uyumsoft

Niye Şiir Olmasın!!!

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan heerdeem
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Olmaz Olsun

Kader yüzüme gülmez oldu
Dert bir idi iki oldu
Acısız günüm geçmez oldu
Böyle yaşamak olmaz olsun

Birini sevdim terk edip gitti
Artık yaşama sevincim bitti
Sensizlik canıma tak etti
Böyle yaşamak olmaz olsun

Gecem gündüzüm birbirine girdi
Aşkın beni deliye çevirdi
Biliyormusun hayalin bile çekip gitti
Böyle yaşamak olmaz olsun...

Fatih Demir
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Mansur

renkler güneşten çıktılar
renkler güneşe girdiler
renkler güneşsiz öldüler
ne renk gerek bana
ne renksizlik

güneşler bir yerden çıktılar
güneşler bir yere girdiler
güneşler onsuz öldüler
ne aydınlık gerek bana
ne karanlık

şekiller bir yerden geldiler
şekiller bir yere gittiler
şekiller görünmez oldular
büyük köse vur
bütün sesler bir seste boğuldu
mansur mansuuur

Asaf Halet Çelebi
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Gel artık

Yoksun, yanlızım her gece
Yoksun ve eriyorum git gide
Erittiğin güllerimi seriyorum yerlere
İçime sardığın ateşi gömüyorum kalbime
Kaybettiğim seni soruyorum kendime
Neredesin gel artık
Sensizlik suda çırğınan balık gibi
Gel artık
İster sevgisiz gel, ister sevgini vermek için gel
İster gidecek bir yolcu gibi gel
İster gitmeyecek bir yerli gibi gel
Gel Artık
İster yağmurunla, ister güneşinle gel
İster dök bulutlarını ister ser rüzgarını
Aynı sayfaları yazmayayım artık
Seni unutmam için gel
Gel artık.
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Sen hep benlesin,

Kalbimde, aklım da, damarlarımd, kanımda

En önemlisi yanımda...

Sensiz bir saniye bir dakika gecirmeye dayanamıyorum...

Sen yokken,

Bir hüzün cöküyor içime..

Aklıma hep gül deyişin geliyor..

İçimi bir sıcaklık kaplıyor ve

Yüzümü bir gülümseme...

Yokluğun ızdırap,

Gidişin ölümüm...

Sensizlik zulüm bana be gülüm...

SENİ ARIYOR YOKLUĞUNDA GÖZLERİM...

Boş kalıyor içim,

Bir yanım eksik sensiz...

Seni bazen havada arıyor gözlerim ...

Öyle sonsuz ...

Seni düşünürken;

Bazen denize bakıyor gözlerim ,

Ayni ucsuz bucaksız..

Güneşe bakıyorum bazen ,

Sen gibi ısıtmıyor güneş ...

Yağmur sesinde düşünüyorum seni...

Dinlediğim şarkılara ekliyorum ...

Herşeyde sen varsın anlaycağın

Herşey sen gibi bakıyor ...

Herşey sen gibi kokuyor..

Herşey sengibi gülüyor..

SENİ ARIYOR YOKLUĞUNDA GÖZLERİM...

Buyüzden herşeyi sana benzetiyorum ...

Yokluğunu doduruyorum berkide.

Sensizlik zor be bitanem...

Senziz gecen her saniyeye lanet ediyorum..

Seni göremediğim her dakikaya okuyorum beduamı..

Sesini duyamadığım her ana isyan ediyorum gülüm..

SENİ ARIYOR YOKLUĞUNDA GÖZLERİM...

Kaybetmek korkusu var içimde,

Her zamanki gibi...

Gidişlerin korkusu,

Seni kaybetmenin korkusu içimde

Seviyorum seni,

Kimseleri sevmediğim gibi.

Özlüyorum seni

Kimseleri özlemeyeceğim gibi..

Ve düşünüyorum seni

Hayatta kimseyi düşünmediği gibi

SENİ ARIYOR YOKLUĞUNDA GÖZLERİM...

Bazen resmine ve gözelerine bakıyorum

Kendimi gözlerinde kaybediyorum.

