal amortisman yöntemine göre hesaplanır ve aynıdır. Öte yandan fevkalade amortisman yöntemi, iktisadi kıymetler üzerinde çeşitli nedenlerle olağandışı değer kayıpları oluştuğunda uygulanmaktadır. Fevkalade amortisman temel olarak 3 nedenle uygulanmaktadır.
Amortismana tabi iktisadi kıymetin yangın, deprem, su basması gibi afetler neticesinde değerini tamamen veya kısmen kaybetmesi durumunda ve bu durumun mükellefçe yetkili kurumlarca tespit ettirilmesi durumunda,
Yeni icatlar dolayısıyla teknik verim ve kıymetleri düşerek tamamen veya kısmen kullanılmaz hale gelen kıymetler için, (Maddede yer alan?...tamamen veya kısmen kullanılamaz hale gelme...? ifadesi farklı şekillerde yorumlanabilmektedir. Tamamen veya kısmen kullanılamama hali dar anlamıyla tek başına ilgili sabit kıymetin kullanılamaması ya da daha geniş anlamıyla daha gelişmiş kıymetler nedeniyle kullanılamaması olarak yorumlanabilmektedir. Fevkalade amortisman yönteminin uygulanabilmesi için Maliye Bakanlığı?na başvurulması gerekmektedir.)
Amortismana tabi iktisadi kıymetin cebri çalışma nedeniyle değerini kaybetmesi durumunda,(Bu uygulamadan sadece üretime doğrudan katkısı bulunan iktisadi kıymetler yararlanabilir. Bu durumda amortisman ayrılması talepleri için Maliye Bakanlığı?na başvurulması gerekir. Bakanlık konuyla ilgili Sanayi ve Ticaret Bakanlığından görüş aldıktan sonra amortisman oranlarını belirler. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı kendisine intikal ettirilen taleplerle ilgili olarak teknik elemanları görevlendirmektedir. )
Diğer taraftan, deprem, yangın, su basması gibi afetler nedeniyle değerini kısmen veya tamamen yitiren iktisadi kıymetlere ilişkin olarak mahkemece tayin edilen bilirkişi tarafından yapılan tespitler üzerine mahkemece verilmiş bir karar mevcutsa, bu bedel emsal bedel olarak dikkate alınabilir. Aksi halde, yani mahkemece verilen karar mevcut değilse, varsa bilirkişi raporunun ibrazı suretiyle, emsal bedel takdiri için Takdir Komisyonuna müracaat edilmesi gerekir.
Doğal afetlerden zarar gören iktisadi kıymetler dolayısıyla sigorta şirketinden tazminat alınması halinde, fevkalade amortisman yöntemini uygulamadan, sigortadan alınan tazminat ile iktisadi kıymetin net değerinin kıyaslaması sonucunda bulunan tutarın kar-zarar hesabında gösterilmesi mümkündür.
IV. AMORTİSMAN AYRILMAYA BAŞLANMASI
Vergi Usul Kanunu 320. maddesinde belirtildiği üzere amortisman süresi, iktisadi kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlar. Mükellefler iktisap ettikleri iktisadi kıymetlerini aktifleştirdikleri dönemden başlayarak kullanma şartı aranmaksızın amortismana tabi tutabilirler. Amortisman ayrılması için iktisadi kıymetin kullanılmaya başlaması değil kullanılmaya hazır halde olması yeterlidir.
Aynı maddede belirtildiği üzere faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları binek otomobilleri hariç olmak üzere, işletmelere ait binek otomobillerinin aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılır. Amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değer, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilir. Kullanılması kayıt ve tescile tabi taşıtların, ilgili sicillerine yasal süresi içinde kayıt ve tescil işlemi yapılmak şartıyla, aktife dahil edildikleri tarih itibarıyla amortismana tabi tutulması mümkündür. Daha önce tartışmalara yol açmış olan bu konu 365 sıra nolu Vergi Usul Kanunu genel tebliğinde yer alan düzenlemeler uyarınca çözümlenmiştir.
Vergi Usul Kanunu 320. maddesinde yer alan diğer bir düzenleme ise her yılın amortismanının ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabilmesidir. İlgili maddede amortismanın herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir hadle yapılmasından dolayı amortisman süresinin uzatılamayacağı belirtilmiştir. Maliye Bakanlığı?nca verilmiş bulunan bir çok özelgede de mükelleflerin 333, 339 ve 365 Sıra No.lu Vergi Usul Genel Tebliğlerinde belirtilen amortisman oranlarından daha düşük amortisman oranlarını tercih etmelerinin mümkün olduğu fakat, düşük amortisman kullanılması nedeniyle amortisman süresinin uzatılamayacağı belirtilmiştir.