- Üyelik
- 2 Haz 2005
- Mesajlar
- 24
Merhabalar
Daha önceki İ.A.B. başlığı sert tartışmalar nedeniyle kilitlendğinden dolayı yeni başlık açmak zorunda kaldım.
Öncelikle katkısı olan olmayan doğru yanlış katkılarda bulunan herekese teşekkür etmek ve herkesi itidale davet etmek istiyorum.. Sonuçta hepimiz bu dünyada öğrenciyiz.
4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanunun Uygulamsına ilişkin 4 nolu Tebliğin 1. maddesi 4. fıkrası "Muvazzaf askerlik nedeniyle hizmet akdi sona erenler için işverenler İAB düzenleyeceklerdir. Bu durumda olan sigortalı işsizlerin terhis tarihinden itibaren 30 gün içerisinde Kuruma başvurmaları halinde işsizlik ödeneği işlemleri başlatılır." demektedir. Bu nedenle askerlik nedeniyle işinden ayrılmak zorunda kalan işçi için ayrılış tarihinden itibaren 15 gün içinde son 3 yıl ve son 120 gün içindeki prim gün sayısına bakılmaksızın İAB düzenlenmek ve ilgili İŞKURA verilmek zorundadır. "Son 3 yıl ve son 120 gün içindeki prim gün sayısına bakılmaksızın" diyorum çünkü işçi son 3 yıl veya son 120 gün içinde aynı işverende çalışmak zorunda değil. Son 3 yıl içerisinde işçi farklı işyerlerinde çalışarak 600 gün primi tamamlamış olabilir ve son ayrıldığı yerden de işsizlik ödeneği hak ederek ayrılmışsa İŞKUR'a müracaat ettiği takdirde son 3 yılın prim hesaplaması yapma yükümlülüğü İŞKUR'a ait. Bu kural işçinin işsizlik ödeneği hak edip etmemesiyle ilgili İAB'nin verilip verilmemesiyle değil kanaatimce. Son işyerinde 600 prim günü nasıl olsa tamamlamıyor diye İAB vermemek işçinin hak ettiği ödeneği engellemek gibi geliyor bana ve hakkaniyetle bağdaşmıyor.
Değerli arkadaşlar geç kalınmış da olsa ceza yeme riski de olsa (ki burda risk yok kesin ceza var asgari ücret*2) ne olursa olsun verilmesi gereken durumda İAB vermek gerekir diye düşünüyorum. Gelen cezayı da paşa paşa ödemek lazım. Aksi takdirde bir insanın işçinin hakkını gasbetmiş olmaktayız.
Selam ve saygı ile
Mustafa TOSUN
Daha önceki İ.A.B. başlığı sert tartışmalar nedeniyle kilitlendğinden dolayı yeni başlık açmak zorunda kaldım.
Öncelikle katkısı olan olmayan doğru yanlış katkılarda bulunan herekese teşekkür etmek ve herkesi itidale davet etmek istiyorum.. Sonuçta hepimiz bu dünyada öğrenciyiz.
4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanunun Uygulamsına ilişkin 4 nolu Tebliğin 1. maddesi 4. fıkrası "Muvazzaf askerlik nedeniyle hizmet akdi sona erenler için işverenler İAB düzenleyeceklerdir. Bu durumda olan sigortalı işsizlerin terhis tarihinden itibaren 30 gün içerisinde Kuruma başvurmaları halinde işsizlik ödeneği işlemleri başlatılır." demektedir. Bu nedenle askerlik nedeniyle işinden ayrılmak zorunda kalan işçi için ayrılış tarihinden itibaren 15 gün içinde son 3 yıl ve son 120 gün içindeki prim gün sayısına bakılmaksızın İAB düzenlenmek ve ilgili İŞKURA verilmek zorundadır. "Son 3 yıl ve son 120 gün içindeki prim gün sayısına bakılmaksızın" diyorum çünkü işçi son 3 yıl veya son 120 gün içinde aynı işverende çalışmak zorunda değil. Son 3 yıl içerisinde işçi farklı işyerlerinde çalışarak 600 gün primi tamamlamış olabilir ve son ayrıldığı yerden de işsizlik ödeneği hak ederek ayrılmışsa İŞKUR'a müracaat ettiği takdirde son 3 yılın prim hesaplaması yapma yükümlülüğü İŞKUR'a ait. Bu kural işçinin işsizlik ödeneği hak edip etmemesiyle ilgili İAB'nin verilip verilmemesiyle değil kanaatimce. Son işyerinde 600 prim günü nasıl olsa tamamlamıyor diye İAB vermemek işçinin hak ettiği ödeneği engellemek gibi geliyor bana ve hakkaniyetle bağdaşmıyor.
Değerli arkadaşlar geç kalınmış da olsa ceza yeme riski de olsa (ki burda risk yok kesin ceza var asgari ücret*2) ne olursa olsun verilmesi gereken durumda İAB vermek gerekir diye düşünüyorum. Gelen cezayı da paşa paşa ödemek lazım. Aksi takdirde bir insanın işçinin hakkını gasbetmiş olmaktayız.
Selam ve saygı ile
Mustafa TOSUN