uyumsoft

Niye Şiir Olmasın!!!

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan heerdeem
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİLMECELER

Elimde ne var
Elimde, avucumda..
Gene ne var
Yolların ucunda?

Avucu alalım:
Yüzük, değirmen taşı
Hançer, kama
Defne dalı?

Buğday, karınca
Hangisi kimden
Süleyman'dan,
Adem'den?

Yollara bakalım:
Yolların sonu dağ,
Bir sütun mu yoksa
Ferhad'ın deldiği?

Bilemem bildiğim
Zaman zaman zamanın
Bize neler verdiği,
Bizden neler aldığı.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR ALBÜMDEN RESİMLER

Okunmuş toprak
Çocukluğumun resmi
Sargıdan görülmüyor
Boynumda köstebek izleri.

Lise son sınıf
Gençliğimin resimleri
Gülümseyen arkadaşlar
Neydi isimleri?

Kuytu köşe, kitaplar
Gömüldüğümün resmi:
Yüksek okul, bir onuru korumak
Habersiz çekilmişti.

Sonra her şey değişti
Yolum bir ormana düştü
Gür otlar, çalı, ceylan
Vurulan ben oldum, bu onun resmi.

Bunlar da ellerim yazgı çizgi
Derken tenha bahçe
Biraz dinleneyim dedim
Kovulduğumun resmi.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR BİR DAHA BİR DAHA

Tanrı imtihan eder
Tekrar imtihan eder
Kul hazır ümitler
Kendi öyle zanneder.

Kiminde hafif geçer
Hatta bir şey sorulmaz
Kiminde bu kaçıncı
Çokları isyan eder.

Değişik konular
Ne belli bir kitap
Ne bunca hastalıklar
Birbirine benzer.

Ezelden yazılmışsa
Geçilir ince köprü
Herkes mutlu olamaz
Boşunadır çareler.

Onu neye bıraktı
Sır gözetir Tanrı
Kutsal aydınlığına
Sırları kalkan eder.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR KAPI

Açıldıkça çarpar, içe dönük bir kapı
Ama sen - - ancak bu oldukça.

Kırılır - - yıkılırken çekil,
Karanlık park ağaçlar bir sıra.

Yalnız - - sonra seni kim anlatır
Ne anlatır yokluğunda?

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR KIŞ AKŞAMI

Pencereye kar düşünce
Çalar akşam çanı uzun,
Evi düzen içinde
Hazır sofrası çoğunun
Gezgin-göçebe kimi de
Gelir karanlık yollardan kapıya
Toprağın serin özsuyu
Açar altın,kemer ağacında.
Yolcu girer içeri sessiz,
Eşiği taş yapar acı.
Duru aydınlıkta,sofrada
Ekmek,şarap parıltısı.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR ÖLÜMDEN KALANLAR

Doğuşundan beridir sakladığı
Tanrının bir emaneti vardı.
Yatağa düştü,
Üçüncü gün akşam üstü, geri verdi güler yüzlü.
- Kalsın bende temelli, diye ağlar bazıları. -
'Pişirdiğim aşla, bağladığım başla gideyim,
Üç gün yatak,
Dördünde toprak olsun yerim! ', derdi.
Geleni gideni yokkken gençliğinde bile,
Akşamları gizli gizli, bilinmez
Kimi gözlerdi?

Tanrının sevgili kuluymuş,
Muhtaç olmadan öldü.
Ama gözleri yine kapıdaydı,
Belliydi birini beklediği.
Son sözü bir kadın ismi oldu, hiç duymadığım.
Lakin anlaşılamadı gitti, söylemek istediği.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR SUSMA EĞRİSİ

Susmanın ibadet
Olduğu yerde
Ne çok
Konuşuyordu.

Arada bir, tek başına yaşayan
Hasta, yaşlı birini
Yoklamaya gider gibi
İç denetimden geçebilirdi.

Seslerin hele kof, sığda
Çiğ ve güncel
Eriyeceğini havada
Bile bilmiyordu.