Dalıp didiyorum cok uzak diyarlara ...

Seslenseler duymuyorum

Uyanmak istemiyorum,

Senin olduğun rüyadan..

SENİ ARIYOR YOKLUĞUNDA GÖZLERİM...

Kimselerin anlayamayacağı kadar,

Seviyorum seni bebeğim....

Kimsenin tahmin edemeyeceği kadar,

Seviyor ve düşünüyorum seni.
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Artık Seni Sevmiyorum!

Artık seni sevmiyorum!
Ömrümün karanlık çağı bitti artık...
Bir sokak ortasında yapayalnız değilim
Değilim acılı, yorgun dolaşan kaldırımlarda bir serseri.

Çünkü, ben seni sevmiyorum artık!

Ne hayatım ziyan, ne yüreğim talan
Ne, var beni yaralayan,
Ne de aradığım bir yarım, sende kalan...

Yakıyorum bir bir her şeyi, senden bana artakalan;
Bir resmini, bir sevgini, tutamadığım ellerini,
O, bir heykel gibi, dev gibi hayallerini,
Her şeyin anlamı gözlerini
Velhasıl yazıp çizip bitiremediğim seni
Bu kez yakıyorum, bitiriyorum seni!

Bir gün mü, bir ay mı, bir yıl mı verdim sana?
Hayatımın yedi yılını gömdüm ama,
Anladım ki vermişiz canı, yüreği bir hiç uğruna!
Lanet okumak, çekip vurmak varya
Ben sana o acizliği de layık görmüyorum! Hesabımı bıraktım Allah'a...

Artık rıhtımlar bir başka,
Martılar, hüzünlerden kurtulmuş tutuksalar gibi mutluluklara kanat çırpıyor.
Vapurlar, gemiler beklenenleri getiriyor
Ve sevinç göz yaşları boşalıyor bekleyenlerden.
Deniz ayrı bir nağmekar, güftelerini savuruyor kokusunun eşliğinde, ta ruhlara.

Çünkü ben seni sevmiyorum artık!

Yeni şehir garında yorgun trenler;
Hiç olmadığı kadar güçlülüler,
Ve hüzünlü bir mendil sallayan yok arkalarından.
Ankara hiç olmadığı kadar soğuk.
Ama caddeler aydınlık tebessümlerini takmış yüzlere
Vermiş kendini bir rüzgarın kucağına...

Seni sevmiyorum artık!

Bir karanlık mazi burada son bulacak!
Ne o umutlu çocukluğum, ne eski gençliğim olacak,
Ne o, ilk aşkım, ilk sevdam olacak,
Biliyorum bir gün bana sorulacak;
Geçmişimi hatırlamıyorum diyeceğim,
O koskoca yalanı, içime gömeceğim!

Anladım ki sen bir yalanmışsın, koskoca bir yalan...

Bu gün ne kadar mutluyum.
Sanki gözlerimdeki yaşlar;
Rahmet selleri olup yangılarıma yağıyor sağanak sağanak.
Yürüdüğüm yollardan, kuzey rüzgarları esiyor sanki tenime.
Otobüs duruklarında daha bir telaşlı herkes,
Ben daha bir sevinçliğim, binip gideceğim;
Bilmediğim bir meçhule beni götürecek otobüsü beklerken.
Sen inmiyorsun ya, beklenen otobüsler senli değil ya
Ne kadar güzel oluyor dünya

Artık seni sevmiyorum ya...

Nereye gitsem orayı cennet görüyor gözlerim.
Kimi görsem ayrı bir güzelliğin destanını anlatıyor.
Her şeyin sensiz bu kadar güzel olduğunu bilmezdim!
Şarkılar ne de anlamlıymış, içlerinde sen olmayınca, muazzam oluyor.

Bir bardak o çok sevdiğim demli çayın tadı, hiç böyle olmamıştı...
Ve zaman sensiz nasıl akıp gidiyor biliyor musun?
Dünyanın en ihtişamlı nehri gibi.
Aktıkça, sensiz bir başka anlam kazanıyor
Sanki bu güzelliği anlamış gibi;
Gecenin en karanlık vakitlerinin her başında, akreple yelkovan bile sevişiyor...

