fonradar

Elektronik Para BSMV Ve Kdv Muafiyeti

Vergi Usul Kanunu Yönünden

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin birinci fıkrasında, Kanunda aksine hüküm olmadıkça bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu hükme bağlanmış, 229 uncu maddesinde, fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmıştır.

Öte yandan, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 3 üncü maddesinde "Banka"nın, mevduat bankaları ve katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarını ifade edeceği hükme bağlanmıştır. Diğer taraftan, 243 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "Bankalar Tarafından
Düzenlenecek Belgeler" başlıklı (A) bölümünde ise; bankaların, döviz alım satım işlemleri ile menkul kıymetler borsasında aracı kurum sıfatıyla müşterileri adına yaptıkları menkul kıymet alım satımları hariç olmak üzere, yaptıkları bütün hizmetler veya satışlar dolayısıyla lehlerine tahakkuk edecek tutarları Tebliğde belirtilen şartlara uygun olarak fatura yerine düzenleyecekleri dekontlarla belgeleyecekleri belirtilmiştir.

435 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "Finansman Şirketlerinin Düzenleyeceği Belge" başlıklı (2.) bölümünde ise 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında faaliyet gösteren finansman şirketlerinin BSMV'ye tabi bütün hizmet veya satışlarını fatura yerine geçmek üzere düzenleyecekleri dekontlarla tevsik edecekleri düzenlemesine yer verilmiştir.

Buna göre, banka veya finansman şirketi olarak faaliyet göstermeyen, 6493 sayılı Kanun kapsamında ödeme kuruluşu olarak faaliyette bulunan/bulunacak olan Şirketlerin teslim ve hizmetlerinin fatura düzenlenmek suretiyle belgelendirilmesi gerekmektedir.

Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi Yönünden

6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 28 inci maddesinde, "Banka ve sigorta şirketlerinin 10/6/1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu'na göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde olursa olsun yapmış oldukları bütün muameleler dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisine tabidir.

Bankerlerin yapmış oldukları banka muamele ve hizmetleri dolayısıyla kendi lehlerine her ne namile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar (kendileri veya başkaları hesabına menkulkıymet alıp satmayı, alım satıma tavassut etmeyi veya alıp sattıkları menkul kıymet karşılığı borçları ödemeyi taahhüt etmeyi meslek haline getirenlerin bu faaliyetleri dolayısıyla lehlerine kalan paralar ile mevduat faizi vermek veya sair adlarla faiz ve benzeri menfaatler sağlamak üzere devamlı olarak para toplama işiyle uğraşanların topladıkları paralara sağladıkları gelir ve menfaatler üzerinden komisyon, ücret, hizmet karşılığı gibi adlarla aldıkları paralar dahil) da banka muameleleri vergisine tabidir.
90 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye göre ikraz işleriyle uğraşanlarla ikinci fıkrada belirtilen muamele ve hizmetlerden herhangi birini esas iştigal konusu olarak yapanlar bu Kanunun uygulanmasında banker sayılırlar..." hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanunun mükellefi belirleyen 30 uncu maddesinde, BSMV'yi banka ve bankerlerle sigorta şirketlerinin ödeyeceği, 31 inci maddesinde ise BSMV'nin matrahının 28 inci maddede yazılı paraların tutarı olduğu hüküm altına alınmıştır.
Konu hakkında 11.03.2017 tarihli ve 30004 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 91 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliğinin "Elektronik para ve ödeme kuruluşlarının mükellefiyeti ve matrah" başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında, "6493 sayılı Kanun uyarınca esas itibariyle BDDK tarafından verilen izin çerçevesinde ve bu Kurum denetimine tabi olarak gerçekleştirilen ödeme hizmetleri, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 28 inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen banka muamele ve hizmetlerinden olduğundan, bu işlemleri anılan maddenin üçüncü fıkrasına göre esas iştigal konusu olarak yapan elektronik para ve ödeme kuruluşlarının banker kapsamında BSMV mükellefiyeti doğar." açıklaması yer almaktadır. Öte yandan, anılan Tebliğin muhtelif maddelerinde farklı ödemeye aracılık işlemlerinin ne şekilde vergilendirileceğine ilişkin ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir.

Buna göre, 6493 sayılı Kanun kapsamında para havalesi ve ödemeye aracılık faaliyetinde bulunan/bulunacak olan Şirketinizin sunduğu söz konusu ödeme hizmetleri karşılığında lehe aldığı tutarların 91 Seri No.lu Gider Vergileri Genel Tebliğinde yapılan açıklamalar çerçevesinde BSMV'ye tabi tutulması gerekmektedir.
 
Üst