Ynt: Dövizli Senetlerde Reeskont
VUK? un 281. maddesinde sözü edilen senede bağlı alacaklar bir ticari işletmeye ait senetlerdir. Ticari senetler TTK?n ın 735. maddelerinde ?kambiyo senetleri? başlığı altında düzenlenmiş bulunan poliçe, bono ve çektir. Çek yalnız bir bankaya yönelik biçimde yazılabilen, yasal biçim koşullarına bağlı kıymetli evrak niteliği taşıyan ve ancak paraya ilişkin olan özel bir havale senedidir.
Yargıtay?a göre çek, kayıtsız ve koşulsuz belli bir bedelin ödenmesi için yapılan havaledir. Bir ödeme arcıdır.(hukuk dairesi 23.09.1976 gün ve E3866 sayılı karar) diğer taraftan Yargıtay hukuk genel kurulunun 07.01.1966 gün ve E.T/1961, K.84 sayılı kararlarında da ? TTK hükümlerine göre çek, bir ödeme belgesinden ibaret olup, HUMK? 287 inci maddesi uyarınca bir hakkın ihdas, nakil, tahvil, tecdit, ikrar, itfa ve ıskat maksadıyla düzenlenmiş bir senet niteliğinde değildir? ifadesi yer almıştır.
Görüleceği üzere çek ticaret kanununda kambiyo senetleri başlığı altında düzenlenmiş olmasına rağmen bir senet değil bir ödeme aracıdır. Çek de vade söz konusu değildir.
TTK uyarınca çek, görüldüğünde ödemesi gereken ve buna aykırı herhangi bir kayıt varsa yazılmamış sayılan, keşide günü olarak gösterilen günden önce ödenmesi için ibraz edilebilen bir kıymetli evraktır. Bu nedenle VUK? un 281. hükmü karşısında vadeli çeklerin reeskont işlemine tabi tutulması gelir idaresinin görüşüne göre mümkün değildir. Ancak SPK? ya tabi firmalarda sadece ilgili mevzuat açısından farklılık mevcuttur.
SPK, çeklerin vade konmak suretiyle alacak senedi yerine kullanılmakta olduğu gerçeğinden hareketle, bunların da reeskonta konu edileceğini tamim etmiş (Seri XI No:1 SPK tebliğinin I/A-3 bölümü)daha sonra aynı tebliğin 14.maddesiyle bunun bir mecburiyet olduğu yolunda uygulama yapmaya başlamıştır. Bu durumda vadeli çek reeskontu SPK? ya tabi işletmelerce yapılacak, fakat bu reeskont VUK hükümlerine uymadığı için vergi hesaplamasında reeskont tutarı vergi matrahı ile ilgilendirilmeyecektir. Alınan vadeli çeklerin SPK? ya tabi şirketlerce reeskonta tabi tutulmasından kaynaklanan gider kanunen kabul edilmeyen giderdir.
SPK? ya tabi olmayan kurumlarda vadeli çek reeskontu yapılması mecburiyeti ve gereği yoktur. Mükellefler kendi istekleri ile vadeli çekleri reeskonta tabi tutarlarsa, yapılan bu reeskont işleminden kaynaklanan gelir ve gider, vergi matrahının hesaplanmasında bir gelir veya gider unsuru olarak dikkate alınamaz.57
VUK hükümlerine göre reeskonta tabi tutulacak alacak ve borç senetlerinden sayılmadıklarından dolayıdır ki ödeme gününe göre alacaklı olduğumuz çekler üzerinden hesaplanarak TDHP? de ticari kardan indirilmesi gereken ?tahsil edilecek çekler reeskontu? nun dönem sonunda mali kara ilave edilmesi, borçlu olduğumuz çekler üzerinden hesaplanarak ticari kara ilave edilen ?ödenecek vadeli çekler reeskontu? nun da yine dönem sonunda mali kardan indirilmesi gerekmektedir. İzleyen yılbaşında bu hesaplar ters kayıt ile kapatılacağından ticari kara ilave edilecek ?tahsil edilecek çekler reeskontu? nun önceki dönemde vergilendirilmiş olması dolayısı ile mükerrerliği önlemek için dönem mali karından indirilmesi, ticari karadan indirilecek ?ödenecek vadeli çekler reeskontu? nun dönem mali karına ilave edilmesi gerekmektedir.58
Sonuç olarak, çek reeskont faizlerinin vergi yasalarınca gider kabul edilmemesi nedeniyle ticari kardan mali kara geçerken alınan çekler reeskontu dönem karına eklenecek verilen çekler reeskontu geliri fazlası ise dönem karından indirilerek mali kara ulaşılacaktır.
2.3.1. Vadeli Çek Reeskontu İle ilgili Danıştay kararları
*Vadeli olarak düzenlenen çeklerin 213 sayılı vergi usul kanunun 281.maddesi gereğince reeskonta tabi tutulması sonucu bulunan tutar kurum kazancından indirilemeyeceğinden aksi yönde mahkeme kararında isabet görülmediği hakkında; (Danıştay Dördüncü Daire, Tarih 10.06.2001, Esas No:2001/1399, Karar
No:2002/2405)
*Vadeli çeklerin reeskonta tabi tutulamayacağı hakkında; (Danıştay Vergi Dava Daireleri, Tarih 07.04.2000, Esas No:1998/448, Karar No:2000/145)
*Vadeli olarak düzenlenen ve vade tarihinden önce tahsil edilmediği ihtilafsız olan çeklerin alacak senetleri gibi reeskonta tabi tutulmasında yasanın ruhuna aykırılık görülmediği hakkında; (Danıştay Üçüncü Daire, Tarih 04.06.1998, Esas
No:1997/671, Karar No:1998/2125)