Sanki her saat, bir dakika gibi sensiz
Sanki yelkovan ve akrep bin yıllık hasretliklerini gideriyor.
Ahh! Seni yüreğimde yakıp, öldürmek,
Bir hiçe son vermek ne mutlu!
Tek tek anlatsam bir türlü nihayete ermiyor mısralar.
Öyle ya sonsuz ve geç kalınmış bir mutluluk nasıl anlatılır ki?

Yunus, balığından, Yusuf kuyusundan,
Eyûb acılı sabrından, İsa çarmıhından,
Mecnun aşkından, İbrahim nârından kurtuldu artık!

Meğer yedi yıl bir hiç uğruna yatmışız hayat zidanlarında.
Yandığım, tek şey budur ya.
Yazıklar, yazıklar olsun bana;
Acizliğime, suskunluğuma, gurusuzluğuma, saflığıma...
Ahh, yazık oldu bana, yazık oldu bana
Bir hiç uğruna!

Artık seni sevmiyorum!

Ömrümün karanlık çağı bitti artık...
Ne hayatım ziyan, ne yüreğim talan,
Ne, var beni yaralayan,
Ne de aradığım bir yarım sende kalan...

Velhasıl yazıp, çizip bitiremediğim seni
Bu kez yakıyorum ve bitiriyorum seni.
Ömrümün karanlık çağı bitti!
Bu kez yakıyorum ve bitiriyorum seni...
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Çaresizim!
Sensiz geçer oldu anlamsız kalan günlerim
Bir bilsen sensizliğe dayanamam, ne çok özlerim
Her yerde seni arar oldu yüreğim ve gözlerim
Neden diye sormadan, bir gün gelir misin sevdiğim?

Sanma ki sana, ben yokluğuna gücendim
Sen gelmedin, ben yalnızlığıma içerledim
Sunsalardı önüme iki seçenek, mutluluğu seçerdim
Yalnızlık nedir sorsalar, kopyasız bilir misin sevdiğim?

Sensiz geçen günlerin hesabını vermez oldu geceler
Ağzıma dolandı tek kelime, dudaklarım ismini heceler
Kalbim seni soruyor, ne zaman gelecek seni sevenler
Soruma cevap olup, bir gün gelir misin sevdiğim?

Sevgine hasret kaldı yüreğim ve ilgine muhtaç çaresiz benliğim
Tutamaz oldum zamanı, belli değil mi ne zaman geleceğin
Kanma ellerin sözüne sen sakın, gerçektir seni bıkmadan beklediğim
Beni yormadan, ömrüm son bulmadan, bir gün gelir misin sevdiğim?
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

NİSANLI ' Alıntı:
Tuncay Akar
_________________________________________________
NİSANLI ' Alıntı:
Sen hep benlesin,

Kalbimde, aklım da, damarlarımd, kanımda

En önemlisi yanımda...
...
Kimsenin tahmin edemeyeceği kadar,

Seviyor ve düşünüyorum seni.
Hangi acı yok artık bende
Ve hangi cehennem yok artık dünyamda ;
Dön artık
Akşamlar geçiyor dünyamdan anlamızca
Sabahları düşünemiyorum zaten sensizlikten
Ya kapat şu yüreğimi aniden
Yada sevgini söyle
Gökmavisinin sardığı gözlerimden
Şu anda,
Aynı bankta aynı parkta ve aynı yerdeyim
Sen bilmesende;
Kesinlikle
_________________________________________________
NİSANLI ' Alıntı:
Hasibe Demirkaya
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Diyelim yağmura tutuldun bir gün
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek
Öbür yanda güneş kendi keyfinde
Ne de olsa yaz yağmuru
...Pırıl pırıl düşüyor damlalar
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın
Dar attın kendini karşı evin sundurmasına
İşte o evin kapısında bulacaksın beni
Diyelim için çekti bir sabah vakti
Erkenceden denize gireyim dedin
Kulaç attıkça sen
Patiska çarşaflar gibi yırtılıyor su ortadan
Ege denizi bu efendi deniz
Seslenmiyor
Derken bi de dibe dalayım diyorsun
İçine doğdu belki de
İşte çil çil koşuşan balıklar
Lapinalar gümüşler var ya
Eylim eylim salınan yosunlar
Onların arasında bulacaksın beni
Diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya
Çakmak çakmak gözleri
Meydan ya Taksim ya Beyazıt meydanı
Herkes orda sen de ordasın
Herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından
Yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim
Özgürlüğe mutluluğa doğru
Her işin başında sevgi diyor
Gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili
Bi de başını çeviriyorsun ki
Yanında ben varım
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

