II â Hizmet Tespit Davası Ve Hizmet Tespit Davasında Hak Düşürücü Süre
Hizmet tespit davası 5510 Sayılı Kanunâa göre sigortalı sayılan işlerde çalışanların Sosyal Güvenlik Kurumunca tespit edilmediğinde veya işverence işe giriş bildiriminde bulunulmuş fakat hiç prim günü ödemesi yapılmamış ya da eksik bildirilmiş hizmetlerin tescil edilmediğinin sonradan öğrenildiğinde tespiti amacıyla açılan davadır. Hizmet tespit davaları, Sosyal Güvenlik Kurumuna verilip de tescillenmiş işe giriş bildirgelerindeki yanlış yazılan kimlik kayıtlarının ve sigorta sicil numaralarının tashihi, sigortalının kendisine ait olması gerekirken, başkası adına geçirilen, aktarılan veya bildirilmiş olan çalışma sürelerinin çalışana kazandırılması, hizmet süresinin gerçek başlangıcının tespiti gibi konuları içerir. Hizmet tespit davalarında sigortalı ile işveren arasındaki ilişkinin eser sözleşmesi veya vekalet sözleşmesi değil de hizmet sözleşmesi ilişkisi olması gerekmektedir.
Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenilen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde açılması gerekir.506 s. SSK. m. 79/8) Ayrıca 5510 sayılı Kanunâun 86. maddesinin 9 â uncu fıkrasına göre, aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır. Kanun hükmünden de anlaşılacağı üzere hizmet tespit davalarının açılabilmesine ilişkin olarak hizmetlerin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıllık bir süre öngörülmüştür. Söz konusu beş yıllık süre hak düşürücü bir süredir. Zamanaşımı değildir.