Kullanılamaz Durumda Olan Taşıtlarla İlgili Olarak Yapılacak İşlemler

ferhat

Moderator
Forum Yönetimi
Üyelik
6 Haz 2005
Mesajlar
7,599
Konum
İSTANBUL
Gelir İdaresi Başkanlığının yayımladığı 2015/1 İç Genelgeye göre;
2003/3 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İç Genelgesinin "2-ARAÇLARIN KULLANILAMAZ HALE GELMESİ" başlıklı bölümünde, "Çeşitli nedenlerle hurda belgesi alınamaması durumunda söz konusu aracın durumunun bilirkişi raporu ile ortaya konulması ve gerekli görülmesi halinde olayın vergi inceleme raporu ile de tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması halinde bilirkişi raporu ve inceleme sonucuna göre hareket edilecektir." açıklamasına yer verilmiştir. Ancak, Başkanlığımıza intikal eden olaylardan, nakliyecilikte kullanılmakta iken gayri resmi olarak hurda vaziyette satılan veya hurda vaziyette parçalanarak kaybolan taşıtların mükelleflerin tasarrufundan çıkmış olması nedeniyle gerçek durumun bilirkişi raporu alınmak suretiyle tespitinin mümkün olamadığı anlaşılmaktadır. 18/2/2009 tarihli ve 5838 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun kapsamında hurda taşıt kabul edilerek tescil kaydı silinen taşıtlarla ilgili olarak, mükelleflerce tescil kaydının silinmesinden daha önceki bir tarihten itibaren ticari faaliyetin sona ermiş olduğunun iddia edildiği hallerde de 2003/3 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İç Genelgesi kapsamında bilirkişi raporu yoluyla herhangi bir tespit yapılması mümkün olamamaktadır. Ayrıca, mükelleflerin tasarrufundan çıkmış olan taşıtlarla ilgili olarak Vergi Dairesi Müdürlükleri tarafından gerçek durumu yansıtan vergi inceleme raporlarının düzenlenmesi hususunda da bir takım sıkıntılar yaşanabilmektedir. Benzer nedenlerle, kullanılamaz vaziyette olmasına rağmen üzerinde haciz veya ihtiyati haciz bulunması gibi nedenlerle söz konusu taşıtları resmi yoldan hurdaya ayıramayanların da mükellefiyet terkin talepleri yerine getirilememektedir. Bu çerçevede, nakliyecilikte kullanılmakta iken gayri resmi olarak hurda vaziyette satılma, hurda vaziyette parçalanarak kaybolma, resmi olmayan yollardan satılma vb. nedenlerle trafik tescil kaydı silinmeksizin mükelleflerin tasarrufundan çıkmış olan, resmi yoldan hurdaya ayrılmak suretiyle trafik tescil kaydı silinmiş olmakla birlikte daha önceki bir tarihten itibaren kullanılamaz durumda olduğu iddia edilenve kullanılamaz vaziyette olmasına rağmen üzerinde haciz veya ihtiyati haciz bulunması gibi nedenlerle resmi yoldan hurdaya ayrılamayan taşıtlara ilişkin olarak mükellefin talebi üzerine veya re'sen bu iddiaların ilgili bulunduğu tarihten itibaren; - Taşıt sahibinin sürücü belgesinden hareketle, kaydı kapatılacak olan taşıtın kullanımından dolayı trafik idari para cezası uygulanmadığının, - Taşıtın dosyasında tebliğ edilmemiş trafik idari para cezası karar tutanağı bulunmadığının, - Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi (TRAMER) kayıtlarına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının yaptırılmamış olduğunun, - Taşıtın tescil dosyası kayıtlarında herhangi bir işlem (teknik değişiklik, renk değişikliği, zayi veya yıpranma nedenleriyle belge yenileme, şahsi hal ve adres değişikliği gibi) yapılmamış olduğunun, - Taşıtın ölüm veya yaralanmayla sonuçlanan trafik kazasına karışmadığının, - Söz konusu taşıtla faaliyette bulunmak üzere ilgili kuruluşlardan faaliyet türüne uygun yetki belgesi (K1, K2 vb.) alınmadığının veya belge yenilemesi yapılmadığının, - Söz konusu taşıtla ticari faaliyette bulunulduğuna dair herhangi bir tutanak, yoklama veya benzeri bir belge (yol denetim ekiplerince yapılan tespit vb.) bulunmadığının tespiti halinde, en son verilen vergi beyannamesinin (Yıllık gelir vergisi beyannamesi, geçici vergi beyannamesi veya katma değer vergisi beyannamesi) verildiği tarih dikkate alınmak suretiyle mükelleflerin ticari faaliyetlerine devam etme imkânının kalmadığı tarih itibarıyla gelir vergisi mükellefiyetleri terkin edilecektir. Söz konusu terkin işleminin yapılabilmesi için yukarıda yer alan tespitlerin tamamının varlığının aranması gerekmektedir. Aksi takdirde terkin işlemi yapılmayacaktır. Öte yandan, bu taşıtların herhangi bir şekilde ticari faaliyetlerde kullanıldığının tespiti halinde söz konusu taşıtlara ilişkin olarak yeniden gelir vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekmektedir. Hurda vaziyette terk edildiği alandan parçalanarak çalınma hali hariç nakliyecilikte kullanılan taşıtların çalınması halinde ise 2003/3 sayılı Gelir Vergisi Kanunu İç Genelgesinin "3-ARAÇLARIN ÇALINMASI" başlıklı bölümünde yer alan açıklamalar çerçevesinde işlem yapılmaya devam edilecektir.
 
Bu genelge yeni yayınlandı biraz okuma fırsatım oldu fakat siz yayınlayınca ayrıntılı olarak ele aldım. Burada sanırım Nakliyecilik işi yapan mükellefler için şartların sağlanması durumumda terkin işlemi yapılıyor doğrumudur. Örneğin, farklı bir sektörle iştigal şirkete ait araç kaza sonucu pert oldu ve zamanında sigortadan da hasar parası alındı fakat trafik tescilinde halen gözüküyor ve üzerinde de ihtiyati tedbir ve hacizler var. Ayrıca da MTV her yıl işliyor. Bu genelge derdine deva olurmu.?(Benzer nedenlerle, kullanılamaz vaziyette olmasına rağmen üzerinde haciz veya ihtiyati haciz bulunması gibi nedenlerle söz konusu taşıtları resmi yoldan hurdaya ayıramayanların da mükellefiyet terkin talepleri yerine getirilememektedir.)
 
Son düzenleme:
Üst