187841zzukfm12dlkn8gr3.gif

[size=14pt]Bir Eskicide Bıraktım Yüreğimi

Tükenmeyen yollarda,bilinmeyen geleceklere
Yürüyerek geçiyor yaşam.
Uyandığımda bitecek bir rüya gibi.
Hiç durmadan,koştururcasına yürüyorum,
Durursam uyanacağım,
Yaşam bitecek sanki...

Ardıma bakmadan gidiyorum
Bir daha geçmeyeceğimi bildiğim yollardan.
Her adımda dağılıyorum.
Bir parçam,ellerimden düşer gibi,
Kayıp gidiyor benden...
Bir köşede gülüşümü bırakıyorum.
Bir gece yıldızlara bakarken,gözlerimi.
Sokak lambalarında, sessiz gölgelerimi.
Günbatımının kızıllıklarında çocukluğumu,
Gündoğumlarında,sabah çiğlerine karışan gözyaşlarımı...
Siyah beyaz bir fotoğrafta düşlerimi...

Oysa düşlemek ne güzeldi çocukken.
Nerden bilirdim yaşamın
Böyle parçalanarak süreceğini
Ve ömrümün,kendimi toplamakla geçeceğini...
Bir yap-bozum sanki,
Tek parçamı bile bulamadan,
Yeniden dağılıveriyorum.

Nerede başladı bu...
Hatırlamadığım kadar uzakta kaldı ilk kırıntılarım.
Her yiten parçada sessiz bir çığlık attı yüreğim,
Sel olup aktı da,kimseler görmedi.
Sessizce gelip toplamasını bekledim
O hep beklenen,ama hiç gelmeyenin...

Yüreğimde bir telaş,bir heyecan;
-Beni tamamla artık ! -der gibi çırpınan...
O değil miydi daha yolun en başında
Bin parçaya bölünüp dağılan...
İstesem de bulamam yüreğim.
Bir daha geçmeyeceğim bir yolda,
Bir eskiciye bıraktım seni,paramparça...

Çığlıkların paçalarımdan süzülüyor,
Kimseler görmüyor...

İşte böyle sürüyor yaşam
Yolun birinde eksilip,
Bir başkasında biraz artan...

Kim geri getirebilir,
Bir daha geçmeyeceğim bir yolda,
Bir eskicide kalan ,
O bir parçası hep eksik yüreği...
187841zzukfm12dlkn8gr3.gif
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

[size=12pt]Nerede unuttum ben seni..
Hangi kaldırım taşına..kaçıncı gözyaşımda düştün?
Saçlarından ödünç ver.
Dört bahar geçti, çicek kokusu öpmedim..
Her nefes gece,
Her gece içimde,
Gündüz ellerimde,
Kayıp işte gülüşün,
Ağla yüreğim ağla.
Çok oldu mutluluktan vazgeçeli..
Huzursuzum.
Hangi rüzgarda yitirdim kokunu?
Gözlerini bulutlar kesmiş,
Nerede unuttum ben seni..
NEREDE
frown.gif
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Lanetli Aşk

?ve bulundu Nemesis?in laneti
aşkın üzerinde
ve aşk
asırlar öncesinden saklanmış hazinelerde
sürünen bir yılan?

