Ynt: İşçinin başka işverende işine devam etmesi durumunda Kıdem Tazminatı
İlgisiz işverenler arasında pek mümkün olmamakla birlikte, özellikle holding veya grup
şirketi yapılanmaları içerisinde, işçinin veya iş ilişkisinin devri mümkündür. Örneğin bir grup
şirketi, bir üretim bandını veya pazarlama bölümünü yahut Ar-Ge birimini grubun bir başka
şirketine devretmesi durumunda, oralarda çalışanları da doğal olarak diğer şirkete
aktarmaktadır. Bu gibi uygulamalarda, işçinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmemekte, buna
karşılık söz konusu haklar yeni işveren şirket tarafından yazılı şekilde taahhüt edilmektedir.
Bu, Borçlar Kanunu'nun 320. maddesine göre mümkündür.
İşverenin bir şirketini tasfiye ederek ve yeni bir şirket kurarak faaliyetine devam ettiği haller
de, işçi devirleri uygulamada sıkça görülmektedir. Bu gibi hallerde de işçilere, tasfiye edilen
şirketçe bir ödeme yapılmamakta, hakları yeni şirketçe üstlenilmektedir.
İşyerinin veya bir bölümünün devrinde, devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf
bu devirden dolayı feshedemez ve devir işçi açısından da fesih için haklı sebep oluşturmaz.
Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren
yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmak zorundadır. Bu gibi devirlerde işçinin
haklarından doğan borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar (İş Kanunu
md.6).
Bence İş Kanununun gerekse Gelir Vergisi Kanununun hükümleri karşısında, işçiyi devralmış işverence işçiye yapılacak kıdem tazminatı ödemesinin tamamı,istisna kapsamındadır.
çalışılan süreye karşılık gelen kıdem tazminatı tutarının taahhüt edilerek ödendiği durumlarda
yapılan ödeme, kıdem tazminatı niteliğinde olmayıp, hizmet ilişkisinin (akdinin) kurulması
için bu akde bağlı olarak yapılan bir ödemedir ve vergilendirilmesi gereken ücret
niteliğindedir.