Sn. keremcem sanırım bu işin fıtratında var diyorsunuz. Günümüz koşullarında özellikle ülkemizde kimse iş güvenliğine önem vermiyor. Bunun en büyük sebebi olarak da bana göre işverenin maliyet unsuruna odaklanması. Ya da şöyle ifade edeyim işverenlerin insan sağlığından daha çok parayı ön plana alması. Çıkarılan güvenlik yasaları da alt yapı hazır olmadan şekil için çıkartılmış yasalar bence. İş kazalarında maalesef üst sıralardayız.
Sn.urum79, sadece iş hayatında değil genel olarak bu durumdayız. Emniyet kemerini takmaktan kaçınan bir milletin insanıyız. Emniyet kemerini takmak bir kaç sn iken, o kemeri takmaktan sıyırmak için çok daha fazla zaman ayırıp gider emniyet kemeri uyarısını devre dışı bırakmak için mandal alır takarız yerine.
Yada kaçımızın evinde yangın tüpü vardır?
Demek istediğim , genel olarak koruyucu tedbirlere karşı bir yapımız var millet olarak.
Ben muhasebeci veya İK cı değilim, doğrudan makine üretimi alanında faaliyet gösteren bir firmada teknik personel olarak çalışmaktayım.
İşyerimizde koruyucu malzeme temininde her hangi bir sıkıntı yok, yılda 2 kez koruyucu gözlük- kulaklık ,her meslek grubuna göre değişen iş kıyafeti dağıtılır, 2 ayda bir meslek grubuna göre belirlenen kriterlerde koruyucu eldiven verilir. Gözlük-eldivende herhangi bir kısıtlama da yoktur, yenisini aldığının ertesi günü hasar gördü diyip eskisini bırakarak yenisini de rahatlıkla alabilmekte çalışan .Buna rağmen eldivenini arka cebinden çıkarmadan metal kesmeye çalışırken kendini doğrayan, koruyucu gözlüğünü, güneş gözlüğü gibi kafasının üst kısmında saçlarını sabit tutmak için kullanarak taşlama yaparken gözüne çapağı zorla kaçırtan o kadar çok örneğe şahit oldum ki anlatamam. İşverenin daha yapabileceği ne olabilir bilemiyorum. Koruyucu malzemeyi kullanmayan görüldüğünde yazılı ihtarla uyarılmakta amiri tarafından, uyarı yapılmamış bir başka amir tarafından tesbit edilip raporlanmışsa da hem koruyucu malzeme kullanmaktan kaçınan çalışana hem de gerekli denetimi yapmayan amire yazılı ihtar verilmekte. Ötesinde artık sürekli ihtar veriliyorsa sözleşmeler feshedilmekte çok sık olmasa da. Buna rağmen , dünkü yarım günlük çalışma süresinde 2 parmak traşı ve 2 de göze çapak kaçması yaşandı.
Kabul ediyorum, çalışmakta olduğum işyeri bu konuda istisna sayılabilir , pek çok işyerinde durum tam tersi, ama bu durumda bile ,konu kendi can güvenliğimiz, vücut bütünlüğümüz olduğunda en büyük çabayı harcaması gereken gene kendimiz olması gerekirken, hazırda sunulan imkanı bile gözardı edip kullanmaya kaçınmanın yollarını arıyoruz.