inine giren yüreğin iniltileri yankılanıyor şimdi
iğdiş edilmiş gecelerin ışımayan yıldızları sönerken
bir köpek hırıltısında sırtını kamburlaştırıp kedi
öfkesini kusuyor korkmadan hiçbir şeyden

itilmişliğin ve sahteliğin
kıskıvrak içine çektiği bedenlere
hafif bir sırıtış
sonra devam oyunlara
ölüm sessizliğine bürünmüş
en deli anların kan tüküren sözleriyle
boyanıyor sayfalar
kimse görmeden...bilmeden
dilin densiz kıvraklığında yanıyor
günler...geceler

ama
yazık ki
ölüyor içim
lanet vuruyor ömrüme
aşksız her saniye yüreğime kara çalıyorum
anladınız
bomboş bitiyorum

Atilla Güler
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Nereden Nereye

Anlaşılmaz
Her adımda bir ikircim
Kararsız karaltılar
Varla yok arasında

Geldik nereden
Gidiyoruz nereye
Dünyadaydık
Yine dünyada

Bu sihirli küre
Nasıl görmek istersek
Öyle görünür gözlere

Oyun bahçesindeydik
Labirentte

Başka bir uykuya uyandık
Her seferinde

Uğur Kır
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Durup dururken içimde bir şeyler kopup tıkıyor boğazımı,
Durup dururken sıçrayıp kalkıyorum yarıda bırakıp yazımı,
Durup dururken rüya görüyorum bir otelde, holde, ayakta,
Durup dururken çarpıyor alnıma kaldırımdaki ağaç,
Durup dururken bir kurt uluyor aya karşı bahtsız, öfkeli, aç,
Durup dururken yıldızlar inip sallanıyor bir bahçede, salıncakta,
Durup dururken mezardaki halim geçiyor aklımdan,
Durup dururken kafamda bir güneşli duman,
Durup dururken hiç bitmeyecekmiş gibi bağlanıyorum başladığım güne,
Ve her seferinde sen çıkıyorsun suyun yüzüne...

Nazım Hikmet....
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BU GECE

Ağlamak kifayet etmez acıma
Şen kahkahalarda hüzün bu gece
teselli sözleri gider gücüme
Şarkılar bir başka hazin bu gece

Yüreğim fırtına gözlerim durgun
Varlığın ilacım yokluğun vurgun
Hayattan kovuldum kaderim sürgün
Ölüm fermanımı yazın bu gece

Herkese kalbimi vermezken öyle
Yaşatmak için sen ne yaptın söyle
Ne kadar şen şakrak olmuşsun böyle
Halime gülüyor yüzün bu gece

Talebim çok değil yalnız beni sev
Umut sefil cüce,acı koca dev
Üstadım geçiver bir hicaz peşrev
Sevdadan dert yansın sazın bu gece

Cemal Safi
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Seziyorum ki kaçacaksın,
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende.

...Biliyorum ki kopacaksın,
Tutamam saçlarından,
Ama kokunu bırak bende.

Anlıyorum ki ayrılacaksın,
Çok yıkkınım yıkılamam,
Ama rengini bırak bende.

Duyumsuyorum ki yiteceksin,
En büyük acım olacak,
Ama ısını bırak bende.

Ayrımsıyorum ki unutacaksın,
Acı kurşun bir okyanus,
Ama tadını bırak bende.

Nasıl olsa gideceksin,
Hakkım yok durdurmaya,
Ama kendini bırak bende...

Aziz Nesin....
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

187841zzukfm12dlkn8gr3.gif

[size=14pt]...
Sadece kelebeklerin bir gün yaşadığını zannederdim.
Her gün öldüğümü anlayınca vazgeçtim.
Bir gün aşkımı görür zannettim.
Ben her gün ölürken o görmeyince vazgeçtim.
...
187841zzukfm12dlkn8gr3.gif
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Üzümlerin Sonbaharı Bu