Kınayan, sessiz bakışlar
Ancak bir akşam üstü
Beklemiş, çok beklemiş
Birden sözünü kesti.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR EV BİR ÇOCUK

Gençten bir adamdı
Hikayesi gayet kısa.

Yıllar yılı tek başına yaşadı
Bir gün rastladı bir kıza

Düşündüler, birlikte yürüseler
Ömür geçiyor nasılsa.

Şimdi içine bir ev, bir de çocuk girer
Aşkları yazılsa.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR İSTANBULLUNUN NOT DEFTERİNDEN-1

Değişmedi
Çocukken de..
Emektar mum
Şimdi elektrik kesilmelerinde.

Kar çamur kışlar, bata çıka
Öğrenciyken de - -
İyi ki ayaklarım yürüyorum
Taşıtlar almayınca.

Semt semt, belli günlerde
İyi ki hala sergiler - -
Ucuzluk arıyorum
Ninemin pazarlarında.

Mumlar, çamurlar, çarşılar
Vura vura kendimi birinden ötekine
Böyle katı oldum.

Bıçkın arabalar sıyırıp geçer beni
Her an çiğnenme korkusu
Onca eğreti oldum.

Yazmıştı birisi
Hangi kitaptaydı
Onun anlattığı oldum.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR İSTANBULLUNUN NOT DEFTERİNDEN-2

Sokaklarda gerçeğin yüzleri
Park etmiş kaç yüz kaldırımlarda
Bir yol
Bulmaya çabalar arabasız.

Yalvarmalı izleyerek taşıtları
Bir araca bin de nasıl binersen bin
Zifoslar fışkırtarak üstüme
Basar gider arabalı.

Bir mahşerde itile kakıla
Sindikçe sinerek
Ben bu yaşa gelmiş adam
Başka yere gidemem ki.

Bu duraktan bu otobüs
Ne zamanları geçer
Sorarım, gülerler:
Bekle, Baba!

Beklerim kış yaz ayaz
Kuyruklarda
İstanbul'da yaşıyorum
Yaşamaksa.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR İSTANBULLUNUN NOT DEFTERİNDEN -3

Beni biri ötekine yolladı
Doktordu, bilirdi
Hastalığınız yalnız bu değil,
Değildi.

Üçüncü bir doktora ihtiyaç belirdi
Benim gibi bazıları
Hiç doktora gitmedi
Gitseler miydi?

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BİR YATAK VE PİKE

Kaynar gene kapalı kap
Başlar taşmaya çok iyi
Bildiğimiz acılar - -
Durgunlaşmaz mıyız?

Kandır nasıl köpürür
Yüksek duvar saplantı
Bıkkınlık - - ah kolay olsa
Yıllardır aşmaz mıyız?

Yılgın gemiyiz açıkta
Gösterin bize göre bir kıyı
Yakıp son direkleri
Yanaşmaz mıyız?

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BOŞUNA...

Yanımdan geçerken bir tuhaf baktı,
Arzulu ve davetkardı mutlak.
Bense neden sonra farkına vardım,
Böyle işler bizden ne kadar uzak.

Şimdi
Ha başımı taşlara vurmuşum,
Ha düşmüşüm geceyle sokaklara;
Kimbilir ne zaman karşılaşırım,
Hem tanıyacağım da şüpheli bir daha.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BU SU

Çırpıntılı denize
Her yakın dalışta
Sakınsak da başımızı
Günlerce kulak ağrısı
Gidenden sestir bu.

Sonra görme bozukluğu
Karanlıkta karşımızda
Oturduk aynı sofralarda
Renkli kuşlar uçtu
Boşalan kafestir bu.

Ömrümüz süredursun
Hayallerin peşini
Doldurmak bir boşluğu
Evlerde şurda burda
Silinen izdir bu.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BURÇ..

Falınız öyle gösteriyor
Hangi su bengi su
Gurbetin ucundasınız.

Bir tren ya da gemi
Bir zaman geçiyor
Siz de içindesiniz.

