Aylık Primlerin Asgari Ücret Üzerinden Gösterilmemesi Konusunda Hazırlamış Olduğum Yazı

Tahsin Kurt

Fenomen Üye
Platin Üye
Üyelik
5 Nis 2007
Mesajlar
9,694
Konum
İstanbul
Selamlar
Aşağıda paylaştığım çalışmayı 10-15 gün önce hazırladım ve tüm mükelleflerime gönderiyorum.her ne kadar şu anda meslek kodları ile ilgili açıklamalar yapılsa da böyle bir yazıyı daha evvel hazırlamıştım..meclisin onayına sunayım dedim :) Üzerinde değişiklikler yapabiliriz,ayrıca belki sizlerinde işine yarar.

İŞYERİNDE ÇALIŞAN TÜM PERSONEL ÜCRETLERİNİN ASGARİ ÜCRET ÜZERİNDEN GÖSTERİLMEMESİ GEREKTİĞİ

Sayın yetkili,

Aşağıdaki yazıda bir işyerinde çalışan tüm personelin neden SGK kapsamında asgari ücretten gösterilmemesi gerektiğinin önemi ve sonuçları anlatılmış ve bu konuda Maliye ve SGK kurumlarının hazırlık çalışmalarından bahsedilmiştir.

İşçi sigortalı olarak SGK’ya bildirilirken prime esas alınan kazanç işçi açısından büyük önem arz etmektedir. Çünkü;

  1. Hastalanma ve iş kazası sonucunda istirahat paraları SGK’ya bildirilen kazanç üzerinden hesaplanmaktadır.
  2. İşsizlik sigortası kapsamında işsizlik ödenekleri yine SGK’ya bildirilen kazanç üzerinden hesaplanmaktadır.
  3. İşten ayrılmalarda kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanılması hallerinde bu tazminat hesaplamaları da SGK’ya bildirilen kazanç üzerinden yapılmaktadır.
  4. İşçinin emeklilik aylığına hak kazanması hallinde bağlanacak aylık miktarı yine SGK’ya bildirilen kazanç üzerinden yapılmaktadır.
  5. İşçinin ölümü halinde hak sahiplerine ödenecek aylık ve gelir miktarı da yine SGK’ya bildirilen kazanç üzerinden yapılmaktadır.

Dolayısıyla işçinin gerçek ücreti üzerinden kuruma bildirilmesi kendisi veya ölümü halinde hak sahipleri açısından çok büyük önem arz ettiği gibi prim ve vergi gelirleri yönüyle de kurum ve maliye açısından çok önemlidir.

Ayrıca, işçi adına Kuruma ödenecek aylık sigorta prim miktarının ve yine işçi adına vergi dairesine muhtasar beyanname ile ödenecek gelir vergisi miktarının hesaplanmasında, işçinin beyan edilen brüt kazancı esas alındığından, buna bağlı olarak da kazanç miktarı arttıkça işçi adına ödenecek sigorta primi ve gelir vergisi miktarı arttığından, uygulamada birçok işveren işçinin çalışması karşılığı aldığı aylık brüt ücreti değil, prime esas kazanç alt sınırını yani aylık brüt asgari ücreti esas almakta ve işçiyi asgari ücret üzerinden Kuruma bildirmektedir. Daha çok özel sektörde görülen bu durum hem işçi adına hem de devlet adına büyük kayıplara yol açmaktadır. Hatta bazen işverenlerin mühendis, müdür, genel müdür, avukat gibi vasıflı çalışanları bile asgari ücretten Kuruma bildirdiği durumlarla karşılaşılmaktadır.
Şimdiye kadar alınan önlemler ve getirilen uygulamalar yetersiz kaldığından; Maliye Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), çalışanların maaşını gerçek tutarı yerine asgari ücretten gösterip prim ve vergi kaybına neden olan özel sektör kuruluşlarını kapsamlı şekilde incelemeye alacağını açıklamıştır. Asgari ücret konusundaki kaybın önüne geçmek isteyen SGK, her meslek grubu için belirlenmiş asgari ücretleri içeren meslek kodu uygulaması getiriyor. SGK’nın yeni sistem üzerinde son hazırlıklarını yaptığı öğrenilirken, çalışanının maaşını asgari ücretten gösteren işverene, prim ve gecikme harcıyla birlikte bir kişi için yılda 30 bin TL idari para verilecek, kayıtsız işçi çalıştıran ise teşviklerden 1 yıl men edileceği, gazete ve internet haberlerinde yer almaktadır.
Bu konuda Samsun SGK il müdürü ile yapılan bir röportajda aynen şu ifadelere yer verilmiştir.
“Özel sektörde işverenler gerçek ücretinin dışında düşük bildiriyorsa ve bunu da biz tespit ettiysek, geriye dönük belgelerini isteyeceğiz. Eğer belgelerini tamamlamazlarsa idari para cezası vereceğiz. Primi hariç sadece tespitten kaynaklanan idari para cezası 1 kişi için yılda 22 bin 500 TL. Prim ve gecikme harcıyla birlikte bu rakam 30 bin TL’yi buluyor. 1 kişiyi 1 yıl sigortasız çalıştırmanın cezası ise 25 bin TL. Kayıt dışı çalışma tespit ettiğimizde ayrıca 1 yıl verilen teşviklerden men ediliyor.”

Bahsedilen uygulama henüz hayata geçirilmemiştir ve çalışmalar devam etmektedir.Ayrıca bu kapsama alınacak bir diğer uygulamada EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET uygulaması olacaktır (gerçi bu uygulama halen devam etmektedir fakat denetim mekanizması eksikliğinden kontrol edilememektedir) Eşit işe eşit ücret uygulaması basit anlatımıyla, örneğin imalathane çalışanıyla sekreterin veya mutfak personelinin ücretinin aynı olmaması gerektiğidir.
Sigortalı işe giriş ve çıkış bildirimleri yapılırken “personelin görevi” sorulan bir bölüm vardır ve bu bölüme o personelin işyerindeki görevi yazılmaktadır.Burada belirtilen görevler neticesinde o işçinin meslek kodu belirlenecek olmakta ve bildirimi gereken asgari ücret rakamı da yukarıda bahsedilen çalışma sonucunda belirlenecektir.

Yukarıda sayılan nedenler ve yapılan çalışmalar ışığında;

  1. İşyerinde değişik departmanlarda çalışan personellerin ücretleri hakkında şimdiden yeniden bir düzenlemeye gidilmesi firma yararına olacaktır.
  2. Yeni ve bundan sonra yapılacak sigortalı işe girişlerde ilgili personelin işyerindeki görevinin de bizlere ayrıca bildirilmesini rica ederiz.


Saygılar
 
Üst