Üzümlerin sonbaharı bu.
Sayısız salkım titreşti.
Beyaz, peçeli salkımlar
Yapışıyordu şirin parmaklarına
Ve mavi üzümler doldurdu
Hafif dolgun memelerini
Gizlenmiş yusyuvarlak bir nehirden.
Ev sahibi, cılız yüzlü
Bir zanaatkâr, okudu benim için
Sararmış toprak kitabından
Şafağın günlerini.
Arkadaşlığı tanıyordu meyveyi,
Kökün dalını ve ağaca çıplak biçimini
Sunan aşılama işini.
Atlarıyla konuşuyordu
Büyük çocuklarıymışcasına:
Arkasındaydı her zaman
Köpekleri ve evdeki beş kedisi,
Uysal ve uyuşuk bazıları,
Yabanıl ve oynak diğerleri
Soğuk şeftali ağaçlarının altında.
Her bir dalı tanıyordu,
Her bir yarayı ağaçlardaki,
Ve yaslı sesi ders veriyordu bana
Atlarını okşarken.

SIĞINMACI ('El fugitivo') / 'Canto General' 'den
Türkçeye çeviren: İsmail Aksoy.

Pablo Neruda
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

inşaallah daha önce paylaşılmamıştır...

Canım İstanbul

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.

İstanbul benim canim;
Vatanim da vatanim...
İstanbul,
İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...
Bulutta saha kalkmış Fatih'ten kalma kir at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakısta o mana: Öleceğiz ne çare?
Hayattan canlı olum, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karaca Ahmet...

O manayı bul da bul!
İlle İstanbul?da bul!
İstanbul,
İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her aksam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...
Bir ses, bilemem tambur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir katibi mi...

Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef isler!
Yedi renk, yedi sesten şayisiz belirişler...
Eyüp oksuz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, ucan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.
Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni söyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sümbül kokan
Türkçe?si bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul...

Necip Fazıl Kısakürek
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Karşımdasın işte...

Bana bakmasan da oradasın,görüyorum seni.

Ah benim sevdasında bencil,

yüreğinde sağlam sevdiğim.

Kalbime gömdüm sözlerimi,

ceset torbası oldu yüreğim.

Tıkandığım o an,

Elimi nereye koyacağımı şaşırdığım o an işte,

Aklımdan o kadar çok sey geçti ki takip edemedim.

Ellerim boşlukta, ben darda kaldım.

Ellerim buz gibi, ben harda kaldım.

Bir senfoni vardı kulağımda çalınan,

bitti artık hepsi...

Köşeme çekildim,

hani hep kaldığım köşeme.

Bakış açım belli oldu yine.

Geride kalan, ardından bakar gidenlerin.

Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim.

Dağlara çarptım her esişimde.

Yollara küfrettim her gidişinde.

Demiştim sana hatırlarsan:

?Önemli olan ?zamana bırakmak? değil,

?zamanla bırakmamak?tır..

? Şimdi bana, geçen o zamanın

Unutulmaz sancısı kalır

Gittiğim eğer bensem,söyle bana kimden gittim?

Sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim...

Nazım Hikmet RAN
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

Ela_ ' Alıntı:
Karşımdasın işte...

Bana bakmasan da oradasın,görüyorum seni.

Ah benim sevdasında bencil,

yüreğinde sağlam sevdiğim.

Kalbime gömdüm sözlerimi,

ceset torbası oldu yüreğim.

Tıkandığım o an,

Elimi nereye koyacağımı şaşırdığım o an işte,

Aklımdan o kadar çok sey geçti ki takip edemedim.

Ellerim boşlukta, ben darda kaldım.

Ellerim buz gibi, ben harda kaldım.

Bir senfoni vardı kulağımda çalınan,

bitti artık hepsi...

Köşeme çekildim,

hani hep kaldığım köşeme.

Bakış açım belli oldu yine.

Geride kalan, ardından bakar gidenlerin.

Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim.

Dağlara çarptım her esişimde.

Yollara küfrettim her gidişinde.

Demiştim sana hatırlarsan:

?Önemli olan ?zamana bırakmak? değil,

?zamanla bırakmamak?tır..

? Şimdi bana, geçen o zamanın

Unutulmaz sancısı kalır

Gittiğim eğer bensem,söyle bana kimden gittim?

Sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim...

Nazım Hikmet RAN

+1000... çok güzeldi..
 
Üst