Karanlığa çıkınca
Bilen çıkmıyor
Hikmet burcundasınız.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

BUZ ÜZERİNE BİR YORUM

Sıcak çok sıcak
Alışmış olmalıydık
Sıcağın geçmişi var
Buzun geleceği yok.

İçimize kapandıkça hüzün
'Bir gül açılmaz yüzün tek.'

İster gibi geri gelsin geçmişler
Şimdi birimiz ölsek başlar tık
Yani her şey başımızın altından
Ansızın çekilen bir yastık.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

COĞRAFYADA ŞART KİPİ

Her günkü yollarından evlerine dönerken
Vurur yorgun adamların parçalanmış gölgeleri
Saray duvarlarına.

Coğrafya kitabında konu:
Yeryüzünün şimdiki hali.
Ülkelerin yüz ölçümü,
Engebeler, dağ, orman, vadi.

Akar su, iklim, yağış
Bitkiler, nüfus, konuşulan dil
Halkın geçim kaynakları - -
Ülkeleri bildirir
Bir coğrafya kitabı.

Bilgi! Kitaplar ne bilir,
Ben ölçmedimse bütün ölçümler boşuna.
Yağmurların sözü nasıl edilir,
Alnım ıslanmadıysa serin yağışlarında.

Ne denizler deniz, dağlar dağdır
Ne bahçeler bahçe.
Yok öyle göller
Ben olmayınca.

Ben gidemiyorsam
Kitaplar aldatır.
En verimli toprak, ben göremiyorsam
Katı, kıraç, kısır.

Gök-delen yapılardan söz açar
Işıklar içinde bir şehir
Salaşlardır, sallanan, ben gezemiyorsam
Adımlarım değmiyorsa uzun, sonsuz sokaklar
Başlamadan bitiverir.

Koca koca şehirler
Milyonların üstünde - -
Coğrafya kitapları!
Geçer yorgun adamlar sarayların önünden
Kapıları kapalı.

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

ÇATI

Her çatı ev
Çadır da
Bitmez tasaları
Taşıyın sırtınızda.

Bıkılır, tükendi
Hep aynı
Biçimsiz boşluklar
Dolu sandıklarınızda.

Sürmeli sürgün
Varsa varsınız
Çıplak gözle bulanık
Bir uzak gözlüğü.

Korkusu yalnızlık, zulmü kendine
Acısı da öyle,
Bir valiz göçebe
Ordan oraya.

Açar kapar bir kanal
Her gün kapaklarını,
Dolar boşalır sular
Ev mi, yollar mı?

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

ÇOCUKLAR

Çarşılarda birşey
Biz pek aramazdık çocuklar olmasaydı

Kasaplarda manavlarda bazı yorgun kadınlar
Hep de tenha saatleri seçerler
Sonra yavaş bir sesle
Çocuk için hasta kaç gündür yemiyor
Biraz et biraz meyve isterler

Sevdiği bir reçeli gün aşırı yalnız ona
Kaşıklarla beraber büyük bir üzüntü
Uykularda bile bitiyorsa
Yağların şekerlerin çayların
Annelere düşündürdüğü

İnsanlara,tezgahlara,kağıtlara kolaydı
Biz bu kadar eğilmezdik çocuklar olmasaydı

BEHÇET NECATİGİL
 
Ynt: Niye Şiir Olmasın!!!

DAĞLARDA ATEŞLER YANDIKÇA

Oda karanlık
Odadan dışarı çık
Şehir karanlık
Şehirden dışarı çık
Korkma
Yürü bir hayli yürü
Gördün mü
Dağlar başladı artık.

Korkun dağılır rüzgarda
Bekle biraz
Dağlarda ateşler yandıkça
Karanlıktan korkulmaz.

Dağlar karanlık
Dağlara yukarı çık
Korkma
Yürü bir hayli yürü
Az daha yukarı çık
Birbirinden uzakta
Gördün mü
Ateşler parladı artık.

Şimdi dağlar kaldı yine ardında
Odan yendi karanlığı, ölümü
Dağlarda ateşler yandıkça
Karanlıktan korkulmazmış, gördün mü?

BEHÇET NECATİGİL
 
Üst